Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/511 E. 2022/538 K. 16.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/511 Esas
KARAR NO : 2022/538

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. …..

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 13/09/2021
KARAR TARİHİ : 16/09/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 07/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili EÜAŞ ın 233 sayılı KHK tabi olup elektrik üretimini iştigal eden bir iktisadi devlet teşekkülü kamu tüzel kişisi olduğunu, teşekküllerine bağlı … İşletme Müdürlüklerinin 15/06/2015 tarihli 2015/55 nolu ÖYK kararı ile özelleştirme kapsamı ve programına alındığını, bu kapsamda santralin faaliyetlerinin durdurulduğunu, özelleştirme kapsamında ihale ilamı yapıldığını, işletme bakım ihalesi hizmeti alım yolu ile 01/08/2015 – 31/07/2017 tarihleri arasında olmak üzere davalı Karaca Ltd Şti firmasına verilmiş olup, bu nedenle davalı Karaca firmasında işe başlayan 30 işçiden 2 tanesi istifa edip 28 işçinin ise Karaca firması tarafından işten çıkarıldığını, davalı Karaca firması ile imzalanan sözleşmenin hizmet alım tipi sözleşme olup yüklenicinin istihdam ettiği personelin muhatap ve sorumlusunun davalı şirket olduğunu, Davalı işçilerden … ın davalı şirkette iş akdi ile çalıştığını, iş akdinin fesih edilmesi nedeniyle … İş Mahkemesine açtığı davanın 01.08.2018 Tarihli 2017/569 Esas 2018/86 Karar Sayılı hükmü ile karara bağlandığını, … İcra Müdürlüğünün 2019/1615-1662 sayılı icra dosyası ile takibe başlattığını, icra dosyasına 19/06/2019 tarihinde 54538.82 TL ödeme yapıldığını, arabuluculuğa başvurduklarını, sonuç alamadıklarını belirterek, Bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere toplam 54538.82 TL alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davanın görevli yetkili mahkemede açılması gerektiğini, görev ve yetkili itirazın bulunduklarını, 2 yıllık zamanaşamı süresi dolduğundan alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı idarenin kendi kusurundan kaynaklı icra takip ve vekalet ücreti masraflarının alt yüklenicilere rücu imkanı bulunmadığını, 4857 sayılı kanunu 112. Maddesinin 6. Fıkrasında 21/02/2019 tarihli 7166 sayılı kanunun 11. Maddesi ile yapılan değişikliğe göre Kamu kurumları tarafından yapılan tazminat ödemeleri için sözleşmede kıdem tazminatı ödenmesinden ötürü alt iş verene rücu edileceğine dair açık bir hükme yer vermemiş ise alt iş verene rücu edilemeyeceğini, buna göre davalı idarenin müvekkili şirkete rücu hakkının bulunmadığını, mahkemenin bu kanaatte olmaması halinde Yargıtay’ın yerleşik içtihatları neticesinde işçilik alacaklarının asıl iş veren ile alt iş veren arasında yarı yarıya oranda paylaştırılması gerektiğini, sözleşmelerde tazminatların alt iş verene rücu edileceğine dair açık bir hükme yer verilmemiş olduğunu belirterek, Bu nedenlerle haksız yasal dayanaktan yoksun davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; taraflar arasındaki hizmet sözleşmeleri gereğince çalıştırılan dava dışı işçi … hakkında mahkeme kararı ile hüküm altına alınan ve icra vasıtasıyla ödenen işçilik alacaklarının alt işveren davalıdan tahsil edilmeyen kısmı yönünden belirlenen sorumluluk oranı uyarınca rücuen alacak istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine ve görevine itiraz edilmiş, taraflar arasındaki sözleşmede… mahkemelerinin yetkili olarak belinlenmesi ve tarafların tacir olması nedeniyle yetki ve göreve ilişkin itirazların ayrı ayrı reddine, karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; mahkememizin yetkili ve görevli olup olmadığı, zamanaşımı itirazı, dava dışı işçiye işçilik alacakları nedeniyle yapılan ödemelerden kimin sorumlu olduğu, davalı ile imzalanan sözleşme ve eki şartnameler kapsamında davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ile bulunması halinde ödemekle yükümlü olacağı rücuya tabi alacak miktarının tespiti, faizin başlangıcı ve oranına ilişkin olduğu tespit edildi.

