Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/612 E. 2022/276 K. 27.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/612 Esas – 2022/276 Karar
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/612 Esas
KARAR NO : 2022/276
HAKİM :…
KATİP :…

DAVACI :….

DAVALI :…
DAVA : İstirdat (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2019
KARAR TARİHİ : 27/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/05/2022
Mahkememize açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE İDDİASINDA; Davacı müvekkilinin davacı şirket ile aralarında imzalamış oldukları temel ve su yalıtımı işleri sözleşmesi ile teras çatı , su ve ısı yalıtımı yapılması, ıslak hacim su yapıtımı yapılmasına ilişkin sözleşmeler imzalandığını, bu sözleşme karşılığında davalı tarafın davacı müvekkilinin MAMAK … Etap projesi kapsamında …. blokta yer alan 30 ve 89 nolu dairelerin devrinin taahhüt ettiğini, tapu sicilde de devredilmiş olduğunu, ancak davalı tarafa teminat amacıyla 85.000 TL 60.000 TL ve 50.000 TL bedelli 15/10/2019 tarihinden itibaren 1 er ay vadeli 3 adet çek keşide edilip verildiğini, davacı müvekkilinin hükümlerini tam ve zamanında ifa ettiğini, verilen çeklerin teminat amaçlı olduğunu, davalı tarafın ilk çek olan 85.000 TL ‘lik çeki bankaya ibraz ederek tahsilinin gerçekleştirildiğini, diğer iki adet çeki ise kötü niyetli olarak ciro ve ibraz edilme ihtimali oldukça yüksek olduğunu , mükerrer ödemeye sebebiyet verebileceğinden davacı müvekkili şirket açısından ciddi zararlar meydana gelebileceğini bu çekler üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesini, bu nedenle davalarının kabulü ile 85.000 TL bedelli çekin keşide tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, diğer 60.000 TL ve 50.000 TL ‘lik çeklerin ise müvekkil şirketin herhangi bir borcunun olmadığından menfi tespit taleplerinin kabulü ile bahsi geçen çeklerin mahkeme nezline alınmasına, belirtilen çekler ve taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiş olduğu anlaşıldı.
DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNDEKİ SAVUNMASINDA; Davacı şirket tarafından keşide edilen çeklerin teminat senedi olmadığını borç karşılığı verilmiş olduğunu, davalı müvekkili şirketin sözleşme doğrultusunda üzerine düşün yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacı şirketin borcu nedeniyle bahsi geçen çekleri keşide edip ilgili bağımsız bölümleri de müvekkiline devrettiğini, davacı tarafın belirttiği senetlerin teminat senedi özelliğini taşıması gerektiğini, bu hususun açıkça senet nezdinde belirtilmesi gerektiğini, davacı şirketin bu çekleri işin bitiminden sonra 2019 yılında müvekkili şirketin alacağına karşılık düzenlemiş olduğunu, müvekkili şirketin toplam 195.000 TL üzerinden tahsilat makbuzu düzenlenmiş olup bu makbuzu dilekçeleri ekinde sunduklarını, çeklerin teminat senedi vasfında olmadığını, gerekli şartları taşımadığını yapılacın incelemede anlaşılacağını, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuştur.

Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, tüm deliller toplandıktan sonra dosya bilirkişi Muhasebe ve Finansman ABD Öğretim Üyesi…’e tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 25/11/2021 tarihli raporda, Dosya kapsamı, davacıya ve davalıya ait ticari defter kayıtları ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; 30.12.2019 tarihli 0004623 seri numaralı 60.000,00-TL bedelli ve 30.12.2019 tarihli 0004624 seri numaralı 50.000,00-TL bedelli çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu bulunmadığını, 15.10.2019 tarihli, 0004622 seri numaralı, 85.000,00-TL bedelti çek bedelinin 15.10.2019 tarihi ittbariyle işleyecek avans faizi ile birlikte davalı tarafından davacıya iadesinin gerekeceği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporuna davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, itiraz kapsamında alınan 21/03/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Dosya kapsamı, davacıya ve davalıya ait ticari defter kayıtları ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; 30.12.2019 tarihli 0004623 seri numaralı 60.000,00-TL bedelli, 30.12.2019 tarihli 0004624 seri numaralı 50.000,00-TL bedelli ve 15.10.2019 tarihli, 0004622 seri numaralı 85.000,00-TL bedelli çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu bulunmadığını, Bu çerçevede söz konusu çek bedellerinin istirdatının gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN SUNULAN 11/04/2022 TARİHLİ DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; 21.03.2022 tarihli bilirkişi raporunda müvekkili şirketin davalıdan 319.771,18-TL alacaklı olduğunun belirtildiğini, raporun sonuç bölümünde ise ” 30.11.2019 tarihli 0004623 seri numaralı 60.000-TL bedelli, 30.12.2019 tarihli 0004624 seri numaralı 50.000-TL bedelli ve 15.10.2019 tarihli 0004622 seri numaralı 85.000-TL bedelli çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı, Bu çerçevede söz konusu çek bedellerinin istirdatının gerektiği ” tespit edildiğini, bu nedenle menfi tespit davası olarak ikame ettikleri davayı , istirdat davasına dönüştüğünü, yargılamaya istirdat davası olarak devam edilmesini talep ettiklerini, sonuç olarak fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı tutmak kaydıyla; Menfi tespit davası olarak ikame edilen işbu davanın istirdat davası olarak görülmesine, davanın kabulüne, 30.11.2019 tarihli 0004623 seri numaralı 60.000-TL bedelli, 30.12.2019 tarihli 0004624 seri numaralı 50.000-TL bedelli ve 15.10.2019 tarihli 0004622 seri numaralı 85.000-TL bedelli çek bedellerinin ödeme tarihlerinden (sırası ile 02.12.2019, 30.12.2019,15.10.2019) itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı taraftan tahsiline, Yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından, menfi tespit davasına konu edilen üç adet çekin taraflarınca ödendiğine dair banka dekontlarını dosyaya sunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; başlangıçta kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit davası olarak açılan davaya konu çeklerin dava sırasında, davacı tarafından ödenmesi nedeniyle, menfi tespit olarak ikame edilen davanın, istirdat davası olarak görülmesine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, iddia, cevap, ticari defter ve kayıtlar ile toplanan tüm deliller ile alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; bilirkişinin kök ve ek raporunda belirtildiği üzere; davacının ticari defter ve kayıtlarına göre 30.12.2019 tarihli 0004623 seri numaralı 60.000,00-TL bedelli, 30.12.2019 tarihli 0004624 seri numaralı 50.000,00-TL bedelli ve 15.10.2019 tarihli, 0004622 seri numaralı 85.000,00-TL bedelli çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu bulunmadığı, bu çeklerin tutarı davacı tarafından ödenmesi nedeniyle söz konusu çek bedellerinin istirdatının gerektiği belirtilmiş olup bilirkişi tarafından dosyaya sunulan rapor denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülerek, ticari defter ve kayıtlara göre davacının davalıya borçlu bulunmadığı gibi davalı taraf da HMK.nun 190.maddesi ile TMK.nun 6.maddesine göre alacağını varlığını, dayandırdığı olgularının varlığını ispat edemediğinden, davacı tarafça davalı tarafa teminat amacıyla 85.000,00 TL, 60.000,00.TL ve 50.000,00.TL bedelli çeklerin verildiği, kanaat ve sonucuna ulaşıldığından, dava sırasında bu çekler davacı tarafından ödendiği anlaşılmak ile başlangıçta menfi tespit davası olarak açılan dava, ödeme nedeniyle istirdat davasına dönüşmüş olduğundan, buna göre istirdat davasının kabulü ile, Üç (3) adet çek bedellerinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı taraftan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1 -)Menfi tespit davası olarak açılan dava, ödeme nedeniyle istirdat davasına dönüşmüş olduğundan, buna göre İSTİRDAT DAVASININ KABULÜ İLE,
A- 30.11.2019 tarihli 0004623 seri numaralı olan 60.000-,00TL bedelli olup 02/12/2019 tarihinde ödenen,
B-30.12.2019 tarihli 0004624 seri numaralı 50.000,00-TL bedelli olup 30/12/2019 tarihinde ödenen,
C-15.10.2019 tarihli 0004622 seri numaralı 85.000,00-TL bedelli olup 15/10/2019 tarihinde ödenen,
Üç (3) adet çek bedellerinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı taraftan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 13.320,45.TL karar ve ilam harcının dava açılışında davacıdan alınan 3.330,12.TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 9.990,33.TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13.maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00.TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 3.330,12.TL peşin harç,44,40.TL başvurma harcı, 115,10.TL tebligat ücreti, 1.350,00.TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 4.839,62.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 22.100,00.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren, HMK.nun 345.maddesine göre 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 27/04/2022

Katip … Hakim …
e – imzalıdır e – imzalıdır

Bu gerekçeli karar güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.