Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/210 Esas – 2022/102
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/210 Esas
KARAR NO : 2022/102
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
DAVALI : … ….
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 06/04/2021
KARAR TARİHİ : 18/02/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 15/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı … Seracılık Ltd. Şti. ile müvekkili İdare arasında imzalanan hizmet alımı işi kapsamında çalıştırılan personellerin işten çıkartılması sonucunda hem müvekkili İdare hem de karşı taraf yüklenici Şirket aleyhine 4857 sayılı İş Kanunu’nun kaynaklı davalar açıldığını, bu kapsamda, Personellerden…’nin işten çıkartılması sonucunda Ankara …. İş Mahkemesi’nin 2019/655 E.-2020/962 K. sayılı ilamı ile hükme bağlanan alacak kalemleri (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, yargılama gideri, harç ile ilam vekalet ücreti) için Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2019/11676 Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe konulduğunu ve takip sonrası müvekkili İdare tarafından söz konusu icra takip dosyasına 33.432,56 TL ödeme yaptıklarını, Personellerden …’in işten çıkartılması sonucunda Ankara … İş Mahkemesi’nin 2019/656 E.-2020/963 K. sayılı ilamı ile hükme bağlanan alacak kalemleri (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, yargılama gideri, harç ile ilam vekalet ücreti) için Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2019/11678 Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe konulduğunu ve takip sonrası müvekkili İdare tarafından söz konusu icra takip dosyasına 34.282,20 TL ödeme yaptıklarını, Personellerden …’nın işten çıkartılması sonucunda Ankara … İş Mahkemesi’nin 2019/657 E.-2020/964 K. sayılı ilamı ile hükme bağlanan alacak kalemleri (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, yargılama gideri, harç ile ilam vekalet ücreti) için Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2019/11679 Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe konulduğunu ve takip sonrası müvekkili İdare tarafından söz konusu icra takip dosyasına 40.297,87 TL ödeme yaptıklarını, Personellerden …’ün işten çıkartılması sonucunda Ankara … Mahkemesi’nin 2019/658 E.-2020/965 K. sayılı ilamı ile hükme bağlanan alacak kalemleri (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, yargılama gideri, harç ile ilam vekalet ücreti) için Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2019/11703 Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe konulduğunu ve takip sonrası müvekkili İdare tarafından söz konusu icra takip dosyasına 63.014,19 TL ödeme yaptıklarını, Personellerden …’nun işten çıkartılması sonucunda Ankara … Mahkemesi’nin 2019/659 E.-2020/966 K. sayılı ilamı ile hükme bağlanan alacak kalemleri (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, yargılama gideri, harç ile ilam vekalet ücreti) için Ankara… Müdürlüğünün 2019/11702 Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe konulduğunu ve takip sonrası müvekkili İdare tarafından söz konusu icra takip dosyasına 34.889,30 TL ödeme yaptıklarını, Personellerden…’ın işten çıkartılması sonucunda Ankara … Mahkemesi’nin 2019/660 E.-2020/967 K. sayılı ilamı ile hükme bağlanan alacak kalemleri (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, yargılama gideri, harç ile ilam vekalet ücreti) için Ankara… Müdürlüğünün 2019/11701 Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe konulduğunu ve takip sonrası müvekkili İdare tarafından söz konusu icra takip dosyasına 42.210,07 TL ödeme yaptıklarını, Personellerden …’nın işten çıkartılması sonucunda Ankara … Mahkemesi’nin 2019/661 E.-2020/968 K. sayılı ilamı ile hükme bağlanan alacak kalemleri (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, yargılama gideri, harç ile ilam vekalet ücreti) için Ankara… Müdürlüğünün 2019/11680 Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe konulduğunu ve takip sonrası müvekkili İdare tarafından söz konusu icra takip dosyasına 45.848,04 TL ödeme yaptıklarını, Kamu İhale Kanunu’na göre hizmet alımları kapsamında istihdam edilen işçilerin yüklenici Şirket bünyesinde çalıştıkları tüm işçilik alacaklarının yüklenici Şirket tarafından karşılanacağının gerek ihale şartnameleri ve gerek sözleşmeler ile sabit olduğunu, Teknik Şartnamenin 22. Maddesine göre “Yüklenici sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel Şartnamenin altıncı bölümünde belirlenmiş olup, Yüklenici bunlara aynen uymakla yükümlüdür.” denilmekte olduğunu, ihale kapsamında çalıştırılan personellerin tüm ücret ve işçilik alacakları ile özlük haklarından doğan sorumluluğun davalı Şirkete ait olduğunu, arabuluculuk yolunda anlaşmaya varılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile işçilik alacağından kaynaklanan ve müvekkili İdare tarafından ödenmek zorunda kalınan toplam 293.974,23 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı Vekili cevap dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme Kararı gereği davacı tarafça dava dışı işçiler, … ‘ya kıdem tazminatı, alacağı ödemeleri yapılmış ise de asıl işveren … tarafından dava dışı işçilere ödenen kıdem tazminatının alt işveren konumundaki müvekkillere rücu edilmesinin hukuki herhangi bir dayanağı bulunmadığını, TBMM’de kabul edilen Sosyal Hizmetler Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 22 Şubat 2019 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdiğini, bu kanun ile yapılan düzenlemeye göre; kamu kurumları tarafından taşeron işçilere ödenen ve ödenecek olan kıdem tazminatlarının artık alt işveren konumundaki şirketlere rücu edilemeyeceğini, ihale makamı olan davacı … Genel Müdürlüğü’nün işlerinde, müvekkili Şirket bünyesinde çalışan işçiler tarafından, davacı taraf ve müvekkilleri aleyhine pek çok dava açıldığını, iş bu davaların davacı … Genel Müdürlüğü’nün tek taraflı ve haksız olarak gerçekleştirdiği “ihalenin iptali” eylemi sonrasında açıldığını, davacının kendi kusurlu davranışlarıyla davaların açılmasına sebebiyet verdiğinden bu davaların sonuçlarına da katlanma yükümlülüğü bulunduğunu, davacı ile müvekkili arasında imzalanan 2014/110305 ihale kayıt numaralı sözleşmenin 5. Maddesi kapsamında müvekkilinin 218 adet personel temini için işçi alımı gerçekleştirdiğini, müvekkilinin yukarıda ihale numarası belirtilen sözleşmenin 9. Maddesine güvenerek ihalenin geçerlilik süresi olan 36 ay üzerinden işçilerle belirli süreli iş sözleşmesi imzaladığını, ancak devam eden süreçte sözleşme süresinin her ne kadar 11.11.2017 tarihinde sona ermesi hususunda taraflar arasında anlaşmaya varılmış olsa da ihale makamı olan … Genel Müdürlüğü’nce müvekkile gönderilmiş olan 11/11/2016 tarihli, 120407/934.01.99-1348 sayı numaralı ve “Fesih İhbarı” gönderildiğini, Fesih ihbarında “..01.01.2016 tarihinde asgari ücrette meydana gelen artış üzerine, İdaremizce Ankara …Ticaret Mahkemesi 2016/145 E. sayılı dosya ile asgari ücrette meydana gelen artışın önceden öngörülememesi nedeniyle Türk Borçlar Kanunun 138.maddesi uyarınca uyarlama davası açılmış, bahsi geçen artışın