Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/108 E. 2022/767 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. …14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/108 Esas – 2022/767 Karar
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/108
KARAR NO : 2022/767

HAKİM : …
KATİP :….

DAVACI : …

DAVALI :….

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/07/2017
KARAR TARİHİ : 22/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/12/2022

Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere, davacının ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı bulunan trafik kazası sonucunda yaralandığını belirterek 100,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ayrıntısı cevap dilekçesinde yazılı olduğu üzere, başvuru dava şartının yerine getirilmediğini, kaza tarihi dikkate alındığında zaman aşımı süresinin dolduğunu, sorumluluklarının sigortalılarının kusuru ve poliçe teminat limiti ile sınırlı olduğunu, kaza tarihi itibari ile teminat limitinin 125.000,00 TL olarak belirlendiğini, zarar hesaplamasının gelirin asgari ücret olarak kabul edilerek yapılmasının gerektiğini, geçici iş göremezlik zararından sorumluluklarının bulunmadığını, emniyet kemerinin takılı olmaması nedeniyle müterafik kusur indiriminin yapılmasının gerektiğini, faize ilişkin sorumluluklarının dava tarihinden ve yasal faiz ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasında yaralanma nedenine dayalı maddi tazminat davasıdır.
Mahkememizce davanın kabulüne dair verilen 25/09/2018 tarih, 2017/479 esas, 2018/546 karar sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusu sonucunda …Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesinin 21/01/2021 tarih, 2018/3711 esas, 2021/79 karar sayılı kararı ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmekle dosya yazılı esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Zararın tespitine ve ödenmesine ilişkin kanun hükümleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri – Sorumluluk başlıklı 49/1. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmünü, Zararın ve kusurun ispatı başlıklı 50/1. maddesi “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmünü, Tazminat – Belirlenmesi başlıklı 51/1. maddesi “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmünü, Bedensel zarar başlıklı 54/1. maddesi “Bedensel zararlar özellikle şunlardır: 1. Tedavi giderleri. 2. Kazanç kaybı. 3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” hükmünü, Belirlenmesi başlıklı 55/1. maddesi “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” hükmünü içermektedir.
Davalı sigorta şirketinin sorumluluğuna ilişkin kanun hükümleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun Mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu başlıklı 91/1. maddesi “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmünü, İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu başlıklı 85/1. maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmünü içermektedir.
İş göremezlik durumunun tespit yöntemi, trafik kazasından kaynaklanan, işleten ve sürücü ile sigorta şirketi hakkında açılan maddi tazminat davalarının temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay dairelerinin yerleşik kararlarına göre 11/10/2008 tarihinden önce gerçekleşen kazalar için Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 – 01/09/2013 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 – 01/06/2015 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği (anılan yönetmeliğin % 60 ve üzeri iş göremezlik durumunun bulunması halinde rapor düzenlemeye elverişli nitelikte olması nedeniyle bu oran altındaki iş göremezlik durumlarında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği), 01/06/2015 – 20/02/2019 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra gerçekleşen kazalar için Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca iş göremezlik durumunun tespit edilmesinin gerektiği, mahkememizce de belirlenen ilkelerden ayrılmayı gerektirir bir durumun olmadığı ve belirtilen şekilde iş göremezlik durumunun tespitinin gerektiği anlaşılmıştır (Yargıtay 4. HD. 16/12/2021 tarih, 2021/6574 e, 2021/10538 k).
Tazminat – zarar miktarının hesap yöntemi, trafik kazasından kaynaklanan, işleten ve sürücü ile sigorta şirketi hakkında açılan maddi tazminat davalarının temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay dairelerinin değişen ve yerleşik hale gelen kararları uyarınca tazminat hesabında bakiye yaşam süresinin belirlenmesinde kaza tarihi dikkate alınmaksızın TRH-2010 olarak adlandırılan yaşam tablosunun kullanılmasının gerektiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 26/04/2016 tarihinde yapılan değişiklikler sonrasında Yargıtay dairelerinin vermiş olduğu kararların kanunun yürürlük tarihinden önce meydana gelen kazalarda prograsif rant olarak adlandırılan (% 10 artırım – eksiltim) yöntemin, kanunun yürürlük tarihinden sonra meydana gelen kazalarda ise kanunda yapılan değişiklik dikkate alınarak genel şartlar ile belirlenen yöntemin (1,8 teknik faiz) uygulanmasının gerektiği yönünde olduğu, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı, Yargıtay’ın yerleşik kararları ile kanunların geçmişe yürüyemeyeceği ilkesi ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 19/06/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren değişikliğin geçmişe etkili olacağına ilişkin bir hükmün bulunmaması karşısında 19/06/2021 tarihinden önce meydana gelen kazalara ilişkin davalarda prograsif rant usulünün, bu tarihten sonra meydana gelen kazalara ilişkin davalarda ise kanun ile yürürlüğe konulan ve 04/12/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle belirlenen usulün (1,65 teknik faiz) uygulanmasının gerektiği anlaşılmıştır (Yargıtay 4. HD. 10/11/2021 tarih, 2021/6241 e, 2021/8658 k).
Davacı vekili 08/06/2018 tarihli talep artırım dilekçesi ile, geçici iş göremezlik zararı talebini 5.027,55 TL, sürekli iş göremezlik zararı talebini ise 104.898,42 TL olarak ıslah etmiş ve harcını yatırmıştır.
