Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/328 E. 2022/859 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2017/328 Esas
KARAR NO : 2022/859

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/05/2017
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 2016 Temmuz ayına kadar düzenli şekilde ticari ilişki bulunduğunu, 15/07/2016 tarihinden sonra döviz kurlarında yaşanan aşırı oynama nedeniyle doların yükselmesine bağlı olarak ticari alışverişte ön görülemeyen zararların ortaya çıktığını, davalı şirketin alacaklarını döviz üzerinden talep ettiğini, davacının ise taraflar arasındaki anlaşmaya bağlı olarak belirlenen kur üzerinden ödemeyi istediğini, taraflar arasında davacı tarafından ödenmesine rağmen davacıya iade edilmeyen çek nedeniyle anlaşmazlık meydana geldiğini, davacı tarafından davalıya cari hesaba dayalı tüm borcun davalı elinde bulunan ödenen ve ödenmeyen çeklerin iade edilmesi koşulu ile ödeneceğinin bildirildiğini, davalı ile borçların ödenmesi ile ödenen ve ödenmeyen çeklerin iade edilmesi amacıyla… ilinde toplantı yapıldığını, yapılan toplantı sırasında ödenen ve ödenmeyen çeklerin hazır edilmemesi nedeniyle anlaşma sağlanamadığını, 16/01/2017 tarihinde taraflar arasında tecdit (yenileme) sözleşmesinin yapıldığını, sözleşme sonrasında davalı tarafından iade edilmeyen çekin bankaya ibraz edilerek karşılıksız işlemi yaptırıldığını, bu suretle davacının ticari itibarına zarar verildiğini, tecdit (yenileme) sözleşmesi kapsamında bakiye borcun 1.000.000,00 TL olduğu kararlaştırılmasına rağmen davalı tarafından davacının borçların ödenmesi amacıyla banka hesabında bulunan parayı bankadan aldığı anda çekin ibraz edilmek suretiyle karşılıksız işleminin yaptırıldığını, davalı tarafından davacı hakkında… … Dairesinin 2017/894 esas, 2017/1001 esas, 2017/1002 esas, 2017/1218 esas, 2017/1887 esas, 2017/1496 esas sayılı dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, karşılıksız çek nedeniyle şikayette bulunulduğunu belirterek davacının 110.000,00 USD (Amerikan doları), 110.000,00 USD (Amerikan doları), 100.000,00 USD (Amerikan doları), 270.000,00 TL, 270.000,00 TL, 50.000,00 TL bedelli çekler ile 52.631,94 USD (Amerikan doları) cari hesap bakiyesi nedeniyle ve… … Dairesinin 2017/894 esas, 2017/1001 esas, 2017/1002 esas, 2017/1218 esas, 2017/1887 esas, 2017/1496 esas sayılı dosyaları nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takiplerine konu çeklerin bankaya ibraz edildiğini, karşılıksız çıktığını ve vadesinde ödenmediğini, ödenmiş olan herhangi bir çek bedelinin ödenmesinin talep edilmediğini, davacının borcu Türk lirası olarak ödemeye ilişkin beyanlarının borcu ödememe niyetinin sonucu olduğunu, kötü niyetli ve dayanaksız olduğunu, TBK’nin 99/2-3 maddeleri uyarınca borcun ödeme günündeki rayiç üzerinden ülke parası ile ödenmesinin gerektiğini, çeklerin ödenmemesi üzerine USD (Amerikan doları) bedelli çeklere yönelik icra takiplerinde kanuna uygun şekilde fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden karşılığının ödenmesini talep edildiğini, borçların ödenmemesi nedeniyle kusurlu ve kötü niyetli olduğunu, taraflar arasında 16/01/2017 tarihinde düzenlenen protokol kapsamında 17/01/2017 günü saat 16:00’a kadar ödeme yapılmasının gerektiğini, protokolün borcun yenilenmesi niteliğini taşımadığını, protokolün mevcut borçların ödenmesine ilişkin hükümler içerdiğini, eski borçların sonlandırılmasına yönelik bir hüküm bulunmadığını, böyle bir iradenin de yer almadığını, takibe konu edilen çeklerin ibraz süresinin son günü beklenilmek suretiyle ibraz edildiğini belirterek davanın reddine, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; kambiyo senetleri ile cari hesap bakiyesi için başlatılan icra takipleri nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, icra dosyaları dosyamız arasına alınmış, bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır.
Davalı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu bilirkişi Burak FİLİZ tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 28/06/2016 tarihinde başladığı, 31/01/2017 tarihinde düzenlenen fatura sonrasında ticari ilişki kapsamında düzenlenen bir faturanın bulunmadığı, davalı ticari defter ve kayıtlarına göre davalının davacıdan 1.286.770,70 TL alacaklı olduğu hususlarının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu bilirkişi Vedat KAMAN tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında imzalanan 16/01/2017 tarihli protokol hükümlerinin yerine getirildiğine ilişkin dosya kapsamında herhangi bir bilgi veya belgenin bulunmadığı, protokolün tecdit (yenileme) sözleşmesi niteliğinde kabul edilmesi halinde davalı alacak miktarının 1.000.000,00 TL olduğu, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarına göre 31/12/2017 tarihi itibari ile davalıya 256.340,40 TL fazladan ödeme yapıldığının kayıtlı olduğunu, tarafların ticari defter ve kayıtları arasında oluşan farkın davalı defterlerinde kayıtlı bulunan çeklerin ödenmediğine ilişkin kayıt bulunmasından kaynaklandığını, davalı tarafından davacı adına 4.392.176,33 TL bedelli faturanın düzenlendiği, faturalara karşılık olarak davacı tarafından 3.105.404,73 TL ödeme yapıldığı, bu hali ile davalının davacıdan 1.286.771,60 TL (427.401,60 USD) alacağının bulunduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında borçlara karşılık düzenlenen ve icra takibine konu edilen çek bedellerinin USD (Amerikan doları) olması nedeniyle vade (keşide) tarihlerindeki kur dikkate alındığında ise bakiye borç miktarının 1.757.361,00 TL (473.711,86 USD) olduğu hususlarının tespit edildiği anlaşılmıştır.
İzmir … Dairesinin 2017/1496 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında “bakiye cari hesap alacağı” açıklaması ile 52.631,94 USD (Amerikan doları) alacağın ödenmesi için takip başlatıldığı, PTT tebligat sorgulama sonucuna göre borçluya ödeme emrinin 13/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından 16/02/2017 tarihli dilekçe ile takibe, borca ve ferilerine itiraz edildiği anlaşılmıştır.
… 2. İcra Dairesinin 2022/3659 esas (İzmir … Dairesinin 2017/1001 (2021/7781)) esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında “07/01/2017 keşide tarihli, 1336603 nolu, 110.000,00 USD (Amerikan doları) bedelli ÇEK” dayanak gösterilmek suretiyle icra takibi başlatıldığı, dayanak çekin keşidecisinin dosyamız davacısı, lehtarının dosyamız davalısı olduğu, çekin 17/01/2017 tarihinde bankaya davalı tarafından ibraz edildiği ve karşılığının bulunmadığının çek arkasına şerh düşüldüğü anlaşılmıştır.
… 2. İcra Dairesinin 2022/3660 esas (İzmir … Dairesinin 2017/1002 (2021/7782)) esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında “21/01/2017 keşide tarihli, C1-5606132 nolu, 270.000,00 TL bedelli ÇEK” dayanak gösterilmek suretiyle icra takibi başlatıldığı, dayanak çekin keşidecisinin dosyamız davacısı, lehtarının dosyamız davalısı olduğu, çekin 23/01/2017 tarihinde bankaya davalı tarafından ibraz edildiği ve karşılığının bulunmadığının çek arkasına şerh düşüldüğü anlaşılmıştır.
İzmir … Dairesinin 2017/894 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında “14/01/2017 keşide tarihli, 1336604 nolu, 110.000,00 USD (Amerikan doları) bedelli ÇEK” dayanak gösterilmek suretiyle icra takibi başlatıldığı, dayanak çekin keşidecisinin dosyamız davacısı, lehtarının dosyamız davalısı olduğu, çekin 19/01/2017 tarihinde bankaya davalı tarafından ibraz edildiği ve karşılığının bulunmadığının çek arkasına şerh düşüldüğü anlaşılmıştır.

… 29. İcra Dairesinin 2017/21059 esas (İzmir … Dairesinin 2017/1887 esas) sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında “04/02/2017 keşide tarihli, C1-5606134 nolu, 50.000,00 TL bedelli ÇEK” dayanak gösterilmek suretiyle icra takibi başlatıldığı, dayanak çekin keşidecisinin dosyamız davacısı, lehtarının dosyamız davalısı olduğu, çekin 06/02/2017 tarihinde bankaya davalı tarafından ibraz edildiği ve karşılığının bulunmadığının çek arkasına şerh düşüldüğü anlaşılmıştır.
