Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/375 E. 2021/681 K. 25.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/375 Esas
KARAR NO : 2021/681

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2019
KARAR TARİHİ : 25/10/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 31/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dilekçesinde, Müvekkili hakkında Ankara … Müdürlüğünün 2019/7625 E. sayılı dosyasında 12/07/2018 Tarihli 036772 seri numaralı faturaya istinaden, davalı tarafından icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin elinde olmayan nedenlerle takibe itiraz edemediğini ve takibin kesinleştiğini, müvekkilinin takibe konu faturadan kaynaklanan davalıya borcunun bulunmadığını, müvekkilinin söz konusu mallara ait faturayı aldığını ve bedelini ödediğini, müvekkilinin cari hesap ekstresinde görüleceği üzere borcunun bulunmadığını, bununla birlikte müvekkilinin davalıdan 15.957,89 TL alacaklı olduğunu ve alacağına istinaden Ankara Batı İcra Müdürlüğünün 2019/23926 E. sayılı dosyası ile icra takibinde bulunduğunu, taraflar arasında uzun yıllardır devam eden ticaretin bulunduğunu, bu nedenle sadece bir faturaya istinaden icra takibi yapılmayacağını, söz konusu faturadan sonra da faturalar ve ödemelerin olduğunu, cari hesap dururken faturaya istinaden icra takibi yapılmayacağını, belirterek müvekkilini Ankara … Müdürlüğünün 2019/7625 E. sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davacı Vekili Beyan dilekçesinde; dava dilekçesini tekrar ile, davacının emanet para gönderilmiştir savını kabul etmediklerini, bu paranın borç ve emanet olarak taraflar arasındaki alışverişe esas teşkil etmeyeceğini, 15.000 TL ödenenin ne dava ile ne de takip ile ilgisinin bulunduğunu, davacının dayanağının fatura olduğunu, ayrıca söz konusu emanet gönderildiği iddia edilen 15.000 TL içinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün 2019/27139 E. sayılı dosyası ile davacının ayrıca icra takibinde bulunduğunu, müvekkilinin söz konusu dekont nedeniyle de borcunun olmadığından itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, dekontun ayrı bir davanın konusu olduğunu, belirterek itirazların reddini istemiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı Vekili Cevap dilekçesinde: Takip her ne kadar fatura üzerinden yapılmış ise de, alacağın car hesap alacağı olduğunu, fatura tutarı 16.000 TL olmasına rağmen 15.000 TL üzerinden icra takibi başlatıldığını, davacının faturaya itiraz etmediğini, ancak müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu, müvekkilinin defalarca davacıdan alacağını talep etmesine rağmen ödenmediğini, bu nedenle icra takibinde bulunduğunu, buna karşın davalının da müvekkili hakkında Ankara Batı İcra Müdürlüğünün 2019/23926 E. sayılı dosyası müvekkili hakkında icra takibi başlattığını, müvekkilinin itirazı üzerine takibinde durduğunu, Taraflar arasındaki bor alacak durmunun tarafların cari hesap ve defter kayıtları ile sabit olduğunu, müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığı gibi, banka havalesi ile 15.000 TL emanet (borç) para gönderdiğini, bu paranında şirket kayıtlarına işlendiğini, bu nedenle davanın haksız olduğunu belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.

DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında, hakkında yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığına ilişkin uyuşmazlık yoktur. Davalı ve davacı ödemelerin cari hesap çerçevesinde yapıldığını iddia etmiştir. Tarafların tacir olması nedeniyle mahkememiz görevlidir. Mahkememizin yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık; takibe konu fatura bedelinin ödenip ödenmediği, cari hesap çerçevesinde ödemelere göre davalının takibe konu miktarda borcunun bulunup bulunmadığı, davacının emanet para olarak belirttiği 15.000,00 TL nin ayrı bir takibe konu edilmiş olmasına göre söz konusu bedel dahil olmasına ve olmamasına göre borç durumunun ne şekilde olduğu, borçlu olmadığı miktar var ise ne kadar olduğuna ilişkindir.
