Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA “TÜRK MİLLETİ ADINA “
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/174 Esas
KARAR NO : 2021/832
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI :…
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2020
KARAR TARİHİ : 08/12/2021
KARAR YAZMA TARİHİ :13/12/2021
Mahkememize açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Müvekkil Şirketin, davalı Şirkete “… imar planına esas jeolojik-jeoteknik etüd raporları hazırlanması işi” ifa ederek hizmet vermiş olduğunu, hizmetin karşılığında geriye kalan alacağının tahsili amacıyla Ankara … İcra Müdürlüğünün 2020/1838 Esas sayılı dosyası ile toplam 29.407,48TL üzerinden takip başlatıldığını, ancak davalı şirket tarafından söz konusu takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, müvekkil şirket tarafından, davalı şirket arasındaki anlaşmaya uyularak kendi payına düşen edimini tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiği halde davalı şirketin bu hizmetin bedelini tam olarak ödemediğini, davalı şirket tarafından yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğunu ileri sürerek takibin devamına, davalının %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinih davalı tarafın üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince 100.000,00TL+KDV tutarındaki bedel, fatura karşılığında müvekkili şirket tarafından davacı şirkete ödeneceğini, işin yapımına başlandıktan bir süre sonra müvekkil şirket tarafından, iyi niyet göstergesi olarak, işin tamamlanan kısmına ait farklı tarihlerde ve parça parça olmak üzere davacıya 37.000,00-TL ödeme yapıldığını, davacı şirketten de yapılan ödemeye ilişkin faturanın düzenlenerek kendilerine gönderilmesinin talep edildiğini, ancak davacı şirketin, ödemesi yapılmış olan bedel yerine sanki işin tamamı tamamlanmış gibi 25.10.2019 tarihinde tüm alacak bedeli olan 100.000,00TL+KDV üzerinden fatura tanzim edilerek müvekkili şirkete göndermiş ve paranın tamamının ödenmesini talep edildiğini, davacı şirket tarafından yapılan jeoloji işi 04.12.2019 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylandığını, onaylanan işle ilgili olarak Çorum İl Özel İdaresi’ne ancak 10.01.2020 tarihinde fatura düzenlendiğini, davacının işi geç teslim etmesi, dolayısıyla davacının kusuru nedeniyle idare tarafından ceza olarak yüklenici sıfatıyla müvekkilinin hak edişinden 9.482,90-TL kesinti yapıldığını, müvekkili şirketi davacının kusuru ile hak edişinde meydana gelen bu kesinti miktarını hesaplara mahsup ederek hesaplanabileceğini, davacı kesinti yapılmasında hiç bir sorumluluğu yokmuş gibi haksız olarak icra takibi başlattığını, müvekkil şirketin yapılan işten kar elde edememesine sebebiyet veren davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, alacağı kabul manasında gelmemekle birlikte müvekkili şirket ile alacaklı görünen şirket arasında gerek yukarıda alacağın dayanağı gösterilen işin yapımı konusunda gerekse de alacağın miktarı konusunda taraflar arasında anlaşmazlık bulunduğunu, ortada belirlenebilir (likit) nitelikte bir alacak olmadığından, davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin mümkün olmayacağını, aksine, müvekkili şirketten alacağı olmayan davacı icra takibi yapmakta haksız ve kötü niyetli olduğundan, davacı aleyine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle, davacı şirketin itirazın iptali talebi ile icra inkar tazminatı talebinin reddine, icra takibi yapmakta haksız ve kötü niyetli olan davacı-alacaklının %20’den aşağı olmamak üzere, haksız takip ve kötü niyet tazminatından sorumlu tutulmasına karar verilmesini savunmuştur.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, tüm deliller toplandıktan sonra dosya SMMM … ‘na bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 30/06/2021 tarihli raporda, Davacı ve davalı arasında imzalanan sözleşme tarihi olan 25/05/2019 tarihinden önce meydana gelen gecikmelerden kaynaklanan, iş sahibi İdarenin uygulamış olduğu 9.482,90 TL tutarındaki cezadan davacı… Jeo Teknik Müh. Müş. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.nin sorumlu olmadığını, 25/05/2019 tarihli sözleşmeden sonra göreve başlayan davacı… Jeo Teknik Müh. Müş. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin alt yüklenici olarak İdare tarafından uygun görüldüğü 09/07/2019 tarihinden itibaren yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve Jeolojik-Jeoteknik Etüt Raporunun Hazırlanması işlerini 23 gün içinde 01/08/2019 tarihinde tamamladığı kanaatine varıldığını, davacı şirket ticari defterlerinde, 12.02.2020 olan takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten 70.000,00 TL alacağı mevcut iken, davalı şirketin kendi ticari defterlerinde, davacı şirkete 71.000,00 TL borcu mevcut olup, davacının icra takibindeki asıl alacak talebi 28.000,00 TL olduğunu, davacı şirket tarafından davalı şirketin T.B.K.’nun 117. Maddesi uyarınca temerrüde düşürüldüğüne dair dosya kapsamında bir belgeye rastlanmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçeleri doğrultusunda dosya yeniden değerlendirilmek üzere bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor düzenlenmesi istenilmesine, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 03/09/2021 tarihli rapor; davalı şirketin Çorum İl Özel İdaresi nezdinde