Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/394 E. 2023/289 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2020/44 Esas
KARAR NO : 2023/238

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ….
Av. … –
DAVALILAR : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … –
: 2- … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/01/2018
KARAR TARİHİ : 13/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin davalı tarafa harfiyat ve makine kira hizmeti verdiğini, çok ciddi miktarlarda alacağı tahakkuk ettiğini, alacağın tahsili için icra takibi başlattığını, davalı tarafın kötü niyetli olarak başlatılan bu işlemlere itiraz ettiğini, davalı tarafın … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/738 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında menfi tespit davası açtığını, hatalı verilen kararın Yargıtay tarafından bozulduğunu, dosyanın aynı mahkemenin 2011/147 Esasına kaydedildiğini, yargılama sonucunda müvekkili şirketin harfiyat bedeli olarak davalı taraftan 521.878,00 TL daha alacaklı olduğunu tespit edildiğini, menfi tespit talebinin reddedildiğini, müvekkili şirketin verdiği makine kira hizmet bedeline dair alacakların ise başka mahkeme dosyaları kapsamında görüldüğünü, bahse konu karar uyarınca … 17. İcra Müdürlüğünün 2007/2451 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin itiraz üzerine durduğunu belirterek itirazın iptalini, takibin devanını, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili bilahare dava konusu icra dosyasının … 17. İcra Müdürlüğünün 2017/2451 Esas sayılı dosyası olduğunu açıklamıştır.
Dava Tevzii Formu’nda dava değeri 52.187,00 TL olarak gösterilip bu tutar üzerinden peşin harç alınmış ise de, dava dilekçesi içeriğinde alacak tutarının 521.878,00 TL olduğunun belirtilmesi nedeniyle eksik 8.021,15 TL harç 20.03.2018 tarihinde, davaya konu icra dosyası getirtildiğinde takibe dayanak alacağın 1.360.725,38 TL olduğu anlaşıldığından 14.261,00 TL harç 15/02/2022 tarihinde tamamlanmıştır.
CEVAP:
Davalı Net-Em Yol Yapı Müh. Mim. Müş. Gıda ve Hay. Ltd. Şti. (Eski Ünvan: Emin Bancı (Odak 2000) İnşaat ve Kimya Ltd. Şti) vekili cevap dilekçesinde özetle, … 17. İcra Müdürlüğünün 2007/2451 Esas sayılı dosyasında müvekkilinin ve davacının taraf olmadığını, bu konuda dava dayanağı dosyanın değiştirilmesine muvaffakatlarının bulunmadığını, böyle bir yola başvurulduğu taktirde ayrıca cevap verme haklarını saklı tuttuklarını, alacağın zamanaşımına uğradığını, şayet dava dilekçesinde tarif edilen şekilde bir alacak mevcut olsa idi dahi eser sözleşmesinden kaynaklanan alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, dava dilekçesinde harfiyet ve kira alacağından bahsedildiğini, kira alacaklarında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli bulunduğunu, itirazın iptali davasının ise yasal 1 yıllık süre içerisinde açılmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen işlerin üç ortaklı bir adi ortaklık tarafından ihale ile alındığını, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından tüm ortakların hasım alınması gerektiğini, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/147 Esasına kayden açılan davanın menfi tespit davası değil alacak davası olduğunu, söz konusu kararda davacının bir alacağının hüküm altına alınmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı Borege İnş Ltd Şti vekili cevap dilekçesinde özetle, … 17. İcra Müdürlüğünün 2007/2451 Esas sayılı dosyasına müvekkilinin ve davacının taraf olmadığını, bu konuda dava dayanağı dosyanın değiştirilmesine muvaffakatlarının bulunmadığını, böyle bir yola başvurulduğu taktirde ayrıca cevap verme haklarını saklı tuttuklarını, alacağın zamanaşımına uğradığını, şayet dava dilekçesinde tarif edilen şekilde bir alacak mevcut olsa idi dahi eser sözleşmesinden kaynaklanan alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, dava dilekçesinde harfiyet ve kira alacağından bahsedildiğini, kira alacaklarında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli bulunduğunu, itirazın iptali davasının ise yasal 1 yıllık süre içerisinde açılmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen işlerin üç ortaklı bir adi ortaklık tarafından ihale ile alındığını, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından tüm ortakların hasım alınması gerektiğini, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/147 Esasına kayden açılan davanın menfi tespit davası değil alacak davası olduğunu, söz konusu kararda davacının bir alacağının hüküm altına alınmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, Eser Sözleşmesi nedeniyle faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatlıan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlık itirazın iptali istemine ilişkin olup davacı vekili Av. …’in 12.01.2022 tarihli dilekçesinde de hem asıl alacak hem de işlemiş faiz yönünden itirazın iptalinin talep edildiği belirtilmekle ve dava açılırken dava değeri 52.187,00 TL üzerinden bilahare yargılama aşamasında 521.878,00 TL üzerinden yani icra takibine konu asıl alacak yönünden harcın ikmal edildiği, işlemiş 838.847,38 TL faiz tutarı yönünden harcın yatırılmadığı anlaşılmış olmakla eksik olan 84.038,93 TL peşin harcın ikmal edilmesi hususunda davacı tarafa verilen süre içerisinde eksik harç ikmal edilmiştir.