… 29. İcra Dairesinin 2022/3708 (2017/21060) esas (İzmir … Dairesinin 2017/1218 esas) sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında “28/01/2017 keşide tarihli, C1-5606133 nolu, 270.000,00 TL bedelli ÇEK” dayanak gösterilmek suretiyle icra takibi başlatıldığı, dayanak çekin keşidecisinin dosyamız davacısı, lehtarının dosyamız davalısı olduğu, çekin 30/01/2017 tarihinde bankaya davalı tarafından ibraz edildiği ve karşılığının bulunmadığının çek arkasına şerh düşüldüğü anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 16/01/2017 tarihli protokolün incelenmesinde, davacı tarafından borcuna karşılık olarak keşide edilen ve davalıya teslim edilen dava konusu 07/01/2017 vade tarihli, 1336603 nolu 110.000,00 USD bedelli (İzmir … Dairesinin 2017/1001 esas sayılı dosyasında takibe konu edilen), 14/01/2017 vade tarihli, 1336604 nolu 110.000,00 USD bedelli(İzmir … Dairesinin 2017/894 esas sayılı dosyasında takibe konu edilen), 21/01/2017 vade tarihli, 5606132 nolu, 270.000,00 TL bedelli(İzmir … Dairesinin 2017/1002 esas sayılı dosyasında takibe konu edilen), 28/01/2017 vade tarihi, 5606133 nolu, 270.000,00 TL bedelli (İzmir … Dairesinin 2017/1218 esas sayılı dosyasında takibe konu edilen), 04/02/2017 vade tarihli, 5606134 nolu, 50.000,00 TL bedelli (İzmir … Dairesinin 2017/1887 esas sayılı dosyasında takibe konu edilen) çekler ile dava konusu edilmeyen 31/12/2016 vade tarihli, 1336602 nolu, 100.000,00 USD bedelli çeklere karşılık olmak üzere davacı borçlu tarafından 17/01/2017 günü saat 16.00’a kadar 1.000.000,00 TL ödenmesinin ve davacı borçlu tarafından belirtilen zamana kadar belirlenen ödeme ile kur farkı alacağının ödenmesi karşılığında davalı alacaklı tarafından fatura düzenlenerek davacıya gönderilmesi halinde protokol kapsamındaki çekler ile cari hesap nedeniyle borcun ödenmiş sayılacağının ve protokolün 3. maddesi ile ise tarafların protokol şartlarına uymaması halinde protokol kapsamında belirlenen miktar ile bağlı kalınmayacağının kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun Borçların ve Borç İlişkilerinin Sona Ermesi, Zamanaşımı – Sona Erme Hâlleri – Asıl borca bağlı hak ve borçların sona ermesi başlıklı 131/1. maddesi “Asıl borç ifa ya da diğer bir sebeple sona erdiği takdirde, rehin, kefalet, faiz ve ceza koşulu gibi buna bağlı hak ve borçlar da sona ermiş olur.” hükmünü, İbra başlıklı 132/1. maddesi “Borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesiyle tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir.” hükmünü, Yenileme – Genel olarak başlıklı 133/1. maddesi “Yeni bir borçla mevcut bir borcun sona erdirilmesi, ancak tarafların bu yöndeki açık iradesi ile olur.” hükmünü, 133/2. maddesi “Özellikle mevcut borç için kambiyo taahhüdünde bulunulması veya yeni bir alacak senedi ya da yeni bir kefalet senedi düzenlenmesi, tarafların açık yenileme iradeleri olmadıkça yenileme sayılmaz.” hükmünü, Cari hesaplarda başlıklı 134/1. maddesi “Çeşitli kalemlerin bir cari hesaba sadece kaydedilmiş olması, borcun yenilenmiş olduğu anlamına gelmez.” hükmünü, 134/2. maddesi “Ancak, hesabın kesilmiş ve hesap sonucu diğer tarafça kabul edilmiş olması durumunda, borç yenilenmiş olur.” hükmünü içermektedir.
Toplanan deliller ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 28/06/2016 tarihinde başlayan ve 31/01/2017 tarihinde sona eren şekilde ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafından ticari ilişki kapsamında faturalar düzenlendiği, davacı tarafından, düzenlenen faturaların içeriğinde yazılı bulunan işin yapılmadığı, malın teslim edilmediği yönünde herhangi bir iddianın bulunmadığı, tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine göre, davalı tarafından düzenlenen fatura miktarının 4.392.176,33 TL, buna karşılık davacı tarafından yapılan ödeme miktarının ise 3.105.404,73 TL olduğunun ve bu hali ile 31/12/2017 tarihi itibari ile davacının davalıya 1.286.771,60 TL (427.401,60 USD) borcunun bulunduğunun tespit edildiği, taraflar arasında 16/01/2017 tarihli protokol kapsamında davacı tarafından edimlerin yerine getirildiğine ilişkin herhangi bir bilgi veya belgenin bulunmadığı gibi bu yönde bir iddianın da olmadığı, protokolün bir bütün olarak değerlendirmesi sonucunda ise TBK’nin 133. maddesinde yazılı borcun yenilenmesine ilişkin şartların gerçekleşmediği, protokolün borcun yenilenmesi niteliğinde bulunmadığı, şartlı olarak borcun sona erdirilmesine ilişkin hükümler içerdiği, davacı tarafından taraflar arasında oluşan ticari ilişki kapsamında davalı tarafından icra takibine konu edilen cari hesaba dayalı borçlar ile karşılıksız çeklere dayalı borçların ödendiğine ilişkin herhangi bir ödeme belgesinin dosya kapsamına sunulmadığı, alınan bilirkişi raporuna göre ise davacının davalıya cari hesaba dayalı olarak ve ödenmeyen davaya konu çekler nedeniyle borcunun bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiş, davacı vekilinin icra takibinin durdurulması talebi kabul edilmediğinden davalı vekilinin tazminat talebi de reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davanın REDDİNE,
Davalı tarafın %20 tazminat talebinin REDDİNE,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 36,260,52 TL harçtan mahsubu ile bakiye 32.179,82‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davalı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 205.164,6 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalı vekili olduğunu beyan eden Av. HÜSEYİN TUYGUN ‘un yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’ne İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/12/2022

Başkan …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Katip …
✍e-imzalı