Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/275 E. 2022/847 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/727 Esas – 2022/812
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/727 Esas
KARAR NO : 2022/812

HAKİM : …
KATİP …

DAVACI ….
DAVALI :….

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/11/2017
KARAR TARİHİ : 02/12/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 30/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı Vekili Dava Dilekçesinde; 05.05.2013 tarihinde davalı tarafından ZMMS sigortası ile sigortalanan 16 F 8488 plakalı aracın karıştığı tek tarafları kaza neticesinde araç içerisiende yolcu olarak bulunan müvekkilinin kaza neticesinde yaralandığı ve malül olduğunu, zararlarının sigorta teminatı kapsamında olmasına rağmen davalının ödemede bulunmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 3.500,00 TL işgöremezlik tazminatının 03.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde; Alacağın zamanaşımına uğradığını bu nedenle davanen reddine karar verilmesi gerektiğini ayrıca davacının 2918 sayılı yasanın 97 maddesi çerçevesinde usulünce müvekkiline başvurmadığını, eksik evraklarının bulunduğunu, bu nedenle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekitğini, esas yönünden ise davayı kabul etmemekle birlikte sorumluluklarının sigorta limiti, zarar ve kusur ile sınırlı olduğunu, davacının kaza tarihinde araç içerisinde yolcu olduğunu, bu nedenle uğradığı zararın sigorta teminatı kapsamında olmadığını, ayrıca uyuşmazlık konusu olayda hatır taşımasının mevcut olup tazminat miktarında indirime gidilmesi gerektiğini, davacının uyuşmazlık konusu olayda müterafk kusurunun araştırılması gerektiğini, davacının kusur ve zararını kanıtlaması gerektiğini, müvekkilinin daha önce usulünce temerrüte düşürülmeden dava tarihinden itibaren yasal fazi talep edilebmileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir,
CEVABA CEVAP DİLEKÇESİ: Davacı Vekili Cevaba Cevap Dilekçesinde; Kazanın sigorta teminatı kapsamında olduğunu ve uzamış ceza zamanaşımına göre davanın zamanaşımına uğramadığını, davalının diğer itirazlarını kabul etmediklerini, avans faizi talepedebileceklerini belirterek itirazların reddine karar verilmesini istemiştir.
İKİNCİ CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı Vekili İkinci Cevap Dilekçesinde; Cevap dilekçesini tekrarı ile davanın reddini talep etmiştir.

DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; tek taraflı trafik kazası neticesinde araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının yaralanması nedeniyle işgöremezlik tazminatı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık sigorta mevzuatından kaynaklandığından mahkememiz görevlidir. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir. Davalı tarafından dava şartı eksikliğinden bahisle usulden davanın reddi talep edilmişsede davacının davalı sigortaya müracaat etmesi nedeniyle dava şartının yerine getirildiği görüldüğünden itirazı yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; kazanın meydna gelmesindeki kusur durumu, kaza nedeniyle davacının işgöremezliğinin meydana gelip gelmediği, gelmiş ise oranı, davacının maluliyetinin bulunması halinde gelir durumuna göre talep edebileceği tazminat miktarı, kazanın oluş şekline göre hatır taşıması yahut müterafik kusurun söz konusu olup olmadığı, buna göre talepedilebilecek tazminat miktarı ile faizin niteliği ve başlangıcına ilişkindir,
İş göremezlik durumunun tespitinde uygulanacak yönetmeliğin belirlenmesine ilişkin olarak, trafik kazasından kaynaklanan, işleten ve sürücü ile sigorta şirketi hakkında açılan maddi tazminat davalarının temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay dairelerinin yerleşik kararlarına göre 11/10/2008 tarihinden önce gerçekleşen kazalar için Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 – 01/09/2013 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 – 01/06/2015 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği (anılan yönetmeliğin % 60 ve üzeri iş göremezlik durumunun bulunması halinde rapor düzenlemeye elverişli nitelikte olması nedeniyle bu oran altındaki iş göremezlik durumlarında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği), 01/06/2015 – 20/02/2019 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra gerçekleşen kazalar için Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca geçici iş göremezlik ve bakıcı ihtiyacı süresi ile sürekli iş göremezlik oranının tespit edilmesinin gerektiği, bu hali ile dava konusu kazanın meydana geldiği 05/05/2013 tarihi dikkate alındığında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinin uygulanmasının gerektiği anlaşılmıştır. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 02/06/2021 tarih 2021/2620 – 2021/2238 E.K.)
Tazminat hesabında kullanılacak yaşam tablosunun ve hesap yönteminin belirlenmesine ilişkin olarak, trafik kazasından kaynaklanan, işleten ve sürücü ile sigorta şirketi hakkında açılan maddi tazminat davalarının temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay dairelerinin değişen ve yerleşik hale gelen kararları uyarınca tazminat hesabında bakiye yaşam süresinin belirlenmesinde kaza tarihi dikkate alınmaksızın TRH-2010 olarak adlandırılan yaşam tablosunun kullanılmasının gerektiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 26/04/2016 tarihinde yapılan değişiklikler sonrasında Yargıtay dairelerinin vermiş olduğu kararların kanunun yürürlük tarihinden önce meydana gelen kazalarda prograsif rant olarak adlandırılan (% 10 artırım – eksiltim) yöntemin, kanunun yürürlük tarihinden sonra meydana gelen kazalarda ise kanunda yapılan değişiklik dikkate alınarak genel şartlar ile belirlenen yöntemin (1,8 teknik faiz) uygulanmasının gerektiği yönünde olduğu, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı, Yargıtay’ın yerleşik kararları ile kanunların geçmişe yürüyemeyeceği ilkesi ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 19/06/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren değişikliğin geçmişe yürüyeceğine ilişkin bir hükmün bulunmaması karşısında 19/06/2021 tarihinden önce meydana gelen kazalara ilişkin davalarda prograsif rant usulünün, bu tarihten sonra meydana gelen kazalara ilişkin davalarda ise kanun ile yürürlüğe konulan usulün uygulanmasının gerektiği ve bu hali ile dava konusu kazanın meydana geldiği tarih dikkate alındığında TRH-2010 yaşam tablosu kullanılmak ve prograsif rant olarak adlandırılan (% 10 artırım – eksiltim) yöntemi uygulanmak suretiyle tazminat hesabının yapılmasının gerektiği anlaşılmıştır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 14/01/2021 tarih 2020/2598 – 2021/34 E.K.; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25/02/2021 tarih 2019/59 – 2021/379 E.K.)
DELİLLER: Hasar dosyası, olaya ilişkin İnegöl CBS’nin 2013/4211 Soruşturma sayılı dosyası, tedavi evrakları, SGK kayıtları, davacının sosyal ekonomik durum araştırması, nüfus kaydı dosyamız içerisine kazandırılmıştır.
Hasar dosyasına göre davacının yaralanması medeniyle herhangi bir ödemenin yapılmadığı görülmüştür.
Davacının maluliyet raporu Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalından alınmış 31/01/2019 tarihli raporda davacının, 05/05/2013 tarihli yaralanmaları dikkate alınarak; Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydıyla bedensel özür oranı hesaplandığında; kişinin bedensel özür oranının %1 olduğu, 3 ay süre ile iş göremezlik halinde kalacağı mütalaa edilmiştir.
Davacı vekilinin itirazları doğrultusunda, kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik uyarınca hesaplama yapılarak Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalından yeniden istenilmiş, 31/01/2019 tarihli raporun mahkememize gönderilmesi üzerine, yeniden maluliyet raporu düzenlenmesi için yazılan müzekkereye davacının psikiyatri muayenesinde 3 aylık takibe alınmasının gerekmesi ve davacının bu hususu kabul etmemesi nedeniyle muameleten cevap verilmesi üzerine, davacının Hacettepe Üniversitesi TIp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından maluliyet raporu alınmış, bila tarihli raporda davacının, 05/05/2013 tarihli yaralanmaları dikkate alınarak; Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranının %6,2 olduğu, sekel halini aldığı ve sürekli olduğu, tıbbi iyileşme sürecinin 3 aya kadar uzayabileceği mütalaa olunmuştur.
Olay tarihinde dava dışı sigortalı araç sürücüsünün sevk ve idaresinde bulunan araç ile aracın içinde davacı bulunur halde iken seyir halinde ilerlemekte iken sürücünün araç hakimiyetini kaybederek yolun sağ tarafına devrilmesi suretiyle kaza yaptığı, bu kaza neticesinde yaralanan davacının kusurunun bulunmadığı, davalı sigortaya sigortalı araç sürücüsünün gerekli dikkat ve özeni göstermeksizin seyrettiği bunun neticesinde kazada asli kusurlu olduğu anlaşılmakla kusur tespiti açısından trafik kusur bilirkişisinden rapor alınmaksızın, tüm deliller toplandıktan sonra Aktüer bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi Serhat Sevinç 12/10/2022 tarihli raporunda; 2022 yılı ikinci 6. aylık güncel asgari ücret ve TRH 2010- Progresif rant (%10 arttırım ve
%10 eksiltim) yöntemine göre yapılan hesaplama sonucunda davacı Yunus ÖZDEMİR’in;
Geçici işgöremezlikten kaynaklanan tazminat tutarının 2.487,92 TL olduğu, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında
Yönetmeliğine göre belirlenen oran uyarınca Sürekli işgücü kaybından kaynaklanan bakiye tazminat tutarının 15.953,73 TL olduğu, Kaza tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre belirlenen oran uyarınca Sürekli işgücü kaybından kaynaklanan bakiye tazminat tutarının 98.913,11 TL olduğu,
Olay tarihinde (05.05.2013) itibariyle ZMSS poliçesi ölüm-sakatlanma (klozu) limit
tutarının 250.000,00 TL olduğu,
Sayın Mahkeme tarafından tazminata hükmedilmesi durumunda davacı tarafın; sigorta
şirketinin temerrüde düştüğü 06.11.2017’den itibaren yasal faiz yürütülerek tazminat talebinde
bulunabileceği,
Kaza esnasında araçta yolcu konumunda olan davacının Hatır taşıması ve müterafik
kusur indirimine ilişkin hukuki değerlendirme ve indirim Sayın Mahkemenin takdirinde
olduğundan tarafınca değerlendirme yapılmadığı mütalaa edilmiştir.
ISLAH DİLEKÇESİ: Davacı vekili, aktüer raporu doğrultusunda talep arttırım dilekçesi sunarak, 2.487,92 TL geçici iş göremezlikten, 98.913,11 TL sürekli iş göremezlikten kaynaklanan tazminat alacağının tahsilini talep etmiş, harcını ikmal etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Toplanan delillere, bilirkişi raporlarına, maluliyet raporlarına, kazanın oluş şekline, tarafların beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre;
Olay tarihinde dava dışı sigortalı araç sürücüsünün sevk ve idaresinde bulunan araç ile aracın içinde davacı bulunur halde iken seyir halinde ilerlemekte iken sürücünün araç hakimiyetini kaybederek yolun sağ tarafına devrilmesi suretiyle kaza yaptığı, bu kaza neticesinde yaralanan davacının kusurunun bulunmadığı, davalı sigortaya sigortalı araç sürücüsünün gerekli dikkat ve özeni göstermeksizin seyrettiği bunun neticesinde kazada %100 oranında asli kusurlu olduğu, meydana gelen kaza nedeniyle davacının sürekli iş göremezlik oranının kaza tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre %6,2 olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği, meydana gelen kazadan kaynaklı maddi zarardan davalı, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumludur. Davacının yaralanması sonucu sürekli iş göremezliğe ve geçici iş göremezliğe maruz kaldığı, sürekli iş göremezlikten kaynaklı zararının 98.913.11 TL , geçici iş göremezlikten kaynaklı zararının 2.487,92 TL olduğu, davacı vekilinin talebinin 2.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 1.500,00 TL geçici iş göremezlikten kaynaklanan zarara ilişkin olduğu, bu hususun dava dilekçesi ve ön inceleme zaptında açıklandığı, açılan davanın kısmi dava olduğu, ıslah edilen kısım yönünden zamanaşımının işlemesinin durdurulmadığı ve davalı vekilinin ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı definde bulunduğu dikkate alınmakla, davacının davasının kısmen kabulü ile tazminat talebinin zamanaşımına uğramayan 2.000,00 TL sürekli iş göremezlik zararı ile 1.500,00 TL geçici iş göremezlik zararı toplamı 3.500,00 TL’den ibaret maddi zararının temerrüt tarihi olan 06/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ancak fazlaya ilişkin talebinin zanamaşımına uğraması nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davacının sürekli iş göremezlikten kaynaklanan 2.000,00 TL ve 1.500,00 TL geçici sürekli iş göremezlikten kaynaklanan tazminatı toplamı 3.500,00 TL maddi tazminatın 06/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 239,09 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 386,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 147,32 TL’nin karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 3.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, red edilen miktar üzerinen AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 3.500,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 239,09 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 1.250,00 TL bilirkişi ücreti, 278,80 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 1.564,80 TL’nin, davada red ve kabul oranına göre 54,01 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişikin giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde…Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/12/2022

Katip…
¸