Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/540 E. 2022/635 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/540 Esas – 2022/635
T.C.
… “TÜRK MİLLETİ ADINA “
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/540 Esas
KARAR NO : 2022/635
HAKİM :…
KATİP : ….

DAVACI :….
DAVALI ….
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (İpotek Sözleşmesinden Kaynaklı Olarak Taşınmazın Cebri İcra Yoluyla Haksız Satışından Kaynaklı )
DAVA TARİHİ : 24/09/2021
KARAR TARİHİ : 12/10/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 24/10/2022
Mahkememize açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Alacaklı vekili tarafından davacı müvekkili hakkında 2015 yılında … 23.İcra Müdürlüğü 2015/7795 Esas sayılı dosya ile borçlu olduğundan bahisle takip başlatıldığını, ancak takibe esas hesap kat ihtarnamesi, icra emri, kıymet takdiri, satış ilanı ve diğer tebligatların davacı müvekkiline hiç tebliğ edilmemiş olduğunu, takip ve tebliğler ise yasaya aykırı ve usulsüz olarak ilerletilerek nihayete erdirildiğini, davacı müvekkili hakkında bahse konu icra takibine bağlı olarak yazılan Talimat dosyası ile davacı müvekkiline ait Bursa ili, Nilüfer İlçesi, Ertuğrul Mahallesi 926 Ada 16 Parsel, 1 nolu bağımsız bölümde kain taşınmazın satışın gerçekleştirilmiş olduğunu, davacı müvekkilinin yurt dışında ikamet ettiğinden dolayı ilgili satıştan haberdar da olmadığını, kendisine kiracının kira göndermemesi üzerine kiracı ile görüştüğünde taşınmazının satıldığını öğrendiğini, daha sonrasında ise davacı müvekkilinin olayın verdiği öfke ve üzüntü ile hali hazırda yapılacak hukuki anlamda bir yol kalmadığını düşündüğünden kısmi felç geçirmiş değişik rahatsızlıklara yakalandığını, yaşadığı sıkıntılar zedelenen itibarı ve davalının haksız eylemleri nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini, -buna göre davanın kabulüne, davacı müvekkiline ait taşınmazın hukuka ve hakkaniyete aykırı olarak satılmış olması nedeni ile taşınmazın güncel değeri üzerinden bankaya ait faizsiz asıl alacak borcunun tenzili ile kalan miktarın satış tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte müvekkile ödenmesini, dava değeri olarak harçlandırılmış miktara göre ; 11.000,00 TL (Şimdilik 10.000 TL (On bin Türk Lirası ) MUNZAM ZARAR alacağı ile taşınmazın güncel değeri sebebi ile oluşan zarar için, şimdilik 1.000 TL (Bin Türk Lirası) taşınmazın kira getirisinden mahrum kalınması sebebi ile günümüz değerinden doğan KİRA ALACAĞINI için belirsiz alacak davası olarak arttırılmak üzere, satış tarihinden işleyecek yasal faizi ile tazminine ayrıca 200.000,00.TL MANEVİ TAZMİNAT talep ettiğini. Söz konusu aynı taşınmazın kira getirisi olan taşınmaz olmasından kaynaklanan aylık kira bedellerine her ay ayrı ayrı adli kanuni faiz işletilmek sureti ile taşınmazın satış tarihinden açılan iş bu davanın kesinleşmesine kadar geçecek olan süre yönünden kira bedellerinin davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, Müvekkilinin taşınmazın satışı sebebi ile yaşamış olduğu öfke kırgınlık, üzüntü ve devamında meydana gelen rahatsızlıklarının bir nebze karşılığı olmak üzere 200,000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini, ayrıca Yargılama gideri vekalet ücreti talebinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Müvekkili bankanın dava dışı ve asıl borçlu Mimarsan Yapı Malzemeleri Limited Şirketine Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kredi kullandırmış olduğunu, kredinin teminatı olarak ise davacının maliki olduğu taşınmaz üzerine 31.12.2009 tarihinde banka lehine ipotek tesis edildiğini, davacının ise 2012 yılında taşınamazı ipotekli olarak devralmış olduğunu, dava dışı borçlu Mimmarsanın krediyi ödememesi üzerine müvekkili bankanın Gebze Noterliği 06016 yevmiye numaralı 24.07.2014 tarihli hesap kat ihtarnamesi gönderdiğini, ihtarname sonrası ödeme yapılmadığından ve herhangi bir itiraz olmadığından borçlu ve davacı temerrüde düşmüş olup, akabinde … 23. İcra Müdürlüğü 2015/7795 E. sayılı İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını, takip neticesinde ipotekli taşınmaz cebri icra yolu ile 08.09.2016 Tarihinde 76.500 TL Bedel ile 3.şahsa ihale edildiğini, bu tutar ise takip çıkış miktarları olan 322.000 TL’yi ne de ipotek limitleri olan 350.000 TL’yi karşılamadığını, müvekkili davalı bankanın taşınmazın satılmasıyla alacağına kavuşmadığını, aleyhlerine açılan davanın reddine karar verilmesini, takibe esas kat ihtarnamesinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, icra satışın usulüne uygun yapıldığını, munzam zararının şartlarının oluşmadığını, davalı müvekkili bankanın taraf sıfatı bulunmadığından davanın reddi gerektiğini, davacının soyut olarak iddia ettiği felç geçirme hususunun taşınmazın cebri icra yoluyla satılması olayının illiyet bağı bulunmadığını, mesnetsiz ve şartları oluşmayan manevi tazminatın reddi gerektiğini, davacı tarafın davasının öncelikle usulden reddi gerektiğini, aksi halde davacı tarafın munzam zarar , kira gelirine ilişkin talibe ile manevi tazminat taleplerinin şartlarının oluşmadığından davanın esastan reddini savunmuştur.