Toplanan delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, 20/07/2009 tarihinde davalı tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenen 06 GEG 36 plaka sayılı aracın tek taraflı olarak yapmış olduğu trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, poliçe örneğine göre yaralanmaya neden olan 06 GEG 36 plaka sayılı aracın kaza tarihini kapsar şekilde davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin düzenlendiği, kaza tarihi itibari ile poliçe kapsamında sürekli sakatlık teminatı limitinin 125.000,00 TL, sağlık gideri teminatı limitinin 125.000,00 TL olduğu, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davaya konu kaza nedeniyle rücuya tabi olabilecek herhangi bir gelirin bağlanmadığının bildirildiği, davacının dava öncesinde yaptığı başvuruya rağmen davalı sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, kusura yönelik alınan bilirkişi raporuna göre dava konusu kazada davacının kusursuz, davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenen araç sürücüsünün ise % 100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, …Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesinin 21/01/2021 tarih, 2018/3711 esas, 2021/79 karar sayılı kaldırma kararına uygun şekilde, ayrıntısı yukarıda açıklanan ve mahkememizce de kabul edilen Yargıtay’ın yerleşik kararları uyarınca kaza tarihi itibari ile uygulanması gereken Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri uyarınca dosya kapsamında daha önce düzenlenen raporlar arasındaki çelişkiyi de giderir şekilde İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 22/12/2021 tarihli iş göremezlik raporuna göre davacının sürekli iş göremezlik oranının % 42,2, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğunun tespit edildiği, iş göremezlik raporları arasında oluşan çelişkinin giderilmesi sonrasında aktüer bilirkişi tarafından yukarıda açıklanan yönteme uygun düzenlenen ek rapora göre davacının geçici iş göremezlik zararının 4.560,82 TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 414.875,98 TL olduğunun tespit edildiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesine göre işletene düşen hukuki sorumluluğun aynı Kanunun 91. maddesine göre poliçede belirtilen limitler altında sigorta şirketi tarafından teminat altına alındığı, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında tedavi giderlerinin poliçe teminatı kapsamında olduğunun belirtildiği, dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumunun trafik kazalarındaki sorumluluğunun 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi kapsamında ve sağlık uygulama tebliği ile sınırlı olduğu, Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı, bu hali ile dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumunun dava konusu talepler yönünden sorumluluğunun bulunmadığı, sigorta poliçesi düzenlenmesi sırasında davalı tarafından risklere karşı prim alındığı, trafik kazası sonucunda oluşacak geçici iş göremezlik zararı, geçici ve sürekli bakıcı gideri zararı ile sağlık uygulama tebliği kapsamında kalmayan zararlardan sigorta poliçesini düzenleyen ve bu zararları poliçe kapsamında teminat altına alan davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunduğu, soruşturma dosyası kapsamında yer alan tespitler ve ifadeler birlikte değerlendirildiğinde davacının emniyet kemerini takmaması nedeniyle zararın artmasına neden olduğuna ilişkin bir tespitin bulunmadığı, yargılama aşamasında da davalı tarafından bu hususun ispat edilmesine yarar bilgi veya belgenin dosya kapsamına sunulmadığı, öne sürülen hususun ispat edilememesi nedeniyle müterafik kusurdan söz edilmesinin ve oluşan zarardan müterafik kusur nedeniyle indirim yapılmasının da mümkün olmadığı, davacı tarafından davalıya başvuru yapılmış ise de dosya kapsamına sunulan belgeler ile başvuru tarihinin tam olarak belirlenemediği ve davalı yönünden temerrüt tarihinin dava tarihi olduğu, dava konusu zarara sebebiyet veren aracın hususi nitelikte olduğu, bu nedenle de yasal faize hükmedilmesinin gerektiği anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1) Davanın KISMEN KABULÜ ile 4.560,82 TL geçici iş göremezlik zararı tazminatı, 104.898,42 TL sürekli iş göremezlik zararı tazminatının poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile dava tarihi olan 18/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek YASAL FAİZİ ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 7.477,16 TL harçtan, dava açılışında alınan 31,40 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 390,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 421,40 TL harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 7.055,76 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) Davacının kaldırma kararı öncesinde yapmış olduğu 31,40 TL başvurma harcı, 147,50 TL tebligat ücreti, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 400,00 TL iş göremezlik rapor ücreti, 114,20 TL posta gideri ile kaldırma kararı sonrasında yapmış olduğu 27,50 TL tebligat gideri, 58,75 TL posta gideri, 820,00 TL iş göremezlik rapor ücreti, 500,00 TL ek bilirkişi ücreti toplamı 2.999,35 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 2.989,33 TL’si ile dava açılışında alınan 31,40 TL peşin harç ve yargılama sırasında yatırılan 390,00 TL ıslah harcı toplamından oluşan 3.410,73 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 17.418,89 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapmış olduğu ve davalı tarafından yatırılan gider avansından yapıldığı tespit edilen 18,00 TL tebligat ücreti, 35,50 TL posta gideri, 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 59,10 TL tehiri icra karar harcı olmak üzere toplam 210,70 TL yargılama giderinden davanın ret oranı dikkate alınmak suretiyle 0,70 TL’sinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
6) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 366,73 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
7) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin YÜZÜNE KARŞI, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde …Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/11/2022

Katip … Hakim …
e – imzalıdır e – imzalıdır
Bu gerekçeli karar güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.