Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/450 E. 2021/167 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/450 Esas – 2021/167
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2020/450 Esas
KARAR NO : 2021/167

BAŞKAN : …
ÜYE :…
ÜYE :…
KATİP :…

DAVACI :…
VEKİLİ : Av….
DAVALI …
VEKİLLERİ : Av…
Av…
Av….
DAVA : Deniz Ticaret (Deniz Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/02/2020
KARAR TARİHİ : 04/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Deniz Ticaret (Deniz Taşımacılığı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 07/06/2019 tarihli Recap (Sözleşme) gereğince, müvekkili şirket tarafından yaklaşık 29.400 MTS dökme soda yükünün Derince/Kocaeli limanından, … limanlarına taşınmasının taahhüt edildiğini, sözleşme gereğince müvekkili tarafından ambarların soda yükü için elverişli hale getirildiğini ve karşı tarafa bildirildiğini, davalı tarafından ambarların yüke elverişle olup olmadığının kontrol edildiğini, kontrol sırasında sözleşmede böyle bir hüküm olmamasına rağmen “Hastane Temizliği”nde olmasının talep edildiğini, bunun üzerine müvekkilinin davalı taraf ile iletişime geçerek sözleşmeye aykırı olsa da talep edilen hususların kabul edileceğini ancak buna karşılık navlunun değiştirilmesi gerektiğini ve sözleşmede belirlenen sürenin yeterli olmadığını belirttiğini, bu talebin davalı tarafça reddedildiğini, müvekkili tarafından sözleşmede belirlenen tüm şartların yerine getirilmesine rağmen davalının, SGS Sörveyörü tarafından tamamen haksız olarak verilen olumsuz görüş sebebiyle sözleşmeyi feshettiğini ve bu durumun davalı acentesi tarafından 19.06.2019 tarihinde müvekkili şirketin acentesine gönderilen e-mail ile bildirildiğini, müvekkilinin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ortaya koymak ve geminin yükü taşımaya elverişli olup olmadığının bilirkişi aracılığıyla tespiti açısından …Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/320 D.iş sayılı dosyasında rapor alındığını belirterek müvekkilinin 249.506,21 USD tutarındaki zararının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek Kamu Bankalarınca ABD doları ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödenen en yüksek faizi ile birlikte tazminini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmenin 24.maddesindeki tahkim şartı nedeniyle davanın görev yönünden reddedilmesi gerektiğini, bu maddede uygulanacak hukukun İngiliz Hukuku olarak kararlaştırıldığını, tahkim ilk itirazında bulunduklarını, davacı tarafın sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, geminin yüke elverişli olmadığının, sözleşme kapsamında bu konuda karar vermesi gereken SGS raporunda belirlendiğini, gemide incelemeler sonucunda, SGS Serveyörleri ile davacı ve gemi kaptanı tarafından herhangi bir ihtirazı kayıt öne sürülmeden rapor düzenlendiğini, imza altına alındığını, geminin yüke elverişli hale gelebileceği tarihin 24.06.2019 olarak yani denetimden 6 gün/144 saat sonrası olabileceğinin belirtildiğini, müvekkili şirketin, sözleşmenin 21/4. maddesindeki, “…Geminin ambarları/ambar ağzı kapakları denetimden ret sonucu aldıktan sonra, geminin SGS denetçisi tarafından onaylanacak şekilde yüklemeye hazır olması için 36 saatten daha fazla zamana ihtiyaç duyması halinde çartererler, başkaca bir bildirime gerek kalmaksızın ve navlun, ölü navlun veya demuraj borcu veya yükümlülüğü olmaksızın gemi kiralama sözleşmesini iptal etme opsiyonuna sahip olacaktır.” hükmü ve sözleşmedeki diğer hükümler çerçevesinde sözleşmeyi fesih hakkına sahip olduğunu, müvekkili şirket tarafından sözleşmenin kendisine verdiği hak dolayısıyla feshedildiğini, herhangi bir yükümlülüğünün doğmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, Navlun Sözleşmesi’nin feshi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, öncelikle Tahkim dava şartının geçerli/bağlayıcı olup olmadığı hususundan kaynaklanmaktadır.
Dava dilekçesinde taraflar arasında imzalandığı kabul edilen, sözleşmenin 24. maddesine göre, “Cereyan edecek sorunlarda sulhen çözüme ulaşılamaması durumunda Londra Tahkim Kuralları uygulanacaktır. İngiltere kanunları geçerli olacaktır”.
Her ne kadar, davacı vekili tarafından anılan sözleşmenin müvekkili şirket tarafından değil acentesi tarafından imzalandığı iddia edilerek Tahkim şartının müvekkilini bağlamayacağı belirtilmiş ise de dava dilekçesindeki açıklamalarda sözleşmenin benimsendiği, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle tazminat talebinde bulunulması nedeniyle Tahkim şartının kendisini bağlayacağı kabul edilmiştir.
Sözleşmenin 24. maddesinde; cereyan edebilecek sorunlarda sulhen çözüme ulaşılamaması durumunda Londra Tahkim Kuralları’nın uygulanacağının kararlaştırılması, İngiltere Kanunları’nın geçerli kabul edilmesi karşısında süresinde yapılan Tahkim ilk itirazına itibar edilerek davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
Davanın TAHKİM şartı nedeniyle USULDEN REDDİNE,
492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 25.851,14 TL harçtan mahsubu ile bakiye 25.791,84 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davalı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’ne İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 04/03/2021

Başkan …

Üye …
Üye …

Katip …