Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/37 E. 2021/294 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/37
KARAR NO : 2021/294

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/01/2020
KARAR TARİHİ : 13/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/04/2021

Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, davacının davalıya ait şantiye montaj işlerini yaptığını, işe karşılık olarak fatura düzenlediğini, davalının faturalara karşılık ödeme yapmadığını, faturaların ödenmemesi nedeniyle icra takibi yaptıklarını, davalının takibe itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu belirterek…İcra Dairesinin 2018/2054 esas sayılı dosyasında itirazın iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, aşamalarda taleplerini tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmek suretiyle taraf teşkili sağlanmış, davalı tarafından davaya karşı herhangi bir beyanda bulunulmamıştır.
Davalı vekili ayrıntısı bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinde yazılı olduğu üzere, takibe itiraz dilekçesinde ileri sürdükleri şekilde takibin haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacı tarafından faturalara konu işlerin yapılmadığını, faturanın davalıya tebliğ edilmediğini, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, faturanın 2018 tarihinde düzenlenmesine rağmen faturada yazılı işi davalının 2017 yılında bitirmek suretiyle teslim ettiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ticari ilişki kapsamında fatura alacağının ödenmesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine yöneliktir.
…İcra Dairesinin 2018/2054 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı hakkında “01/02/2018 tarih, 3956 sayılı ve 01/02/2018 tarih, 3957 sayılı faturalardan dolayı alacak” açıklaması ile 48.864,00 TL alacağın işlemiş faizi ile birlikte ödenmesi için takip başlatıldığı, 7 örnek ödeme emrinin borçluya 12/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin 14/11/2018 tarihli dilekçesi ile icra takibine, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflara ait BA – BS form örnekleri ilgili vergi dairesinden dosyaya getirilmiş, takibe konu edilen faturaların hem davacı tarafından, hem de davalı tarafından ilgili vergi dairesine bildirimlerinin yapılmadığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nin 219 – 222. maddeleri ile 6102 sayılı TTK’nin 64 – 83. maddeleri uyarınca usulüne uygun bildirime rağmen beyanda bulunulmaması nedeniyle davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapmak suretiyle düzenlenen dosya kapsamına uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre, davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve delil niteliğinin bulunduğu, takibe konu faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak faturalarda teslim alan imzalarının bulunmadığı, davalının faturalara konu işi yaptığını ve teslim ettiğini ispat etmesi halinde takibe konu faturalar nedeniyle alacaklı olacağının tespit edildiği bildirilmiştir.
Davacıya bilirkişi raporu doğrultusunda takibe konu faturalarda yazılı bulunan işin yapıldığını ve davalıya teslim edildiğini gösterir sözleşme, tutanak veya sair belgelerini sunması hususunda usulüne uygun şekilde verilen kesin süreye rağmen davacı tarafından bu hususları ispat etmeye yarar herhangi bir bilgi veya belge dosyaya sunulmamıştır.
Tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme neticesinde, dosyaya getirilen kayıtlara göre takibe konu faturaların taraflarca vergi dairelerine bildirimlerinin yapılmadığı, fatura düzenlenmesinin ve ticari defterlerin tek başına alacağın varlığını ispat etmeye yeterli olmadığı, fatura konusu malın teslim edildiği yada hizmetin yerine getirildiği hususunun ispat edilmesinin yada tarafların ticari defter ve kayıtlarının birbirlerini doğrular mahiyette olmasının gerektiği, davalı tarafın usulüne uygun olarak yapılan bildirime rağmen ticari defter ve kayıtlarını dosyaya sunmadığı veya ilgilisini bildirmediği, davacı tarafa usulüne uygun şekilde verilen kesin süreye rağmen takibe konu faturalarda yazılı işin yapıldığı veya hizmetin verildiği hususunu ispat etmeye yarar nitelikte faturanın tebliği, sevk irsaliyesi yahut taraflar arasında imzalanan sözleşme veya sair herhangi bir belgenin dosya kapsamına sunulamadığı, bu hali ile davacının ticari defter ve kayıtlarının tek başına alacağın ispatına yarar nitelikte olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1) Davanın REDDİNE,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL harçtan, dava açılışında alınan 54,40 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 4,90 TL harcın DAVACIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVACIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
Dair, davalı vekilinin YÜZÜNE KARŞI, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/04/2021

Katip … Hakim …
e – imzalıdır e – imzalıdır
Bu gerekçeli karar güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.