Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/372 E. 2023/378 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 13. …MAHKEMESİ
T.C.

13. …MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ … 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2023/372 Esas
KARAR NO : 2023/378

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVALI : … – … …

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 17/05/2023
KARAR TARİHİ : 25/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından davacı aleyhine … sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, icra takibine konu edilen evrakın adi evrak niteliğinde olduğunu, her ne kadar söz konusu belgede davacı alacaklıya belli vadelerde ödeme yapacağı yazılı ise de söz konusu evrakın sahte olduğunu, bu belgeye göre davacı, davalıya 12.08.2020 tarihinde 3.250.000,00 TL,15.01.2021 tarihinde 4.250.000,00 TL, 15.04.2021 tarihinde 2.250.000,00 TL, 16.07.2021 tarihinde 900.000,00 TL ödeyeceğini, ancak söz konusu belgenin sahte olduğunu, davacının alacaklı görünen tarafı tanımadığını belirterek ileride davacının önlenemeyecek zararlara uğramaması adına İİK m.72/3 uyarınca icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın kabulü ile davacının … sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, davalı taraf kötü niyetli olduğundan dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere davacı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı yan hakkında başlatılan ilamsız takibe konu adi belgenin sahte olduğunu belirterek menfi tespit talebinde bulunmuştur.
… Müdürlüğüne yazılan yazı cevabında davalının sicil kaydına rastlanmadığının bildirildiği, … …yazı cevabında davalının şahsi mükellefiyetinin bulunmadığının bildirildiği görülmüş, … … sayılı takip dosyası temin edilmiştir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya …Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı, ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Buna göre işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmeyecektir.
Yine aynı kanunun 11. maddesinde “Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, …Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilir.” 15. maddesinde de “İster gezici olsun ister bir dükkanda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedeni çalışmasına dayanan ve geliri 11’inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır“ düzenlemesi bulunmaktadır.
TTK 4. Maddesinde her iki tarafında ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda ve maddenin birinci fıkrasının b,c,d,e ve f bendlerinde belirtilen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava olarak sayılmış olup menfi tespit talebine ilişkin somut uyuşmazlığın TTK 4. maddesinde sayılan ticari davalardan olmadığı ve davalı …’ın tacir vasfının bulunmadığı anlaşılmakla genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanında bulunan iş bu dava yönünden TTK 4-5/3 ve HMK 2 maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniye dava dilekçesinin HMK 114/1-c,115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal 2 haftalık sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli … NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
5-Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
6-Gerekçeli karar tebliği sayılmamak ve yasal süreleri etkilememek kaydıyla HMK 27/2-a maddesi kapsamında hüküm özünün derhal taraflara bildirilmesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile karar verildi.
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 25.05.2023

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …