Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/196 E. 2021/162 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/196 Esas – 2021/162
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/196 Esas
KARAR NO : 2021/162
HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : D…
VEKİLİ : Av….
DAVALI : …
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2019
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/03/2021
Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere, müvekkili banka ile 14855178 numaralı müşterisi dava dışı … Turizm Oto. San ve Tic. Ltd. Şti ile arasında imzalanan Temel Bankacılık Hizmet Sözleşmesi ve Ticari Kart Sözleşmesi çerçevesinde müşterinin talebi üzerine kredili mevduat ürünü kullandırıldığını, davalı …’in akdedilen sözleşme borcundan müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine davalı tarafa ihtarname çekildiğini ve 10.313,83 TL toplam borcu olduğunu, ancak davalı tarafından herhangi bir ödemenin yapılmaması üzerine Ankara…Dairesinin 2019/2963 sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek davalı tarafın Ankara…Dairesinin 2019/2963 sayılı icra dosyasına yapmış olduğu haksız ve dayanaksız itiraz iptaline ve icra takibinin devamına, davalı tarafın İİK Mad. 67/2 uyarınca % 20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava harç ve masrafları ile yargılama giderlerinin arabuluculuk ilk oturumuna katılmayan davalı tarafa ve HMK mad. 323 ve 326 uyarınca tespit edilerek vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı ayrıntısı cevap dilekçesinde yazılı olduğu üzere, maddi durumunun iyi olmaması nedeniyle öğrenci olarak boş zamanlarında harçlık edinebilmek için davalı şirkette çalıştığını ve şirket sahibi tarafından işlerin hızlı yürütülmesi için şirketi temsil etmeye yetkilendirildiğini , ancak şirketin mali işlemlerine katılmadığını ve bankalardan para çekme yatırma gibi işleri yapmadığını, ancak şirketin borcuna kefil gösterildiğini, bundan haberinin olmadığını, bankanın kendisine hile ile imzalattığını, borcun banka tarafından kendisine yükletilmeye çalışıldığını, borcu hiçbir şekilde kabul etmediğini, haksız davanın reddini, Ankara… Müdürlüğüne ait 2019/2963 esas sayılı icra takibinin iptaline, haksız icra takibi nedeniyle takip konusu miktarın % 20 sinden az olmamak üzere davacını kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, tüm deliller toplandıktan sonra dosya bankacı bilirkişisi marifetiyle incelenmiş, bilirkişiler tarafından düzenlenen 16/01/2020 tarihli raporda, dava konusu borcun ticari kredi kartı kullanımından kaynaklanmadığından, davalı …’in bu borçtan sorumlu olmayacağına, mahkeme belirtilen görüşün aksine davalının borçtan sorumlu olduğu görüşüne varılması halinde asıl alacak 10.023 TL olarak belirlenmesine karşın, davacı talebi daha düşük olduğundan, talep uyarınca 10.022,82 TL olarak dikkate alınması gerektiğini, kat tarihi itibariyle akdi faiz 298,89 TL olduğundan, davacının bu kaleme ilişkin talebinin ( talep; 561,39 ) 262,50 TL’lik kısmının yerinde olmadığı, kat tarihi itibariyle BSMV 14,94 olmasına karşın bankaca bu tutar anaparaya ilave edilmiş olduğundan ayrıca talep edilemeyeceği, kat tarihinden temerrüt tarihine kadar işlemiş akdi faiz 165,25 TL olmasına karşın davacının icra takibinde belirtilen döneme ilişkin faz talebinin bulunmadığını, işlemiş temerrüt faizi 514,52 TL ve buna ilişkin BSMV 25,73 TL olarak hesaplanmasına karşın, banka talebi daha düşük olduğundan, talep uyarınca faizin 407,49 TL ve BSMV’nin 20,37 TL olarak dikkate alınması gerektiğini, bankaca masrafın 102,46 TL olarak belirtilmesine karşın, ihtarname gönderi ücreti 6,50 TL olduğundan ve başkaca masraf belgesi sunulmadığından 95,96 TL ye ilişkin talebinin yerinde olmadığı, toplam 10.756,07 tutar üzerinden yürütülmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından rapora karşı itiraz edilmesi üzerine dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi tarafından düzenlenen 26/08/2020 tarihli raporda; kök raporda yer alan görüşlerinde bir değişiklik bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın, temel bankacılık hizmet sözleşmesi ile ticari kart sözleşmesi kapsamında dava dışı borçlu şirkete kredili mevduat ürünü kullandırılmasına ilişkin olarak hesasbın kat edilmesine rağmen davalı müşterek borçlu müteselsil kefil tarafından borcun ödenmediğinden bahisle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişikindir.
Tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme neticesinde, davacı tarafın delil olarak dosyaya sunduğu temel bankacılık hizmet sözleşmesi, ticari kredi sözleşmesi, ticari kredi kartı sözleşmesi ile dosya kapsamında rapor alınan Bankacı-Mali Müşavir bilirkişi Tahir Bayındır’ın raporunda, dava konusu borcun ticari kredi kartı kullanımından kaynaklanmadığından, davalı …’in bu borçtan sorumlu olmayacağına, dair raporunda belirttiği gibi, 27/03/20018 tarihli kefalet sözleşmesi, bu sözleşmenin 2.maddesinde de belirtildiği üzere, banka ile dava dışı şirket arasında akdedilmiş olan 27/03/2018 tarihli ve TK2 1684797 numaralı ticari kart sözleşmesi kapsamında kullandırılmış ve kullandırılacak krediden doğan tüm borçları kapsadığı. Buna karşılık icra takibine konu borç dava dışı şirketin kredili mevduat hesabından kaynaklanmakta olup davalının kefil olduğu ticari kredi kartı kullanımından kaynaklanmadığı, tespit edilmiş olduğundan bilirkişi raporu karar ve hüküm kurmaya uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, buna göre davacı tarafın davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1)-Davacının davasının REDDİNE,
2)-Kötü niyet tazminatının REDDİNE,
3) Dava açılışında davacıdan alınan 134,30.TL peşin harcın alınması gereken 59,30 TL harçtan düşülmesi ile fazla yatırıldığı anlaşılan 75,00.TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde YATIRANA İADESİNE,
4) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili yüzlerine karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/03/2021
Katip… Hakim …
e – imzalıdır e – imzalıdır

Bu gerekçeli karar güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.