firmamız tarafından da öngörülememesi nedeniyle açılan dava tarafınızdan da kabul edilmesine rağmen, Mahkemece 02.11.2016 tarihinde davanın reddine karar verilmiştir. Türk Borçlar Kanunu 138.maddesi uyarınca ,sözleşmenin imzalandığı sırada taraflarca öngörülemeyen ve taraflarca “öngörülmesi de mümkün olmayan durumların ortaya çıkması, bu olağanüstü durumu ortadan kaldırmaya tarafların gücünün yetmemesi ve sözleşmenin devamını borçlu (İdaremiz) aleyhine değiştirmesi halinde; taraflar mahkemeden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını, bu mümkün olmadığı taktirde akitten dönme yani sözleşmeyi feshetme hakkını İdaremize vermiş olup ,gelişen yeni koşulların İdaremizin kaynaklarını daha fazla ekonomik disiplinle kullanmasını zorunlu kılması ve geçen süre içerisinde de firmanız tarafından karşılıklı uzlaşma ile sözleşmenin uyarlanması konusunda uzlaşmaz bir tavır sergilenmiş olması nedeniyle yukarıda bahsi geçen sözleşme 30.12.2016 tarihi itibariyle feshedilecek olup ,firmanız işçileriyle ilgili olarak İş Mevzuatı açısından gereken/iş ve işlemlerin geciktirilmeksizin yerine getirilmesini ihbaren bildirir, bilgi ve gereğini rica ederiz.” şeklinde bildirimde bulunduğunu, bu nedenle müvekkili Şirketin uhdesinde çalıştırmakta olduğu işçilerin iş sözleşmesini davalı …’nin talebi üzerine süresinden önce feshetmek durumunda kaldığını, ihale makamının müvekkili Şirkete göndermiş olduğu yazıyla, sözleşme hükümlerinde belirtilen fesih şartlarına ve sürelerine uymaksızın sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmiş olup iş bu fesih sonucu meydana gelen işçilik alacaklarından müvekkil şirketin sorumlu tutulmasının kabul edilemeyeceğini, davacı …’nin kendi kusuruna dayanarak hak elde etmeye çalıştığını, Mahkeme ilamı sonucu davacı tarafça işçilere ödenen işçilik alacakları ödemesinin davalı müvekkilinden rücuen tahsili isteminin hukuki herhangi bir dayanağı bulunmadığını, müvekkilinin temerrüde düşürülmemiş olduğunu, talep olunan faiz oranında fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; taraflar arasında imzalanan hizmet sözleşmesi gereğince davacı tarafından davalılara iş yerinde çalıştırılan dava dışı 7 işçinin işten çıkartılması sonucu açmış oldukları işçilik alacaklarına yönelik dava sonrası verilen mahkeme kararının icra yolu ile tahsile konulması üzerine davacı tarafından ödenen işçilik alacaklarının davalıdan dava dışı işçileri çalıştırdığı dönem oranında rücuen tazminat istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalının hizmet alım sözleşmesi çerçevesinde çalıştırılan işçilerin işçilik alacakları nedeniyle mahkemece hüküm altına alınan ve davacı tarafından yapılan ödemelerden ayrı ayrı yahut müştereken sorumlu olup olmadıkları, davacının fesih ihbarının sözleşmenin belirlenen süresinde olup olmadığı, önce ise davalının sorumluluğunu etkileyip etkilemeyeceği, davalının sorumlu olması halinde sorumluluk miktarı faizin başlangıcı ve oranına ilişkin olduğu tespit edildi.
DELİLLER: Uyuşmazlığa konu Ankara …. İş Mahkemesinin 2019/655, 2019/656, 2019/657, 2019/658, 2019/559, 2019/660 ve 2019/661 Esas sayılı dosyaları dosyamıza kazandırılmıştır.
İş Mahkemesi kararlarının infazına yönelik Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2020/11676, 2020/11678, 2020/11679, 2020/11680, 2020/11701, 2020/11702 ve 2020/11703 Esas sayılı dosyaları ve ödeme belgeleri ve davacı tarafından yapılan ödemelere ilişkin belgeler dosyamıza kazandırılmıştır.
Davalı ile imzalanan sözleşme ve ekleri davacı vekili tarafından dosyamıza delil olarak sunulmuştur.
