Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/248 E. 2021/276 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2019/248 Esas
KARAR NO : 2021/276

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/05/2019
KARAR TARİHİ : 08/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili Banka ve dava dışı … arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, bu sözleşmeleri davalı …’un müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, anılan sözleşmelere istinaden …’a krediler kullandırıldığını, ancak kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine hesapların kat edildiğini, çekilen ihtarnameye rağmen alacağın ödenmemesi üzerine davalı kefil … ve dava dışı borçlu … hakkında Ankara … Dairesinin 2019/2084 Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, ancak davalı borçlunun itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu belirterek itirazın iptalini, takibin devamını, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkilinin babası olan dava dışı … ile alacaklı banka arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmeleri uyarınca, Ticari Kredili Mevduat ve Borçlu Cari Hesap kredilerine ilişkin borçlarının 29.12.2018 tarihinde kat edilerek muaccel hale geldiğinin müvekkiline alacaklı banka tarafından gönderilen ihtarname ile bildirildiğini, aynı zamanda muaccel hale gelen 365.097,75 TL borcun 7 gün içinde ödenmesi gerektiği, aksi halde yasal yollara başvurulacağının da ihtar edildiğini, her ne kadar alacaklı banka, borcun 29.12.2018 tarihinde kat edildiğini bildirmiş ise de işlem öncesinde dava dışı asıl borçlu …’ a muacceliyet ihtarnamesi gönderilmesi ve süre verilmesi gerektiğini, takip alacaklısının bu tarih itibari ile yazılı bir belgeyle borç miktarı ve muaccel durumu belgelemesi gerektiğini, dava dışı asıl borçlu …, alacaklı bankaya bu yönde taleplerini iletmesine ve yine alacaklı bankaya Ankara 49. Noterliği aracılığıyla 00266 nolu ihtarnameyi göndermesine rağmen bankadan herhangi bir cevap alamadığını, bu sebeple …’ un muaccel bir borcu bulunmadığından müteselsil kefil sıfatıyla müvekkili …’ un da herhangi bir borcu olmadığını, muaccel olmayan bir borca yönelik başlatılan takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatının tahsilini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, Genel Kredi Sözleşmesine kefalet nedeniyle alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, Ankara … Dairesinin 2019/2084 Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır.
Ankara … Dairesinin 2019/2084 Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı alacaklı banka tarafından davalı borçlu kefilinde içinde bulunduğu borçlular hakkında 13.02.2019 tarihinde, toplam 393.650,43 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, süresi içerisinde mahkememizde dava açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen 10.02.2020 tarihli raporda; davacı bankanın Kırıkkale Şubesi ile dava dışı … arasında 06.05.2016 tarihinde imzalanmış olan Genel Nakdi ve Gayrinakdi kredi sözleşmesinin 1. maddesinde, sözleşme limitinin 700.000,00 TL olarak belirlendiği, 15. maddesinde …’un 200.000,00 TL limitle müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu ve 14.07.2016 tarihinde kefalet limitinin arttırılarak 500.000,00 TL’ye çıkartıldığı, davacı banka tarafından, dava dışı asıl borçlu ve davalı kefile de keşide edilen Kırıkkale … Noterliğinin 03.01.2019 tarihli ve 78 nolu ihtarnamesinde, 29.12.2018 tarihi itibariyle borçlu cari hesap ve ticari kredili mevduat hesabının kat edildiği, belirtilen tarih itibariyle toplam borcun 365.097,75 TL olduğu hususlarına yer verilerek bu borcun 7 gün içerisinde ödenmesi ile aynı süre içerisinde bankaya iade edilmeyen çek yapraklarından dolayı 1.410,00 TL’nin banka nezdinde depo edilmesinin istenildiği, ihtarnamenin 07.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, söz konusu borcun ödenmemesi üzerine Yargıtay kararları, ilgili mevzuat ve sözleşme gereğinde borcun muaccel hale geldiği düşünüldüğü, davalının borcun muaccel hale gelmediği yönündeki itiraza katılınmamakla birlikte hukuki takdir ve değerlendirmenin mahkemeye ait olduğu, ihtarnamede verilen 7 günlük süre dikkate alındığında, temerrüt faizi başlangıç tarihinin 15.01.2017 olarak belirlendiği, dosyadaki belgelere göre davacı bankanın borçlu cari hesap kredilere uyguladığı faiz oranının %35,80 olduğu, davacı banka cari hesap kredisi için %64 temerrüt faizi uygulandığı, ticari kredili mevduat hesabı için uygulanan faiz oranının %27 olduğunun görüldüğü, bankanın temerrüt faizi olarak %33 uyguladığı, bahse konu faiz oranlarının mevzuat ve sözleşme şartlarına uygun olduğu, kat tarihi itibariyle, borçlu cari hesap kredisi alacağına ilişkin; borç tutarının 353.323,86 TL asıl alacak, 5.971,17 TL işlemiş faiz ve 29,85 TL BSMV olmak üzere toplam 359.324,88 TL olduğu, kredili ticari mevduat hesabına ilişkin; borç tutarının 6.371,93 TL asıl alacak, 81,24 TL işlemiş faiz ve 4,06 TL BMSV olmak üzere toplam 6.457,23 TL olduğu, icra takip tarihi itibariyle, borçlu cari hesap kredisi alacağına ilişkin; borç tutarı 353.323,86 TL asıl alacak, 18.196,18 TL işlemiş faiz ve 909,80 TL BSMV olmak üzere toplam 372.429,84 TL olduğu, kredili ticari mevduat hesabına ilişkin; borç tutarının 6.371,93 TL asıl alacak, 168,85 TL işlemiş faiz ve 8,44 TL BMSV olmak üzere toplam 6.549,20 TL olduğu, sonuç olarak, davacı bankanın, davalı …’dan 13.02.2019 takip tarihi itibariyle iki kredi nedeniyle toplam 385.065,38 TL alacaklı olduğu açıklanmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, tarafların beyan ve itirazları ile davalı borçlu kefile hesap kat ihtarının tebliğ edilmemesi ve kefilin kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumlu tutulabileceği gözönüne alınarak takip tarihine kadar akdi faiz oranları üzerinden işlemiş faiz hesabı yapılmak ve icra takibine konu 1.410,00 TL depo bedeli yönünden de değerlendirme yapılmak üzere bilirkişiden ek rapor istenilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 09.10.2020 tarihli ek raporda; kök raporda temerrüt tarihinin sehven 15.01.2017 olarak yazıldığı, ancak temerrüt tarihinin 15.01.2019 olduğu, bu tarihe göre yapılan hesaplamalarda temerrüt tarihi ve takip tarihi itibariyle oluşan borç tutarının kök rapordaki ile aynı olduğu, ek rapora konu olan mahkememizin 10.09.2020 tarihli celsesinde alınan karar gereği “Takip tarihine kadar akdi faiz oranı üzerinden işleyen faiz hesabı”na göre borcun, 353.323,86 TL asıl alacak, 16.162,60 TL işlemiş faiz ve 808,13 TL BSMV olmak üzere toplam 370.294,59 TL olduğu, kredili mevduat hesabına göre kat tarihinde borcun, 6.371,93 TL asıl alacak, 219.83 TL işlemiş faiz ve 10,99 TL BSMV olmak üzere toplam 6.602,75 TL olduğu, dosya kapsamında gerek dava dilekçesi, gerek cevap dilekçesi gerekse de kök rapora karşı beyan dilekçelerinde çek ile ilgili herhangi bir beyan ve belgeye rastlanmadığı, diğer taraftan icra takibine konu rakamlar içerisinde de bu çek karnelerine depo edilmesi istenen 1.410,00 TL’nin var olup olmadığının da net olmadığı, ancak verilen görev gereği verilen çekin iade edilmediği ile bu rakamın da depo edilmediği kanaatine göre yapılan hesaplamada, 29.12.2018 kredi kat tarihi ile 13.02.2019 takip tarihi arası 46 gün ve %27 akdi faiz oranından, 48,65 TL faiz ve 51,08 TL BSMV ile 1.410.00 TL çek bedeli olmak üzere toplam 1.461,08 TL’nin depo edilmesi gerektiği, bu miktarın da iki kredi alacağına eklenmesi üzerine davacı bankanın davalı …’dan 13.02.2019 takip tarihi itibariyle iki kredi nedeniyle toplam 378.358,42 TL alacaklı olduğu açıklanmıştır.
Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, gerçeğin daha ziyade tezahürü için ve davalı tarafın itirazlarını karşılamak üzere yeni bir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 04.01.2021 tarihli raporda; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … arasında, 06.05.2016 tarihli “Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi” imzalanarak, 700.000,00 TL kredi limiti tahsis edildiği, davalı …’un sözleşmeyi kefil beyanı kısmına el yazısı ile ad-soyad, adres, kefalet türüne “müteselsil”, kefil olunan miktara “200.000,00 TL” yazarak imzaladığı, 14.07.2016 tarihinde ise kefalet limitinin artırıldığı, …’un sözleşmeyi kefil beyanı kısmına el yazısı ile ad-soyad, adres, kefalet türüne “müteselsil”, artırılan kefalet tutarına 300.000,00 TL, kefil olunan miktara 500.000,00 TL yazarak 14.07.2016 tarihinde imzaladığı, kefil …’un kefaletinin yasada belirtilen şekil şartlarını taşıdığı, kefalet tutarı toplamının 500.000,00 TL’sine kadar kendi temerrüdünün hukuki sonuçları ile sorumlu olduğu, dosya kapsamındaki hesap ekstreleri üzerinde yapılan incelemede, dava dışı asıl borçlu …’un, davacı banka nezdinde kullanmış olduğu; öncelikle 06.05.2016 tarihli, vade bitim tarihi 30.03.2018 olan 62920 nolu BCH kredisinin tahsis edildiği, vade bitim tarihinde ödeme yapılamaması nedeniyle 307.932,75 TL lik bakiyenin, 30.03.2018 tarihinde yeni açılan 66517 nolu BCH kredisine aktarıldığı, söz konusu krediye sözleşme maddeleri kapsamında 31.03.2018, 01.07.2018 ve 30.09.2018 devre sonlarında tahakkuk eden faiz ve vergilerinin ödenmediği, 4250-1674918 nolu Ticari Kredili Mevduat hesabının ise 15.10.2018 tarihinde tahakkuk eden faiz ve vergilerinin ödenmediği, bu durumda nihai ve hukuki takdiri mahkememize ait olmak üzere, TBK’nun 90 ve 117. maddeleri ile kredi sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca, davacı banka alacağı için muacceliyetin gerçekleştiği, kat tarihi itibariyle davacı bankanın alacağını talep etme hakkının doğduğu, davacı banka tarafından, dava dışı asıl borçlu … ile davalı … aleyhine keşide edilen Kırıkkale 2. Noterliği’nin 04.01.2019 tarih ve 78 yevmiye numaralı ihtarnamesinin muhataplarından dava dışı asıl borçlu …’a 07.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname ile tanından 7 günlük sürenin 14.01.2019 tarihinde sona erdiği, ekstrelerde bu süre zarfında yapılmış bir ödeme olmadığı ve dava dışı asıl borçlunun 15.01.2019 tarihinde temerrüde düştüğü, davacı bankanın takip talebinde nakit alacakları için %64 ve %33 temerrüt faiz oranı talebinde bulunduğu, taraflar arasında imzalanan sözleşme’ye göre, temerrüt faiz oranının tespitinde; davacı bankanın borcun muaccel hale geldiği tarihten itibaren bankaca Borçlu Cari Hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranının 2 katı oranında temerrüt faizi oranının muacceliyet tarihinden itibaren uygulanacağının düzenlendiği, bu kapsamda davacı bankadan temin edilerek dava dosyasına sunulan 09.01.2019 tarihinden itibaren bankaca uygulanan ve Merkez Bankası’na bildirilmiş Kredi Yıllık Azami Faiz Oranları listesinden, takip tarihine uygun olarak, en yüksek borçlu cari hesap kredi faiz oranının %32 olduğunun tespit edildiği, söz konusu düzenlemeye istinaden %32,00 yıllık en yüksek kredi faiz oranının 2 katı alınarak bulunanan %64 temerrüt faiz oranının uygulanmasının taraflar arasındaki sözleşme ve mevzuata uygun olduğu, ihtarname/kat tarihi olan 29.12.2018 itibariyle; aylık akdi faiz oranının %2,25- yıllık %27,00; aylık temerrüt faiz oranının ise %2,75-yıllık %33,00 olduğu, davacı bankanın alacaklı şubesi tarafından da uygulanan kmh faiz oranının tarafına %2,75 olarak bildirildiği, icra dosyasındaki ödeme emrinde de kredili mevduat hesabı için yıllık %33 temerrüt faizi talep edildiği görülmekte olup söz konusu oranın TCMB tarafından belirlenen oranlarla aynı olduğu, davalı kefilin ve diğer muhatapların 31.01.2019 tarihinde temerrüde düştüğü kanaatine varılarak kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz, temerrüt tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplama yapıldığında: davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalı borçlu kefilden, borçlu cari hesap kredisi yönünden, 355.012,80 TL asıl alacak, 24.304,57 TL işlemiş Faiz (6.001,69+18.302,88) ve 1.215,22 TL BSMV (300,08+915,14) olmak üzere toplam 380.532,59 TL, ticari kredili mevduat kredisi yönünden, 6.391,86 TL asıl alacak, 251,42 TL işlemiş faiz (81,50+169,92) ve 12,58 TL BSMV (4,08+8,50) olmak üzere toplam 6.655,86 TL alacaklı olduğu, öte yandan davacı bankanın alacağını kat tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faizi hesaplayarak talep ettiği görüldüğünden tedritli hesaplama da yapıldığı, buna göre davacı bankanın davalı borçludan, borçlu cari hesap kredisi yönünden; 355.012,80 TL asıl alacak, 29.032,16 TL işlemiş