Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/449 E. 2021/538 K. 07.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/449 Esas – 2021/538
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/449
KARAR NO : 2021/538

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI :…
VEKİLİ : Av…

DAVALI …

VEKİLİ : Av….

DAVA : Tazminat (Ölüm Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/06/2018
KARAR TARİHİ : 07/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/09/2021

Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere, davacının eşi…’un meydana gelen trafik kazası sonucunda öldüğünü, desteğin servis şoförü olarak çalıştığını, ölümü nedeniyle davacının eşinin desteğinden yoksun kaldığını belirterek 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, aşamalarda taleplerini tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmek suretiyle taraf teşkili tamamlanmıştır.
Dava, trafik kazasında ölüm nedenine dayalı destekten yoksun kalma tazminatı ödenmesine yöneliktir.
Uyuşmazlık, ölenin davacının desteği olup olmadığı ile desteği ise davacının bu destekten yoksun kalıp kalmadığı ve davalı tarafından yapılan sigorta poliçesi kapsamında bu hususun teminat altına alınıp alınmadığına ilişkindir.
Destekten yoksun kalma tazminatı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 53/3. maddesinde düzenlenmiştir.
Destek, başkalarının geçimini eylemli ve düzenli olarak sağlayan veya geçimlerine katkıda bulunan yada ileride geçimini sağlaması veya geçimine katkıda bulunması kuvvetle muhtemel olan kişi olarak tanımlanabilir. Destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi ifade etmemektedir. Ancak, eşlerin birbirlerine veya çocuklarına destek olması gerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerinden, gerekse örf ve adet hukukundan kaynaklanan bir yükümlülüktür.
Alınan nüfus kayıt örneğine göre dava konusu olayda, ölen davacının eşidir ve ölümü nedeniyle davacının destekten yoksun kaldığı sonucuna ulaşılmıştır.
Davacı vekili UYAP sisteminden gönderdiği 01/07/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, destekten yoksun kalmaya ilişkin talebini 330.000,00 TL’ye artırmıştır.
Dosya kapsamında toplanan deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle yapılan inceleme sonucunda, 24/06/2017 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenmiş bulunan, dava dışı… sevk ve idaresindeki… plaka sayılı araç ile dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ve ölenin sevk ve idaresinde bulunan…plaka sayılı aracın karıştığı trafik kazasında davacının eşi ve desteği olan…’un öldüğü, dosyaya getirilen poliçe örneğine… plaka sayılı aracın kaza tarihini kapsar şekilde davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin düzenlendiği ve kişi başı ölüm teminat limitinin 310.000,00 TL olduğu, dava öncesinde yapılan başvuruya rağmen davalı sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davaya konu kaza nedeniyle rücuya tabi olabilecek herhangi bir gelirin bağlanmadığının ve ödemenin yapılmadığının bildirildiği, kazaya ilişkin olarak Bursa… Mahkemesinin 2017/397 esas sayılı dosyası ile taksirle ölüme neden olma suçundan dolayı sanıklar … ve… hakkında kamu davası açıldığı, kusura yönelik alınan denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre dava konusu kazada ölen…’un kusursuz, davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenen… plaka sayılı araç sürücüsünün % 75, dava dışı … plakalı araç sürücüsünün ise % 25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, Yargıtay’ın tazminat hesabında TRH2010 yaşam tablosu ve prograsif rant usulü yönteminin uygulanması gerektiğine dair değişen ve yerleşen kararları dikkate alınarak aktüer bilirkişi tarafından ölenin kaza tarihi itibari ile tespit edilen 8.081,26 TL aylık geliri üzerinden yapılan hesaplamaya göre talep edilebilecek zarar miktarının 438.813,08 TL olduğu, asgari ücretin 1,5 katı oranında aylık geliri üzerinden yapılan hesaplamaya göre ise talep edilebilecek zarar miktarının 221.391,74 TL olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesine göre işletene düşen hukuki sorumluluğun aynı Kanunun 91. maddesine göre poliçede belirtilen limitler altında sigorta şirketi tarafından teminat altına alındığı, trafik kazasında ölenin desteğinden yoksun kalan davacının talebinin poliçe kapsamında davalı sorumluluğunda bulunduğu, zarar görenin kusurları oranında sorumlulukları bulunanlara karşı ayrı ayrı talepte bulunma hakkının bulunduğu, dosyamıza sunulan sigorta tahkim komisyonu uyuşmazlık hakem heyeti kararında meydana gelen zarardan sorumluluğu bulunan davalının taraf olarak gösterilmediği, kazaya sebebiyet veren diğer araç zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketi tarafından yapılan sigorta tahkim komisyonu kararı uyarınca yapılan ödemenin zararı karşılar nitelikte olmadığı, mahkememizce alınan kusur durumuna ilişkin rapor ile zarar verenlerin sorumluluklarının değiştiği, komisyon kararı uyarınca fazladan ödeme yapan sigortacının yapmış olduğu ödemeyi geri iade isteme hakkının bulunduğu, dosyamız davalısına karşı görülmekte olan davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, dosya kapsamına sunulan gelir belgeleri ve kolluk araştırması ile tespit edilen ölenin aylık gelirinin kendi çalışması ile elde ettiği gelir olmadığı, bu gelirin içerisinde mülkiyeti kendisine ait bulunan minibüsün çalışması nedeniyle elde edilen gelirin de bulunduğu, desteğin ölümünden sonra minibüs ile gelir elde edilmeye devam edilmesi imkanının olduğu, bu nedenle ölenin aylık geliri olarak bilirkişi tarafından tespit edilen asgari ücretin 1,5 katı oranındaki aylık gelirin makul, gerçek zararın tespitinde ve hesaplamada dikkate alınması gerektiği anlaşıldığından aktüer bilirkişi tarafından ölenin aylık gelirinin asgari ücretin 1,5 katı olarak kabul edilerek yapılan hesaplama dikkate alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1) Davanın KISMEN KABULÜ ile 221.391,74 TL destekten yoksun kalma tazminatının poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile temerrüt tarihi olan 22/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek AVANS FAİZİ İLE BİRLİKTE DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 15.123,27 TL harçtan, dava açılışında alınan 35,90 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 1.155,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.190,90 TL harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 13.932,37 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 35,90 TL başvurma harcı, 108,50 TL tebligat ücreti, 1.350,00 TL bilirkişi ücreti, 120,00 TL posta gideri toplamı 1.614,40 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.083,08 TL’si ile dava açılışında alınan 35,90 TL peşin harç ve yargılama sırasında yatırılan 1.155,00 TL ıslah harcı toplamından oluşan 2.273,98 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 23.947,42 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 14.267,78 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin YÜZÜNE KARŞI, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/09/2021

Katip … Hakim …
e – imzalıdır e – imzalıdır
Bu gerekçeli karar güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.