Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/945 E. 2021/75 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/945 Esas
KARAR NO : 2021/75

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 08/02/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 08/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı Vekili Dilekçesinde; Müvekkili ile davalı arasında hizmet alım sözleşmesi bulunuduğunu, davalının çalışanı olan Sabiha Gökkaya tarafından Ankara …. İş Mahkemesinin 2012/793 E. 2014/2166 K. sayılı dosyasında müvekkili ve davalı aleyhine işçi alacaklarına istinaden dava açıldığı, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, dava dışı işçi tarafından mahkeme kararına istinaden Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2018/386 E. sayılı dosyası ile icra takibinde bulunduklarını, müvekkili tarafından icra dosyasına 16/01/2018 tarihinde 51.164,65 TL ödemede bulunduğunu, davalı ile yapılan sözleşmenin 14. maddesi gereğince işçi alacaklarından davalının sorumlu olduğunu, yine sözleşmenin eki olan Teknik şartnamenin “b” maddesine göre de, sorumluluğun davalıda olduğunu, Bunun yanı sıra Müvekkili Banka Yönetim Kurulu tarafından 12/12/2012 tarih ve 149 sayılı kararı ile taşeron firma elemanlarının bankalarında çalıştığı dönem için kıdem tazminatının bankaca ödenmesine karar verildiğini, davalı tarafından sözleşmeden kaynaklanan sorumluluğnun yerine getirilmediğini, Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2018/386 E. sayılı dosyası ile ödenmek zorunda kalınan yıllık izin ücreti, yargılama gideri, ilam vekalet ücreti, icra vekalet ücreti, takip masrafları, faizler ve icra ferilerinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 6000,00 TL sinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek olan faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı Vekili Cevap dilekçesinde; Davayı kabul etmediklerini, bankanın 12/12/2012 tarihli 409 sayılı kararı gereğince çalışan elemanların kıdem tazminatından davacının sorulu olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, davayı kabul etmemekle beraber, davalı tarafından Sözleşme Teknik Şartnamesinin b bölümüne istinaden dava açtığını belirtmiş ise de , söz konusu hükmün işçi için uygulanma kabiliyetinin bulunmadığını, müvekkilinin davacı şirketten işçi alacakları ile ilgili bir ödeme almadığını, teklifine de mevzuat gereğince yansıtmamıştır. Bu nedenle müvekkilinin emsal yargıtay kararları da nazara alındığında işçi alacaklarından sorumlu tutulamayacağını, belirterek davanın reddini istemiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; Taraflar arasındaki Hizmeti Alım Sözleşmesi kapsamında çalışan işçiye, mahkeme kararı gereğince ödenen işçi alacaklarından Yıllık izin ücreti, yargılma gideri ve dava ve icra takibi fer’ilerine istinaden rücuen alacak istemidir. Uyuşmazlık Ticari sözleşmeden kaynaklandığından mahkememiz görevlidir. Taraflar arasında sözleşmenin varlığına ilişkin uyumazlık yoktur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının hizmet alım sözleşmesi kapsamında, dava dışı işçiye yapmış olduğu yıllık izin ücreti ve fer’ilerine ilişkin ödemeyi, alt işverenden sözleşme ve sözleşme ekleri çerçevesinde talep edip edemeyeceği, talep edebileceğinin kabulü halinde talep edebileceği miktarın ne kadar olduğuna ilişkidir.
DELİLLER: Uyuşmazlığa konu Ankara …. İş Mahkemesinin 2012/793 Esas sayılı dosyası ve bu dosyanın kararının infazına yönelik Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2018/386 Esas sayılı dosyaları ve ödeme belgeleri ve davacı tarafından yapılan ödemelere ilişkin belgeler dosyamıza kazandırılmıştır.
Davalı ile imzalanan sözleşme ve ekleri davacı vekili tarafından dosyamıza delil olarak sunulmuştur.
Tüm deliller toplandıktan sonra dosya hesap uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi… 09/07/2019 tarihli raporunda; dava dışı işçi için davacı tarafından yapılan 51.163,31 TL ödemenin, 17.308,34 TL asıl alacak ile 20.427,83 TL ferileri toplamı 37.736,17 TL’sini davalıdan rücuen tazminini talep edebileceğini mütalaa etmiştir.
Taraf vekillerinin itirazı üzerine, dosyada davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazında sunduğu hesaplama yöntemi nazara alınarak kıdem tazminatı hariç kalemler yönünden sorumluluk miktarının belirlenmesi için dosya yeniden hesap uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi… 27/11/2019 tarihli ek raporunda; dava dışı işçi için davacı tarafından yapılan 51.163,31 TL ödemenin, 1.731,10 TL asıl alacak ile 2.043,09 TL ferileri toplamı 3.774,19 TL’sini davalıdan rücuen tazminini talep edebileceğini mütalaa etmiştir.
