Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/82 E. 2023/735 K. 07.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/82 Esas – 2023/735
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/82 Esas
KARAR NO : 2023/735

HAKİM : ….
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVA İHBAR OLUNAN : …

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 31/01/2023
KARAR TARİHİ : 07/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … A.Ş.’nin maliki olduğu … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 03/04/2020 ve 03/04/2021 tarihleri arasında ZMMS poliçesi ile güvence altına alındığını, … plakalı aracın 31/12/2020 tarihinde … isimli sürücünün yönetiminde …. Bulvarında seyir halinde iken dava dışı … isimli şahsa ait … plakalı araca çarparak maddi hasarlı trafik kazasına neden olduğunu, ancak sürücünün kaza akabinde olay yerinde durmayarak uzaklaştığını, Sigorta Tahkim Komisyonunda yapılan yargılama sonunda 15/11/2021 tarihli …. sayılı ilamda müvekkil şirket aleyhine 41.000,00 TL tazminata 1.638,50 TL giderine ve 1.226,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesine verilen kararın …. sayılı dosya ile icraya konulduğunu ve müvekkili tarafından ödeme yapılmak zorunda kalındığını belirterek, kazada hasar gören … plakalı araçtaki hasardan ötürü, müvekkili şirket tarafından ödenen toplam 56.604,47 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle faiz talebine, faizin türü, faizin başlangıç tarihine ve miktarına, husumete, yetkiye, zamanaşımı def’i ve hak düşürücü süreye ilişkin itirazları ile birlikte huzurdaki davanın tümüyle haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, müvekkili şirketin olayın oluşunda ve meydana gelen sonuca etki eder hiç bir kusuru bulunmadığını, taraflarına izafe edilebilecek hiç bir kusur ve sorumluluk söz konusu olmadığını, hiç bir şekilde müvekkili şirketin ihmal derecesinde dahi bir kusurunun bulunduğunu kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafın tazminat taleplerinin haksız olup, sebepsiz zenginleşmeye yönelik olduğunu,
davanın … plakalı araç sürücüsü … isimli şahsa da ihbar edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Taraflarca dayanılan tüm deliller toplanmış, poliçe ve hasar dosyası ile uyuşmazlık konusu … plakalı aracın tramer ve trafik tescil kayıtları,…. sayılı takip dosyası sureti celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davalı tarafından yetkiye itiraz edilmiş ise de 6100 sayılı HMK md. 6 gereğince mahkememizin yetkili olduğu açık olduğu gibi dava tarihi itibariyle dolan bir zamanaşımı veya hak düşürücü süre de bulunmadığından davalının bu itirazlarının da reddi gerekmiş, husumet itirazı ise esasa ilişkin olup işin esasına geçilerek yapılan yargılama sonunda husumetin varlığının sabit olduğu görülmekle aşağıdaki şekilde inceleme yapılmıştır.
22/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “… plakalı araç/kamyon sürücüsü …’in yukarıda açıklanmaya çalışıldığı üzere 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 46/b, 46/c, 56/a-1, 84/j madde bentleri ile Trafik Yönetmeliğinin 94/b,94/c ile 157/a-10 madde bentlerine aykırı hareketleri ve trafik kazasına sebep olmakla olayda tam etken ve %100, yüz oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç/otomobil sürücüsü … …’nın kural ihlalinin olmaması ile olayı önlemek için alabileceği bir tedbirin bulunmaması nedeniyle olayda etken olmadığı ve kusursuz olduğu; Düzenlenen Ekspertiz raporu ile aracın hasarlı haldeki fotoğrafları incelendiğinde aracın onarımının ekonomik olmadığı pert – total işlem görmesinin yerinde olacağı, aracın serbest piyasa rayiç bedelinin 110.000,00TL, hasarlı hali ile edebileceği sovtaj bedelinin 55.000,00TL hasar miktarının 55.000,00TL olabileceği, yapılan piyasa araştırmalarından anlaşılmış, Ekspertiz raporuna iştirak edilmiş, Pert Total işlem ile hasar miktarı (110.000,00TL – 55.000,00TL = 55.000,00TL) 55.000,00TL olarak hesaplanmıştır. Olay tarihi 31/12/2020 tarihinin poliçe vadesi içinde olduğu, Maddi Zarar Araç Başı Limit 41.000,00TL sigorta bedeli olduğu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik Sigortası) Sigorta Poliçesi teminat kapsamında olduğu tespit edilmiştir. Bu kapsamda olayda zarara uğrayan dava dışı … plakalı aracın hasarı için davacı sigorta şirketince …. 15/11/2021 -…. İtiraz Hakem Heyeti Kararının 6.SONUÇ bölümünde “…2-Ödenmesine karar verilen 41.000,00TL’nin 30/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı sigortacıdan tahsil edilerek başvurucuya verilmesine,…” karar verilmiş …. Esas dosyası için 03/03/2022 tarihinde 16.637,30TL ve 17/03/2022 tarihinde 37.969,58TL ödeme yapıldığı ödemeye ilişkin icra dairesi tahsilat makbuzlarından anlaşılmıştır. Yukarıda yapılan tespit ve bilgiler doğrultusunda; sürücü …’in ifadesine göre korku ve panik ile olay yerinden ayrılmış olmasının Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.4 Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı “f-) Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde,” bendi kapsamında olduğu kanaatine varılması halinde rücu şartlarının oluşmuş olacağı, kapsam dışında olduğu kanaatine varılması halinde rücu şartlarının oluşmayacağı kanaate varılmış Sayın Mahkemenin takdirlerine bırakılmıştır.” yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
Dava, Karayolları Zorunlu Sorumluluk Sigortası kapsamında sigortalı aracın üçüncü kişiye verdiği zarar nedeniyle yapılan ödemenin, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre sigortalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davacı sigorta şirketi, davalının meydana gelen kaza sonrasında olay yerini terk ettiğinden ve kazaya kusuru ile sebep olduğundan bahisle sözleşmeye dayalı olarak, üçüncü kişiye ödediği zarar bedelini davalıdan rücuen istemiştir.
Davacı sigorta şirketinin, davalıya ait aracın ZMMS poliçesini tanzim ettiği ve kaza sonrasında araç sürücüsünün kaza mahallinden ayrıldığı, dosya kapsamından sabittir. Uyuşmazlık, davalı sigortalıya ait araç sürücüsünün kaza mahallinde durmamasının olay yeri terk niteliğinde olup olmadığı, olay yerini terk etmiş ise, terk etmesinin tek başına rücu için yeterli olup olmadığına ilişkindir.
KTK’nun 95. maddesinde, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigortacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabileceği öngörülmüş olduğundan, sigorta sözleşmesinin tarafı (akidi) olan sigorta ettiren davalı, sigorta poliçesinin ve sigorta genel şartlarının kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmekle yükümlüdür. Sigorta sözleşmesine dayalı rücu davalarında, tarafların yükümlülüklerinin belirlenmesinde, taraflar arasındaki ilişkinin sözleşme ilişkisi olması nedeniyle, poliçe ve poliçenin tanzim tarihinde yürürlükte bulunan sigorta genel şartları nazara alınır. Somut olayda, davacı ile davalı arasında tanzim edilen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası 04/04/2020 başlangıç tarihli olup bu tarihte geçerli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın “B.4. Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortanın Sigortalıya Rücu Hakkı” başlıklı maddesinin (f) bendi kapsamında sigortalı, sürücünün olay yerini terk etmiş olması durumda ancak; bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitmesi, bedeni hasara neden olsun veya olmasın can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu hallerde ilgili maddeden kaynaklanan sorumluluklardan kurtulur. Davacının talebi, genel şartlar “B.4-f” maddesi gereğince sürücünün olay yerinin terkine dayalı olduğundan, olay yerini terkin zorunlu nedenlerden kaynaklanmamış olması halinde davacı, zarar görene yapmış olduğu ödemeyi, sorumlu olduğu “gerçek zarar” ile sınırlı olarak, sigortalısından talep edebilir.
Somut olayda; sigortalı araç sürücüsünün 31/12/2020 günü … plakalı araca çarptıktan sonra olay yerinden ayrıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davalının tedavi amaçlı kaza mahallinden ayrıldığına yönelik savunması olmadığı gibi, can güvenliği yahut zorunlu bir sebeple kaza mahallinden ayrıldığını da kanıtlayamamıştır. Buna göre davalıya ait araç sürücüsünün olay yerini terk etmiş olmasına göre ZMMS Genel Şartları “B.4.f” maddesi gereğince davacının, sigortalısına rücu hakkı bulunduğundan, davacının yapmış olduğu 54.606,88 TL tutarlı hasar ödemesini, ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan talep etmekte haklı olduğu, zira davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğinden ödeme gününden itibaren davacının avans faizi talep edebileceği (Emsal: …. sayılı ilamı), bu minvalde davacı tarafından ödenen 54.606,88 TL’nin 16.637,30-TL’sine 03/03/2022 ödeme tarihinden, 37.969,58-TL’sine 17/03/2022 ödeme tarihinden avans faizi işletilmesi gerektiği, davacı tarafından talep edilen 1.997,59 TL bakımından ise haklılığın, yasal süresinde ve usulüne uygun delillerle kanıtlanamadığı sonuç ve kanaatine varılarak, son tahlilde davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; 54.606,88 TL’nin 16.637,30-TL’sine 03/03/2022 tarihinden, 37.969,58-TL’sine 17/03/2022 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,
3-Alınması gereken 3.730,19 TL harçtan peşin alınan 966,67 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.763,52 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 966,67 TL başvurma harcı, 179,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.146,57 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 182 TL tebligat ve müzekkere gideri, 3.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.682,00 TL masrafın davanın kabul ret oranına göre 3.552,06 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği …. tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 3.120,00 TL arabulucu ücretinin arabulucu ücretinin kabul ve red oranına göre 3.009,89 TL’sinin davalıdan, 110,11 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 1.997,59 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile …. Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
07/11/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