faiz ve 1.451,61 TL BSMV olmak üzere toplam 385.496,57 TL, ticari kredili mevduat yönünden, 6.391,86 TL asıl alacak, 269,52 TL işlemiş faiz ve 13,48 TL BSMV olmak üzere toplam 6.674,86 TL alacaklı olduğu, mahkememizin 10.09.2020 tarihli celsesinde alınan ara karar gereği takip tarihine kadar akdi faiz hesaplaması da yapılacak olur ise, davacı bankanın davalı borçludan, borçlu cari hesap kredisi yönünden; 355.012,80 TL asıl alacak, 16.239,86 TL işlemiş faiz ve 811,99 TL BSMV olmak üzere toplam 372.064,65 TL, ticari kredili mevduat yönünden, 6.391,86 TL asıl alacak, 220,52 TL işlemiş faiz ve 11,03 TL BSMV olmak üzere toplam 6.623,41 TL alacaklı olduğu, sonuç olarak; davacı bankanın davalı borçludan toplam 380.532,59 + 6.655,86= 387.188,45 TL alacaklı olduğu, toplam alacağın 355.012,80 TL olan asıl alacak kısmının takip tarihinden tamamen tahsil tarihine kadar %64 temerrüt faiz oranı üzerinden işleyecek faiz ve faizin %5 gider vergisi birlikte talep edebileceği, 6.391,86 TL olan asıl alacak kısmının takip tarihinden tamamen tahsil tarihine kadar 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 26/3. maddesi uyarınca TCMB tarafından açıklanacak kredi kartı/kredili mevduat işlemlerinde uygulanacak azami gecikme (temerrüt) faiz oranı %33 üzerinden (değişen oranların uygulanması kaydıyla) işleyecek faiz ve faizin %5 gider vergisi ile birlikte ödenmesi gerektiği, taraflar arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi’nin, 10.03 maddesinde, dava dışı asıl borçludan boş çek yaprağı için depo talebi isteminde bulunulabileceğinin sözleşme maddesinde düzenlendiği, ancak davalı kefilden de depo talebinde bulunulacağına dair sözleşme içeriğinde açık bir düzenlemeye rastlanmadığından nihai takdiri mahkememize ait olmak üzere davalı kefilden depo talebinde bulunulamayacağı açıklanmıştır.
Toplanan deliller ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka tarafından keşide edilen ihtarnamenin dava dışı asıl borçluya tebliğ edildiği, alacağın muaccel hale geldiği, davalı borçlu kefil hakkında icra takibi başlatılmasında usule aykırı bir husus bulunmadığı, kefaletinin geçerli olduğu, mahkememizce görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen 04.01.2021 tarihli raporda yer alan açıklamalar dosya içeriğine, usul ve yasaya daha uygun ise de mahkememizce daha önce görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen 10.02.2020 tarihli asıl ve 09.10.2020 tarihli ek rapora davacı tarafından itiraz edilmemesi, bu raporlara göre karar verilmesinin talep edilmesi nedeniyle bu raporlar yönünden davalı yararına usulü kazanılmış hak oluştuğu kabul edilerek 09.10.2020 tarihli ek rapordaki hesaplamaya itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, davalı taraf takibe itirazında haksız olarak değerlendirildiğinden davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABÜLÜ ile,
Ankara … Dairesinin 2019/2084 Esas sayılı dosyasında davalı borçlu …’un yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE,
Cari hesap kredisi borcu yönünden, takibin 353.323,86 TL asıl alacak, 16.162,60 TL takip öncesi işlemiş faiz, 808,13 TL BSMV olmak üzere toplam 370.294,59 TL üzerinden DEVAMINA, 353.323,86 TL asıl alacağa takip tarihinden yıllık % 64 oranında temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasına,
Ticari kredili mevduat kredisi yönünden, takibin 6.371,93 TL asıl alacak, 219,83 TL takip öncesi işlemiş faiz, 10,99 TL BSMV olmak üzere toplam 6.602,75 TL üzerinden DEVAMINA, 6.371,93 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 33 oranını geçmemek üzere 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 26/3. maddesi uyarınca TCMB tarafından belirlenecek değişen oranlarda temerrüt faizi ve faizin % 5’i oranında BSMV uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın % 20’si oranında hesaplanan 75.379,47 TL icra inkar tazminatının DAVALI BORÇLUDAN ALINARAK DAVACI ALACAKLIYA VERİLMESİNE,
492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 25.745,86 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4.754,32 TL harcın mahsubu ile bakiye 20.991,54‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davacı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 34.832,81 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davalı yararına reddedilen kısım yönünden AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 4.754,32 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 TL vekalet harcı, 110,20 TL posta gideri ve 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.161‬,00 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 2.069,03 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davalı vekili …’nın yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’ne İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/04/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …