Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/48 E. 2021/288 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/48
KARAR NO : 2021/288

DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2020
KARAR TARİHİ : 13/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/04/2021

Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere, diyetisyen olan davacı şirket temsilcisinin sağlıklı yaşam ve beslenme konusunda danışmanlık yaptığını, davacı şirketin yetkilisinin kullanması için davalıdan … model tartı cihazını aldığını, davalı tarafından satışa ilişkin olarak fatura düzenlenmediğini, satıma konu mal bedelinin davalı tarafından bildirilen kişi hesabına aktarıldığını, cihazın kurulumunun davalı şirket yetkilileri tarafından yapıldığını, cihazın kullanımı sırasında ekranında hastaların görmemesi gereken verilerin de gösterildiğinin fark edilmesi üzerine davalıya durumun bildirildiğini, davalı tarafından güncelleme yapılarak cihazın geri gönderildiğini, sonrasında cihazın farklı arızalar verdiğini, yine davalı tarafından uzaktan bağlantı yolu ile yapılan güncellemeler ile sorunların giderildiğini, ancak sonrasında cihazdaki arızaların daha sıklıkla meydana gelmeye başladığını, hastaların ve danışanların cihazın yaptığı ölçümlemelerden şikayetçi olmaya başladıklarını, davacı şirketin davaya konu cihazdan istediği faydayı alamadığını, ticari itibar kaybına uğradığını, cihazın temel işlevlerini dahi yerine getirmediğini belirterek davaya konu ayıplı malın iadesine, mal bedelinin faizi ile birlikte ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ayrıntısı cevap dilekçesinde yazılı olduğu üzere, davaya bakmakla İstanbul Tüketici Mahkemelerinin yetkili ve görevli olduğunu, davacının iddialarının yerinde olmadığını belirterek öncelikle mahkememizin yetkisizliğine, dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dava, ayıplı mala yönelik olarak malın iadesi ve bedelinin ödenmesine yönelik alacak davasıdır.
Davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporuna göre, davacı veya davacı şirket yetkilisi ile davalı arasında davaya konu malın satışına yönelik olarak herhangi bir bilginin bulunmadığı, dava konusu mala yönelik olarak düzenlenen bir faturanın bulunmadığı hususlarının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve açıklanan hükümler birlikte değerlendirildiğinde, davalının adresinin Beşiktaş/İSTANBUL olduğu, ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda taraflar arasında davaya konu malın alım ve satımı ile ilgili olarak herhangi bir ilişki bulunduğunun tespit edilemediği, dosyaya sunulan fiyat teklifi ve diğer konulara ilişkin mail yazışmalarının davacı şirket yetkilisi ile davalı şirket yetkilileri arasında yapıldığı, davaya konu malın tesliminin dava dışı ….’a yapıldığı, taraflar arasında yazılı sözleşme ilişkisinin bulunmadığı, yazılı sözleşme bulunmaması nedeniyle ve davalı tarafında taraflar arasında sözleşme olduğu hususunun kabul edilmemesi karşısında para borçlarına ilişkin hükümlerin bu aşamada uygulanmasının mümkün olmadığı ve bu hali ile sözleşmeden doğan davalarda yetkiyi düzenleyen HMK’nin 10. maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığı, davalının süresi içerisinde yetkiye itirazda bulunduğu, bu durumda HMK’nin 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme olan davanın açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili hale geldiği ve davalının süresi içerisinde usulüne uygun olarak, yetkili mahkemeyi de belirtmek suretiyle yetki itirazında bulunduğu anlaşıldığından İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunun kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,

1) HMK’nin 116/1-a maddesi uyarınca süresi içinde yapılan yetki itirazının KABULÜ ile MAHKEMEMİZİN YETKİSİZLİĞİNE,
2) Davaya bakmakla yetkili mahkemenin İSTANBUL ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
3) Kararın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın İSTANBUL ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
4) (a) Süresi içinde yapılan başvuru yapılması ve dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde HMK’nin 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin yetkili mahkeme tarafından hüküm altına alınmasına,
(b) Süresi içinde başvuru yapılmaması halinde ise HMK’nin 20/1-son cümlesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine ve yargılama giderlerinin verilecek ek kararda hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin YÜZÜNE KARŞI, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/04/2021

Katip … Hakim …
e – imzalıdır e – imzalıdır

Bu gerekçeli karar güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.