Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/307 E. 2021/608 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/307 Esas
KARAR NO : 2021/608

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
DAVALILAR : 1- … – … …
2- … – … …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/03/2015
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
KARAR YAZMA TARİHİ : 30/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı…arasında 16/03/2015 tarihli alt yüklenici eser sözleşmesi olduğunu, diğer davalı …’in de bu sözleşmeye daha sonra müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, sözleşeme gereğince müvekkilinin TCK 14. Bölge Müdürlüğü tarafından ihale edilen Bozoyik Kütahya Ayrımı Köprülü Kavşak toprak işleri Sanat Yapıları ve Üst Yapı işlerinin yapılması işlerini üstlendiğini, müvekkilinin hak edişleri düzenleyerek faturaları kesitiği halde Davalının Sözleşmenin 10. maddesi gereğince kararlaştırılan sürede ödemesi gereken 2.252.134,80 TL alacaktan 2.060.049,53 TL sini ödediğini, 192.085,27 TL sini ödemediğini, bu nedenle Ankara …Müdürlüğünün 2013/4167 E sayılı dosyasından yapılan takibe de itiraz ettiklerini, belirterek itirazın toplam alacak üzerinden iptali ile 192.085,27 TL üzerine takip tarihinden itibaren yasal faiz işletimesine ve inkar tazminatına karar verilmesini talep ettiği, Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde, Müvekkili… ile dava dışı Karayolları Genel Müd. 14. Bölge Müdürlüğü arasında 20/02/2009 tarihli Bozüyük Kütahya 4 Bölge Hudut Yolu Söğüt Kavşağı Toprak işleri ve sanat yapıları ve üst yapı işlerine ilişkin sözleşme yapılarak bu işleri müvekkilinin üstlendiğini, işlerin yarısını müvekkilinin tamamlamasından sonra 16/03/2010 tarihinde alt yüklenici sözzleşmesi ile müvekkillinin davacı ile alt yüklenici sözleşmesi imzalayarak, işleri davacıya yüklediğini, diğer müvekkili …’in de, davacının …’den olan alacaklarına kefil olduğunu, Davacının işin ortasında işi yüklenmesi nedeniyle 6. hak edişten itibaren fatura kesmeye başladığını, müvekkilinin dava dışı idare ile 11. hak ediş yapılarak kesin kabul yapıldıktan sonra davacının kesin hesap yapılmak üzere davet edilmesine rağmen davetleri kabul etmediğini, bu nedenle taraflar arasında kesin hesap yapılmadığını, Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 9. maddesinde “idare ile müvekkil arasındaki sözleşmenin aynen uygulanacağının kabul edilidiğini, idare ile yapılan sözleşmenin 32. maddesinde ise kesin hesap yapılmadıkça yapılan iş kalemlerinin tamamının ödemeyeceğinin kararlaştırıldığını, Bu nedenle taraflar arasında cari hesaplaşmanın yapılmadığını, Davacının edimlerini süresinde yerine getirmediğini, 04/09/2010 tarihinde bitirilmesi gereken işi zamanında teslim etmediğini, bu nedenle davacıya 24/09/2010 tarihinde ihtarname keşide ettiklerini ve bu ihtarname ile davacıya 30.000,00 TL gecikme cezası kestiklerini ve bunun hak edişinden kesileyeceğinin ihtar ediliğini, bu durumun sözleşmede sabit olduğunu,aynı iihtarname ile işin 10 gün içersinde bitirilmesinin ihtar ediğini, Ayrca sözleşmede bulunmamasına rağmen davacıya 109.000 TL avans ödemesi yaptıklarını, bunun da hak edişten düşüleceğinin bildirildiğini, Yine Sözleşmenin 13. maddesi gereğince Davacının SGK ya bildirmesi gereken işçilik miktarının SGK’ya bildirilmediğinin tespit ediliğini, bunlarında da sözleşmenin 12. maddesi gereğince Hak edişten düşülebileceğini, davacının sözleşmenin 15. maddesine rağmen bu belgeleri ibraz etmesi gerektiğinin kendisine ihtar ediliğini, Davalının belirtilen hususlarda gönderilen ihtarnameye itraz etmeyerek çaılşmaya devam ettiğini, işin geçici kabulünün 11/11/2010, kesin kabulünün ise 09/12/2011 tarihinde yapıldığını, sonuç olarak davacının sözleşme birim fiyatlarını sözleşmeye aykırı olarak hesapladığını ve fazla ödeme alındığını, fiyat farklarının sözleşmeye aykırı olarak fiyatları şirşirdiğini, yapılan hesaplamanın sözleşmenin 5. maddesine aykırı olduğunu, bu nedenle müvekkilince 153.981,50 TL fazla ödeme yapıldığını, Sözleşmedeki edmin süresinde yerine getirilmemesi nedeniyle müvekkilinin iş sahibi idareden alacağından