Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/639 E. 2022/673 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2022/639 Esas
KARAR NO : 2022/673

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 29/08/2022
KARAR TARİHİ : 04/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirkete haksız bir şekilde ödenen bedelin davacı şirkete iade edilmesi gerektiğini, davalı şirket tarafından davacı şirkete karşı verilmesi sözleşme ile taahhüt edilen danışmanlık hizmeti hiç bir surette yerine getirilmediğini, ayrıca sözleşmenin ekinde davacı şirketin davalı şirkete sözleşmedeki ödeme yükümlülüğü kapsamında 100.000 USD’lik bir senet verdiğini, 01.02.2021 tarihli bahse konu senet davacı şirket kaşesi altında … tarafından atılmış imza ile düzenlendiğini, davacı şirket tarafından 02.03.2022 tarihinde tüm davalılara hitaben bir yazı düzenlendiğini ve sözleşmedeki yükümlülüklerin hiç bir surette yerine getirilmediğinden 06.10.2021 tarihinde düzenlenen ödeme emri uyarınca davalı şirket hesabına aktarılan 100.000 USD’nin geri ödenmesini talep edildiğini. ancak bu talep ilgililer tarafından yanıtsız bırakıldığını ve herhangi bir geri ödeme alınmadığını, davalılar ve davacı şirket arasında somut durum bazında gerçekleştirilmiş olan dava şartı zorunlu arabuluculuk görüşmelerinde de anlaşma sağlanamadığını, sözleşme gereği ödenmesi gereken borç tutarının tahsili için işbu davanın ikame edilmesi zorunluluğu doğduğunu belirterek davalıların sözleşme hükümlerine ve kanuna aykırı eylemleri nedeniyle, 100.000 USD sözleşme bedelinin fiili ödeme günündeki Türk Lirası karşılığının ihtarname tarihi olan 02.03.2022 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle beraber davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 2022/582 esas sayılı davasından tefrik edilen işbu dava davalı … ile imzalanan danışmanlık hizmet sözleşmesi gereğince davalının edimini yerine getirmediği iddiasına dayalı sözleşme bedelinin iadesi talebine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa 7155 sayılı kanunla eklenen 5/A maddesinde ”Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (…)” düzenlenmesi 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa 7155 sayılı kanunla eklenen 18/A maddesinde ise ”(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. (…)” düzenlemesi bulunmaktadır.
Tensip tutanağı 1. maddesinde verilen kesin süre gereğince davacı vekili tarafından 19.09.2022 tarihli dilekçe ekinde sunulan ve dava dilekçesi ekinde sunulan tutanakla aynı olduğu anlaşılan arabuluculuk son tutanağının tetkikinde arabuluculuk görüşmeleri yapılan uyuşmazlığın yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olduğu işbu tefrik edilen dava konusu sözleşme bedelinin iadesi talebini kapsamadığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın bir miktar paranın ödenmesi talebini içerdiği bu kapsamda 7155 sayılı Yasa’nın 20. maddesi ile TTK’nin 5. maddesine eklenen 5/A maddesi kapsamında arabulucuya başvurmanın dava şartı olduğu mahkememizce kabul edilmiş dava dilekçesi ekinde uyuşmazlık konusuna ilişkin arabuluculuk son tutanağının sunulmadığı, 6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 2. fıkrası uyarınca tensiben arabuluculuk son tutanağının aslı yada arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin ibraz edilmesi yönünde kesin süre verildiği, davacı vekilince sunulan arabuluculuk son tutanağında uyuşmazlık konusunun işbu dava konusunu içermediği anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşadığıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6102 sayılı TTK 5/A-1 maddesi ile 6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine,
2-Harçlar kanunu uyarınca hesap olunan 80,70 TL karar harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Gerekçeli karar tebliği sayılmamak ve yasa süreleri etkilememek kaydıyla HMK 27/1, 2-a maddesi kapsamında hüküm özünün derhal taraflara tebliğine,
Dair gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile karar verildi.
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 05.10.2022

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …