Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/361 E. 2022/378 K. 03.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/361 Esas – 2022/378
T.C.

14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/361 Esas
KARAR NO : 2022/378

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/08/2020
KARAR TARİHİ : 03/06/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 25/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı taraf arasında 30.05.2016 tarihinde “Özel Güvenlik Hizmeti Alımına İlişkin Sözleşme” imzalandığını, davalının, asgari ücret fiyat farkı ve sendika ücretleri fiyat farkı artışlarından kaynaklı olarak sözleşme bedelinde artış meydana geldiğini iddia ederek müvekkilinden aylık damga vergisi ve karar pulu vergisi adı altında kesintiler yaptığını, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhale Edilen Hizmet Alanlarında Uygulanacak Fiyat Farkına İlişkin Esasların 7. maddesinin 4. Fıkrası gereğince fiyat farkı ödemelerinin sözleşme bedelini artırmayacağını, dolayısıyla Damga Vergisi kesilemeyeceğini, fiyat farkına ilişkin olur alınsa dahi söz konusu olurun taraflara yeni yükümlülükler yüklemediğini ve sözleşmeye yeni bir statü kazandırma niteliğine sahip olmadığını dolayısıyla Damga Vergisine tabi olmadığını, Karar Pulu, ihale kararına istinaden alınan bir vergi türü olduğunu, fiyat farkı ödemesinin ihale niteliğinde olmadığından ve yeni bir ihale kararı gerektirmediğinden ayrıca Karar Pulu alınmaması gerekmediğini, kaldı ki davalı tarafın da bu hususu kabul ettiğini ve bağlı bulunan Başmüdürlüklere Karar Pulu kesintisi yapılmaması yönünde emir yazısı yayımladığını, bir önceki dönem Sözleşmesine ait ve aynı konuya ilişkin açtıkları davanın … E. sayılı dosyası ile kabulüne karar verildiğini, davalı tarafın söz konusu kesintileri hakediş raporlarında göstermediğini, kendilerine gönderilen faturaları kabul ettiğini, ancak fatura tutarlarına aykırı şekilde eksik ödeme yaptığını, bu nedenle müvekkili şirket tarafından eksik hakediş ödemelerine 10 gün içerisinde ayrı ayrı yazılı şekilde ihtirazi kayıt niteliğinde itiraz edildiğini, taleplerinin 2019 yılı Nisan, Mayıs ve Haziran ayları hakediş dönemlerinde Damga Vergisi ve Karar Pulu adı altında yapılan haksız kesintilerin tahsiline ilişkin olduğunu beyanla, neticeten, işçilik ücretlerindeki artışlarından kaynaklı müvekkil şirketten hukuka aykırı şekilde kesilen Damga Vergisi tutarlarının şimdilik 1.000,00-TL ve Karar Pulu Vergisi tutarlarının şimdilik 100,00-TL olarak davalı taraftan alınarak müvekkiline verilmesini, dava konusu alacaklara fatura tarihlerinden itibaren avans faizi işletilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde; görevli mahkemenin vergi mahkemesi olduğunu, davanın belirsiz alacak davasında şeklinde açılmasına hukuki yarar bulunmadığını, husumetin ilgili vergi dairesine yönlendirilmesi gerektiğini, damga ve karar pulu vergilerine ilişkin kesintileri yasal düzenlemeler çerçevesinde olduğundan hukuka aykırılık teşkil etmediğini, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğunun düzenlendiğini, (1) sayılı Tablonun “I.Akitlerle ilgili kağıtlar ” başlıklı bölümünün A/l fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin binde 9,48; “II.Kararlar ve mazbatalar” başlıklı bölümünün 2 nci fıkrasında, ihale kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kuramların her türlü ihale kararlarının binde 5,69 nispetinde damga vergisine tabi tutulacağının düzenlendiğini, damga Vergisi Kanunu’nun 14 üncü maddesinin 2 nci fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin değiştirilmesi halinde artan miktarın aynı nispette vergiye tabi olacağı hükmü yer aldığını, bu itibarla; sözleşme konusu işe ait fivat/birim fiyatlarda meydana gelen artışlara bağlı olarak yapılan fazla ödemelere ilişkin “onayı” içeren kâğıt, hem ihale kararı hem de sözleşme bedelini değiştirir mahiyette olduğundan. 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 14 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereği, Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-l fıkrası gereğince damga vergisine tâbi tutulduğunu, sözleşmedeki hükümler doğrultusunda asgari ücret artış fiyat farkından dolayı tahakkuk edecek ödemelerin sözleşme tutarını geçmediği durumlarda herhangi bir damga vergisi ve karar pulu kesintisinin yapılmamasının dikkate alındığını, yapılan ödemelerin sözleşme tutarını geçmesi ve Damga Vergisi Kanunu’nun 14 üncü maddesinin 2 nci fıkrasındaki hususları içermesi göz önünde bulundurulduğunda sözleşme tutarını geçen her bir tutar damga vergisine tabi tutulduğunu, 06.04.2017 tarih ve 333300 sayılı … Vergi Dairesi Başkanlığından yapılan özelge taleplerine 14.08.2018 tarihinde 334227 sayı ile cevap verildiğini, yazı cevabının da vergi kesintilerinin yasal olduğunu gösterdiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında asgari ücret fiyat farkı ve sendika ücreti artışı fiyat farkından kaynaklanan sözleşme bedeli artışı nedeniyle haksız olarak kesildiği iddia edilen damga vergisi ve karar pulu vergisinin iadesine ilişkin alacak istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; yargı yolu uyuşmazlığı, hukuki yarar, kesinti yapılmasının uygun olup olmadığı, haksız yapılan bir kesinti var ise miktarı ve davalının bu durumdan sorumlu olup olmadığına ilişkin olduğu tespit edildi.
