Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/415 E. 2022/282 K. 29.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/415 Esas
KARAR NO : 2022/282

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – … …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/09/2020
KARAR TARİHİ : 29/04/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 28/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin bir Medya Kuruluşu olup, anlaşma yaptıkları şirketlerin Reklam Filmlerini çekerek yayınının yapılmasını sağlamakta olduğunu, davalı şirketin de bu hizmetten dosyaya sunulan Fatura karşılığında faydalanmış olduğunu, ancak yararlanılan bu hizmet bedelinin ödenmemesi üzerine, aleyhlerine … … İcra Müdürlüğü 2020/262 E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, icra dosyasına sunulan fatura ile borcun sabit olduğunu ve davalı şirketin fatura bedeline itiraz etmeyerek faturayı kabul etmiş olduğunu, davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız ve hukuksuz olduğunu, davalının borca itiraz ederken faturaya ilişkin bir açıklama veya fatura bedelinin ödendiğine ilişkin bir ödeme belgesi sunmamış olduğunu, davalı ile yapılan Arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamamış olması sonucunda işbu davayı ikame etmenin zorunlu hale geldiğini iddia ederek, fazlaya ifişkin hakları saklı tutularak, davanın kabulüne, davalı yanın vaki itirazının iptali ile takibin faiziyle devamına, davalı aleyhine en az %20 Kötü Niyet Tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı davaya cevap vermemiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi nedeniyle düzenlenen faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; cevap dilekçesi verilmemiş olmakla uyuşmazlığın dava dilekçesindeki tüm hususlara ilişkin olduğu, özellikle faturanın tebliğ edilip edilmediği, faiz, alacağın faturadan kaynaklı olup olmadığı, davalının itirazda bulunmasının haklı olup olmadığı ve icra inkar tazminatının şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu tespit edildi.
DELİLLER: … … Müdürlüğünün 2020/262 Esas Sayılı dosyası dosyamız içerisine kazandırılmış, alacaklısının dosyamız davacısı, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, alacaklı tarafından 14.160,00 TL asıl alacak, 907,79 TL işlemiş faiz toplamı 15.067,79 TL faturadan kaynaklı alacak ve faiz alacağı yönünden genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin 28/02/2020 tarihinde davalıya tebliğ edilmesi üzerine davalı vekili tarafından 01/03/2020 tarihinde borca itiraz edildiği, borca itirazın ve davanın yasal süresi içerisinde olduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından alacağa ilişkin fatura suretleri dosyamıza delil olarak sunulmuştur.
Tarafların BA/BS formları ilgili Vergi Dairelerine müzekkereler yazılmak suretiyle dosyaya kazandırılmıştır.
Davalının ticari defter ve kayıtlarına ilişkin adres ve ilgilisini bildirmesine rağmen inceleme yapabilmesi için bilirkişiye defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılamamıştır.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde talimat mahkemesinde SMMM bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi Celal Çantay 04/01/2022 tarihli raporunda; davacı yanın yasal defterlerinin usulüne uygun bir şekilde tutulduğu, davalı tarafından inceleme yapabilmesi için tarafına bilgi ve belge sunulmadığından davalı taraf yönünden değerlendirme yapılmadığı, davacı tarafın takibe konu satış faturalarını ilgili dönemlerde BS form beyanı ile beyan ettiği, takip tarihi itibariyle davacının ticari defter kayıtlarına göre davalının davacıya 73.037,28 TL borç bakiyesinin bulunduğu, tarafların tazminat taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu mütala etmiştir.
Tarafların beyan ve itirazların karşılar şekilde ek rapor düzenlenmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş, Bilirkişi Sultan Erdoğan 23/08/2021 tarihli raporunda; Davacı şirketin davalı şirket adına düzenlemiş ve takip dayanağı yapmış olduğu 14.160,00 TL tutarlı faturanın davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı ve davacı şirketin ticari defter kayıtları itibariyle iş bu faturadan kaynaklı olarak davalı şirketten alacaklı durumda bulunduğu, davacının gerek bu faturadan kaynaklanan asıl alacak talebinin, gerekse takip öncesine ilişkin işlemiş faiz taleplerinin sayın mahkemece değerlendirilebileceği mütalaa edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Toplanan delillere, davacı yanın ticari defter ve kayıtları ile takibe konu faturalara göre; HMK’nun 222/3. Maddesinde yer alan; “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.)…” hükmü uyarınca davacının defterleri, davalının ticari defter kayıtlarının yer ve ilgilisini bildirmesine rağmen defterlerin ibraz etmemiş olması nedeniyle davacının defterleri lehine delil olarak kabul edilmiş olup, taraflar arasında ticari satım ilişkisi sabit olup davacının ticari defter ve kayıtları ile defterlerinde kayıtlı olduğu üzere davalıdan 14.160,00 TL alacaklı olduğundan, davacı alacağının bu kısmı yönünden alacağının tahsilini talep edebilir. Takipten önce davalının temerrüdünün oluştuğu yönünde bir delilin mevcut olmadığı sabit olmakla davacı takipten önceki dönem için faiz talebinde bulunamayacaktır. Davalı tarafından icra takibine takip tarihi itibariyle davacıya borcunun bulunmadığı iddia edilmiş ise de, yargılama aşamasında buna ilişkin hiçbir delil sunmadığı gibi, davacının faturadan kaynaklı toplam 14.160,00 TL alacaklı olduğu alınan bilirkişi raporu, taraflara ait BA/BS formları ve davacı vekilinin sunmuş olduğu alacağa ilişkin fatura suretleri ile doğrulanmıştır, bu nedenlerle davanın bilirkişi raporu ile tespit edilen 14.160,00 TL üzerinden kısmen kabulü ile davalının icra takibindeki itirazının kısmen iptaline, takibin devamına karar verilen asıl alacak miktarı üzerinden takibin devamına, devamına karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine ve davalı takibe haksız olarak itiraz etmiş olduğundan itirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalı borçlunun … 29. İcra Müdürlüğünün 2020/262 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 14.160,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %19,5 faiz oranını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Davalı takibe haksız olarak itiraz ettiğinden İİK 67/2 oranında takibe devamına karar verilen alacağın %20’si oranında olmak üzere 2.832,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 967,27 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 181,99 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 785,28 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre 1.240,47 TL’sinin davalıdan, 79,53 TL sinin ise davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 181,99 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 650,00 TL bilirkişi ücreti, 253,00 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 965,20 TL’nin, davada red ve kabul oranına göre 907,05 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişikin giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/04/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