Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/22 E. 2021/388 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2021/22 Esas
KARAR NO : 2021/388

DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 13/01/2021
KARAR TARİHİ : 27/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin TTK’ya uygun şekilde 29.01.2018 tarihinde tescil edildiğini, müvekkilinin, şirketin 1/3 hissedarı olduğunu, diğer hisselerin 1/3’ü …’ya ve 1/3’ü …’ya ait olduğunu, kurucu ortaklardan …’nın aynı zamanda şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili müdür olarak tayin edildiğini, ancak şirket müdürü …’nın 08.04.2020 tarihinde vefat ettiğini, geride mirasçıları olarak … ile oğulları …’yı bıraktığını, …’nın şirket nezdindeki miras hukukundan doğan hissesinin tamamından diğer mirasçı … lehine feragat ettiğini, neticede, kurucu hissedar …’nın vefatı ile birlikte şirketin hissedarları, …, … ve müvekkili … olduğunu, murisin ölümünden sonra şirket genel kurulu toplanamadığı gibi yeni bir müdür ataması hususunda herhangi bir karar da alınamadığını, bu nedenle hali hazırda şirketin yetkili bir temsilcisi ve/veya müdürü olmadığını, buna rağmen hissedar …, adeta şirketi temsil ve ilzama yetkiliymiş gibi hareket ederek şirketin banka hesaplarını kullandığını ve usulsüz işlemler gerçekleştirdiğini, bu çerçevede …’nın davalı şirket hesabından, 06.05.2020 tarihinde 3.176,00 TL ve 08.05.2020 tarihinde 16.000,00 TL olmak üzere iki kez internet bankacılığı üzerinden EFT ile müteveffa …’nın cep telefonuna gelen SMS onay kodlarını kullanarak şahsi hesabına para aktardığını, bunun dışında şirket hesaplarında hukuka aykırı bir çok yetkisiz işlem gerçekleştirdiğini, ayrıca şirket muhasebecesine talimat vererek şirketin mizan kayıtlarında kendi isteğine ve taleplerine göre değişiklikler yaptırdığını haricen öğrendiklerini, müvekkilinin tüm bu işlemlerden sonra yapılan işlemlerin usulsüz olduğu yönünde …’yı sözlü olarak uyarmasına rağmen usulsüzlüklerin devam ettiğini, …’nın, tüm bunların üzerine müvekkiline göndermiş olduğu Ankara …. Noterliğinin 13.11.2020 tarihli ve 37769 yevmiye numaralı ihtarname ile müvekkiline haksız ithamlarda bulunduğunu ve neticede kanuna ve usule aykırı şekilde genel kurula davet olarak nitelendirilebilecek talebini ilettiğini, müvekkili tarafından …’na gönderilmiş olan Ankara …. Noterliğinin 19.11.2020 tarihli ve 31101 yevmiye numaralı cevabi ihtarnamede, her ne kadar yapılmış olan genel kurul çağrısı kanuna ve usule açıkça aykırı nitelikte olsa dahi, müvekkilinin kendi insiyatifi ve iyi niyetli yaklaşımı çerçevesinde iş bu ihtarnameyi genel kurula çağrı olarak değerlendirildiği ve bu çerçevede taraflarına gönderilen ihtarnamede toplantı gün ve saati belirtilmemiş olmasına rağmen 03.12.2020 tarihinde saat 14:00’de şirket merkezinde genel kurul toplantısı yapılmasını kabul ettiklerini bildirdiklerini, belirlenen gün ve saatte şirket merkezinde tüm hissedarlar bir araya gelmiş ve şirketin tasfiyesi amacıyla öncelikle şirket hesapları ile ilgili çalışma yapılmasına, daha sonra ortaklar genel kurulu toplantısı yapılmasına karar verildiğini, ancak ortaklar genel kurulunun bugüne kadar yapılmadığını, TMK’nın 427. maddesine göre davalı şirkete yönetim kayyımı atanması gerektiğini belirterek davalı şirkete mahkememiz tarafından tayin edilmek üzere idari ve yönetimsel faaliyetlerini icra edebilmesi amacıyla yönetim kayyımı atanmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmesine rağmen cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