DELİLLER: Davacı vekili tarafından taraflar arasındaki Hizmet Alım Sözleşmesi, Ödemelere ilişkin tablolar, Emsal Danıştay Kararı, … Esas sayılı dosyasında verilen emsal karar ve alınan bilirkişi raporu, …’nin emsal dosyalarına sunulan bilirkişi raporları dosyaya delil olarak sunulmuştur.
Dosya uyuşmazlıklar konusunda rapor düzenlenmek için nitelikli hesap uzmanı bilirkişi ve SMMM bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, SMMM bilirkişi Serkan Şimşek 11/02/2021 tarihli ön raporunda; 2019 yılı Nisan, Mayıs, Haziran aylarına ait davacı tarafından davalıya düzenlenen faturaların, davalı tarafından davacıya yapılan ödeme belgelerinin, Damga Vergisi ve Karar Pulu kesintilerini gösteren Hakediş ve Ödeme emri belgelerinin dosyaya kazandırılması gerektiği mütalaa edilmiştir.
Hizmet Alım Sözleşmesi, fatura suretleri ve ödeme listesi davacı vekili tarafından yine fatura suretleri ve ödeme listesi davalı vekili tarafından dosyaya sunulmuş, dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, nitelikli hesaplamalar konusunda uzman bilirkişi … ve SMMM bilirkişi Serkan Şimşek 06/04/2021 tarihli raporlarında; Meydana gelen fiyat farkına bağlı olarak, damga vergisi ve karar pulu kesintisi yapılması koşullarının oluşmadığı, Davalı …tarafından, Davacı …Güvenlik hakkedişlerinden aşgari ücret fiyat farkı artışlarından kaynaklı olarak kesilen damga vergisinin 10.260,67 TL; karar pulunun 4.280,58 TL; toplam yapılan kesintinin 14.541,25TL olduğu, mütalaa edilmiştir.
PTT ilgili başmüdürlüklerin 2019 Nisan, Mayıs, Haziran aylarına ilişkin damga vergisi ve karar pulu kesintileri ve hak ediş belgelerinin tablo halinde düzenlenip mahkememize gönderilmesi talep edilmiş, ilgili evrakın celbi sonrasında tarafların beyan ve itirazlarını karşılar şekilde ek rapor düzenlenmesi için dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, nitelikli hesaplamalar konusunda uzman bilirkişi … ve SMMM bilirkişi Serkan Şimşek 16/03/2022 tarihli ek raporlarında;
Davalı …tarafından, Davacı …Güvenlik hakkedişlerinden Toplu İş Sözleşmesinden
kaynaklanan Damga Vergisi Kesinti Tutarının 13.215,55TL olduğu, Toplu İş Sözleşmesinden
kaynaklanan Karar Pulu Kesinti Tutarının 1.438,63TL olduğu, Asgari Ücret Fiyat Farkı Damga
Vergisi Kesintisinin 16.443,42TL olduğu, Asgari Ücret Fiyat Farkı Karar Pulu Kesintisinin
1.593,20TL olduğu ve Hakediş ödemelerinden toplam 32.690,80TL’lik Damga vergisi ve Karar
pulu kesintisinin yapıldığı, mütalaa edilmiştir.
ISLAH DİLEKÇESİ: Davacı, 16/03/2022 tarihli bilirkişi kurulu ek raporu ve rapordaki bir kısım eksikliklerin varlığı iddiası doğrultusunda ıslah dilekçesi sunarak,Dava dilekçemizde asgari ücret ve sendika fiyat farkı artışına ilişkin karar pulu kesintisi olarak talep edilen 100,00-TL’yi toplam talebimiz 3.031,83-TL olacak şekilde ve damga vergisi kesintisi olarak talep edilen 1.000,00-TL’yi 68.458,01-TL olacak şekilde ve toplam alacak talebimiz 71.489,84-TL olacak şekilde 70.389,84-TL üzerinden alacağının tahsilini talep etmiş, harcını ikmal etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Toplanan delillere, bilirkişi kurulu raporlarına, tarafların beyanlarına, itirazlarına ve tüm dosya kapsamına göre;
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu (DVK) m.1 gereğince, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtlar Damga vergisine tabidir. DVK m.2 uyarınca, vergiye tabi kağıtlar mahiyetinde bulunan veya onların yerini alan mektup ve şerhlerle, bu kağıtların hükümlerinin yenilenmesine, uzatılmasına, değiştirilmesine devrine veya bozulmasına ilişkin mektup ve şerhler de Damga Vergisine tabidir. İşbu Kanuna ekli (1) sayılı Tablonun “I.Akitlerle ilgili kağıtlar ” başlıklı bölümünün A/l fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin binde 9,48; “II. Kararlar ve mazbatalar” başlıklı bölümünün 2. fıkrasında, ihale kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kuramların her türlü ihale kararlarının binde 5,69 nispetinde damga vergisine tabi tutulacağı hüküm altına alınmıştır. Şu hâlde, davalı tarafından alınan ihale kararlarının 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun II/2 maddesi gereğince damga vergisine tâbi tutulması gerektiği değerlendirilmektedir.
