Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/486 E. 2022/320 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/486 Esas – 2022/320
T.C.
ANKARA “TÜRK MİLLETİ ADINA “
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/486 Esas
KARAR NO : 2022/320

HAKİM :…
KATİP : ….

DAVACI :….
DAVALI : ….

DAVA : İtirazın İptali (Elektrik Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2021
KARAR TARİHİ : 18/05/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 23/05/2022
Mahkememize açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Müvekkili davacı şirket ile davalı borçlu şirket arasında 25/10/2017 tarihinde davalının başvuru doğrultusunda ticarethanesine elektrik enerjisi ve kapasite teminin konu alan parekende satış sözleşmesi imzalandığını, buna ilişkin abonelik sözleşmesi kapsamında aboneliğe ilişkin elektrik sayacını kullandığını, davalının abonelik sözleşmesi devam ederken 20/03/2019 tarihli ve 01/04/2019 son ödeme tarihli faturanın ödenmemesi nedeniyle borç ve sözleşme kapsamında davalı borçlu hakkında Ankara …Müdürlüğünün 2019/317388 sayılı dosyası üzerinden toplam 26.917,48 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlattıklarını, borçlu davalının borca ve takibe itiraz ettiklerinden icra takibinin durduğunu, arabuluculuk sonucu anlaşmadıklarını, buna göre davalı şirketin yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, davalı tarafın alacağın %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; İcra takip dayanağına esas olan 24.330,64 TL bedelli Mart 2019 düzenlenmesine ilişkin faturanın aboneliğinin kapanmasına ilişkin talepte bulunulduktan sonra güvence teminatı yatırılıp aboneliğe ilişkin alacak /borç kalmadıktan sonra söz konusu güvence teminatının 06/11/2018 tarihinde 10.533,48 TL güvence teminatının taraflarına davacı şirket tarafından iade edildiğini, birkaç ay geçtikten sonra geçmişe yönelik fatura oluşturup bu faturaya dayanarak icra takibi başlatıldığını, fatura incelendiğinde kullanım miktarı dönemi gibi hususların boş bırakıldığını, fatura bedelinin neye ilişkin olduğunun sabit olmadığını açılan bu davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, tüm deliller toplandıktan sonra dosya Elektrik Mühendisi bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 14/03/2022 tarihli raporda; Dosya kapsamında taraflar arasında 25.10.2017 tarihinde imzalanmış, sanayi tek terim, 4001616132 tesisat numaralı abonelik için toplam 27 maddeden oluşan 32430945 no.lu Perakende Satış Sözleşmesi ve bağlantı anlaşmasının bulunduğu, sözleşmenin madde 12 ve madde 18 hükümleriyle Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin madde 29 hükümlerine göre, sözleşmenin sona ermesi durumunda, tüm borçlar ödendikten sonra güvence bedelinin iade edileceğinin hüküm altına alındığını, sözleşmenin sona ermesi durumunda tüm borçlar ödendikten sonra güvence bedeli bakiyesinin davalı şirketin hesabına 10.533,48 TL’nin iade edildiği, bu durumda 06.11.2018 tarihinden 5 iş günü öncesinde (30.10.2018 tarihinde) taraflar arasındaki sözleşmenin sonlandırıldığını, Sona eren ve güvence bedeli iade edilen sözleşmeye dayanılarak, üzerinde kWh ve endeks bilgisi bulunmayan fatura düzenlenemeyeceğini, İcraya konu faturanın düzenlenme tarihinin 20.03.2019 tarihi olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin güvence bedelinin iade edildiği tarih olan 06.11.2018 tarihinden 5 iş günü öncesinde (30.10.2018 tarihinde) sona erdiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekillerince beyan itiraz dilekçeleri sunmaları üzerine dosya yeniden değerlendirilmek üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen ek raporda özetle; Nihai takdir ve hukuki değerlendirme Mahkemeye ait olmak üzere; 14.03.2022 tarihli KÖK raporun 6. sonuç başlıklı 7. ve 8. Sayfasında özetlenen görüşlerimi değiştirecek bir husus bulunmadığını, Dosya kapsamında bulunan fatura üzerinde endeks ve kWh bilgisinin bulunmadığı, ancak davacı vekili tarafından itirazlarında; bu faturanın taraflar arasında 25.10.2017 tarihinde imzalanmış Perakende Satış Sözleşmesinin imza tarihinden önce 31.08.2017-25.10.2017 arası yapılan 58583,6 kWh ek tüketime ait olduğunun bildirildiği, Yönetmeliğin ek tüketimle ilgili maddesi Madde 37 hükümlerine göre düzenlenmiş teknik tespit ve sayaç muayene raporunun dosya kapsamında bulunmadığı, aynı maddenin 5. Fıkra hükümlerinde ise “(5) Bu madde kapsamında faturalamaya esas sürenin başlangıcı, ikili anlaşma veya perakende satış sözleşmesinin imzalandığı tarihten önceki bir tarih olamaz. ” denildiği, ek tüketim başlangıç tarihinin taraflar arasındaki sözleşme tarihinden önce 31.08.2017 tarihi olduğunu, Mahkeme tarafından davalı abonenin icra takibindeki faturadan sorumlu olduğuna karar verildiği takdirde; Davacı şirket tarafından başlatılan icra takibinde yer alan asıl alacağa, son ödeme tarihi olan 01.04.2019 tarihi ile icra takip tarihi olan 22.08.2019 tarihi arasındaki süre için, asıl alacak tutarları üzerinden gecikme faizi hesaplanmış ve buna göre toplam alacak = 23.971,04 + 2.528,94 = 26.499,98 TL olarak hesaplanmış olduğunu, Davacı tarafından icra takibindeki KDV dahil asıl alacağın gecikme faizine tekrar KDV eklenmiş olup, Mahkemeniz tarafından 3065 sayılı KDV Kanununun madde 1 hükmüne göre, gecikme zammının KDV’ye tabi işlemler arasında olduğuna ve gecikme faizine KDV eklenmesi gerektiğine karar verildiği takdirde davacı alacağı; Toplam Alacak = 23.971,04 + (2.528,94 x 1,18)= 23.971,04+ 2.984,16 = 26.955,20 TL olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili tarafından davalı şirketin, davaya konu icra borcuna dayalı sözleşme öncesindeki tüketimlerine ilişkin 20/03/2019 tarihli ve 01/04/2019 son ödeme tarihli döneme ilişkin elektrik sarf kWh endeksini dosyaya sunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı şirketin elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklı olarak davalı şirketten alacağına ilişkin başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasına ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, iddia, savunma ile birlikte Ankara … İcra Dairesinin 2019/317388 Esas sayılı (MTS takip) ilamsız icra dosyası, ticarethanesine elektrik enerjisi ve kapasite teminin konu alan parekende satış sözleşmesi, faturalar ile toplanan tüm deliller ile dosya kapsamında alınan ek bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan ek raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülerek, bilirkişinin ek raporunda belirtildiği üzere, takdir ve kanaatin mahkemeye ait olduğu belirtilmiş olup bu kapsamda, 25/10/2017 tarihinde davalı şirketin başvuru doğrultusunda ticarethanesine elektrik enerjisi ve kapasite teminin konu alan parekende satış sözleşmesi imzalandığı, buna ilişkin abonelik sözleşmesi kapsamında aboneliğe ilişkin elektrik sayacını kullandığı, davalının elektrik abonelik sözleşmesi 30.10.2018 tarihinde sona ermenise rağmen mağdur olmaması için kullandığı döneme ilişkin olarak 20/03/2019 tarihli ve 01/04/2019 son ödeme tarihli faturanın ödenmemesi nedeniyle borç ve sözleşme kapsamında davalı şirketin borçlu olduğu, güvence bedelinin iade edilmiş olmasının fatura tanzim edilmesine engel olmayacağı sonuç ve kanaatine varılarak, HMK.nun 26.maddesine göre, davacı şirketin talebine bağlı kalınarak, icra takibi üzerinden toplam 26.917,48.TL alacağının olduğu tespit edilmekle, buna göre, davanın kabulü, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir. Ayrıca alacak likit olduğundan icra takibindeki asıl alacak üzerinden davalı taraf icra inkar tazminatına mahkum edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-)Davanın KABULÜ İLE, Davalının, Ankara … Dairesinin 2019/317388 Esas sayılı (MTS takip) ilamsız icra dosyasına yöneltilmiş olan itirazının İİK.nun 67/1.maddesi uyarınca İPTALİ İLE, 23.971,04.-TL asıl alacak, 2.496,98.TL işlemiş faiz, 449,46.TL KDV olmak üzere TOPLAM 26.917,48.TL alacağın icra takibinde belirtilen şekilde faiz işletilerek tahsili ile TAKİBİN DEVAMINA,
2-)Asıl alacak likit olduğundan İİK’nun 67.maddesi gereğince asıl alacağın %20’si olan 4.794,21.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.838,73.TL karar ve ilam harcının, dava açılışında davacıdan alınan 459,69.TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 1.379,04.TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13.maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00.TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 459,69.TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 65,00 TL tebligat ücreti, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 1.583,99.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilininde e-duruşmalı olarak yüzüne karşı verilen, kararın tebliğinden itibaren, HMK.nun 345.maddesine göre 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 18/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸* Bu karar 5070 sayılı kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır*¸