yüklenmiş olduğu işin, İmar Planına iş Jeolojik Jeoteknik Etüt Raporu hazırlanması kısmı için 27/05/2019 tarihinden sonra cezalı olarak çalıştığını, cezalı sürenin başlamasına iki gün kala yani 27/05/2019 tarihinde davacı şirket ile alt yüklenici sözleşmesi imzaladığını, alt yüklenici sözleşmesinde belirlenmiş olan 45 günlük sürenin 43 günlük kısmında davalı şirketin iş sahibi İdare nezdinde zaten cezalı olarak çalıştığını, dava dosyası kapsamındaki bilgi ve belgelere göre davalı şirket, İmar Planına Esas Jeolojik Jeoteknik Rtüt Raporu hazırlanması iş kısmı ile ilgili olarak iş sahibi İdareye Yönelik yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, bunun üzerine de davacı sirkek ile iş kısmının süresinin bitimine 2 gün kala sözleşme imzaladığı, davacı alt yüklenici şirketin ise alt yüklenici sözleşmesinde belirtilen süre içinde yerine getirdiği tespit edildiğini, iş sahibi İdarenin gecikme nedeniyle uyguladığı 9.482,90 TL cezadan davacı alt yüklenici firmanın bir kusurunun bulunmadığının tespit edildiğini, Alt yüklenici sözleşmesinin ödemeler başlığı altında ödemelerin nasıl yapılacağı belirtilmiş olup, davalı şirketin iş sahibi İdareden hakediş ödemesi aldıktan sonra alt yüklenici davacıya ödeme Yapacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığını, buna göre davalı şirketin Çorum İl Özel İdaresi’ne 10/01/2020 tarihinde fatura düzenlemiş olmasın dava konusu ile bir ilgisi bulunmadığını, Davalı şirketin düzenlediği bu fatura ile ilgili itirazlarını ya da kanaatlerini fatura muhatabı Çorum İl Özel İdaresi” ne iletmesi yerinde olacağını, bilirkişi kurulunca söz konusu faturayla ya da fatura tarihiyle ilgili olarak yapacağı bir inceleme bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında imzalanan hizmet sözleşmesi kapsamında düzenlenen fatura alacağı yönünden başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu, tarafların arasındaki uyuşmazlığın, davacının edimlerini tam olarak yerine getirip getirmediği, işin yapılmasında gecikme olup olmadığı, gecikmenin davacının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, davacının sözleşme kapsamında alacağının bulunup bulunmadığı ile varsa miktarı ve davalının icra takibine itirazının haklı olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, iddia ve savunma ile toplanan deliller ile alınan bilirkişi kurulunun raporu birlikte değerlendirildiğinde, bilirkişi kurulu 30/06/2021 tarihli raporda;davacı şirket ticari defterlerinde, 12.02.2020 olan takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten 70.000,00 TL alacağı mevcut iken, davalı şirketin kendi ticari defterlerinde, davacı şirkete 71.000,00 TL borcu mevcut olup, davacının icra takibindeki asıl alacak talebi 28.000,00.TL olduğunu, davacı şirket tarafından davalı şirketin T.B.K.’nun 117. Maddesi uyarınca temerrüde düşürüldüğüne dair dosya kapsamında bir belgeye rastlanmadığı belirtilmiş olup bilirkişi kurulunun 30/06/2021 tarihli raporu Yargıtay denetimine elverişli olup karar ve hüküm kurmaya da uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılarak. HMK.nun 27.maddesine göre talebe bağlı kalınarak, davacının, davalıdan 28.000,00.TL alacaklı olduğu tespit edildiğinden, Buna göre davanın kısmen kabulü ile, Davalının, icra dosyasına yöneltilmiş olan itirazının İİK.nun 67/1.maddesi uyarınca kısmen iptali ile, 28.000,00.-TL asıl alacağın takip talebinde belirtilen şekilde faiz işletilerek alacağın tahsili için takibin devamına,davacı şirket tarafından davalı şirketi T.B.K.’nun 117. Maddesi uyarınca temerrüde düşürüldüğüne dair dosya kapsamında bir belgeye rastlanmadığından takip öncesi faiz istemine ilişkin istemin reddine karar verilerek, ayrıca alacak likit olduğundan İİK.nun 67.maddesine göre asıl alacak üzerinden %20 oranında davalı taraf icra inkar tazminatına mahkum edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1)Davanın KISMEN KABULÜ İLE, Davalının, Ankara 14. İcra Dairesinin 2020/1838 Esas sayılı ilamsız icra dosyasına yöneltilmiş olan itirazının İİK.nun 67/1.maddesi uyarınca KISMEN İPTALİ İLE, 28.000,00.-TL asıl alacağın takip talebinde belirtilen şekilde faiz işletilerek alacağın tahsili için TAKİBİN DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2)Asıl alacak likit olduğundan İİK’nun 67.maddesi gereğince asıl alacağın %20’si olan 5.600,00.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.912,68.TL harçtan, dava açılışında alınan 355,17.TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 1.557,51.TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00.TL arabuluculuk ücretinin, 63,18.TL’sinin DAVACIDAN; 1.256,82.TL’sinin DAVALIDAN alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 54,40.TL başvurma harcı, 52,50 TL tebligat ücreti, 2.250,00 TL bilirkişi ücreti, toplamı 2.356,90.TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 2.244,10.TL’si ile dava açılışında alınan 355,17.TL peşin harç toplamından oluşan 2.599,27.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.407,48.TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren, HMK.nun 345.maddesine göre 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 08/12/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.
Hakim …
¸e-imzalıdır.
¸* Bu karar 5070 sayılı kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır*¸