Ek rapora karşı davacı vekilinin itirazı üzerine, dosyada bilirkişinin kök ve ek raporuna sunulan itirazların değerlendirilmesi ve ön inceleme zaptında belirlenen uyuşmazlıklara ilişkin yeniden rapor düzenlenmesi için dosya iş ve işçilik alacakları konusunda hesap uzmanına tevdii edilmiş, bilirkişi … 04/01/2021 havale tarihli raporunda; hesaplamalarda yıllık izin bakımından son iş verenin sorumlu olduğu dikkate alınarak yapılan hesaplamada toplam yıllık izin alacağının 5.873,59 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı vekili rapora itiraz etmişse de, taraf itirazlarının resen değerlendirilerek, hesaplama yapılmasına karar verilerek yeniden rapor alınmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında davalı tarafından çalıştırılan işçi … … yönünden, sorumlu olduğu tazminata konu yıllık ücret alacağının rücuen ödenmesi isteminde bulunmuş olup, Dava Hizmet Alım Sözleşmelerine istinaden açıldığından, iş alacaklarından sorumluluk hizmet alım sözleşmesi hükümleri çerçevesinde, hizmet alım sözleşmesinde hüküm bulunmaması halinde TBK’nun müteselsil sorumlulukta iç ilişkiye ilişkin hükümleri çerçevesinde belirlenir. İş kanunda, alt işveren tarafından çalıştırılan işçiye karşı asıl işverenin de sorumlu kılınması, asıl işverenin iç ilişki açısından da, asıl sorumlu konuma geldiği şeklinde değerlendirilmez. Bu çerçevede davalılar ile imzalanan sözleşmelerden 29/11/2000 tarihli sözleşmenin 14. maddesi gereğince işçi alacaklarından davalının sorumlu olduğunu, yine sözleşmenin eki olan Teknik şartnamenin 7/2. Maddesi Firmanın sorumlulukları kısmının “b” maddesine göre de, sorumluluğun davalıda olduğu dosyaya sunulan sözleşme ve teknik şartname ile sabittir, bunun yanı sıra davacı vekilinin beyan ve kabul ettiği Müvekkili Banka Yönetim Kurulu tarafından 12/12/2012 tarih ve 149 sayılı kararı ile taşeron firma elemanlarının bankalarında çalıştığı dönem için kıdem tazminatının bankaca ödenmesinin kararlaştırıldığı da dikkate alınarak davalının sadece yıllık izin ücreti, yargılama gideri, ilam vekalet ücreti, icra vekalet ücreti, takip masrafları, faizler ve icra ferilerinden sorumlu olduğu sabit olup, mahkememizce resen bu hususlar dikkate alınarak hesaplama yapılmıştır. Davaya konu edilen Ankara 3. İş Mahkemesinin 2012/793 – 2014/2166 E.K. sayılı ilamında davanın kabulü ile 20.290,03 TL kıdem tazminatı ve 4.659,17 TL yıllık brüt ücretli izin alacağı yönünden davanın kabulüne dair karar verildiği, kararın Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 07/11/2017 tarih 2015/18845 – 2017/24271 E.K. Sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği, kararının infazına yönelik Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2018/386 Esas sayılı dosyaları ve ödeme belgelerinin incelenmesinde davacının 16/01/2018 tarihinde 51.164,65 TL ödemede bulunduğu, yapılan ödemenin 4.046,66 TL asıl alacak miktarının yıllık net ücretli izin alacağından kaynaklandığı dikkate alındığında; takipte kesinleşen miktar üzerinden 5.168,18 TL’lik kısmının yıllık ücretli izin alacağından kaynaklı olduğunu, yine başvurma harcının 35,90 TL’lik kısmının, tahsil harcının 235,15 TL’lik miktarının, vekalet ücretinin 620,18 TL’lik kısmının, işlemiş faizin 7,08 TL’lik kısmının, dosya masrafları toplamının 28,00 TL’lik kısmının toplamda yapılan ödemenin 6.094,50 TL’lik kısmının yıllık ücretli izin alacağından kaynaklı olduğu ve davacının davalıdan bu miktar yönünden rücuen tazmin talep edebileceği, ancak davacının talebinin 6.000,00 TL olduğu ve taleple bağlı kalınmakla davanın bu miktar dikkate alınmakla kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın kabulü ile 6.000,00 TL rücu alacağının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, alacağa ödeme tarihi olan 16.01.2018 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 409,86 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 102,47 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 307,39 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 102,47 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 950,00 TL bilirkişi ücreti, 114,20 tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 1.105,3 TL’nin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/02/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