Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/363 E. 2021/77 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/363 Esas – 2021/77
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/363 Esas
KARAR NO : 2021/77

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/05/2018
KARAR TARİHİ : 08/02/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 08/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı Vekili Dilekçesi: Müvekkilinin davalıya bir takım malzemeler satarak teslim ettiğini ve teslim ettiği malzemeler içinde faturaları keserek davalı şirkete teslim ettiğini, davalının faturadan ve cari hesaptan kaynaklanan borcunu müvekkiline ödememesi üzerine, davalı hakkında Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2016/21754 E. sayılı dosyası ile icra takibinde bulunduğunu, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini, belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı davaya cevap vermemiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; Taraflar arasındaki satım akdine dayalı alacağın ödenmediğinden bahisle yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemidir. Tarafların tacir olması nedeniyle mahkememiz görevlidir. Mahkememizin yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık: davacının takibe konu fatura nedeniyle alacaklı olup olmadığı, davacının sözleşmenin tarafı olan Filo Türk ile bir irtibatının bulunup bulunmadığı, davacının takip yapmakta haklı olup olmadığı, davacının haklılık durumuna göre var ise talep edebileceği alacak miktarına ilişkindir.
DELİLLER: Ankara …. İcra Dairesinin 2016/21754 Esas sayılı dosyası dosyamız içerisine kazandırılmış, alacaklısının dosyamız davacısı, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, alacaklı tarafından cari hesaptan kaynaklı 1.003,00 TL asıl alacağı olduğundan bahisle genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin 17/11/2016 tarihinde davalıya tebliğ edilmesi üzerine davalı tarafından 24/11/2016 tarihinde borcun tamamına itiraz edildiği, borca itirazın ve davanın yasal süresi içerisinde olduğu görülmüştür.
Davacı vekili alacağa konu faturaların suretlerini, cari hesap ekstresi suretlerini, abonelik sözleşmesi suretini ve Filotürk ile müvekkili şirketin birleşmesini gösterir Ticaret Sicil Gazetesi İlanının suretini delil olarak dosyaya sunmuştur.
Davalı tarafa muhtıra çıkartılmasına rağmen ticari defter ve kayıtlarını dosyaya sunmadıkları, yer ve ilgilisini bildirmedikleri görülmüştür.
Davacı davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi Nalan İlseven’den rapor alınmış, alınan 18/12/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre; davalı yanın yasal defterlerinin sahipleri lehine delil özelliğine haiz ve usulüne uygun bir şekilde tutulmadığı gibi, talep konusu faturalar ve/veya hizmetin davalıya teslimine dair herhangi bir davalı onayı taşıyan evrakın dosyada mevcut bulunmadığı, davacının 1.003,00 TL alacağının olup olmadığı hususunda takdirin mahkememize ait olduğu raporda mütala edilmiştir.
Davacı vekili, bilirkişi raporlarına itiraz ederek yeni bir bilirkişiden rapor alınmasını talep etmişse de, faturalarda araç takip sistemine ilişkin araç plaka bilgilerinin bulunmaması nedeniyle talebinin reddine karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Toplanan delillere, davacının ticari defter ve kayıtları, takibe konu faturalar ve alınan gerekçeli bilirkişi raporuna göre; takibin ticari hizmet sözleşmesi kapsamında düzenlenen faturalardan kaynaklı cari hesap alacağına dayalı olduğu, fatura düzenlenmesinin tek başına alacağın ispatına yeterli olmadığı, faturalarda yazılı bulunan hizmetin yerine getirildiği hususunun davacı tarafından yazılı delillerle ispatlanmasının gerektiği, dosyaya bu hususta sunulan yazılı bir delilin bulunmadığı, bu hali ile takibe konu faturada belirtilen hizmetin yerine getirildiği ve/veya faturaların davalıya teslim edildiği hususunun davacı tarafından yazılı delillerle ispatlanamadığı anlaşıldığından davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, red edilen miktar üzerinen hesap ve takdir edilen 1.003,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/02/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