DELİLLER: Davaya konu edilen Ankara … Müdürlüğünün 2019/7625 Esas sayılı dosyası dosyamız içersine kazandırılmış, dosyanın incelemesinde; dosyamız davalısı… … AŞ tarafından alacaklı sıfatı ile 29/05/2019 tarihinde başlattılan icra takibinde, dosyamız davacısı … … Ltd Şti hakkında, 31/01/2019 vadeli 036772 sıra nolu 12/07/2018 düzenleme tarihli ödenmemiş fatura borcu nedeniyle 15.440,14 TL alacaklı olduğundan bahisle genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçlu davacıya tebliği üzerine borca itiraz edilmediği takibin kesinleştiği görülmüştür.
Tarafların tarafın ticari defterleri ve kayıtlarında inceleme yaptırılmış, Bilirkişi SMMM … 02/06/2020 tarihli raporunda; davalı yan tarafından davacı aleyhine 29/05/2019 tarihinde başlatılan Ankara … Müdürlüğü’nün 2019/7625 Esas sayılı dosyasında asıl alacak tutarının 15.000,00 TL, işlenmiş faiz tutarının 440,14 TL olduğu, borcun sebebinin ise 30.01.2019 vadeli 036772 sıra no.lu 12/07/2018 düzenleme tarihli ödenmemiş fatura borcu olduğu, tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesinde icra takibine konu edilen 12.07.2018 tarih ve 036772 no.lu KDV dahil 16.000,00 TL’lik faturanın her iki tarafında kayıtlarında bulunduğu tespit edilmiş ise de taraflar arasında cari hesap ilişkisine dayalı bir ticari alışveriş bulunduğunun görüldüğünü, davacı şirketin muhasebe usul ve ilkelerine uygun kayıt altına alınan ticari defter kayıtlarına göre; 31/12/2018 tarihi itibariyle davalı şirketten 15.957,89 TL alacaklı olduğu, bu alacağından davalı şirket tarafından davacıya 30/01/2019 tarihinde … Bankası aracılıyla gönderilen 15.000,00 TL’nin mahsubu sonucunda alacağının 957,89 TL kaldığı, Davalı şirketin muhasebe usul ve ilkelerine uygun kayıt altına alınan ticari defter kayıtlarına göre; 31/12/2018 tarihi itibariyle davacı şirkete 0,84 TL borçlu olduğu, 30/01/2019 tarihinde davacıya gönderilen 15.000,00 TL’nin bu borçtan mahsubu sonucunda davalının davacıdan 31.01.2019 tarihi itibariyle (15.000,00 — 0,84) 14.999,16 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, tarafların ticari defter kayıtlarının birbirini teyit etmediği görülmekte ise de davalı yan tarafından davacı adına düzenlenen toplam 255.867,02 TL’lik fatura ile davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen 42.652,00 TL’lik iade faturasının her iki tarafından ticari defter kayıtlarında bulunduğu, oluşan (14.999,16 * 957,89) 15.957,05 TL’lik farkın; Davacı şirket kayıtlarında 2017 yılından gelen alacak devri 45.566,91 TL ise de davalı şirket kayıtlarında 2017 yılından gelen borç devri 37.365,86 TL olarak kayıt edildiği görülmektedir. Şirketlerin 2017 yılına ait muavin defter dökümlerinin temin edilerek karşılaştırılmasında, davalı şirketin kayıtlarına davacıya 29.06.2018 tarihinde 4.100,50 TL, 30.06.2018 tarihinde de 4.100,50 TL olmak üzere toplam 8.201,00 TL ödeme yapıldığının kayıtlı olduğu, bu kayıtların dayanak belgeleri istenilmesi sonucu kendisine iki adet “Kasa Tahsilat Fişi”nin sunulduğu, bu fişler şirketlerin kasalarından çekilen tutarların gösterilmesi nedeniyle şirket içinde düzenlenen belgelerdir. Bu belgelerde davacı şirket yetkilisi imzası ya da şirket kaşesi bulunmadığından dikkate alınıp alınmaması mahkemenin takdirinde olduğunu, bu nedenle davacı şirketin kayıtları dikkate alınarak 2017 yılından gelen alacak devri 45.566,91 TL olarak kabul edilmiş ve arada oluşan (45.566,91 — 37.365,86) 8.201,05 TL’lik fark davalı alacağından mahsup edildiği, Davalı şirket kayıtlarında 22.06.2018 tarihinde görünen 11.500,00 TL’lik çek iadesine ilişkin kaydın davacı şirket kayıtlarında bulunmadığı, kayıtlara dayanak yapılan belgeler üzerinde yapılan araştırmada; çekin 04.06.2018 tarih ve 002785 nolu tahsilat makbuzu ile davalı şirkete verilmiş olduğunun tespit edildiği, Davalı şirket yetkilileri iş bu çekin davacı yetkilisi …’a şahsen teslim edildiği belirtilmiş ise de … imzalı teslim edildiğine dair herhangi bir belge sunulamadığı, bununla birlikte davacı şirket yetkilileri istenmesine rağmen çekin ödendiğine dair ödeme belgesi sunulamadığı, bu kapsamda çekin ödenip ödenmediği, ödendi ise kime ödendiği bankadan sorularak, davalıya ödenmiş ise alacağından mahsup edilmesi gerektiğinin düşünüldüğü, davacı yan tarafından 26.06.2018 tarihinde teslim edilen çek toplamı davalı şirket kayıtlarında 52.250,00 TL olarak görünmesine rağmen, davacı kayıtlarında 52.500,00 TL olarak görüldüğü, kayıtlara dayanak yapılan belgeler üzerinde yapılan araştırmada, davacı şirket tarafından 30.06.2018 tarih ve 2123 no.lu Tahsilat Makbuzu ile davalı şirkete 52.500,00 TL’lik iki adet çek verilmiş olduğunun tespit edildiği, bu kapsamda kayıtlar arasında oluşan (52.500,00 — 52.250,00) 250,00 TL’lik farkın davalı alacağından mahsup edilmesi gerektiği, davalı şirket tarafından 26.12.2018 tarihinde “Gelen Havale” açıklamalı olarak kayıt edilen 3.995,00 TL’lik davacı şirket ödemesinin kendi kayıtlarında bulunmadığının görüldüğü, davacı şirket tarafından yapılan ödemenin davalı şirket tarafından kayıtlara alınarak kabul edildiğinden, yapılan bu kaydın aynen kabul edildiği, yapılan açıklamalar doğrultusunda; davalı şirketin icra takip tarihi itibariyle ticari defter kayıtlarında görünen 14.999,16 TL’lik alacağından, 2017 yılından gelen kayıtlara ilişkin oluşan 8.201,05 TL’lik tutarın ve 250,00 TL’lik çek kayıtlarına ilişkin farkın mahsup edilmesi sonucunda davalının davacıdan (14.999,16 — (8.201,05 4 250,00) 6.548,11 TL alacaklı olduğunun hesaplandığı, Ancak davalının kayıtlarında ödenmeden iade edildiği, davacı şirket kayıtlarında ise ödendi olarak kayıtlı olan 11.500,00 TL’lik çekin, bankadan gelen yazı doğrultusunda davalıya ödendiğinin görülmesi halinde, davalı alacağı olarak görünen 6.548,11 TL’den çek bedelinin de mahsup edilmesi gerektiği ve bu kapsamda davacının davalıya icra takip tarihi itibariyle borcunun bulunmadığı, aksine (11.500,00 — 6.548,11) 4.95489 TL alacaklı olacağının hesaplandığı, bu kapsamda; davacı yan tarafından davalı şirkete verilen … Bankası Elvankent Şubesine ait 80004164 nolu 05.10.2018 keşide tarihli 11.500,00 TL’lik çekin davacı şirket tarafından davalıya, ödendiğinin görülmesi halinde, davalının davacıdan icra takip tarihi itibariyle alacağının bulunmadığı, ancak ödenmediğinin görülmesi halinde davalının davacıdan icra takip tarihi itibariyle alacağının (14.999,16 — (8.201,05 * 250,00) 6.548,11 TL olduğu mütala edilmiştir.
