Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/587 E. 2022/835 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/587 Esas – 2022/835 Karar
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/587
KARAR NO : 2022/835

HAKİM …
KATİP ….

DAVACI :….

DAVALI …..
DAVA : Tazminat (Ölüm Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/11/2017
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/12/2022

Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere, davacının kızı ve desteği olan …’ın ayrıntıları dava dilekçesinde yazılı bulunan trafik kazası sonucunda öldüğünü belirterek 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ayrıntısı cevap dilekçesinde yazılı olduğu üzere, sorumluluklarının sigortalılarının kusuru ve teminat limitleri içerisinde olduğunu, kaza nedeniyle dava öncesinde davacıya yapılan ödeme ile sorumluluklarının sona erdiğini, emniyet kemerinin takılı olmaması, ölenin hatır nedeniyle taşınması karşısında müterafik kusur ve hatır taşıması indiriminin yapılmasının gerektiğini, avans faizi talep edilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazası sonucunda ölüm nedenine dayalı destekten yoksun kalma tazminatı ödenmesine yöneliktir.
Zararın tespitine ve ödenmesine ilişkin kanun hükümleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri – Sorumluluk başlıklı 49/1. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmünü, Zararın ve kusurun ispatı başlıklı 50/1. maddesi “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmünü, Tazminat – Belirlenmesi başlıklı 51/1. maddesi “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmünü, Özel durumlar – Ölüm ve bedensel zarar – Ölüm başlıklı 53/1. maddesi “Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır: 1. Cenaze giderleri. 2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.” hükmünü, Belirlenmesi başlıklı 55/1. maddesi “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” hükmünü içermektedir.
Davalı sigorta şirketinin sorumluluğuna ilişkin kanun hükümleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun Mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu başlıklı 91/1. maddesi “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmünü, İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu başlıklı 85/1. maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmünü içermektedir.
Zorunlu mali sorumluluk sigortası, motorlu bir aracın kara yolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne yada bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve kanun gereği yapılması zorunlu olan sorumluluk sigortası türüdür ve sigorta şirketinin sorumluluğu sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlıdır.
Tazminat – zarar miktarının hesap yöntemi, trafik kazasından kaynaklanan, işleten ve sürücü ile sigorta şirketi hakkında açılan maddi tazminat davalarının temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay dairelerinin değişen ve yerleşik hale gelen kararları uyarınca tazminat hesabında bakiye yaşam süresinin belirlenmesinde kaza tarihi dikkate alınmaksızın TRH-2010 olarak adlandırılan yaşam tablosunun kullanılmasının gerektiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 26/04/2016 tarihinde yapılan değişiklikler sonrasında Yargıtay dairelerinin vermiş olduğu kararların kanunun yürürlük tarihinden önce meydana gelen kazalarda prograsif rant olarak adlandırılan (% 10 artırım – eksiltim) yöntemin, kanunun yürürlük tarihinden sonra meydana gelen kazalarda ise kanunda yapılan değişiklik dikkate alınarak genel şartlar ile belirlenen yöntemin (1,8 teknik faiz) uygulanmasının gerektiği yönünde olduğu, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı, Yargıtay’ın yerleşik kararları ile kanunların geçmişe yürüyemeyeceği ilkesi ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 19/06/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren değişikliğin geçmişe yürüyeceğine ilişkin bir hükmün bulunmaması karşısında 19/06/2021 tarihinden önce meydana gelen kazalara ilişkin davalarda prograsif rant usulünün, bu tarihten sonra meydana gelen kazalara ilişkin davalarda ise kanun ile yürürlüğe konulan ve 04/12/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle belirlenen usulün (1,65 teknik faiz) uygulanmasının gerektiği anlaşılmıştır.
Destek kavramı, başkalarının geçimini eylemli ve düzenli olarak sağlayan veya geçimlerine katkıda bulunan yada ileride geçimini sağlaması veya geçimine katkıda bulunması kuvvetle muhtemel olan kişi olarak tanımlanabilir. Destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi ifade etmemektedir. Ancak, eşlerin birbirlerine veya çocuklarına destek olması gerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerinden, gerekse örf ve adet hukukundan kaynaklanan bir yükümlülüktür.
Davacı vekili 27/11/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava konusu destekten yoksun kalma tazminatı talebini 26.210,86 TL olarak ıslah etmiş ve harcını yatırmıştır.