DELİLLER: Uyuşmazlığa konu … İş Mahkemesinin 2017/565 Esas sayılı dosyası dosyamıza kazandırılmıştır.
İş Mahkemesi kararının infazına yönelik … İcra Müdürlüğünün 2019/1662 Esas, 2019/1615 Esas sayılı dosyaları ve ödeme belgeleri ve davacı tarafından yapılan ödemelere ilişkin belgeler dosyamıza kazandırılmıştır.
Davalı ile imzalanan sözleşme ve ekleri davacı vekili tarafından dosyamıza delil olarak sunulmuştur.
Tüm deliller toplandıktan sonra dosya hesap uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi Fatma Bektaş 15/06/2022 tarihli raporunda; Davacı kurum ile davalı şirket arasında yardımcı işlerde hizmet alımı
sözleşmeleri imzalandığı,
Mahkemenin; Davacı…Genel Müdürlüğü ile davalı şirketler arasında imzalanan
sözleşmelerde işçi alacaklarından yüklenicilerin sorumluluğuna ilişkin
düzenlemelerin yer aldığı, davacı işverenin ise işçi alacaklarından sorumlu
olacağına dair hüküm bulunmadığı, dava dışı işçinin davalı şirketlerde geçen
çalışma süresine göre kendi dönemleriyle sorumlu olduğu, kanaatine varması
durumunda;
Dava dışı işçi … ın çalışma süresinin tamamının davalı şirket
yanında geçtiği, -Davacının dava dışı işçi … ile ilgili … İş Mahkemesinin
01.08.2018 tarih 2017/565 Esas 2018/593 Karar Sayılı ilamı gereğince …
İcra Müdürlüğünün 2019/1662 Esas sayılı dosyasına 19/06/2019 tarihinde
51.182.96 TL, 2019/1615 Esas sayılı 09.07.2019 tarihinde 3.355.86 TL olmak
üzere yapmış olduğu toplam 54.538, 82 TL ödemenin tamamının,
rücuan tazminini talep edebileceği mütalaa edilmiştir.
Delillerin takdiri ve değerlendirilmesi mahkememize ait olmakla bilirkişi raporuna karşı itirazların reddine karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında davalı tarafından çalıştırılan işçi yönünden, sorumlu oldukları tazminatın rücuen ödenmesi isteminde bulunmuş olup, Dava Hizmet Alım Sözleşmelerine istinaden açıldığından, iş alacaklarından sorumluluk hizmet alım sözleşmesi hükümleri çerçevesinde belirlenir, hizmet alım sözleşmesinde hüküm bulunmaması halinde İş hukuku mevzuatına göre yüklenici ve işveren işçiye karşı işçilik alacaklarından müteselsilen sorumludurlar. Ancak işçinin yüklenici işçisi olması nedeniyle işçilik alacaklarından hizmet sözleşmesi kapsamında nihai olarak yüklenici sorumludur. İş kanunda, alt işveren tarafından çalıştırılan işçiye karşı asıl işverenin de sorumlu kılınması, asıl işverenin iç ilişki açısından da, asıl sorumlu konuma geldiği şeklinde değerlendirilmez. Bu çerçevede davalı ile imzalanan sözleşmelerde, işçilik alacaklarından sorumluluğa ilişkin düzenlenmelerin yer almadığı, davalının İş hukuku mevzuatı uyarınca tam sorumlu olduğu dikkate alınmakla ve davalıyla akdedilen sözleşmelerde belirtildiği üzerine işçi alacaklarından alt işverenlerin sorumluluğu kararlaştırıldığından, davacı işçi alacakları çerçevesinde yapmış olduğu ödemeleri ödeme yapılan işçiyi çalıştıran alt işverenlerden, ihbar tazminatından son alt işveren sorumlu olacak şekilde, kıdem tazminatından ise çalıştırdıkları süreye isabet eden pay çerçevesinde ve diğer tazminat kalemleri yönünden ise kendi dönemleri ile sınırlı olarak alt işverenlere yaptığı ödeme tarihinden itibaren faizi ile rücu edebilir. Bu kapsamda bilirkişi raporunda yapılan ve mahkememizce davalının dava dışı işçiyi çalıştırdığı dönemlerde tam sorumlu olduğu dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre; Davanın kabulü ile, Davacının Dava dışı işçiye yapmış olduğu ödemeler kapsamında toplam 54.538,82 TL’den ibaret alacağın 51.182,96 TL’sine 19/06/2019 ödeme tarihinden, 3.355,86 TL’sine 09.07.2019 ödeme tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KABULÜ ile; 54.538,82 TL’den ibaret alacağın 51.182,96 TL’sinin 19/06/2019 ödeme tarihinden, 3.355,86 TL’sinin 09.07.2019 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 3.725,55 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 931,39 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.794,16 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 931,39 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 59,30 TL başvuru harcı, 8,50 TL vekalet harcı, 850,00 TL bilirkişi ücreti, 94,50 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 1.012,30 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde… Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/09/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