Tüm deliller toplandıktan sonra dosya hesap uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi …08/11/2021 tarihli raporunda; davacı … tarafından dava dışı 7 (yedi) işçi için ödenen tutarları davalı … Seracılık Ltd. Şti.’nden yarı oranda rücuen talep edilebileceği; bu durumda, davacı …’nin dava dışı 7 (yedi) işçiye işçilik alacakları kalemleri olarak ödediği tutarların toplamı olan 293.974,23 TL’nin yarısını teşkil eden (450 oranındaki) 146.987,12 TL’yi (-293.974,23/2) davalı … Seracılık Ltd. Şti.’ne rücu edebileceği; bu halde davacı …’nin, yarı orandaki rücu tutarlarını temerrüdün gerçekleştiği ödeme tarihlerinden itibaren faizleriyle birlikte (Mahkemece takdir edilecek yasal veya avans faizi ile birlikte) talep edebileceği mütala edilmiştir.
Delillerin takdiri ve değerlendirilmesi mahkememize ait olmakla bilirkişi raporuna karşı itirazların reddine karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında davalı tarafından çalıştırılan işçiler yönünden, sorumlu oldukları tazminatın rücuen ödenmesi isteminde bulunmuş olup, Dava Hizmet Alım Sözleşmelerine istinaden açıldığından, iş alacaklarından sorumluluk hizmet alım sözleşmesi hükümleri çerçevesinde belirlenir, hizmet alım sözleşmesinde hüküm bulunmaması halinde İş hukuku mevzuatına göre yüklenici ve işveren işçiye karşı işçilik alacaklarından müteselsilen sorumludurlar. Ancak işçinin yüklenici işçisi olması nedeniyle işçilik alacaklarından hizmet sözleşmesi kapsamında nihai olarak yüklenici sorumludur. İş kanunda, alt işveren tarafından çalıştırılan işçiye karşı asıl işverenin de sorumlu kılınması, asıl işverenin iç ilişki açısından da, asıl sorumlu konuma geldiği şeklinde değerlendirilmez. Bu çerçevede davalı ile imzalanan sözleşmelerde, her ne kadar bilirkişi raporunda davalılar ile davacının arasındaki sözleşmelerin incelenmesinde işçilik alacaklarından sorumluluğa ilişkin düzenlenmelerin yer almadığı ve bu nedenle davalının sorumluluğunun davacı ile yarı yarıya olacağına ilişkin hesaplama yapılmışsa da, davalının İş hukuku mevzuatı uyarınca tam sorumlu olduğu dikkate alınmakla ve davalıyla akdedilen sözleşmelerde belirtildiği üzerine işçi alacaklarından alt işverenlerin sorumluluğu kararlaştırıldığından, davacı işçi alacakları çerçevesinde yapmış olduğu ödemeleri ödeme yapılan işçiyi çalıştıran alt işverenlerden, ihbar tazminatından son alt işveren sorumlu olacak şekilde, kıdem tazminatından ise çalıştırdıkları süreye isabet eden pay çerçevesinde ve diğer tazminat kalemleri yönünden ise kendi dönemleri ile sınırlı olarak alt işverenlere yaptığı ödeme tarihinden itibaren faizi ile rücu edebilir. Bu kapsamda bilirkişi raporunda yapılan ve mahkememizce davalıların dava dışı işçiyi çalıştırdığı dönemlerde tam sorumlu olduğu dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre; Davanın kabulü ile, Davacının Dava dışı işçilere yapmış olduğu ödemeler kapsamında toplam 293.974,23 TL alacağın 19/01/2021 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KABULÜ ile; 293.974,23 TL alacağın 19/01/2021 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 20.081,38 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 5.020,35 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 15.061,03 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 29.028,20 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 5.020,35 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 8,50 TL başvuru harcı, 59,30 TL vekalet harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 89,10 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 2.156,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/02/2022
Katip …
¸
Hakim…
¸