Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/225 E. 2022/234 K. 15.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/225 Esas – 2022/234
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/225 Esas
KARAR NO : 2022/234

HAKİM :…
KATİP :…

DAVACI :…
DAVALI …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/06/2020
KARAR TARİHİ : 15/04/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 15/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile müvekkili arasında; mal alım – satımı için ticari ilişki bulunduğunu, taraflarında davalı aleyhine Ankara …. İcra Müdürlüğü 2019/11104 esas sayılı dosyası ile cari hesap bakiyesine istinaden ödenmemiş toplam 35.400,11 TL’lik tutarın tahsili amacıyla takip başlatıldığını, davalı yanın hukuki dayanağı olmayan itirazı takibin durduğunu, davaya konu icra takibinde; borçlunun müvekkili ile aralarındaki ticari ilişkiyi reddetmeksizin sadece borca itiraz ettiğini belirterek takibe konu itirazın iptali ile takibin devamına, alaak miktarının %20’sinden az olmamak kaydıyla borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle cari hesap ekstresinin ileri sürülebilmesi için taraflar arasında cari hesap sözleşmesi olması gerektiğini, belirli dönemleri kapsayan ve devam eden ticari ilişkilerde cari işlem akışının incelenmesi, alacak borç miktarının tespit edilmesi ve varsa bakiye miktarın tespiti yoluna gidilmesi gerektiğini, sadece cari hesaba dayanılarak alacak talebinde bulunulması usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının karşılıklı olarak yapıldığını belirttiği anlaşma neticesinde işin eksiksiz bir biçimde ve usulüne uygun olarak yerine getirildiğini yazılı delille ispatlaması gerektiğini, davacının icra inkar tazminatı talebinde bulunmasında hukuki yarar bulunmamaktadır, icra inkar tazminatı belli ve muayyen alacak taleplerine itiraz eden borçlu aleyhine hükmedildiğini, davacının alacağını dayandırdığı faturanın içeriğinin ne taraflarına tebliğ edilen ödeme emri eklerinde ne de icra dosyasında tespitinin mümkün olmadığını belirterek haksız açılan davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; taraflar arasındaki ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasında cari hesap sözleşmesinin olup olmadığı, cari hesap bakiye alacağının var olup olmadığı, var ise bundan kaynaklı alacak miktarı, icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı, faiz ve oranına ilişkin olduğu tespit edildi.
DELİLLER: Ankara … İcra Müdürlüğünün 2019/11104 Esas Sayılı dosyası dosyamız içerisine kazandırılmış, alacaklısının dosyamız davacısı, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, alacaklı tarafından 35.400,11 TL asıl alacağı yönünden genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin 20/08/2019 tarihinde davalıya tebliğ edilmesi üzerine davalı vekili tarafından 20/08/2019 tarihinde borca itiraz edildiği, borca itirazın ve davanın yasal süresi içerisinde olduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından alacağa ilişkin fatura suretleri ile cari hesap özeti dosyamıza delil olarak sunulmuştur.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde SMMM bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi … 04/12/2020 tarihli raporunda; davacının dava konusu döneme ait Yevmiye Defteri, Defter-i Kebir defterlerinin GIB E-defter mükellefi olduğu, defter beratlarının Maliye Bakanlığının E-defter portalına yasal süresinde yüklendiği, faturalarla kayıtları uyumlu olduğu ve sahibi lehine delil olma özelliklerine haiz olduğu, davacının ticari defter kayıtları ve cari hesap ekstrelerine göre Muavin deftere son kayıt tarihi olan 11.02.2019 tarihi itibari ile davacının davalıya 14 599 89TL Borçlu olduğu, Dava Dilekçesi ekinde sunulan cari hesap ekstresinde bulunan, 01.11.2018 tarıihli 50.000.00TL tutarındaki Çek iade işleminin, davacının ticari defter ve cari hesap kayıtlarına alınmadığı ve bu işlemden dolayı Dava Değeri olan 35.400.11TL ile farklılık oluştuğu (50.000,00-14.599 89—35.400,11), davacı ve davalı arasında herhangi bir cari hesap sözleşmesinin olmadığı, 5-) İcra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı, faiz ve oranının takdirinin Sn. Mahkemenizde olduğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi raporunda bahsedilen çekin karşılıksız olarak sonuçlandığına dair …’tan gönderilen cevabi yazı dosyaya kazandırılmıştır.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde talimat mahkemesince SMMM bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi … 11/05/2021 tarihli raporunda; Davalı taraf, inceleme konusu olan 2018 ve 2019 yıllarına ait resmi defterlerini usulüne uygun olarak tuttuğu, Envanter defterini yasal süresi içinde tasdik ettirdiği, Yevmiye ve Defteri Kebir yönünden e-defter mükellefi olduğu ve ilgili dönemlere ait defter beratlarını mevzuata uygun süresi içinde E- Defter portalına yüklediği, 2018 ve 2019 yıllarına ait kayıtlara göre; davalının, davacıya 35.400,11 TL borçlu olduğunun tespit edildiği mütalaa edilmiştir.
Dosyanın ilk raporu hazırlayan SMMM bilirkişi…’e tevdi ile talimat mahkemesince alınan rapor ve celse arasında gelen banka müzekkere cevabı da dikkate alınmakla, tarafların rapora karşı itirazlarını karşılar ek rapor hazırlamasının istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi … 01/11/2021 tarihli ek raporunda; davacının davalıdan 35.400,11 TL alacaklı olduğu mütalaa edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Toplanan delillere, davalı yanın ticari defter ve kayıtlarına, bilirkişi raporunda yer alan çekin karşılıksız çıktığına dair cevabi yazı ile takibe konu faturalara göre; taraflar arasında ticari satım ilişkisi sabit olup davalının ticari defter ve kayıtları ile defterlerinde kayıtlı olduğu üzere davacıya 35.400,11 TL borçlu olduğundan, davacı alacağının bu kısmı yönünden alacağının tahsilini talep edebilir. Davalı tarafından icra takibine takip tarihi itibariyle davacıya borcunun bulunmadığı iddia edilmiş ise de, yargılama aşamasında buna ilişkin hiçbir delil sunmadığı gibi, tarafların cari hesap şeklinde çalıştıkları, davacının cari hesaptan kaynaklı toplam 35.400,11 TL alacaklı olduğu alınan bilirkişi raporları ve davacı vekilinin sunmuş olduğu alacağa ilişkin cari hesap bilgileri ile doğrulanmıştır, bu nedenlerle davanın bilirkişi raporu ile tespit edilen 35.400,11 TL üzerinden kabulü ile davalının icra takibindeki itirazının iptaline, takibin devamına karar verilen asıl alacak miktarı üzerinden takibin devamına, devamına karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine ve davalı takibe haksız olarak itiraz etmiş olduğundan itirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2019/11104 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 35.400,11 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren %19,50 oranını geçmemek üzere avans faiz işletilmesine,
Davalı takibe haksız olarak itiraz ettiğinden İİK 67/2 Maddesi uyarınca takibin devamına karar verilen alacağın %20’si oranında olmak üzere 7.080,02 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,

2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.418,18 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 427,55 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.990,63 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 5.310,02 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 427,55 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti, 108,10 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 1.470,30 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/04/2022
……
¸

……
¸