Maddi ve manevi tazminata konu Bursa ili Nilüfer İlçesi Ertuğrul Mahallesi 926 Ada 16 Parsel 1 Blokta kain taşınmazın takyidatlı tapu kaydı Bursa Nilüfer Tapu Müdürlüğünden celp edilmiş olup yapılan incelemede; dava dışı ve asıl borçlu Mimarsan Yapı Malzemeleri Limited Şirketine Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kredi kullandırmış olduğundan dolayı kredinin teminatı olarak ise davacının maliki olduğu taşınmaz üzerine 31.12.2009 tarihinde banka lehine ipotek tesis edildiği. Davacının ise 2012 yılında taşınamazı ipotekli olarak devralmış olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca bu ipotek senedinde; Nilüfer Tapu Müdürlüklerince Düzenlenen RESMİ SENET belgesinin 12. maddesinde “Borçlu ve /veya İpotek Veren adres değişikliğinin noter marifetiyle yazılı olarak bildirmiş olmadıkça; yapılacak tebligat işlerinde işbu maddede belirtilen adresine/adreslerine çıkarılacak tebligatın aynen kendisine yapılmış tebligat gibi muteber olacağını; bu adrese/adreslere tebligat çıkarıldığı halde bila tebliğ döndüğü takdirde, Bankanın adres araştırmasına, yeni bir tebligat çıkarmasına veya başka bir işlem yapmasına gerek olmaksızın işlemler yapabileceğini peşinen kabul etmişlerdir. İpotek Veren’in tabligat adresi: … …” denildiği tespit edilmiştir.
… 23.İcra Müdürlüğü 2015/7795 Esas sayılı icra dosyası celp edilerek dosya içine alınmıştır. Yapılan incelemede icra takibinin İpoteğin paraya Çevrilmesine ilişkin olarak İpotek maliki … hakkında 06/04/2015 tarihinde icra emri çıkartıldığı, malik-ipotek sahibi … adına … -… adresine çıkartılan davetiyenin muhatabın taşındığından iade edildiği, … 23.İcra Müdürlüğü bunun üzerine ipotek verilen taşınmadığın bulunduğu Nilüfer Tapu Müdürülüğüne 01/07/2015 tarihinde müzekkere yazılarak, Bursa ili, Nilüfer İlçesi, Ertuğrul Mahallesi 926 Ada 16 Parsel 1 nolu bağımsız bölüm maliki olan malik-borçlu …’ın işleri ve ikametgah adresi ve kimlik bilgilerinin çıkartılarak bildirilmesi istenilmesi üzerine, Nilüfer tapu müdürlüğünün 13/07/2015 tarihli cevap dilekçesinde malikin TC nosu ile adresi olarak, TC 19034816372 nosu ile birlikte, … adresini içeren tapu kayıt bilgilerinin gönderildiği, ilgili İcra Müdürlüğü tarafından çıkartılan icra emrine ilişkin TK21.maddesine göre 30 Ekim 2015 tarihinde tebligatın iade edilmesi üzerine, o tarihte merniste kayıtlı adresi bulunmaması nedeni ile ipotek sahibi malik-borçlu …’a bu kez TK.nun 35.maddesine göre iade olunan adrese Resmi Makamlarda bilenen en son adresine TK.nun 35.maddesine göre icra emrinin kapıya 16 Kasım 2015 tarihinde tebliğ edildiği tespit edilmiştir.