Bilirkişi raporunda bahsi geçen çekin akıbeti için … Bankasına yazılan müzekkere cevabı dosyaya celp edilmiş, akabinde tarafların rapora karşı itirazlarını karşılar şekilde ek rapor düzenlenmesi için dosya yeniden SMMM bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi 09/08/2021 tarihli ek raporunda; tarafların ticari defterleri arasında icra takip tarihi itibariyle oluşan (14.999,16 * 957,89) 15.957,05 TL’lik fark detaylı olarak açıklanmış davacı yan tarafından davalı şirkete verilen … Bankası Elvankent Şubesine ait 80004164 no.lu 05.10.2018 keşide tarihli 11.500,00 TL’lik çekin davacı şirket tarafından davalıya, ödendiğinin kabul edilmesi halinde, davalının davacıdan icra takip tarihi itibariyle alacağının bulunmadığı, ödenmediğinin kabul edilmesi halinde davalının davacıdan icra takip tarihi itibariyle alacağının (14.999,16 — (8.201,05 * 250,00) 6.548,11 TL olduğu, Mahkemenizin istemi üzerine bankadan gelen yazıda çekin 13.07.2018 tarihinde teslim edildiği belirtmiş olup iş bu çekin ödenip ödenmediğinin Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğu mütala edilmiştir.
DELİLLERİİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Toplanan delillere, alınan bilirkişi kök ve ek raporuna, tarafların iddia ve savunmalarına, tarafların ticari defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamına göre; Davaya konu edilen Ankara … Müdürlüğünün 2019/7625 Esas sayılı dosyası ile davacı aleyhine faturadan kaynaklı borcun tahsili için icra takibi başlatılmışsa da, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi sonrasında takibe dayanak faturanın her iki taraf defterinde kayıtlı olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin cari hesap ilişkisine dayalı olduğu, takip tarihi itibariyle davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre, davalının davacıdan alacağının bulunmadığı, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göreyse, davalının davacıdan 6.548,11 TL alacaklı olduğu, tarafların icra takip tarihi itibariyle ticari defterlerinde kayıtlı olan, ancak davalı tarafça davacı taraf yetkilisine elden teslim edilmek suretiyle iade edildiği iddia edilen davacı tarafından davalı şirkete verilen … Bankası Elvankent Şubesine ait 80004164 no.lu 05/10/2018 keşide tarihli 11.500,00 TL’lik çekle ilgili; davalı tarafın iddialarına konu kaydı ticari defter ve kayıtlarına işlenmemiş olduğu, menfi tespit davasında ispat yükünün davalı tarafta olduğu, çekin davacı şirket yetkilisine elden teslim edilmek suretiyle iade edildiğinin ispat edilemediği, aksine çekin bankaya ibraz edildiğinin gelen cevabi yazı ile tespit edildiği dikkate alınınca çekin ödendiğinin kabulünün ve borçtan mahsubu gerektiği mahkememizce kabul ve tespit edilmiş olup, davacının davasının kabulüne dair karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KABULÜ ile; davacının Ankara … Müdürlüğünün 2019/7625 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine,
Davalının kötü niyeti ispat edilmediğinden, kötü niyet tazminatı talebinin reddine,

2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.054,72 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 263,68 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 791,04 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 263,68 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 44,40 TL başvuru harcı, 6,40 TL vekalet harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 76,70 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 727,50 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/10/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