… vekili tarafından 29.01.2021 tarihinde UYAP üzerinden gönderilen dilekçede, asli müdahale talep edilerek; davacının ortaklar kurulu toplanması konusunda usulüne uygun hiçbir talebi bulunmadığı, müvekkilinin kuruşuna kadar hesabını verebileceği paraları şirketin borçlarının tasfiyesi ve borçlarının kapatılması maksadıyla kullandığı ve kullanmaya devam ettiği, şirketin müdürü …’nın vefat etmesi neticesinde hisseleri mirasen müvekkili ve çocuklarına intikal ettiği, şirket genel kurulunun toplanamaması ve tasfiyenin sekteye uğramasının müsebbibinin davacı … olduğu, şirketin borçlarının ödenmesinin zorunlu olduğu, müvekkilinin bu işlemleri yapmak zorunda kaldığı, müvekkilinin, şirket borçlarını yapılandırma talebinde bulunarak şirketi, kendilerini ve davacıyı büyük bir külfetten kurtardığı, müvekkilinin şirket hesabından çekmiş olduğu paraları tekrar şirket hesabına yatırarak şirket borçlarını ödediği, para çekilmesindeki amacın, şirket hesabındaki paranın bloke edilmesi halinde olası bir çıkmazın için girmemek olduğu, müvekkilinin yolsuzlukla suçlanmasının kötü niyetten başka bir şey olmadığı belirtilerek davanın reddi istenmiştir.
Mahkememizce 15.04.2021 tarihli ön inceleme duruşmasında, 6100 Sayılı HMK’nın 681. maddesi uyarınca, …’nın davalı yanında feri müdahil olarak davaya kabulüne karar verilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davalı şirkete, yasal ve zorunlu organ yokluğu nedeniyle yönetim kayyımı atanması istemine ilişkindir.
Mahkememizce deliller toplanmış, davalı şirketin ticaret sicil özeti getirtilmiştir.
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan yazıya 19.01.2021 tarihinde verilen cevapta; davalı şirket merkezinin Yenimahalle/Ankara, yetkilisinin …, 300 paya ayrılmış şirket sermayesinin toplam 30.000,00 TL değerinde olduğu, sermayenin 3 eşit parça halinde …, … ve … … ‘a ait olduğu görülmüştür.
Dosyamız arasına alınan, davalı şirket ortağı ve temsilcisi …’nın nüfus kayıt örneğinin incelenmesinden; 08.04.2020 tarihinde vefat ettiği, davalı şirketin gerekli organdan yoksun kaldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı vekiline, davanın kabul edilerek yönetim kayyımı atanmasına binaen ileride davalı şirketten tahsil edilmek üzere aylık 2.000,00 TL’den toplam 12.000,00 TL kayyım ücretini, gider avansı olarak mahkememiz veznesine yatırılması hususunda iki hafta süre verilmiş, verilen süre içerisinde avans mahkememiz veznesine depo edilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “Kayyımlık ve Yasal Danışmanlık” başlıklı 427. maddesinin 4. bendine göre, “Bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa, vesayet makamı, ilgilisinin isteği üzerine veya re’sen temsil kayyımı atar”.
Somut olayda, yönetim kayyımı atanması talep edilen davalı …’nin yetkilisi …’nın 08.04.2020 tarihinde vefat ettiği, bu nedenle tüzel kişinin gerekli organlarından yoksun kaldığı, yönetimin başka yoldan sağlanamadığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, SMMM …, ortaklar kurulu toplantısı yapılana ve şirkete yeni temsilci atanana kadar yönetim kayyımı olarak atanmıştır.
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile,
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı …’ne TMK’nın 427/4. maddesi uyarınca, SMMM …’ın YÖNETİM KAYYIMI olarak ATANMASINA, (ortaklar kurulu toplantısı yapılana ve yeni temsilci atanana kadar)
Yönetim Kayyımı’na göreve başlamasından itibaren aylık 2.000,00 TL ücret takdirine, görev sona erene kadar aylık ücretin ileride davalı şirketten tahsil edilmek üzere mahkeme veznesine davacı tarafından yatırılan gider avansından ödenmesine, avans arttığı takdirde davacıya iadesine,
Kararın bir örneğinin tescil ve ilan için Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne gönderilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davacı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 8,50 TL vekalet harcı ve 63,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 190,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … … , feri müdahil … ile vekili Av…. … ‘ın yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’ne İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 27/05/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …