Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/312 E. 2023/370 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/312 Esas
KARAR NO : 2023/370

HAKİM : … …

KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – ….

DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 16/12/2022
KARAR TARİHİ : 17/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; Davalı, dava dışı borçlu … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhinde … numaralı takip dosyası ile 500.000,00 TL asıl alacak,
8013,70 TL işlemiş faiz bakımından takip başlattığını, davacı, … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şirketinin
yetkilisi olduğunu, davacı 2020 yılında …’ya yerleşmiş olup o
tarihten itibaren yaşamını yurtdışında devam ettirdiğini, bu durumdan haberdar olan davalı alacaklı, hiçbir sebep ve gerekçe
göstermeksizin soyut bir şekilde davacının dava dışı borçlu şirket … Tekstil
San. ve Tic. Ltd. Şti’ne borcu olduğundan bahisle … Müdürlüğünden … adına 89/1
ihbarnamesi çıkartılmasını talep ettiğini, talebi kabul eden … Müdürlüğü davacı adına 89/1 haciz ihbarnamesi çıkarmış, davacının yurtdışında olduğu posta memuru tarafından tespit edilmesine rağmen
ihbarname Tebligat Kanunu 21. Maddesine göre 24.11.2019 tarihinde muhtara usulsüz olarak
teslim edildiğini, davalı bunun üzerine ikinci haciz ihbarnamesi gönderilmesi için talepte
bulunmuş, talep üzerine çıkarılan ikinci haciz ihbarnamesi o tarihlerde …’de ziyaret
amacıyla bulunan davacıya tebliğ edildiğini, İlk ihbarnamenin usulsüz tebliğ edildiğinin anlaşılması ve buna bağlı
olarak çıkarılan ikinci ihbarnamenin hükümsüz olduğu gerekçesiyle tarafımızca Şikâyet yoluna
gidildiğini, … . sayılı dosyasında
görülen şikâyetimiz Mahkemenin …. numaralı 15.03.2021 tarihli karar ile
kabul edilmiş ve ikinci haciz ihbarnamesi iptal edildiğini, davalı alacaklının istinaf başvurusu neticesinde … sayılı ilamı ile
ilk derece Mahkemesinin kararı kaldırıldığını, karar tarafımızca temyiz edilmiş olup henüz
kesinleşmediğini, kararın kaldırılması üzerine davalı alacaklı 89/3 ihbarnamesi
gönderilmesini talep etmiş, bu ihbarname tarafımıza 05.12.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davacı dava dışı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.
şirketinin yetkilisi olup, şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı gibi aksine şirketten alacaklı olduğunu belirterek davacının dava dışı takip borçlusu …
Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti’ne 24.11.2020 tebliğ tarihli 89/1 haciz
ihbarnamesinde, 15.01.2022 tarihli 89/2 haciz ihbarnamesinde ve
30.11.2022 tarihli 89/3 haciz ihbarnamesinde gösterilen miktarlarda
borcu olmadığının tespitine ve kötüniyetli davalı alacaklı aleyhinde %20’den az olmamak üzere
kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edilmesine rağmen yargılamaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE: Mahkemenin görevli olması Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 114/1-c maddeye göre dava şartıdır. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir (HMK 1. md.) “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.” (HMK 115. md.).HMK 137, 138 ve 140. maddedeki ön inceleme aşamasında dava şartlarının inceleneceğine dair düzenlemeler, henüz incelenmemiş ise tahkikata geçilmeden önce dava şartlarının incelenmesi zorunluluğunu belirtmekte olup görev yönünden bu incelemenin en erken değil, en geç ne zaman yapılması gerektiğini göstermektedir. Konuya ilişkin HMK 138. maddenin Kanun gerekçesi şöyledir: “Usule ilişkin hususlar, şeklî nitelik taşıdıklarından yargılamanın başında, dosya üzerinden de incelenerek karara bağlanabilir. Ancak, mahkeme, kararını vermek için tarafların dinlenmesine ihtiyaç duyuyorsa, bunu da tahkikat aşamasında değil, ön inceleme oturumunda yapacaktır. Böylece dava şartları ve ilk itirazlarla ilgili sorunların, en geç tahkikat başlamadan, ön inceleme duruşması sonunda karara bağlanması amaçlanmıştır.” Bu gerekçe ile de her aşamada görev hususunun incelenebileceğine açıklık getirilmiştir. Son tahlilde kanunda açıkça dava şartlarının her aşamada mahkemece kendiliğinden araştırılacağı düzenlendiğinden henüz taraflara tebliğ yapılmadan tensip aşamasında dahi mahkemenin görevsiz olması halinde usulden red kararı verilmesinin mümkün olduğu anlaşılmaktadır (… sayılı ilamı).
Bu bağlamda somut olaya gelince; iddianın ileri sürülüş şekline göre dava, 2004 sayılı … ve İflas Kanununun 89/3. maddesi kapsamında borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit davasıdır.
İİK’nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi, “..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu … dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı … dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı … dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, … takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili … dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri … işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur…” hükmünü içermektedir. Bu hükümde belirtilen mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamaktadır. Ancak İİK’nin 89/3. maddesi kapsamında açılan davalarda mahkemenin görevinin belirlenmesi sırasında dayanak takibin türünün dikkate alınması da mümkün değildir. Dayanak takibin türüne göre görevli mahkemenin belirlenmeye çalışılması halinde tüketici işlemi nedeniyle düzenlenen kambiyo senetlerine ilişkin takip nedeniyle açılan davalarda Tüketici Mahkemesinin, tüketici işlemi dışında düzenlenen kambiyo senetlerine ilişkin takip nedeniyle açılan davalarda Asliye Ticaret Mahkemesinin, genel hükümlere göre açılan takiplere ilişkin davalarda tarafların sıfatlarına ve takip konusuna göre Asliye Hukuk, Asliye Ticaret, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerinin, mahkeme ilamına dayalı olarak açılan davalarda dayanak ilamı veren mahkemenin (…) görevli olması sonucunu doğuracağı, ceza mahkemeleri tarafından verilen kararlarda katılan yararına hükmedilen vekalet ücreti yönünden yapılan takiplerde ise görevli hukuk mahkemesinin hangisinin olacağı hususunun bu yolla tespitinin mümkün olmayacağı, sonuç olarak dayanak takibin türüne göre görevli mahkememin belirlenmeye çalışılması halinde tereddütler ortaya çıkacağı ortadadır. Bu bağlamda; İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir (İİK’nin 89/3. maddesi kapsamında verilen kararların istinaf incelemesini yapmakla görevli ….. sayılı ilamları ve benzer yönde …, … ve …).
Sonuç olarak tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme neticesinde, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişkinin mevcut olmadığı, dava dışı asıl borçlu ile davalı alacaklı arasındaki ilişkiye göre görevli mahkemenin belirlenmesine olanak bulunmadığı, davanın İİK’nin 89/3. maddesi kapsamında borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit davası olduğu ve 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde sayılan ticari davalar arasında yer almadığı, uyuşmazlığın takip hukukundan kaynaklanmakta olup görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması ve mahkememizin görevsiz olması nedeniyle davanın HMK 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının da istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde, daha önce …. Mahkemesi’nce de görevsizlik kararı verilmiş olması nedeniyle mahkemeler arasında olumsuz görev uyuşmazlığı ortaya çıkacağından dava dosyasının merci tayini için …. Dairesi’ne gönderilmesine,
3-Görevsizlik kararından sonra davaya görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde devam edilmesi halinde yargılama giderlerine Asliye Hukuk Mahkemesince hükmedileceğinden bu konuda HMK 331/2. maddesi uyarınca şu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde …Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme ile karar verildi. 16/05/2023

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı