Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/292 E. 2021/452 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA “TÜRK MİLLETİ ADINA “
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/292 Esas
KARAR NO : 2021/452

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLLERİ : Av. … -…
Av. … -…

DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/11/2018
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 22/06/2021
Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Davacı vekilinin yine mahkememizin 2018/796 esas 2019/629 karar sayılı dosyasına sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 03/05/2010 tarihli sözleşme uyarınca müvekkilinin, davalının Tefen-Hes/Çaycuma TM EN hattının ve Çaycuma TM oto prodüktör hücrelerinin yapım işinin taşeronluğunu üstlendiğini, sözleşme gereği işler yapılıp tamamlandıktan sonra davalının sözlü talepleri ile bazı ek işlerin yapılmasının davacıdan istendiğini, söz konusu ek işlerin de müvekkili tarafından tamamlanarak davalıya süresinde ve eksiksiz şekilde teslim edildiğini, işlerin geçici kabullerinin yapıldığını, sisteme enerji verildiğini, elektrik üretimine başlandığını ve ek işlerle ilgili 5 nolu hakedişin düzenlenerek KDV dahil 17/05/2011 tarihli ve 407.942,52 TL tutarında fatura düzenlendiğini, çekilen ihtarnameye rağmen davalının ödeme yapmaması üzerine Ankara… Ticaret Mahkemesinde fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 200.000,00 TL alacak için dava açıldığını, temyiz sürecinde davanın 247.290,26 TL olarak ıslah edilmesine rağmen temyiz incelemesi sonunda karar bozulduktan sonra artık ıslah yapılamayacağından ıslahla artılan miktar olan 47.290,26 TL’nin reddedilerek 200.000,00 TL asıl alacak üzerinden davanın kabulüne karar verildiğini, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, alacak konusu ile ilgili olarak Ankara… Ticaret Mahkemesinde açılan davada kesinleşen ilamın tespit kısmının, kalan kısım hakkında yapılan ilamsız icra takibi ve davada kesin hüküm oluşturduğunu, temyiz incelemesinden geçerek kesinleşen Ankara… Ticaret Mahkemesinin 2017/580 Esas sayılı davasında davalının 247.290,26 TL borçlu olduğunun tespit edildiğini, bakiye 47.290,26 TL alacağın tahsili için Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2018/12836 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından alacağın zamanaşımına uğradığı ve borçlu olmadığından bahisle itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, ancak söz konusu davada sözleşme dışı ilave işler nedeniyle açılan davaların vekaletsiz iş görme niteliğinde olması sebebiyle 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanacağını, bu nedenle alacağın zamanaşımına uğramadığını ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili mahkememizin 2018/796 esas 2019/629 karar sayılı dosyasına sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; eser sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın TBK’nın 147/6. maddesi uyarınca beş yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, bu nedenle dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, dava konusu imalatın onaylı ENH projesi kapsamında olmadığını, proje değişikliği ile de projeye dahil edilmediğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucu 11/09/2019 tarihli 2018/796 Esas, 2019/629 Kararı ile ” davanın zamanaşımı nedeniyle reddine” dair verilen karara karşı, davacı vekilince yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi’nin 23/01/2020 tarihli 2018/796 Esas, 2019/629Karar sayılı kararı ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararı verildiği, bu red kararının yasal süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 19.06.2020 tarihli 2020/1360 Esas 2020/1698 Karar sayılı bozma ilamı, “….Yargıtay içtihatları ve uygulamada sözleşme dışı iş ya da fazla imalât işin ifası sırasında ya da bitiminde iş sahibinin talimatı veya talimatı olmaksızın iş sahibinin yararına olarak iş görenin yaptığı iş ve imalâtlardır. Bu hale sözleşme dışı iş, sözleşme fazlası imalât, ek iş ve ek imalât da denilmektedir.
Sözleşme fazlası ya da sözleşme olmaksızın yapılan işlerin tahsili için açılacak davalarda işin yapıldığı tarihe göre 818 sayılı B.K.’nın 410 ve devamı ya da 6098 sayılı T.B.K.’nın 526 ve devamı maddelerindeki vekâletsiz iş görme hükümleri uygulanacaktır. Gerek Borçlar Kanunu gerekse Türk Borçlar Kanunu’nda vekâletsiz iş görme hükümlerine göre açılacak davalardaki zaman aşımı süresine ilişkin özel bir düzenleme bulunmamaktadır. Bunun sonucu olarak, kanunda aksine bir düzenleme bulunmadığından genel zamanaşımı süresi olarak B.K.’nın 125 ve T.B.K. 147. maddesindeki 10 yıllık zamanaşımı süresi vekâletsiz iş görme hükümlerine göre açılacak davalarda da uygulanacaktır (Yargıtay …. H.D’nin 17.03.2015 gün 2015/1035 Esas, 2015/1289 Karar sayılı ilamı). Zamanaşımı süresinin başlayacağı tarih de B.K. 128, T.B.K’nın 149. maddesine göre alacağın muaccel olduğu tarih olup, vekâletsiz iş görme halinde iş görenin alacağı işin yapıldığı tarihte muaccel hale gelir ve zamanaşımı süresi fazla iş ve imalatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar.
Dosya kapsamındaki deliller, davalı yüklenicinin Ankara… Ticaret Mahkemesi’nin bozmalardan sonra en son 2017/580 Esas, 2017/744 Karar numarasını alan kök davasındaki davalının cevap dilekçesi ve aşamalardaki savunmaları, bozmalardan sonra alınan bilirkişi raporları ve Dairemizin 16.06.2017 gün 2017/447 Esas, 2017/2595 Karar sayılı ilamının 2. sayfa 2. paragrafında dava dışı iş sahibi… Genel Müdürlüğü tarafından onaylanan ilave ENH projesi ile proje değişikliği kapsamında davalı yüklenicinin talimatıyla dava konusu işlerin davacı taşerona ilave iş olarak yaptırıldığı ve 29.09.2010 gün 2010/A/280 sayılı yazı içeriği ile bedelinin sözleşme fiyatlarıyla ödeneceğini kararlaştırıldığına dair bozma gerekçesi ve yerel mahkemenin bu bozma ilamına uymak suretiyle verdiği kararın Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nce onanıp karar düzeltme talebinin reddedilmiş olması karşısında ve eldeki davanın dayanağı olan icra takibindeki alacak söz konusu dosyada talep edilip hüküm altına alınan alacağın fazlaya ilişkin kısmı olduğundan, dava konusu işin sözleşme dışı ilave iş olduğunun ve bedelinin taraflar arasındaki kararlaştırmaya göre sözleşme fiyatlarıyla ödeneceğinin kabulü zorunludur. Keza bu ilave işler 29.09.2010 tarihli davalı talimatı üzerine yapıldığından ilave işlerin bu tarih ya da sonraki bir tarihten sonraki bir tarihte yapılmış olması gerekmektedir. İlave işlerin 29.09.2010 talimat yazısı tarihinde yapıldığı kabul edildiğinde de zamanaşımı alacağın istenebilir olduğu bu tarihten itibaren işlemeye başlayacaktır.
Bu durumda mahkemece takip ve dava konusu alacak eser sözleşmesinin ifası sırasında dava dışı iş sahibi ve davalı yüklenicinin talimatı ile bedeli sözleşme fiyatlarıyla ödenmek üzere yaptırılan sözleşme dışı fazla imalât olup vekâletsiz iş görme hükümlerine tabi bu alacaklar ilgili zamanaşımı süresinin fazla işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı B.K.’nın 125. maddesi hükmüne göre 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, fazla işin yapılıp alacağın muaccel olduğu kabul edilecek en eski tarih 29.09.2010 tarihinden icra takibinin yapıldığı 07.11.2018 tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi geçmediğinden zamanaşımı def’i reddedilip işin esası incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile davanın zamanaşımı yönünden reddi ve istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. .” şeklinde karar verilmiştir.
Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 19.06.2020 tarihli 2020/1360 esas 2020/1698 Karar sayılı bozma ilamı üzerine tevzi edilen dosya mahkememizin yeni esas numarasına kaydı yapılarak mahkememiz tarafından Yargıtay bozma ilamına uyularak davalı tarafın zamanaşımı defi böylece red edilmiştir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, tüm deliller toplandıktan sonra dosya bankacı bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 25/05/2021 tarihli raporda, davacı tarafça davalıya keşide edilen ihtarnamenin 03/06/2011 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğden itibaren 7 gün ödeme süresi verildiği, davalının temerrü de düşme tarihinin 11/06/2011 olduğu tespit edildiği, hesaplamaların TCMB resmi sitesinde tespit edilen dönemler itibariyle değişen avans faiz oranları ile yapıldığını, 47.290,26 TL fatura , 43.500,89 TL ( %19,5 ) Değişen oranlarda Reeskont- Avans Faizi , toplam 90.791,15 TL olduğunu, davacı tarafın, takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen günler için 47.290,26 TL asıl alacağa TCMB tebliğine uygun dönemsel olarak değişen oranlarda avans faizi ve faizin %5 gider vergisi ile hesaplanacak tutarı talep edebileceği hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunu, davacı bankanın icra inkar tazminatı talebine ilişkin değerlendirme ve kararın İİK 67/2 gereğince mahkemeye ait olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında imzalanan eser sözleşme kapsamında, davacının sözleşmeye konu edimleri ve ek işleri tamamladığından bahisle Ankara… Ticaret Mahkemesinin 2017/580 Esas sayılı dosyasında tespit edilen bakiye iş bedeli alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafın Ankara… Ticaret Mahkemesinin 2017/580 Esas sayılı dosyasında, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 200.000,00 TL alacak için dava açıldığı, temyiz sürecinde davanın 247.290,26 TL olarak ıslah edilmesine rağmen temyiz incelemesi sonunda karar bozulduktan sonra artık ıslah yapılamayacağından ıslahla artılan miktar olan 47.290,26 TL’nin reddedilerek 200.000,00 TL asıl alacak üzerinden davanın kabulüne karar verildiğini, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğinden, Ankara… Ticaret Mahkemesinde açılan 2017/580 Esas esas sayılı davada kesinleşen ilamın tespit edilen 247.290,26 TL kısmında kalan bakiye 47.290,26.TL kısım hakkında davacı tarafından alacağının tahsili için Ankara 6. İcra Müdürlüğünün 2018/12836 Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından alacağın zamanaşımına uğradığı ve borçlu olmadığından bahisle itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu, tespit edilmiştir.
Bu kapsamda, tüm dosya kapsamı, iddia, savunma ile toplanan deliller ile Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nce onanıp karar düzeltme talebinin reddedilmiş olması karşısında ve eldeki davanın dayanağı olan icra takibindeki alacak söz konusu dosyada talep edilip hüküm altına alınan alacağın fazlaya ilişkin kısmı olduğundan, dava konusu işin sözleşme dışı ilave iş olduğunun ve bedelinin taraflar arasındaki kararlaştırmaya göre sözleşme fiyatlarıyla ödeneceğinin kabulü zorunludur. Buna göre, Ankara… Ticaret Mahkemesinin 2017/580 Esas, 2017/744 Karar sayılı dosyasında, kesinleşen ilamın tespit edilen 247.290,26 TL kısmında kalan bakiye 47.290,26.TL kısım hakkında başlatılan vaki itirazın iptali davasında, alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, 47.290,26 TL fatura, 43.500,89 TL ( %19,5 ) Değişen oranlarda Reeskont- Avans Faizi , toplam 90.791,15.TL olduğunu, belirtilmiş olup bilirkişi raporu gerekçeli ve denetime açık olup karar ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaat ve sonucu ile, anlatılan bu nedenlere göre, Davanın kabulü ile, Davalının, Ankara 6. İcra Dairesinin 2018/12836 Esas sayılı ilamsız icra dosyasına yöneltilmiş olan itirazının İİK.nun 67/1.maddesi uyarınca iptali ile, 47.290,26.TL asıl alacak, 43.500,89.TL %19,5 değişen oranda reeskont-avans faizi olmak üzere toplam 90.791,15.TL alacağın icra takip tarihinden itibaren reeskont-avans faizi işletilecek şekilde takibin devamına, ayrıca alacak likit olduğundan asıl alacak üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatının kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-)DAVANIN KABULÜ İLE, Davalının, Ankara 6. İcra Dairesinin 2018/12836 Esas sayılı ilamsız icra dosyasına yöneltilmiş olan itirazının İİK.nun 67/1.maddesi uyarınca İPTALİ İLE, 47.290,26.TL asıl alacak, 43.500,89.TL %19,5 değişen oranda reeskont-avans faizi olmak üzere toplam 90.791,15.TL alacağın icra takip tarihinden itibaren reeskont-avans faizi işletilecek şekilde TAKİBİN DEVAMINA,
2-)Asıl alacak likit olduğundan İİK’nun 67.maddesi gereğince asıl alacağın %20’si olan 18.158,23.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 6.201,94.TL karar ilam harcının, dava açılışında davacıdan alınan 1.096,53.TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 5.105,41.TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 1.096,53.TL peşin harç, 35,90.TL başvurma harcı, 200,90.TL tebligat ücreti, 600,00.TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 1.933,33.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 12.575,16.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren, HMK.nun 345.maddesine göre 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.16/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.