Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/430 E. 2021/700 K. 01.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/430 Esas – 2021/700
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/430 Esas
KARAR NO : 2021/700

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI :….
DAVALI : …..

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2020
KARAR TARİHİ : 01/11/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 03/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirkete yapmış olduğu cihaz satışı nedeniyle, davalı adına 21.03.2019 tarih ve 477018 nolu, 5.531,25 TL bedelli, 19.01.2019 tarih ve 176602 nolu, 5.398,50 TL bedelli 2 adet fatura düzenlendiğini, müvekkili tarafından düzenlenerek davalı taraf gönderilen faturaların TTK hükümlerine uygun bir şekilde ve sürede edilmediğini, her iki tarafın da tacir sıfatına haiz olduklarını, faturaların davalı şirket tarafından ödenmemesi nedeniyle, davacı tarafın alacağının tahsili için Ankara … Müdürlüğü’nün 2020/2438 Esas Sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafın itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, davalı borçlu şirketin » 20’den aşağı olmamak kaydı ile İcra İnkar Tazminatı ödemesine hükmedilmesine, davalının Ankara … Müdürlüğünün 2019/9287 E sayılı dosyasına yaptığı İtirazın İptali ile Takibin devamına, alacağa icra takibinde belirtilen şekilde faiz yürütülmesine, her türlü yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davanın, İcra Dairesine yapılan yetki itirazı neticelenmeden açılmış olduğunu, geçerli ve yetkili yer icra müdürlüğünde başlatılmış bir icra takibi bulunmadığından usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, huzurda görülen davanın da yetkisiz yerde açılmış olduğunu, bu nedenle yetkisizliğe karar verilmesini, davacının, davalı adına düzenlediği ve icra takibine konu olan iki adet fatura muhteviyatı şeylerin alım satım değil, daha önce yapılan bir başka alım satımın bedel iadesi işlemi olduğunu, müvekkili şirket ile davacı şirket lazer sinter makinası satımı konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin satın almış olduğu makinaların 6 50 bedeli olan 536.500,00 TL’nin davacı taraf ödendiğini, ancak daha sonra anlaşmadan vazgeçildiğini, müvekkili tarafından ödenen 536.500,00 TL’nın geri ödenmesi konusunda dosyaya sunulu olan bir anlaşma imzalandığını, bu anlaşmaya göre yapılacak geri ödemelerden kalan 36.500,00 TL’nın nakden değil malzeme olarak müvekkiline ödeneceğini, davacı tarafından takibe konu edilen faturaların, müvekkilinin bu alacağına istinaden kesilen faturalar olduğunu, alacaklı olan müvekkilinin bu faturalar nedeniyle borçlu olamayacağını, davanın usulden ve esastan reddine, asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; taraflar arasında olduğu iddia edilen ticari satım uyarınca düzenlenen faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; icra dairesinin ve mahkememizin yetkisi, takibe konu fatura nedeniyle davacının alacağının olup olmadığı varsa miktarı, davalının itirazında haklı olup olmadığı, icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatının şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu tespit edildi.
DELİLLER: Ankara … Müdürlüğünün 2020/2438 E. Sayılı dosyası dosyamız içerisine kazandırılmış, alacaklısının dosyamız davacısı, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, alacaklı tarafından 5.531,25 TL asıl alacak, 951,41 TL işlemiş faiz, 5.398,50 TL asıl alacak ve 167,17 TL işlemiş faiz toplamı 12.048,33 TL faturalardan kaynaklı alacak ve faiz alacağı yönünden genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin 27/02/2020 tarihinde davalıya tebliğ edilmesi üzerine davalı vekili tarafından 02/03/2020 tarihinde icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ediliği, borca itirazın ve davanın yasal süresi içerisinde olduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından alacağa faturaların suretleri dosyamıza delil olarak sunulmuştur.
Tüm deliller toplandıktan sonra, davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde SMMM bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi … 12/04/2021 tarihli raporunda; Davacı vekilinin 13.11.2020 tarihli cevaba cevap dilekçesi ekinde dosyaya sunulu anlaşmaya göre, 536.500,00 TL’nin 100.000,00 TL sinin elden verildiği, 200.000,00 TL”’nın bankaya yattığı, 200.000,00 TL’na ise senet düzenlendiği, geri kalan kısımda ise malzeme verildiğinin ifade edildiği, Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, düzenlenen faturalara ilişkin olarak ödeme tarihi belirlenmediği, fatura üzerinde veya başkaca bir belgede vadesinde ödenmeyen fatura bedeli veya alacak için faiz oranı belirlenmediği, Davacı tarafından davalı adına düzenlenen 2 adet faturaya süresi içinde usulü dairesinde itirazda bulunulduğuna dair herhangi bir evrakın dosyaya sunulu olmadığı, veya iade faturası ibraz edilmediği, davacı tarafından düzenlenen faturaların tarafların yasal defterlerine kayıtlı olduğu, Davalı vekilinin cevap dilekçesinde dile getirilen, daha evvelki ticari işlemler kapsamında olmak üzere davacının 2018 yılı ticari kayıtları da incelenmiş, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre, daha evvel gerçekleştirilen ticari ilişkinin 2017 yılından devreden bir ticari ilişkinin olduğu, buna göre 31.12.2017 tarih itibariyle davalının davacıdan 13.000,00 TL alacaklı olduğu, bu rakam üzerine davalının, davacıya 30.04.2018 tarihinde 200.000,00 TL, 10.06.2018 tarihinde de 181.040,00 TL ödemiş olduğu, bu işlemlerin sonucunda 10.06.2018 tarih itibariyle davalının 394.040,00 TL alacaklı olduğu, buna mukabil davacının, davalıya 18.09.2018 tarihinde 100.000,00 TL, ve yine 20.09.2018 tarihinde de 100.000,00 TL geri iade ödeme yaptığı, bu ödemeler sonucunda 31.12.2018 tarih itibariyle davalının, davacıdan 194.040,00 TL alacaklı olduğu, buna mukabil olarak davacı şirketin 02.01.2019 tarihinde garanti Bankası marifetiyle, davalı şirkete 200.000,00 TL havale etmiş olduğu, bu işlem neticesinde davacı şirketin, davalı şirketten 5.960,00 TL ALACAKLI olduğu, Davacı şirketin 2019 yılı içerisinde davalı şirket adına düzenlemiş olduğu 2 adet fatura tutarı olan 10.929,75 TL üzerine, önceki yıl ticari ilişkisinden kaynaklanan 5.960,00 TL alacağı eklendiğinde, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre toplamda davacının, davalı şirketten 16.889,75 TL ALACAKLI olduğunun tespit edildiği, detaylı olarak açıklanan nedenlere dayalı olarak, nihai takdir ve hukuki değerlendirme Mahkemenize ait olmak üzere; davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle asıl alacak yönünden davacının, davalıdan 16.889,75 TL ALACAKLI olduğu, talebe bağlı olarak davacının asıl alacak yönünden 10.929,75 TL ALACAKLI olduğunun değerlendirildiği mütalaa edilmiştir.
Davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde bulundukları yer mahal mahkemesine talimat yazılmak suretiyle SMMM bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmış, İbrahim Sadi Erk 06/09/2021 tarihli raporunda; davalı şirketin 2017, 2018 ve 2019 yılları ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucunda 2019 yılında davacı tarafından düzenlenen 2 adet fatura toplamının, geçmiş yıllardan gelen borç bakiyesi ile birlikte toplanması sonucunda toplam borç bakiyesi tutarının 30.154, 07 TL olduğu, dolayısı ile davalı şirketin kayıtlarına görre, davacının davalıdan 30.154,07 TL alacaklı bulunduğu tespit ve sonucuna varıldığı mütalaa edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Toplanan delillere, tarafların ticari defter ve kayıtları ile takibe konu faturalara göre; taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu ve alacağın para alacağı olduğu sabit olmakla, para alacaklarının götürülecek borçlardan olduğu, davacı alacaklının kendi ikametgahında takip başlatması ve dava açmasında Ankara Mahkemeleri ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunun mahkememizce tespit ve kabul edilmesi ile birlikte her iki tarafın ticari defter ve kayıtlarında yer alan takibe konu faturalardan kaynaklı borcun ifa edilmediği, davacı tarafın davalı şirketi temerrüte düşürmediği, takip öncesi faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmak ve taleple bağlı kalmakla davacının taraf defterlerinde kayıtlı 5.531,25 TL ve 5.398,50 TL bedelli faturalar toplamı 10.929,75 TL alacaklı olduğundan, davacı alacağının bu kısmı yönünden dava açmış bulunduğundan tahsilini talep edebilir. Davalı tarafından icra takibine takip tarihi itibariyle davacıya borcunun bulunmadığı, başka bir borcun iadesi nedeniyle fatura kesildiği iddia edilmiş ise de, yargılama aşamasında buna ilişkin hiçbir delil sunmadığı gibi, davacının ticari defterlerinde davalıya ait işlemlerin 340.245 – … DİŞ LTD.ŞTİ. alt hesabında takip edildiği, davacının faturalardan kaynaklı toplam 16.889,75 TL alacaklı olduğu, yine davalının ticari defterlerinde davacıya ait işlemlerin 320.01.042 – Satıcılar alt hesabında takip edildiği, davacının faturalardan kaynaklı toplam 30.154,07 TL alacaklı olduğu; alınan gerekçeli bilirkişi raporları ve davacı vekilinin sunmuş olduğu alacağa ilişkin fatura suretleri ile doğrulanmıştır, bu nedenlerle davanın dava dilekçesinde ve davaya konu icra takibindeki taleple bağlı kalınmakla 10.929,75 TL asıl alacak üzerinden kısmen kabulü ile davalının icra takibindeki alacak miktarı üzerinden itirazlarının kısmen iptaline, takibin kabul edilen asıl alacak miktarı üzerinden devamına ve davalı takiplere haksız olarak itiraz etmiş olduğundan itirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, faiz alacağına ilişkin talep edilen kısım yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalının Ankara … Müdürlüğünün 2020/2438 Esas sayılı dosyasındaki vaki itirazının kısmen iptali ile, 10.929,75 TL asıl alacak yönünden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davalı takibe haksız olarak itiraz ettiğinden, İİK’nun 67/2 maddesi uyarınca takibin devamına karar verilen alacağın %20’si oranında olmak üzere 2.185,95 TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 746,61 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 145,52 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 601,09 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre 1.197,45 TL’sinin davalıdan, 122,55 TL sinin ise davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, red edilen miktar üzerinen hesap ve takdir edilen 1.118,58 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 145,52 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 99,50 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 1.561,70 TL’nin, davada red ve kabul oranına göre 1.416,71 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişikin giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/11/2021

Katip….
¸

Hakim…..
¸