Toplanan delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, 08/08/2017 tarihinde davalı tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenen 06 YSB 46 plaka sayılı aracın tek taraflı olarak yapmış olduğu trafik kazası sonucunda araçta yolcu olarak bulunan davacının kızı ve desteği …’ın öldüğü, kızının ölümü nedeniyle davacının ölenin desteğinden yoksun kaldığı, dosyaya getirilen poliçe örneğine göre desteğin ölümüne neden olan aracın kaza tarihini kapsar şekilde davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin düzenlendiği ve teminat limitinin 330.000,00 TL olduğu, alınan bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere dava öncesinde davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin davacının zararını karşılar nitelikte bulunmadığı, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davaya konu kaza nedeniyle rücuya tabi olabilecek herhangi bir gelirin bağlanmadığının bildirildiği, tek taraflı olarak meydana gelen kazada davalı tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenen araç sürücüsü dışında kusur yüklenebilecek kişi yada kurumun bulunduğuna ilişkin herhangi bir belge yada bilginin dosya kapsamına sunulmadığı, buna ilişkin dosya kapsamında herhangi bir iddianın da olmadığı, mahkememizce yapılan değerlendirmeye göre tek taraflı olarak meydana gelen kazada davalı tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenen araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, aktüer bilirkişi tarafından kaldırma kararı öncesinde düzenlenen rapor ile talep edilebilecek bakiye destekten yoksun kalma tazminat miktarının 26.210,86 TL, kaldırma kararı sonrasında ise davacının mahkememizce verilen karara karşı istinaf başvurusunun bulunmaması nedeniyle davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek yukarıda açıklanan yönteme uygun olarak düzenlenen rapor ile davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma zararının 76.132,69 TL olduğunun tespit edildiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesine göre işletene düşen hukuki sorumluluğun aynı Kanunun 91. maddesine göre poliçede belirtilen limitler altında sigorta şirketi tarafından teminat altına alındığı, trafik kazasında ölenin desteğinden yoksun kalan davacının taleplerinin poliçe teminatı kapsamında davalı sorumluluğunda bulunduğu, ölenin yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsünün ölenin babası olduğu, yerleşik Yargıtay kararlarına göre ücret karşılığı olan taşımalar ile maddi ve manevi menfaatin bulunduğu akrabalar arasında yapılan taşımalarda hatır taşımasından söz edilmesinin ve oluşan zarardan hatır taşıması nedeniyle indirim yapılmasının mümkün olmadığı, soruşturma dosyası kapsamında yer alan tespitler ve ifadeler birlikte değerlendirildiğinde ölenin emniyet kemerini takmaması nedeniyle zararın artmasına ve ölümüne neden olduğuna ilişkin bir tespitin bulunmadığı, yargılama aşamasında da davalı tarafından bu hususun ispat edilmesine yarar bilgi veya belgenin dosya kapsamına sunulmadığı, öne sürülen hususun ispat edilememesi nedeniyle müterafik kusurdan söz edilmesinin ve oluşan zarardan müterafik kusur nedeniyle indirim yapılmasının da mümkün olmadığı, davacı tarafından davalıya yapılan başvuru üzerine davalı tarafından eksik ödemenin yapıldığı 13/09/2017 tarihi itibari ile davalı yönünden temerrüt koşullarının oluştuğu, dava konusu zarara sebebiyet veren aracın hususi nitelikte olduğu, bu nedenle de yasal faize hükmedilmesinin gerektiği, mahkememizce kaldırma kararı uyarınca kız çocuklarının evlenmeş yaşı ve destek süresi ile ilgili olarak yapılan araştırmalara ilişkin yazı cevaplarının incelenmesi ile kaldırma kararı öncesinde kabul edilen destek yaşının değiştirir herhangi bir hususun bulunmadığı, mahkememizce kaldırma kararı öncesinde verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmamış olması nedeniyle davalının usuli kazanılmış hakları da korunmasının gerektiği anlaşıldığından destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M ; gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1) Davanın KABULÜ ile 26.210,86 TL destekten yoksun kalma tazminatının poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile eksik ödeme tarihi olan 13/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek YASAL FAİZİ İLE BİRLİKTE DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA ÖDENMESİNE,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.790,46 TL harçtan, dava açılışında alınan 31,40 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 89,19 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 120,59 TL harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 1.669,87 TL harcın mahkememizin 11/03/2019 tarih, 2017/720 esas, 2018/874 karar, 2019/99 harç, 2019031199ADH1152637 referans numaralı harç tahsil müzekkeresinde yazılı bulunan harç ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 31,40 TL peşin harç, 89,19 TL ıslah harcı, 31,40 TL başvurma harcı, 189,50 TL tebligat ücreti, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 47,80 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.389,29 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davalının yargılama ve istinaf kanun yolu incelemesi sırasında yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin YÜZÜNE KARŞI, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/12/2022

Katip… Hakim …
e – imzalıdır e – imzalıdır

Bu gerekçeli karar güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.