Mahkememizce verilen 16/05/2019 tarihli ve 2018/20 Esas – 2018/413 Karar sayılı kararının … Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi’nin 30/12/2019 tarihli ve 2019/1463-1250 sayılı ilamı ile ortadan kaldırıldığı ve dosyanın mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/147 Esas sayılı dosyası, … 17. İcra Müdürlüğünün 2017/2451 Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
… 17. İcra Müdürlüğünün 2017/2451 Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçluların da yer aldığı borçlular hakkında 01.02.2017 tarihinde, 521.878,00 TL asıl alacak, 838.847,38 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.360.725,38 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, davalı borçluların itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Taraflar arasında görülen … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/147 Esas – 2015/750 Karar sayılı dosyası incelendiğinde; davalı iş sahibi adi ortaklar tarafından davalı yüklenici şirket hakkında 02.07.2007 tarihinde, 01.03.2017 tarihli eser sözleşmesi nedeniyle fazla ödemenin istirdatı için dava açıldığı, davacılar tarafından yapılan ödemeler toplamının 636.442,21 TL, davalının yaptığı işin tutarının 1.158.320,19 TL olduğu, davacıların alacağının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine dair verilen karar, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 09.03.2017 tarihli 2016/4241 Esas 2017/1014 Karar sayılı ilamı ile “…toplam ödemesi 683.222,40 TL olup davalının gerçekleştirdiği imalatın davalının kabul ettiği 423.226 m3 olarak kabulü halinde 774.079,00 TL olacağı gibi, davacı ortak girişimi vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü gibi davalının gerçekleştirdiği kazı imalatı 378.602,12 m3 kabul edilse dahi, 1,55 TL/m3 birim fiyatın çarpımına %18 KDV eklendiğinde dolgu bedeli hariç hakettiği iş bedelinin 692.464,00 TL olacağı ve bu miktarın da hesaplanan ödemeden fazla olduğunun anlaşılmasına göre…” gerekçesi ile onanmıştır.
Davacı şirket tarafından, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/147 Esas – 2015/750 Karar sayılı dava dosyası içerisinde yer alan Diyarbakır 1. Noterliğinin 25.05.2007 tarihli ve 15289 yevmiye nolu ihtarnamesi ile taraflar arasındaki sözleşme feshedilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler tarafından düzenlenen 21/01/2021 tarihli raporda sonuç olarak; davacının toplamda 378.582,120 m3 lük kazı yaptığı, bu durumda gerçekleştirilen imalat tutarının (kazı bedelinin) toplam KDV dahil 692.426,69 TL (378.582,120 m3 x 1,55 TL/m3 x 1,18) olduğu, dolgu miktarı konusunda tespit bilirkişi raporundaki hesaplamaya itibar edilerek dolgu miktarının 1.204,61 m3 olarak esas alındığı, bu durumda gerçekleştirilen imalat tutarının (dolgu bedelinin) 692,65 TL (| 204,610 m3 x 0,575 TL/m3 x 1,18) olduğu, bu hâlde, davacı tarafından toplamda 693.119,54 TL’lik imalat gerçekleştirildiği, davalının toplam ödemesinin 683.222,40 TL olduğu, davacının, davalıdan bakiye imalat bedeli olarak 9.896,94 TL (693.119,34 – 683.222,40) talep edebileceği açıklanmıştır.
Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerinin beyan ve itirazları ayrıca davanın itirazın iptali istemine ilişkin olması ve icra takibinde işlemiş faiz de talep edilmiş olması nedeniyle temerrüt durumuna göre işlemiş faiz yönünden gerektiğinde hesaplama yapılması yönünde bilirkişiler tarafından düzenlenen 15/12/2021 tarihli ek raporda sonuç olarak; kök raporda sunulan görüşlerinde değişiklik bulunmadığı, dosya kapsamımdaki belgeler nazara alındığında. hesaplanın alacaktan mahsup edilebilecek ödemelerin (davalı iş ortaklığı tarafından davacının işçileri adına yapılan mahsuba esas olabilecek ödemelerin) tespit edilemediği, icra takibine dayanak faturaya ve temerrüte esas bir ihtarnameye rastlanılmadığından hesaplaması yapılamadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 12/03/2023 tarihli dilekçesinde sonuç olarak; mahkemenizin Heyetini reddettiklerini, reddi hakim taleplerinin kabulü ile mahkeme heyetinin davaya bakmaktan el çekmesine, davaya oluşturulacak yeni bir heyet tarafından bakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin reddi hakim talepli dilekçesi davalılar vekiline tebliğ edilmiş, davalılar vekili 13/03/2023 tarihli dilekçesinde sonuç olarak; davacının reddi hakim talebinin yargılamayı uzatmaya yönelik olması sebebiyle HMK’nın 41/1-c maddesi uyarınca kabul edilmeyerek geri çevrilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizin 14/04/2023 tarihli ara kararı ile 6100 sayılı HMK’nın 36. maddesinde Hakimin Red sebeplerinin sayıldığı, anılan kanunun 38/1 maddesine göre de Hakimin Red sebebini bilen tarafın red talebini en geç ilk duruşmada ileri sürmesi gerektiği, davacı vekilinin Hakimin/Heyetin reddi dilekçesinde belirtilen sebeplerin davanın/yargılamanın esasına ve safahati ile ilgili olduğu, ileri sürülecek hususların verilecek karara karşı kanun yoluna başvurulması halinde incelenecek konular olduğu anlaşıldığından HMK’nın 41/1 maddesi uyarınca Hakimin/Heyetin reddi talebinin geri çevrilmesine, esas hüküm ile birlikte istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verilmiştir.
Toplanan deliller, dosya içeriği, bilirkişi asıl ve ek raporları ile özellikle karar düzeltme yoluna başvurulmaması nedeniyle taraflar yararına oluşan usulü haklar gözönüne alındığında, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/147 Esas sayılı dosyasında Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2016/4241 E. – 2017/1014 K. sayılı ilamının sonuç kısmında yer alan açıklamalara göre davacı şirketin bakiye 10.058,40 TL alacağının bulunduğu, icra takibinden önce temerrütün oluşmadığı kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminat talebi, davacı takip başlatmakta haksız ve kötü niyetli olarak değerlendirilmediğinden davalı tarafın kötü niyet tazminat talebi reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalıların … 17. İcra Dairesinin 2017/2451 Esas sayılı dosyasında 10.058,40 TL asıl alacak yönünden yaptıkları İTİRAZIN İPTALİ ile TAKİBİN BU MİKTAR ÜZERİNDEN AYNI ŞARTLARDA DEVAMINA,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 687,09 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 891,23 TL harçtan mahsubu ile bakiye 204,14 TL harç ile 8.021,15 TL ve 14.261,00 TL tamamlama harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davacı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davalılar yararına reddedilen kısım yönünden hesap ve takdir edilen 156.053,35 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ve 687,09 TL peşin harç toplamı 722,99‬ TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 761,95 TL posta gideri ve 6.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.761,95 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 1.303,28 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …’ın yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’ne İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 13/04/2023

Başkan …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Katip …
✍e-imzalı