sözleşme gereğince davacıya 86.529,02 TL gecikme cezası uygulandığını ve hak edişinden kesildiğini, Alt yüklenici sözleşmesinin 8. Maddesinde işin 04/09/2010 tarihinde bitirilmesi gerekirken 11/11/2010 tarihinde bitirilmesi nedeniyle 68 günlük gecikme cezası 75.546,31 TL nin davacı tarafından müvekkiline ödenmesi gerektiğini, davacının SGK ya ödenmesi gereken işçilik bedellerini ödememesi nedeniyle müvekkilinin hak edişinden 46.390,83 TL TL kesildiğini, ayrıca sözleşme bedeli üzerinden yapılacak ölçümleme ile eksik işçilik bedelinin tahakkuk edileceğini bu miktarından 10.419,33 TL olacağını ve buna göre toplam 56.810,16 TL müvekkiline ödenmesi gerektiğini, Ayrıca müvekkilinin SGK iişiğinin kesilmemesi nedeniyle halen idarenen 221.000,00 TL kesin teminat mektubunu alamadığını, bu miktarından davacının hak edişlerinden düşülmesi gerektiğini, Davacının sözleşmenin 12. Maddesi gereğince dava dışı idare tarafından hak edişlerinden kesilen damga vergisini davacının ödemesi gerekirken 18.168,62 TL yi ödemediğini, bu rakamlar nazara alındığında davacının değil müvekkilinin alacaklı olduğunu idda ettiği, davacı vekilinin cevaba cevabında kesin hesap yapmaya davalı …’in yanaşmadığını telefonara çıkmadığını, müvekkilinin davalı … ile dava dışı idare arasındaki sözleşmeyi kabul etmiş ise de yüklenici ile alt yüklenici arasında hak edişlerdenden ve temiantlardan bahsedilmediğini bu konuda yazılı madde bulunmazken hak edişlerin yapldığını ve her hak edişte eksik ödemler nedeniyle işin müvekkili tarafından 2 gün dudurulduğunu, bunun üzerine …’in kefaleti üzerine müvekkilinin çalışmaya devam ettiği, müvekkiline hiç bir zaman avans verilmediğini, sadece ilk hak edişten 10 gün önce 30.000 TL borç verildiği ve bununda ilk hak edişten kesildiğini, diğer hak edişlerin ise hiç bir zaman tamamının müvekkiline ödemediğini, bu nedenle müvekkilinin Davalı …’in kefiilliğini 12/07/2010 tarihinde 7 ayda alacağını alamaması nedeniyle istediğini, Sözleşmenin 15. maddesindeki belgelere dayanmasını haksız olduğunu, müvekkilinin hiç bir işçisinin idareye yahut, davalıya müracaatının olmadığını, müvekkilinin parasını alaması nedeniyle işi durdurduğunu ve …’in kefil oması nedeniyle devam ettiğini, Hak edişlerin birim fiyatlandırmasının sözleşmeye uygun olduğunu, Davalının idare ile yaptığı sözleşmenin 9. maddesi gereği davacının 6-7-8-9-10 nolu hak edişlerden SGK tarafından kesilen miktarı müvekkilinden kestiğini, oysaki sözleşmenin noter tasdikli olmadığından damga vergisi kesilmediğini, hak edişlerden ise sözleşme gereği kesinti yapılması gerekiyor denilir ise bu kesintinin yapılarak ilgili yerlere ödenmesi gerektiğini, davalının ise bu şekilde bir kesinti yaparak ilgili yerlere ödeme yapmadığını, davalının takipte bunlara ilişkin itirazının olmadığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacının avukatına çıkartılan davetiyenin vekilin meslekten ayrılma nedeniyle pasif konumda olması nedeniyle dosyada görülmediği, dosyaya eklenemediği ve adına tebligat çıkartılamadığı anlaşıldı.
Davacı adına avukatı …’nin çekilmesine dair şerhli davetiye tebliğ edilmesine rağmen duruşmayı takip etmediği anlaşıldı.
Davada 28/06/2021 tarihinde duruşma yapılmasına karar verilmiş, davacı vekili duruşmaya gelmemiş, mazeret dilekçesi de göndermemiş ve dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve süresi içerisinde yenilenmemiştir.
Taraflarca işlemden kaldırılması sonrasında HMK’nun 150 maddesi gereğince yasal süresi içersinde yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davanın HMK’nun 150 maddesi gereğince, işlemden kaldırılmasından sonra yasal süresi içersinde yenilenmediğinden, 29/09/2021 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, davacı tarafından yatırılan 3.280,34 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 3.221,04 TL’nin karar kesinleştiğinde isteği halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre 21.895,97 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nun 333 ve Gider Avans Tarifesinin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/09/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