Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/371 E. 2022/98 K. 18.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/371 Esas – 2022/98
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/371 Esas
KARAR NO : 2022/98

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI :…
DAVALI …

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2020
KARAR TARİHİ : 18/02/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 04/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı sürücü… kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olup, müvekkilin herhangi bir kusuru bulunmadığını, davacı müvekkil …’a ait … plaka sayılı aracın, davalı sigorta şirketi tarafından 001-0210-26150487 numaralı kasko poliçesi ile sigortalandığını, davacı müvekkile ait aracın davaya konu kaza sebebiyle aracı pert işlemine tabi tutulduğunu ve müvekkile araç piyasa rayiç bedeli adı altında bir miktar ödeme yapıldığını, 05.12.2019 tarihli ibranamede aracın rayiç bedelinin 148.000,00 TL olarak belirlendiği, oysa aracın piyasa değerinin 260.000,0 TL’nin üzerinde olduğu, söz konusu ibraname ile müvekkile ödenen bu tutarın, aracın 2019 senesindeki gerçek rayiç bedelinden fahiş miktarda az olduğunu ve Karayolları Tarik Kanunu 111. maddesi uyarınca “Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.”hükmüne havi olduğunu, ayrıca 05.12.2019 tarihli ibranamede, açıkça görüleceği üzere müvekkil … tarafından “Ödenen tutar aracımın piyasa rayiç değeri altındadır.” ihtirazı kaydıyla imzalandığını, Arabuluculuk başvurusu 07.08.2020 tarihinde yapıldığını, davalı yanın tazminat taleplerini kabul etmemesi nedeniyle Anlaşamama Son Tutanağı tanzim edildiğini, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; Davacı müvekkile ait araçta aracın pert işlemine tabi tutulması sebebiyle şimdilik 100,00 TL bakiye pert bedelinin, kaza tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte davalı yandan tahsili ile müvekkile verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde; uyuşmazlık konusu hasarın şirketlerine ihbarı üzerine şirketleri nezdinde 2019 K 99206 no.lu hasar dosyası açıldığını, açılan hasar dosyası üzerinden yapılan incelemeler sonucunda aracın rayiç bedelinin 148.000,00TL olarak öngörüldüğünü ve öngörülen bu tutarın 05.12.2019 tarihinde davacıya ödendiğini, rayiç hesaplamasının poliçede yer alan esaslara göre yapıldığını, poliçedeki ilgili hükme başvuranın poliçe tanzim edildiği süreçte herhangi bir itirazı olmadığını, başvuran aracın belirlenen piyasa değerine hiç bir şekilde çekince sunup itiraz etmeden yapılan ödemeyi kabul ettiğini, başvuranın müvekkil sigorta şirketini hukuken ibra ettiğini, eksik ödeme yapıldığına ilişkin iddianın ispatı gerekmekte olup bu iddianın ispat yükünün davacı sigortalıda olduğunu, sigortalı aracın kiralık araç olarak kullanılması, kilometresi ve geçmiş hasar kaydı dikkate alınarak şirketleri tarafından belirlenen rayiç bedelin kaza tarihi ile uyumlu olduğunu, Davacının her ne kadar temerrüt tarihinden itibaren faiz talebinde bulunmuş olsa da kabul anlamına gelmemek kaydıyla mahkemenizce değer kaybı tazminatının ödenmesi yönünde karar verilmesi halinde daha önce değer kaybı yönünden temerrüde düşürülmediklerinden faizin en erken dava tarihinden itibaren başlatılmasını, davanın açıklanan sebeplerden dolayı reddini, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmişlerdir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; davacının davalı sigorta şirketi tarafından kasko sigortası ile sigortalattığı aracının karıştığı trafik kazası sonrası pert olması nedeniyle ödenen bedelin rayiç bedel altında olduğu dolayısı ile bakiye bedel yönünden tazminat talebine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; bedel, sigorta poliçesi kapsamında ödenen bedelin kabul edilmesinde çekince sunulup sunulmadığı, çekincesiz bir şekilde bedel kabul edilmiş ise kabul etmenin bakiye bedel talebinde bulunmasına etkisi olup olmadığı, ödeme tarihi itibariyle eksik ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise bakiye miktarın tespiti ve davalının bu miktardan sorumlu olup olmayacağı, faizin başlangıcı ve oranına ilişkin olduğu tespit edildi.
Davacı vekili 04/01/2022 tarihli dilekçe ve 18/02/2022 tarihli celsede tarafların sulh olduklarını, davada yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını belirterek konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 17/02/2022 tarihi dilekçesi ile tarafların sulh olduklarını, vekalet ücreti ve yargılama giderleri taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 315.maddesine göre, sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
Somut olayda, davacı vekili 04/01/2022 tarihli dilekçesinde, davalı ile anlaştıklarını ve herhangi bir tazminat, alacak, asıl alacak ile ferileri, faizi, yargılama gideri ve vekalet ücretinden kaynaklanan başkaca bir talepleri bulunmadığını bildirip, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Tarfların sulh olmaları nedeniyle davada karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 53,80 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 104,40 TL (54,40 TL peşin harç, 50,00 TL ıslah harcı) harçtan mahsubu ile bakiye 50,60 TL’nin karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