Ayrıca davacı tarafın UYAP Mernis adres kayıdı eskiye yönelik çıkartılarak dosyaya eklenmiştir. Yapılan incelemede davacı …’ın mernis adresi olan; … adresinin, … 23.İcra Müdürlüğü 2015/7795 Esas sayılı icra dosyasındaki icra emrinin ipotek bulunan taşınmazın adresine tebliğ edildiği 16 Kasım 2015 tarihinde … adresinin, davacının adına adrese dayalı mernis kayıtlı adresi olarak kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir.
İİK’nın 148/a maddesi; “İpotek sözleşmesinin tarafları veya ipotekli taşınmazı daha sonra satın alanlar ya da bunların halefleri, tapu sicili müdürlüğüne yurt içinde bir tebligat adresi bildirmek zorundadırlar. Aksi takdirde ilgililerin tescil talebi, tapu sicili müdürlüğünce ret olunur. Adresin değiştirilmesi tapu sicil müdürlüğüne bildirilmesi halinde sonuç doğurur. Yeni adresin bildirilmemesi halinde tebligatların eski adrese ulaştığı tarih tebellüğ tarihi sayılır.”, İİK’nın 150/ı maddesi “Borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayrinakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa, orta, uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına dair hesap özetinin veya gayrinakdi kredinin ödenmiş olması sebebiyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine dair ihtarın noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adrese gönderilmek suretiyle tebliğ edildiğini veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığını gösteren noterden tasdikli bir sureti icra müdürüne ibraz ederse icra müdürü 149. madde uyarınca işlem yapar. Şu kadar ki, krediyi kullanan tarafın hesap özetine ve borcun ödenmesine dair ihtara ya da gayrinakdi kredi sebebiyle tazmin talebine, kendisine tebliğ edildiği veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde noter aracılığıyla itiraz etmiş olduğunu ispat etmek suretiyle icra mahkemesine şikayette bulunmak hakkı saklıdır. Bu takdirde krediyi kullandıran taraf alacağını 68/b maddesi çerçevesinde diğer belgelerle ispatlayabiliyorsa, krediyi kullanan tarafın şikayeti reddedilir. İcra mahkemesinde yapılan inceleme sırasında, borçlu, borcun sona erdiğine veya ertelendiğine dair resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge sunmadıkça takibin durdurulmasına karar verilemez. (Yargıtay 19 HD. 05.05.2016 tarihli 2015/16378 Esas, 2016/8277 Kararı )
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davalı bankanın kredi alacağı nedeniyle davacının taşınmazı üzerine dava dışı şirket lehine konan ipoteğin cebri icra vasıtasıyla paraya çevrilmesi nedeniyle davacı tarafından yapılan işlemin haksızlığı iddiasıyla açılan maddi ve manevi tazminat davasına ilişkindir. Uyuşmazlık: davacının taşınmaz üzerindeki ipoteğin dava dışı şirket lehine verilmiş bir ipotek olup olmadığı, dava dışı şirketin borcunu ödememesi üzerine bu ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin tebligatların TK’na uygun olup olmadığı, cebri icra satışlarında İİK’na uygun olup olmadığı, haksız bir şeklide satış var ise davacının bundan dolayı munzam zarar alacağının bulunup bulunmadığı, yine kira getirisinden mahrum kaldığı iddiası nedeniyle davacının kira getirisi alacağı dosya kapsamına göre kazanıp kazanamayacağı, ayrıca bu cebri icra satışın haksız olduğu iddiasıyla davacı ızdırap ve elem gördüğünü iddia ettiğinden manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığının tespitine ilişkindir.
İCRA İFLAS KANUNU 21.MADDESİNDE ” İcra dairelerince yapılacak tebliğler yazı ile ve Tebligat Kanunu hükümlerine göre olur. Bu tebliğler makbuz karşılığında doğrudan doğruya tevdi suretiyle de yapılabilir. İlamda ve 38 inci maddeye göre ilam hükmünde sayılan belgelerle ipotek senedinde yazılı olan adresi değiştiren alacaklı veya borçlu; keyfiyeti birbirlerine noter vasıtasiyle bildirmiş olmadıkça, tebligat aynı adrese yapılır ve bu adreste bulunmadığı takdirde Tebligat Kanununun 35 inci maddesi uygulanır. Adres değişikliği, yukarıdaki fıkra gereğince alacaklı veya borçlu tarafından diğer tarafa tebliğ olunduğu halde eski adrese tebligat yaptırarak Tebligat Kanununun 35 inci maddesinden faydalanmış olan taraf bu suretle diğer tarafa verdiği bütün zararları yüzde 15 fazlasiyle ödemeye mecbur olduğu gibi hakkında 343 üncü maddedeki ceza da uygulanır.” denilmektedir.

