Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/55 E. 2021/351 K. 17.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/55 Esas
KARAR NO : 2021/351

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 10/08/2020
KARAR TARİHİ : 17/05/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 22/05/2021

… Mahkemesince … E. … K. Sayılı 10/08/2020 tarihli davanın göreve ilişkin dava şartı bulunmadığından davanın reddi kararı sonrasında yasal süresi içerisinde dosya Mahkememize tevzi edilen ve Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı) davasında yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili … Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde; … Turizm A.Ş. İle … Sigorta A.Ş. Acentesi … Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş. Arasında 24/02/2018-24/02/2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere genişletilmiş filo kasko sertifikası sözleşmesi imzaladıklarını, 27/02/2018 tarihinde sigorta sözleşmesi kapsamında manevi tazminatın teminata dahil olduğuna ilişkin sözleşme kaydı oluşturulmuş olduğunu, 01/08/2018 tarihinde Adana’nın merkez ilçesinde müvekkilinin kullandığı … plaka sayılı aracı ile … plakalı araç ile trafik kazası yaşadıkları, … plaka sayılı aracın sürücüsünün vefat ettiği, aynı araçtaki diğer yolcunun da yaralandığını, meydana gelen kaza neticesinde müvekkili ile müteveffanın mirasçıları arasında manevi tazminatın ödenmesi hususunda görüşmelerin yapılarak ödemeler yapıldığını bu sebepler ile kaza neticesinde müteveffanın ailesi ile imzalanan ibraname sözleşmesi kapsamında ödenen 25.000,00 TL tutarındaki manevi tazminatın, ihtarnamenin çekildiği 17/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili vekili … Mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde, görev ve yetki itirazında bulunduklarını, başvuranın aktif dava ehliyeti olmadığını, rehin alacaklısı Halk Bankasının muvafakatinin olmadığını, müvekkili şirketin meydana gelen zarardan sorumluluğu ancak sigortalının kusuru kadar olduğunu, olan kazada sigortalının kusuru bulunmadığı, kazadaki kusura ilişkin herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, açıklanan sebepler ile davanın görevsiz ve yetkisiz mahkemede açılmış olması sebebiyle usulden reddini talep ve dava etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; rücuen tazminatı istemine ilişkindir. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmiştir.
MAHKEMEMİZİN YETKİSİNİN DEĞERLENDRİLMESİ:6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Genel yetkili mahkeme başlıklı 6/1. maddesi “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmünü, Haksız fiilden doğan davalarda yetki başlıklı 16/1. maddesi “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmünü içermektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun Görevli ve Yetkili Mahkeme başlıklı 110/2. maddesi “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” hükmünü; Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının Arabulucuya Başvuru ve Yetkili Mahkeme başlıklı C.7. maddesinin ikinci fıkrası “Sigortacının başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, hak sahibi sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinde, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde ya da zarar görenin ikametgâhının bulunduğu mahkemede dava açılabileceği gibi uyuşmazlığın çözümü için Sigorta Tahkim Komisyonuna da başvurabilir.” hükmünü içermektedir.
Tüm dosya kapsamı ve açıklanan hükümler birlikte değerlendirildiğinde, davacının adresinin Çukurova/ADANA olduğu, kazanın Adana ilinde meydana geldiği, kazaya karışan aracın sigorta poliçesinin İstanbul ili, Beşiktaş ilçesinde bulunan acente tarafından düzenlendiği, davalı sigortanın genel merkezinin İstanbul ili olduğu, Ankara ilinde şubesi bulunduğuna ilişkin dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 40. maddesi uyarınca her tacirin ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline, şubelerini ise bulundukları yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirmesinin gerektiği, gerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda, gerek 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda, gerekse 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda bölge müdürlüğünün yetkisine dair herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 142. maddesinde ise mahkemelerin görev ve yetkilerinin ancak kanunla düzenleneceğinin belirlendiği, davacının kanunda sayılan yetkili mahkemelerden herhangi birisinde davasını açmadığı, yetkili mahkemeyi seçme hakkının bu hali ile davalıya geçtiği ve davalının dava dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren süresi içerisinde usulüne uygun şekilde yetki itirazında bulunduğu anlaşıldığından İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunun kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur (Ankara BAM 26. HD 11/07/2019 tarih, 2019/582 e, 2019/1307 k; 09/05/2019 tarih, 2019/1196 e, 2019/909 k).

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1)HMK’nin 116/1-a maddesi uyarınca süresi içinde yapılan yetki itirazının KABULÜ ile MAHKEMEMİZİN YETKİSİZLİĞİNE,
2)Davaya bakmakla yetkili mahkemenin İSTANBUL ANADOLU ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
3)Kararın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın İSTANBUL ANADOLU ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
4)(a) Süresi içinde yapılan başvuru yapılması ve dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde HMK’nin 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin yetkili mahkeme tarafından hüküm altına alınmasına,
(b) Süresi içinde başvuru yapılmaması halinde ise HMK’nin 20/1-son cümlesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine ve yargılama giderlerinin verilecek ek kararda hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