Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/376 E. 2021/35 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2018/376 Esas
KARAR NO : 2021/35

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …..
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat (Şirket Tasfiye Memurlarının Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/05/2018
KARAR TARİHİ : 21/01/2021
KARAR YAZIM TARİHİ: 09/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Tasfiye Memurlarının Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin iş akdinin haksız feshi nedeniyle “… Hazır Beton Asfalt Taşımacılık San. Tic. AŞ.” den olan işçilik alacaklarının tahsili amacıyla Ankara …. İş Mahkemesi’nin 2008/66 E. -2010/650 K.sayılı dosyasında görülen davada verilen kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, alacakların tahsili için şirket hakkında Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2013/5281 Esas sayılı ve Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2013/5496 Esas sayılı dosyaları ile takip başlatıldığını, borçlu şirketin 22/05/2012 tarihinde tasfiyeye girdiğinin ve davalının tasfiye memuru olarak atandığının, 30/05/2016 tarihli Genel Kurulda da şirketin tasfiye kapanışının yapılarak sicil kaydının silindiğinin öğrenildiğini, TTK’nın 541 vd.maddeleri ile 553.maddesine göre davalı tasfiye memurunun icra takibine konu alacaklardan sorumlu olduğunu belirterek davalı tasfiye memurunun haksız eylem ve işlemleri nedeniyle müvekkilini uğrattığı zararlardan fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, TTK’nın 560.maddesine göre davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, tasfiye ilanının 25/05/2012 tarihinde yapıldığını, davanın ise 22/05/2018 tarihinde açıldığını, davaya kabul anlamına gelmemek üzere müvekkilinin sorumluluğuna girebilmesi için, müvekkilinin kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusuru ile ihlal etmiş bulunması gerektiğini, somut durumda müvekkilinin yükümlülüklerini ihlal eden hiçbir davranışının olmadığını, davacının alacağına ulaşmasını engelleyecek herhangi bir kusurlu hareketinin de bulunmadığını, tasfiye sürecinin usulüne uygun şekilde yürütüldüğünü ve tasfiyenin sona erdirildiğini, bu süre içerisinde davacının alacağının şirketten tahsili hususunda gerekli özeni göstermediğini, üzerine düşen yükümlülük ve işlemleri yerine getirmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, 6102 Sayılı TTK’nın 553. maddesi uyarınca tasfiye memurunun sorumluluğu nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış Ankara …. İş Mahkemesi’nin 2008/66 Esas sayılı, Ankara …. İcra Dairesi’nin 2011/9297 Esas (Yeni 2013/5281 Esas) sayılı, Ankara …. İcra Dairesi’nin 2010/10966 Esas (Yeni 2013/5496 Esas) sayılı dosyaları dosyamız arasına alınmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; zamanaşımı, davalı tasfiye memurunun kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusuru ile ihlal edip etmediği, etmiş ise davacının zararına neden olup olmadığı, zarara neden olmuş ise tutarı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davalı vekili tarafından zamanaşımı definde bulunulmuş ise de, asıl borçlu şirketin 30/05/2016 tarihli Genel Kurul kararı ile tasfiye kapanışının yapıldığı, davanın ise 22/05/2018 tarihinde yasada öngörülen 2 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşıldığından zamanaşımı define itibar edilmemiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen 24/06/2020 tarihli raporda, davadışı…Hazır Beton Taşımacılık San. Tic. AŞ’nin ticari defter kayıtlarına göre, 31/12/2013 tarih ve 24 nolu yevmiye maddesinde, 431-Ortaklara Borçlar Hesabı borçlandırılarak, 335-Personele Borçlar Hesabı davacı …’a 53.225,81 TL alacaklandırıldığı, bu borcun önceki dönemlerden gelen bir borç olmadığı, bu borcun 01/01/2015 tarih ve 2 nolu yevmiye maddesinde 431-Ortaklara Borçlar Hesabına ortak tarafından ödendi şeklinde kayıt edilerek kapatıldığı, yapılan bu kaydın belgesiz bir kayıt olduğu ve bu dönemde davadışı şirkette Tasfiye Memuru olarak görev yapan davalı …’un davacı …’a olan borçtan haberinin olduğu, bununla birlikte, şirketin 2013-2014 ve 2015 yıllarında borca batık durumda bulunduğu, ayrıca tasfiye döneminde şirketin borç ödemesinde kullanılabilecek likit bir varlığınında söz konusu olmadığı, tasfiye memurunca şirket için borca batıklıktan dolayı iflas başvurusunda bulunmamakla birlikte, şirketin iflas etmiş olmasında dahi mevcut mali yapısı ile davacının alacağının ödenmesinin fiilen söz konusu olamayacağı açıklanmıştır.
Toplanan deliller ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde, dava dışı borçlu şirketin 22/05/2012 tarihinde tasfiyeye girdiği ve tasfiye memurluğuna davalının atandığı, 30/05/2016 tarihli Genel Kurulda şirketin tasfiye kapanışının yapıldığı, kaydının silindiği, şirketin 2013-2014 ve 2015 yıllarında borca batık durumda olduğu, tasfiye döneminde şirketin borç ödemesinde kullanılabilecek likit bir varlığının bulunmadığı, tasfiye kapanışının yapılmamış ve iflas etmiş olması halinde dahi davacının alacağının ödenme ihtimalinin olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:
Davanın REDDİNE,
492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davalı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili Av. …ile davalı vekili Av. … ‘nin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’ne İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/01/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …