Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/363 E. 2022/648 K. 14.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/363 Esas – 2022/648
T.C.

14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/363 Esas
KARAR NO : 2022/648

HAKİM :…
KATİP :….

DAVACI :…
DAVALI :…

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/08/2020
KARAR TARİHİ : 14/10/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 05/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 07.04.2015 tarihinde meydana gelen kaza ile… plakalı araçta yolcu konumunda olan müvekkili davacının yaralandığını, geçici ve sürekli iş göremez hale geldiğini, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak taraflarına ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik geçici iş göremezlik için 300,00 TL, sürekli iş göremezlik için 9.500,00 TL, bakıcı gideri için 200,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı davaya cevap vermemiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; dava dışı sigortalıya ait aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası sonrası davacıda meydana gelen cismani zarardan bahisle geçici, sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatının davalı sigorta şirketinden tazmini istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; cevap dilekçesi verilmediğinden dava dilekçesindeki tüm hususlara ilişkin olduğu tespit edildi.
İş göremezlik durumunun tespitinde uygulanacak yönetmeliğin belirlenmesine ilişkin olarak, trafik kazasından kaynaklanan, işleten ve sürücü ile sigorta şirketi hakkında açılan maddi tazminat davalarının temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay dairelerinin yerleşik kararlarına göre 11/10/2008 tarihinden önce gerçekleşen kazalar için Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 – 01/09/2013 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 – 01/06/2015 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği (anılan yönetmeliğin % 60 ve üzeri iş göremezlik durumunun bulunması halinde rapor düzenlemeye elverişli nitelikte olması nedeniyle bu oran altındaki iş göremezlik durumlarında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği), 01/06/2015 – 20/02/2019 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra gerçekleşen kazalar için Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca geçici iş göremezlik ve bakıcı ihtiyacı süresi ile sürekli iş göremezlik oranının tespit edilmesinin gerektiği, bu hali ile dava konusu kazanın meydana geldiği 02/01/2014 tarihi dikkate alındığında Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği (anılan yönetmeliğin % 60 ve üzeri iş göremezlik durumunun bulunması halinde rapor düzenlemeye elverişli nitelikte olması nedeniyle bu oran altındaki iş göremezlik durumlarında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği) hükümlerinin uygulanmasının gerektiği anlaşılmıştır. (Yargıtay … Hukuk Dairesi 02/06/2021 tarih 2021/2620 – 2021/2238 E.K.)
Tazminat hesabında kullanılacak yaşam tablosunun ve hesap yönteminin belirlenmesine ilişkin olarak, trafik kazasından kaynaklanan, işleten ve sürücü ile sigorta şirketi hakkında açılan maddi tazminat davalarının temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay dairelerinin değişen ve yerleşik hale gelen kararları uyarınca tazminat hesabında bakiye yaşam süresinin belirlenmesinde kaza tarihi dikkate alınmaksızın TRH-2010 olarak adlandırılan yaşam tablosunun kullanılmasının gerektiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 26/04/2016 tarihinde yapılan değişiklikler sonrasında Yargıtay dairelerinin vermiş olduğu kararların kanunun yürürlük tarihinden önce meydana gelen kazalarda prograsif rant olarak adlandırılan (% 10 artırım – eksiltim) yöntemin, kanunun yürürlük tarihinden sonra meydana gelen kazalarda ise kanunda yapılan değişiklik dikkate alınarak genel şartlar ile belirlenen yöntemin (1,8 teknik faiz) uygulanmasının gerektiği yönünde olduğu, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı, Yargıtay’ın yerleşik kararları ile kanunların geçmişe yürüyemeyeceği ilkesi ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 19/06/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren değişikliğin geçmişe yürüyeceğine ilişkin bir hükmün bulunmaması karşısında 19/06/2021 tarihinden önce meydana gelen kazalara ilişkin davalarda prograsif rant usulünün, bu tarihten sonra meydana gelen kazalara ilişkin davalarda ise kanun ile yürürlüğe konulan usulün uygulanmasının gerektiği ve bu hali ile dava konusu kazanın meydana geldiği tarih dikkate alındığında TRH-2010 yaşam tablosu kullanılmak ve prograsif rant olarak adlandırılan (% 10 artırım – eksiltim) yöntemi uygulanmak suretiyle tazminat hesabının yapılmasının gerektiği anlaşılmıştır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 14/01/2021 tarih 2020/2598 – 2021/34 E.K.; … Bölge Adliye Mahkemesi 25/02/2021 tarih 2019/59 – 2021/379 E.K.)
DELİLLER: Hasar dosyası, olaya ilişkin Sorgun CBS’nin 2014/79 Soruşturma sayılı dosyası, tedavi evrakları, SGK kayıtları, davacının sosyal ekonomik durum araştırması, nüfus kaydı dosyamız içerisine kazandırılmıştır.
Hasar dosyasına göre davacının yaralanması medeniyle herhangi bir ödemenin yapılmadığı görülmüştür.
Davacının maluliyet raporu İzmir Katip Çelebi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümünden alınmış 16/04/2021 tarihli 2021/KRD-21-204 Sayılı raporda davacının, 02/01/2014 tarihli yaralanmaları dikkate alınarak; Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydıyla bedensel özür oranı hesaplandığında; kişinin bedensel özür oranının %10 olduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında yapılan hesaplamada, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği esas alınmak suretiyle yapılan hesaplamada %12.3 oranında vücut genel çalışma gücünden kaybettiği, 120 gün süre ile iş göremezlik halinde kalacağı, 60 gün süre ile başkasının yardımına ihtiyacı olduğu mütalaa edilmiştir.
İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinden alınan İstanbul ATK 2. İhtisas Kurumunun raporu ile mahkememizce alınan maluliyet raporu çelişmekle, çelişkilerin giderilmesi, taraf itirazlarını karşılar şekilde davacının maluliyet raporunun düzenlenmesi için dosya İstanbul ATK 2. Üst Kuruluna tevdi edilmiş, ATK İstanbul Adli Tıp 2. Üst Kurulu 16/11/2021 tarihli raporlarında; davacının 02/01/2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle, Maluliyet Tespiti İşlemleri yönetmenliği ile bu yönetmenlik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydıyla bedensel özür oranı hesaplandığında; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, başka birinin sürekli veya geçici olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı, Maluliyet ve özürlülük oranları ile iyileşme süresi açısından İlgili Sağlık Kuruluşlarının Kararları ile Üst Kurulumuzun mevcut Kararı arasındaki farkın, kişinin yapılan son durum muayenelerinde ve tetkiklerinde Kurumumuzca solunumsal açıdan araz olarak değerlendirilebilecek düzeyde bir sekelin tespit edilmemesinden kaynaklandığı mütalaa olunmuştur. İş bu maluliyet raporuna davacı vekili tarafından itiraz edilmişse de, delillerin takdiri mahkememize ait olmakla rapora karşı itirazların reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce kusur raporu ATK … Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından alınmış, 07/01/2021 tarihli raporda, davaya konu kazanın oluşumunda ve davacının yaralanmasında davalı taraf sürücüsü Mehmet Ünlü’nün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yolcu …’in kusursuj olduğu mütalaa edilmiştir.
Aktüerya konusunda uzman bilirkişi Serhat Sevinç tarafından düzenlenen 21/02/2022 tarihli raporda; davacı …’in; geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat tutarının 2.911,59 TL olduğu, sürekli iş göremezlikten kaynaklanan tazminat tutarının bulunmadığı,
davalı sigorta şirketine başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası (başvuru/ihbar tebliğ tarihi
dosyada mevcut olmadığından) temerrüde düşme tarihinden itibaren avans faizi yürütülerek
tazminat talebinde bulunabileceği,
kaza tarihi itibariyle (2015 YILI) ZMSS poliçesi teminat limit tutarının 290.000,00 TL
olduğu, hesaplanan tazminat tutarının poliçe teminat limiti dahilinde kaldığı mütalaa edilmiştir.
TALEP ARTTIRIM DİLEKÇESİ: Davacı vekili, aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda talep arttırım dilekçesi sunarak, 2.911,59 TL geçici iş göremezlik zararından kaynaklanan, 9.500,00 TL sürekli iş göremezlik zararınından kaynaklanan ve 200,00 TL bakıcı giderinden kaynaklanan tazminat alacaklarının tahsilini talep etmiş, harcını ikmal etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Toplanan delillere, bilirkişi raporlarına, ATK raporlarına, kazanın oluş şekline, tarafların beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre;
02.01.2014 günü, saat 09:00 sıralarında dava dışı sürücü Mehmet Ünlü sevk ve idaresindeki… plakalı minibüs ile D-805-1 karayolu üzerinde Sorgun istikametine seyir halinde iken olay mahalli tehlikeli virajlı, buzlu yol bölümüne geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun solundan yoldan çıkması sonucu meydana gelen ölümlü yaralanmalı trafik kazasında ZMMS sigortalı araç sürücüsü dava dışı Mehmet Ünlü’nün sevk ve idaresindeki minibüs ile gündüz vakti, meskun mahal dışında, iki yönlü yolu takiben seyredip, olay mahalli tehlikeli virajlı, buzlu yol bölümüne geldiğinde, yola gereken dikkatini vermemiş, hızını ve sürüşünü mahal şartlarına göre ayarlamamış, direksiyon hakimiyetine gerekli özen ve önemi göstermemiş olması nedeniyle sevk ve idare hatası sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek yol dışı kalması sonucu meydana gelen olayda, dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı hareketi ile %100 oranında asli kusurlu olduğu, davacı yolcu …’in ise yolcu olduğu aracın yol dışı kalarak devrilmesi sonucu yaralanması ile sonuçlanan olayda herhangi bir kusurunun bulunmadığı, meydana gelen kaza nedeniyle davacının vücut çalışma gücünden kaybetmediği, tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu, 3 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, tedavi süresince ve sonrasında başkasının yardımına gereksinim duymadığı alınan ATK ve bilirkişi raporları ile sabittir. Meydana gelen kazadan kaynaklı maddi zarardan davalı, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumludur. Davacının yaralanması sonucu geçiçi iş göremezliğe maruz kalmakla birlikte, sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri zararı oluşmadığı dikkate alınmakla, davacının 2.911,59 TL’den ibaret geçici iş görmezlik zararının temerrüt tarihi olan 06/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek olan ticari faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ancak sürekli iş göremezlik zararı ve bakıcı gideri ispatlanamadığından bu talepleri yönünden davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davacının 2.911,59 TL’den ibaret geçici iş göremezlik zararının 06.04.2020 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 198,89 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 64,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 134,49 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre 304,74 TL’sinin davalıdan, 1.015,26 TL sinin ise davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 2.911,59 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, red edilen miktar üzerinen hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 64,40 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 2.251,00 TL adli tıp rapor ücreti, 306,00 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 3.219,2 TL’nin, davada red ve kabul oranına göre 743,20 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişikin giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/10/2022

Katip…
¸

Hakim….
¸