Taraflar arasındaki 30.05.2016 tarihli sözleşme m.14.2. gereğince de, bu sözleşme kapsamında yapılan işler için fiyat farkı hesaplanacağı ve 31/08/2013 tarihli ve 28751 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhale Edilen Hizmet Altınlarında Uygulanacak Fiyat Farkına İlişkin Esasların 6. maddesine göre fiyat farkı verileceği kabul edilmiştir.
Danıştay’ın kararları ve yerleşik uygulama nazara alındığında, fiyat farkı uygulanması neticesinde birim fiyatta oluşan artış nedeniyle sözleşme bedelinin arttığı hâllerde, yeni bir ihale kararı alınmış, ek sözleşme veya bu kağıtların yerine kaim olmak üzere bir kağıt düzenlenmişse veya ihale kararı ve ek sözleşme düzenlenmemiş, ancak harcama yetkilisinden “olur” alınmışsa, bunların damga vergisine tâbi tutulması gerektiği değerlendirilmektedir.
Belirtilen nedenle 14.08.2018 tarihli Özelge’de de, “Fiyat farkı uygulaması nedeniyle şirketiniz ile yüklenici firma arasında ek sözleşme vb. belge düzenlenmemiş veya bu kağıtların yerine kaim olmak üzere ihale makamından “olur” alınmamışsa damga vergisi aranılmayacağı” belirtilmiştir.
Şu hâlde, fiyat farkı uygulaması nedeniyle yeni bir ihale kararı, ek sözleşme, benzeri belge veya harcama yetkilisi tarafından düzenlenen olur yazısı bulunması hâlinde, damga vergisi ve karar pulu gündeme gelebilecektir.
Somut uyuşmazlık bakımından, asgari ücret fiyat farkı ve (toplu iş sözleşmesi dolayısıyla) sendika ücretleri fiyat farkı artışlarından kaynaklı olarak ve/veya bu artıştan kaynaklanan ödemenin yapılması için yeni bir ihale kararı alındığına, ek sözleşme düzenlendiğine ya da bu kağıtların yerine kaim olmak üzere bir kağıt bulunduğuna veya harcama yetkilisinden “olur” alındığına dair dosyaya herhangi bir delil sunulmadığı dikkate alındığında meydana gelen fiyat farkına bağlı olarak, damga vergisi ve karar pulu kesintisi yapılması koşullarının oluşmadığı ve Davalı …tarafından, Davacı …Güvenlik hakkedişlerinden Toplu İş Sözleşmesinden
kaynaklanan Damga Vergisi Kesinti Tutarının 13.215,55TL olduğu, Toplu İş Sözleşmesinden
kaynaklanan Karar Pulu Kesinti Tutarının 1.438,63TL olduğu, Asgari Ücret Fiyat Farkı Damga
Vergisi Kesintisinin 16.443,42TL olduğu, Asgari Ücret Fiyat Farkı Karar Pulu Kesintisinin
1.593,20TL olduğu ve Hakediş ödemelerinden toplam 32.690,80TL’lik Damga vergisi ve Karar
pulu kesintisinin, ayrıca bilirkişi raporunda hesaplamaya dahil edilmeyen ancak PTT İstanbul Avrupa Yakası Başmüdürlüğünün Muhasebe Müdürlüğüne hitaben 06/02/2018 tarihli cevabi yazısı uyarınca 17.649,02 TL Damga Vergisi Kesintisinin sehven kesilmeyen Mayıs 2019 hak edişine ilişkin kesinti olduğu, ıslaha eklenen 21.150,02 TL tutarlı hakediş kesintisinin ise davaya konu edilmeyen Mart 2019 dönemine ait olduğu mahkememizce kabul ve tespit edilmiş, alınan bilirkişi raporları ile de doğrulanmış olup, davacının mahkememizce kabul edilen 50.339,82 Tl alacağı yönünden davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 50.339,82 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 3.438,71 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 1.256,40 TL (54,40 TL peşin harç ve 1.202,00 TL ıslah harcı) harcın mahsubu ile bakiye 2.182,31 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre 929,48 TL’sinin davalıdan, 390,52 TL sinin ise davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 7.344,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, red edilen miktar üzerinen hesap ve takdir edilen 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 1.256,40 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti, 61,00 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 1.423,20 TL’nin, davada red ve kabul oranına göre 1.002,15 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişikin giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/06/2022

¸