Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/673 E. 2023/20 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/743 Esas – 2023/9
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/743 Esas
KARAR NO : 2023/9

HAKİM :

KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLLERİ :

DAVALI : …
VEKİLLERİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/01/2021
KARAR TARİHİ : 10/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30/07/2019 tarihinde mülkiyeti müvekkiline ait sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile Kevgirli sokaktan Ulus heykel istikametine gitmek isterken, mülkiyeti…’e ait sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile Hisar Park Caddesinden Kevgirli Sokağa dönmek isterken müvekkiline ait … plakalı araca sol sürücü kapısı tarafından kusurlu olarak çarptığını, oluşan bu kazada …’in trafikte geçiş önceliği kurallarına uymaması nedeniyle %100 kusurlu olduğunu, oluşan kaza neticesinde müvekkiline ait aracın hasar gördüğünü ve aracın bilirkişi raporu sonrası daha net tespit edilecek bir değer kaybına uğradığını, bu sebeplerle şimdilik 10,00 TL’nin olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz ve yetkili mahkemede açıldığını görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul ticaret mahkemeleri olduğunu, tarafın değer kaybı talebinin yeni trafik sigortası genel şartları uyarınca teminat dışı olduğunu, açılan davanın reddi gerektiğini, davacıya ait aracın sol ön kapı ve sol ön çamurluk kısımlarından hasarlı olduğunu, sol ön çamurluğun 29/01/2018, sol ön kapının 12/12/2017 tarihli hasarlardan dolayı onarım/değişim/boya işlemi gördüğünün tespit edildiğini, aracın aynı bölgelerden daha önceki yıllarda hasarlı olduğunu, söz konusu parçaların onarıldığını, boyandığının ve değiştiğinin tespit edildiğini, daha önceden onarılan parçalarda değer kaybı taleplerinin teminat dışı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin ancak sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu tutulabileceğini, davalının meydana gelen trafik kazası sebebiyle sigortalı araç sürücüsünün kusurunu ispat etmek zorunda olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmaması sebebiyle açılan davanın reddini talep etiklerini, müvekkili sigorta şirketinin ilgili tutardan sorumlu olmadığının açık olduğundan esastan reddi gerektiğini, müvekkili şirkete davadan önce başvuru yapılmadığını, ödeme mükellefiyetinin hak sahibinin belgeleri ile usulen sigorta şirketine müracaatından itibaren 8 işgünü sonra başladığını, müvekkili şirketin usulen temerrüde düşürülmediği için yasal faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, bu sebeplerle davanın öncelikle esasa girilmeksizin görevsizlik ve yetkisizlik sebebiyle usulden reddine, usule ilişkin itirazların kabul görmemesi durumunda ise davanın arz edilen sabit gerekçelere istinaden esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta oluşan değer kaybı bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Davalı vekilince mahkememizin görevine itiraz edilmiş ise de TTK’nın 4. maddesi hükmünce mutlak ticari davanın varlığı nedeniyle itibar edilmesine olanak bulunmamış, yine mahkememizin yetkisine de itiraz edilmiş ise de HMK’nın 16. maddesi gereğince mahkememiz yetkili olduğundan yetki itirazının da reddi gerekmiştir.
Tarafların göstermiş oldukları deliller toplanmış, davalı sigorta şirketinden ZMMS poliçesi ile hasar dosyası, davacıya ait araca ilişkin trafik tescil bilgileri, tramer kayıtları celbedilmiş ve dosya kapsamında adli trafik uzmanı ile makine mühendisi hasar uzmanı bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Adli trafik uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen 31/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “dava dışı sürücü …’in, olay tarihinde davalı … poliçesiyle zorunlu mali mesuliyet sigortalı bulunan … plakalı aracıyla olay mahalli olan üç yönlü y kavşağa yaklaşırken aracının seyir hızini 2918 sayılı karayolları trafik kanununun; 52/1-ab- yönetmeliğin 401/a-b maddelerine göre azaltarak kavşak başına yaklaşması ve kavşak başına geldiğinde’ de seyir yönüne göre yolun sağındaki sokaktan kevgirli sokağa dönüşe geçen ve kavşaktan geçişini tamamlamak üzere olan davacıya cit … plakalı … marka aracın sol ön sürücü kapısına kendi aracının sağ ön kısmı ile çarpmasıyla meydana gelen dava konusu davacının aracındaki değer kaybı ile dava dışı kendi oracında meydana gelen çift tarafhı maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda aynı kanunun 53/1-b ( sola dönüş ) kurallarına riayetsizliği nedeniyle tamamen (%100) asli kusurlu olduğu” yönünde kanaat bildirilmiştir.
Otomotiv mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 14/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “dosyadaki bilgi ve belgeler ışığında Yapılan inceleme ve yapılan piyasa araştırması sonucunda: davacın maliki olduğu … plaka sayılı … 301 1.6 HD92 tipi aracın dava konusu trafik kazası nedeniyle uğrayacağı değer kaybının 4.650,00 TL (Dört bin Altıyüz Elli TL) civarında olabileceği” yönünde kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile gerekçeli ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınmasına karar verilen bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi kapsamında 02/02/2019-02/02/2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigortalı olmakla poliçenin 30/07/2019 olan kaza tarihini kapsadığı ve araç başına maddi 36.000,00 TL, kaza başına maddi 72.000,00 TL olmak üzere poliçe teminat limiti belirlendiği; meydana gelen trafik kazasında davacıya ait … plakalı araçta 4.650,00 TL tutarında değer kaybı oluştuğu, trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu anlaşılmakla davalı sigorta şirketinin bilirkişi raporu ile belirlenen toplam 4.650,00 TL değer kaybından poliçe teminat limiti dahilinde olmakla tazmin yükümlülüğünün bulunduğu; davacının davalı sigorta şirketinden KTK’nın 99. maddesi gereği ihbar tarihinin 8 iş günü sonrası olan 11/12/2020 temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulü ile son tahlilde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; 4.650,00 TL değer kaybının 11/12/2020 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 317,64 TL harçtan 179,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 137,74 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30TL peşin harç, 80,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 198,6‬0 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 185,70 TL tebligat ve müzekkeri, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.185,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 4.650,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıranlara iadesine,
Dair tarafların yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 10/01/2023

Katip
E-imzalı

Hakim
E-imzalı