Tüm dosya kapsamı iddia, savunma ile … 23.İcra Müdürlüğü 2015/7795 Esas sayılı icra ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin icra dosyası, takyidatlı tapu kaydı, ipotek senedi ile Uyap Mernis adres kayıt bilgileri yazısı ile birlikte toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının … 23.İcra Müdürlüğü 2015/7795 Esas sayılı icra ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin icra dosyasında icra emri ipotek borçlusu davacı … adına tebliğe çıkartılmak istendiğinde, davacı ipotek borçlusunun Merniste, adrese dayalı sistemde adres kaydının bulunmaması üzerine, … 23.İcra Müdürlüğü İpoteğin paraya çevrilmesine iliştin taşınmazın bulunduğu Bursa-Nülifer Tapu Müdürlüğünden taşınmazın maliki davacı …’ın yazışma adresi sorulduğunda, davacı ipotek borçlusu …’in ipotek tesis edilirken tapuya bildirdiği ve ipotek senedinde yazışma adresi gösterilen,… adresininin İcra Müdürlüğüne bildirildiği. Davacının bu adresine çıkartılan tebligatın 30.10.2015 tarihinde bila dönmesi üzerine aynı adrese Tebligat Kanunu md. 35’e göre, muhtevası Örnek 6 icra emri, ipotek senedi, ihtarname olan, bir tebligat daha gönderildiği, Tebligat Kanunu md. 35’e göre gönderilen bu tebligat 16.11.2015 tarihli olarak TK.nun 35.maddesine göre tebliğ edildiği. İcra takibinde yapılmış olan tebliğ işmellerinin buna göre yapıldığı tespit edilmiştir.
Tebligat Kanunun, Adres değiştirmenin bildirilmesi mecburiyeti:
Madde 35 – Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır.
(Değişik fıkra: 11/1/2011-6099/9 md.) Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.
(Değişik: 19/3/2003-4829/11 md.) Bundan sonra eski adrese çıkarılan tebliğler muhataba yapılmış sayılır. (Ek : 6/6/1985-3220/12 md.; Değişik fıkra: 11/1/2011-6099/9 md.) Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır.
(Ek fıkra: 11/1/2011-6099/9 md.) Daha önce yurt dışındaki adresine tebligat yapılmış Türk vatandaşı, yurt dışı adresini değiştirir ve bunu tebliğ çıkaran mercie bildirmez, adres kayıt sisteminden de yerleşim yeri adresi tespit edilemezse, bu kişinin yurt dışında daha önce tebligat yapılan adresine Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğunca 25/a maddesine göre gönderilen bildirimin adrese ulaştığının belgelendiği tarihten itibaren otuz gün sonra tebligat yapılmış sayılır.
Tapu idarelerince yapılacak tebligat:
Madde 49 – (Değişik: 11/1/2011-6099/11 md.)
Tapuda kayıtlı taşınmazların veya miras, istimlak, cebrî icra veya mahkeme ilâmı ile iktisapta bulunan hak sahipleri, adreslerini ve değiştirdikleri takdirde yenisini, bulundukları yerin tapu idaresine bildirmeye mecburdur. Davetiye veya tebliğ evrakı, bu suretle bilinen son adrese gönderilir. Hak sahiplerinin adres bildirmemeleri hâlinde adres kayıt sistemindeki adresleri tebligat adresleri olarak kabul edilir.
Bu kapsamda, davacının ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin icra emrinin davacıya tebliğ çıktığı tarihte merniste kayıtlı bir adres bulunamadığından, İcra Müdürlüğü, ipotek borçlusunun tapuda şerh edilen bizzat davacı … tarafından tapuya bildirilen adresi ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin icra emri ve diğer tebligatlar İİK.nin 21 ve 150/ı. maddesi ile Tebligat Kanunuda belirtilen 35/2. maddesine göre tapu ipotek kaydında davacı … tarafından belirtilen adrese TK.nun 35/2. maddesine göre tebliğ edilmiş olduğundan, yapılan tebligatlarda Tebligat Kanunua göre bir usulsüz bulunmadığı kannaatine ulaşılarak, davacının açtığı maddi ve manevi tazminatın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1)Davacının açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davasının REDDİNE,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL red karar ve ilam harcının, dava açılışında alınan 187,86.TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 3.415,50 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.603,36.TL harcın düşülmesi ile fazla yatırıldığı anlaşılan 3.522,66.TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,

3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13.maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00.TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/4.maddesi uyarınca red edilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00 .TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3-4.maddesi uyarınca red edilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00 .TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili e- duruşmada ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/10/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.

¸* Bu karar 5070 sayılı kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır*¸