Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/78 E. 2022/734 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/78 Esas
KARAR NO : 2022/734

DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 31/01/2022
KARAR TARİHİ : 21/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı …’ın davalı kooperatifin 245 numaralı üyesi olduğunu, üyeliği devraldığı tarihten itibaren üzerine düşen ödemeleri yaptığını, ancak ileri yaşa ve kronik bir çok rahatsızlığa sahip davacının pandemi nedeniyle dışarı çıkmadığından ödemelerinde aksamalar meydana geldiğinı, ancak bu süreçte davacıya kooperatif ödemeleri ile ilgili herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, Aralık ayındaki genel kurula vekaleten kızını gönderen davacının isminin listede bulunmaması üzerine kooperatifle irtibata geçtiğinde üyelikten ihraç edildiğinin kendisine söylendiğini, kooperatif tarafından davacıya herhangi bir ödeme ihtarı yada üyelikten çıkarıldığına dair karar gönderilmediğini, oysa yıllardır adresinin sabit olduğunu, üyelikten çıkarma işlemine ilişkin yapılan tüm yasal yazışmaların davacı ile ilgisi dahi bulunmayan başka bir adrese yapıldığını düşündüklerini, taraflarına ulaşan bir evrak olmadığı için iş bu şekil şartlarına uyulup uyulmadığının da davacı tarafça bilinmediğini, muhtemel usulsüz olarak yapılan tebligat ile davacının gelişmelerden haberdar olamaması nedeniyle hukuki yollara başvuramadığını ve üyelikten çıkarıldığını dahi öğrenemediğini, bu nedenle usulsüz tebliğ işlemi ile üyelikten çıkarılan davacı adına verilmiş olan “kooperatif üyeliğinden çıkarma” kararının iptalini talep etmek için iş bu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin usulüne uygun bildirimle başladığını, Oysa davacının üyelikten çıkarıldığını sözlü olarak öğrendiği belirtilerek davacı aleyhine verilen kooperatif üyeliğinden çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; Zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulmadan açılana bu davanın dava şartı noksanlığından usulden reddinin gerektiğini, davacının bugüne kadar borcunu ödemediği halde kooperatif üyeliğinin devamını istemesinin kabul edilebilir bir tarafının bulunmadığını, Kooperatifler Kanunu’nun “Ortaklıktan Çıkarılma Esasları ve İtiraz:” başlıklı 16. maddesi ile Kooperatif Ana Sözleşmesinin “Ortaklıktan Çıkarma” başlıklı 14. Maddesinde öngörülmüş olan 3 aylık süre içerisinde kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptalini dava etmediğinden, kooperatif yönetim kurulunun 09.08.2021 gün ve 2021/28 sayılı kararının kesinleştiğini, kesinleşen bu karara karşı iptal davası açılamayacağını, 09.01.2019 tarihli Kooperatif Hisse Devri Senedinde görüleceği üzere …’un S.S. … … Villaları Konut Yapı Kooperatifi’ndeki hissesinin tamamını annesi …’a devrettiğini, …’un hissesini annesine devrederken annesinin çok yaşlı olması sebebiyle Kooperatif tarafından yapılacak tebligatların kendi adresine yapılmasını talep ettiğini, dava dışı …’un adresine çıkarılan tebligatların usulüne uygun olduğunu, davacının bu tebligatlardan haberdar olmaması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, aksi iddianın kötü niyetli olduğunu, aidat ödeme yükümlülüğü bulunan üyenin kooperatife uzun süre uğramamasının aidat borcu bulunup bulunmadığını takip etmemesinin hukuki sonuçlarının bulunduğunu, bu şekilde davranan üyenin bunun yaptırımlarına katlanması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte tebligatların usulsüz olduğu kabul edilse bile, davacının dava dilekçesinde ikrar ettiği üzere aidat borçlarını ödememesinin, aidat borcu bulunup bulunmadığını takip etmemesi ve uzunca bir süre kooperatife uğramamış olması sebebiyle davacının ihraç kararını zımnen kabul ettiği kabul edileceğinden yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda ve TMK’nın 2. maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına aykırı işbu davanın reddi gerektiğini, Davacının Kooperatife 31.03.2021 tarihi itibariyle vadesi geçmiş 76.000,00 TL borcu bulunduğu için 10.05.2021 tarihinde borcunu en geç 10 gün içinde ödemesi gerektiği kaydını havi … yevmiye numaralı birinci ihtarnamenin 17.05.2021 tarihinde usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiğini, borcun ödememiş olması sebebiyle bu sefer davacıya aynı tutardaki borcunu tebliği mütcakip en geç 30 gün içinde ödemesi gerektiği kaydını havi … yevmiye numaralı ikinci ihtarnamenin 02.06.2021 tarihinde usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiğini, her iki ihtarnamede de açıkça borcun ödenmemesi halinde 1163 sayılı KK’nun 16. ve 27. maddeleri ile Kooperatif Ana Sözleşmesi’nin 14/2 maddesine göre davacının ortaklıktan çıkarılabileceği ve/ veya aleyhine yasal yollara başvurulabileceğinin bildirildiğini, nihayetinde davacı hakkında 12.08.2021 tarihinde aynı yasa ve ana sözleşme hükümlerine dayanılarak kooperatif yönetim kurulunun 09.08.2021 gün ve 2021/28 sayılı ortaklıktan çıkarılma kararı verildiğinin ihtaren bildirildiğini, bu üçüncü ihtarnamenin de 13.08.2021 tarihinde usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiğini, ortaklıktan çıkarma kararına karşı davacının üç aylık süre içinde genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz etmediğinden çıkarma kararının 13.11.2021 tarihinde kesinleştiğini belirtilerek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizce bilirkişiden alınan 19/08/2022 tarihli raporda özetle; “Davacı …’ın, 09.01.2019 tarihli Hisse Devir Senedi ile …. S.S…. … Villaları Konut Yapı Kooperatifindeki üyeliğini devraldığı, devralan … ve devren … olarak imzaları bulunan söz konusu Hisse Devir Senedinde; davacı … adresinin; ….Cankaya/Ankara olarak, dava dışı … adresinin ise; ….Ankara olarak belirtildiği, davalı kooperatif yönetim kurulunun 16.05.2019 tarih ve 2019/17 nolu kararı ile devir işlemi onaylanarak, davacının 245 nolu kooperatif üyeliğe kabul edildiği, Davacının 31.03.2021 tarihi itibariyle kooperatife olan 76.000,00 TL üyelik aidatı borcu bulunması nedeniyle, davalı kooperatifçe davacı muhatap alınarak; 10.05.2021 tarihinde Noterden, ….Ankara adresine gönderilen 1.ihtarnamede; borcun tebliğ tarihini müteakip en geç 10 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin 17.05.2021 tarihinde muhatapla aynı konutta ikamet ettiği ve daimi işçisi olduğu belirtilen …imzasına tebliğ edildiği, 31.05.2021 tarihinde yine Noterden, aynı …Ankara adresine gönderilen 2.ihtarnamede; borcun tebliğ tarihini mütcakip en geç 30 gün içinde ödenmesi ihtar edildiği, ihtarnamenin 02.06.2021 tarihinde …. imzasına tebliğ edildiği, Davacı tarafından borcun ödenmemesi üzerine, 1163 sayılı KK’nun 16. ve 27. Maddeleri ile 24.11.2015 tarihli Kooperatif Anasözleşmesinin 14/2 maddesine dayanılarak davalı Kooperatif Yönetim Kurulu tarafından 09.08.2021 gün ve 2021/28 sayılı ortaklıktan çıkarma kararı verilerek, çıkarma kararının, 12.08.2021 tarihinde davacı muhatap alınmak suretiyle Noterden, …. Çankaya/Ankara adresine gönderildiği, ihtarnamenin 13.08.2021 tarihinde muhatabın birlikte çalıştığı işçisi olduğu belirtilen …. imzasına tebliğ edildiği, Davalı taraf cevap dilekçesinde; …’un hissesini annesi …’a devrederken, annesinin çok yaşlı olması sebebiyle Kooperatif tarafından yapılacak tebligatların kendi adresine yapılmasını talep ettiği belirtilerek, dava dışı …’un adresine çıkarılan tebligatların usulüne uygun olduğu iddia edilmiş olsa da, davalı tarafça; söz konusu iddianın ispatına yarayacak herhangi bir kayıt ya da belgenin incelememize sunulmadı, Davalı kooperatif tarafından davacının ortaklıktan çıkarılmasına gerekçe teşkil eden ihtarnamelerin; Hisse Devir Senedinde, davacı tarafından gösterilen ….Çankaya/Ankara adresine değil de, dava dışı … tarafından gösterilen … Çankaya/Ankara adresine gönderilmekle, çıkarma kararının davacıya tebliğinin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu, 1. ve 2. İhtarnameler ile üyelikten çıkarma kararının davacıya tebliğ edildiğinin kabulü halinde, davanın 3 aylık süre içerisinde açılmadığı (çıkarma kararının tebliğ tarihi: 13.08.2021, dava tarihi:31.01.2022),” şeklinde görüş bildirmiştir.
Dava davacının davalı kooperatif üyeliğinden çıkarılmasına ilişkin yönetim kurulu karar iptaline yöneliktir.
1163 sayılı yasanın 16. Maddesinde; “…Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar. Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Ana sözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir. Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği,çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır…” hükmü ile
Davalı Kooperatif Ana Sözleşmesi’nin 14. Maddesinde; “… Durumları aşağıda gösterieln hallerde uyanlar yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarılır.
….2- Parasal yükümlülüklerini otuz gün geciktirmeleri üzerine yönetim kurulunca noter aracılığıyla yapılacak ihtarı takip eden on gün içerisinde bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere yine aynı kurulca ikinci ihtar yapılır. İkinci ihtarı takip eden bir ay içerisinde de yükümlülüğünü yerine getirmeyenler..” hükümleri bulunmaktadır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün halinde incelendiğinde; dava dışı … tarafından davalı SS … … Villaları Konut Yapı Kooperatifi’ndeki üyeliğini 53.600,00 TL karşılığında davacıya devrettiği, davalı kooperatif tarafından ise 16.05.2019 tarihinde 2019/7 nolu karar ile davacının kooperatif üyesi olduğu, üyeliği devredenin kooperatife olan 51.200,00 TL borcunun 50.000,00 TL’sinin 20.05.2019 tarihinde ödendiği anlaşılmıştır.
Geciken aidat borçlarına ilişkin olarak 31.03.2021 tarihi itibariyle davacının borcunun 76.000,00 TL olduğu, davacının davalı kooperatiften ihracına ilişkin olarak yaşanan süreçte; … yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderilerek 76.000,00 TL anapara borcunun tebliğden itibaren 10 gün içerisinde ödenmesi istenerek tebliğin …Eczanesi’ne gönderildiği ve tebliğ edildiği, ikinci ihtarnamenin ise … yevmiye nosu ile aynı adrese gönderildiği, devamında davalı tarafından 09.08.2021 tarih ve 2021/28 sayılı karaı ile davalının üyelikten çıkarılmasına karar verildiği, üyelikten çıkarılmaya ilişkin olan üçüncü ihtarnamenin ise … yevmiye nolu ihtarnamesi ile aynı adrese tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut “Kooperatif Hisse Devri Senedi” içeriğinde davacının adresi … Daire 1 olarak görüldüğü anlaşılmış olup, davalı yan tarafından ihraç kararı öncesinde gönderilen olağan ve olağanüstü genel kurul davet mektuplarının ihtarnamenin tebliğ edildiği adrese gönderildiği ve davacının bu ihtarnamelerden muttali olduğu iddia edilmiş ise de buna yönelik iddia ispatlanamamıştır, yine ihtarnamenin gönderildiği eczanenin davacının kızı tarafından işletilmesi durumu da gönderilen ihtarnamelerin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği sonucunu doğuramaz. Davalı savunmasında davacının aidat yükümlülüğünün olduğunu bilmesine rağmen kooperatife uzun süre uğramamasının ihraç kararını zımnen kabul edildiği sonucunu doğuracağını savunulmuştur. Aidat yükümlülüğü bulunan bir kooperatifte ortağın uzun süre kooperatife uğramaması, aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmemesi, üyeliğinin sona erdiğini zımnen kabul ettiği, diğer anlatımla üyelik haklarından zımnen vazgeçtiği, eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı anlamına geleceği ilke olarak kabul edilmeli ve davacının talebi TMK’nın 2. maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına uygun şekilde değerlendirilmelidir. Hükme esas bilirkişi raporunun incelenmesinde, ihraca sebebiyet veren aidat ödemelerinin Temmuz 2019 tarihi ile Mart 2021 tarihleri arasında olduğu, geciken aidat süresinin kısalığı, yine bu süreçte devam eden covid tedbirleri ve davacının yaşı ve usulsüz tebliğ de nazara alındığında davacının iradesinin eylemli olarak ortaklıktan çıkma olarak değerlendirilmemiş davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile davalı kooperatifi yönetim kurulunca alınan 09/08/2021 gün ve 2021/28 sayılı davacının ihracına yönelik kooperatif yönetim kurulu kararının iptaline,
2-Alınması gereken 80,70 TL TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 67,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.067,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıranlara iadesine,
Dair e-duruşma sistemi üzerinden davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.. 21/10/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.