Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/636 E. 2021/787 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA “TÜRK MİLLETİ ADINA “
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/636 Esas
KARAR NO : 2021/787

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –

DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -… …
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2019
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 29/11/2021
Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Davacı müvekkili ile davalı şirket arasında web tabanlı su idaresi yönetim sistemi yazılımı hizmet alımını ilişkin olarak imza edilen sözleşmeye istinaden müvekkili tarafından yapılan yazılım sistemi davalı idareye sunulduğunu, ancak davalı idarenin yazılımda eksiklikler bulunduğunu ve 10 günlük sürede tamamlamasını istediğini, eksik hususların 10 günlük süre içerisinde giderilemeyeceği belirtilmesine rağmen davalı idarenin sözleşmeyi fesih ettiğini, davacı müvekkiline bildirdiğini, ancak davalı idarenin fesih hakkını kötüye kullandığını, haksız feshi nedeniyle müvekkilinin zarar gördüğünden 100.000,00 TL haksız fesih sebebiyle uğramış oldukları müspet zararın sözleşme fesih tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Ayrıca Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/374 esas sayılı dosyası ile bu dosyanın BİRLEŞTİRİLMESİNİ talep ve dava etmiş olduğu anlaşıldı.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Dava konusu ihalenin fesihinin haklı fesih olduğunu, davacı tarafın bir alacağının bulunmadığını, davacı yüklenicinin verilen süreyi rağmen eksiklikleri gideremediğini, davacı tarafın birleştirilmesini talep ettiği Ankara… Ticaret Mahkemesinin 2018/374 Esas sayılı dosyanın reddine karar verildiğini, bu dosyanında aynı nevi den olup davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin birleşmesini talep ettiği Ankara… Ticaret Mahkemesinin 2018/374 Esas sayılı dosyasının 07/10/2019 tarihinde 2019/804 sayılı kararı ile karara çıkmış olduğu bildirildiğinden, buna göre birleştirme kararı verilememiştir.
Ankara… Ticaret Mahkemesinin UYAP üzerinden 2018/374 Esas sayılı dosyası istenilmiş olup yapılan incelemede, 18/05/2019 tarihinde 2019/804 sayılı kararı ile karara çıkmış olduğu asıl davanın yine davacı tarafından davalı …’ye karşı sözleşmenin haksız feshinden dolayı uğranılan zararların yapılan masrafların müspet zararın kar payının ticari faizi ile birlikte belirsiz alacak davası olarak şimdilik 1,000,00 TL üzerinden açıldığı, mahkemenin yapılan yargılama sonunda asıl davanın reddine karar verildiği, birleşen dava yönünden ise davanın kabulüne karar verildiği, dosyanın istinaf incelemesinde olup henüz dönmediğinin bildirildiği görüldü.
Davacı vekiline HMK.nun 31.maddesine göre, birleşmesini talep ettiği Ankara… Ticaret Mahkemesinin 2018/374 Esas, 2019/804 Karar sayılı dosyasında haksız fesihten dolayı uğranılan zararların ve yapılan masrafların (müspet zarar) kar kaybının talebi edildiği, mahkememize açılan davada da, haksız fesihten dolayı uğranılan müspet zararlarının tahsili talepli dava olup aynı mahiyette olduğundan açıklaması üzerine süre verilmiş olup davacı vekilinin dosyaya sunduğu 13/07/2021 tarihli beyan dilekçesinde eldeki davanın, bakiye haksız fesih zararlarının tahsili amaçlı açılan ek dava olup birleştirme talep ettiklerini, davaların müddeabihini ıslah sureti ile artırabilecekleri gibi ayrı bir ek dava ile taleplerini artırabileceklerini, bakiye zararlarının tahsili olup buna göre herhangi bir derdestlik söz konusu olmadığını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden (Web tabanlı yazılım sistemi) kaynaklı tazminat davasına ilişkindir. Davacı şirketin WEB tabanlı su idaresi yönetim sistemi yazılımına ilişkin yapılan yazılım sisteminin davalı idare tarafından eksik işler görülmesi üzerine davacı şirkete tamamlaması için 10 günlük süre verildiği, bu süre içerisinde davacı tarafın eksik işleri tamamlayamadığından 10 günlük sürenin ek işleri tamamlamak için makul süre olup olmadığı, makul süre ise 10 günlük süre içerisinde eksik işlerin tamamlanmaması nedeniyle sözleşmenin haklı fesih oluşturup oluşturmadığı, 10 günlük süre yetersiz ise davacı tarafından haksız fesihten kaynaklı müspet zararının bulunup bulunmadığının hususuna ilişkindir.
HMK’nun 114. Maddesinde dava şartları gösterilerek, 115. Maddesinde ise dava şartlarının yargılamanın her aşamasından mahkemece resen gözetilerek, tamamlanabilecek dava şartlarının ikmali hususunda taraflara süre verir, tamamlamanayan yahut tamamlanmayan dava şartlarının bulunması halinde mahkemece dava usulden reddedileceği düzenlenmişir.
HMK’nun 114/1-1 maddesinde “Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması.” yani davanın derdest olması dava şartı olarak sayılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, iddia, savunma ile Ankara… Ticaret Mahkemesinin 18/05/2019 tarihli 2018/374 Esas, 2019/804 sayılı karar incelendiğinde, davalı tarafın derdestlik itirazı incelendiğinde, davanın tarafları ile birlikte dava konusu alacak aynı olup haksız fesih sebebiyle uğramış oldukları müspet zararının tanzimi talep edilmiş olduğundan, Bu itibarla taraflar arasında aynı uyuşmazlığa ilişkin olarak Ankara… Ticaret Mahkemesinin 2018/374 Esas sayılı sırasında görülmekte olan bir dava var iken mahkememize açılan dava mükerer olarak açıldığından, davanın desdestliğe ilişkin dava şartlarının bulunmaması nedeniyle HMK’nun 115/2 .maddesi gereğince usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1)Dava dilekçesinin 6100 sayılı HMK nın 114/1-ı maddesi uyarınca derdestlik nedeniyle usulden REDDİNE,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30.TL harçtan, dava açılışında alınan 1.707,75.TL peşin harcın düşülmesi ile fazla yatırıldığı anlaşılan 1.648,45.TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00.TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,

4) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1.maddesi uyarınca hesaplanan 5.100,00.TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren, HMK.nun 345.maddesine göre 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 24/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸* Bu karar 5070 sayılı kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır*¸