Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/562 E. 2022/909 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/562 Esas – 2022/909
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/562 Esas
KARAR NO : 2022/909

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/08/2022
KARAR TARİHİ : 20/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; davacının davalı ile Antalya Üniversitesi Tıp Fakültesi Morfoloji işleri teknik daire başkanlığının morfoloji derslikleri inşaatı kaba ve kara sıva, alçı sıva, boya işini taşeron olarak alarak işe başladığını, sözleşmeye göre ödemelerin her ay yapılan imalatın metrajları yapılarak ve onaydan sonra ise hak edişten iş bitiminde defaten iade edilmek üzere %10 teminat kesilerek ödenmesi konusunda anlaştıklarını, bu şekilde davalı tarafından davacıya ait hesaba toplam 135.685 TL ödeme yapıldığını, dava konusu bu iş nedeni ile en son ödemenin ise 27.02.2018 tarihinde yapılan 5.000 TL ödeme olduğunu, 01.11.2017 tarihli imzalı hak ediş raporunda davacının hak edişinin 205.593.72 TL olup, 13.170 TL yemek ve %10 teminat kesintisi 20.559.37 TL kesinti ile birlikte bakiye ödenmesi gereken tutarın 171.864 TL olduğunu, davacının 2018 yılında da çalışarak işi bitirmesine rağmen imalattan kalan bazı alacaklarının ödenmediğini, kesilen teminatlarının iade edilmediğini bildirerek davanın kabulü ile davacıya ödenmeyen şimdilik 120.000 TL alacağın hak ediş raporunun düzenlendiği 01.11.2017 tarihinden itibaren, bu mümkün olmazsa arabuluculuk ile temerrüde düşmesi sebebi ile 12.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi, yargılama giderleri ve ücreti vekâletle alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; davacının yerine getirdiği işler kapsamında tüm ödemelerin davalı tarafından banka kanalı ve makbuz karşılığında davacıya ödendiğini, davalının davacıya hiçbir borcunun kalmadığını, davacının dava dilekçesinde belirtildiği gibi sözleşmeyle üstlendiği yükümlülüğün tamamını değil sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini kısmen ve eksik yerine getirdiğini, bu eksik kısımların … tarafından tamamlandığını, davacının davalıdan alacağı olmayıp davalıya borcunun bulunduğunu, ayrıca sözleşme kapsamında yapılan işlerin davalı ile Akdeniz üniversitesi arasında da dava konusu olduğunu, huzurdaki davanın haksız ve kötü niyetli bir dava olup reddi gerektiğini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkemenin görevli olması Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 114/1-c maddeye göre dava şartıdır. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen incelenir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır.
Tüm bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; taraflar arasındaki ihtilafın eser sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmış olup bu nitelikteki davaların TTK’nın 4. maddesi kapsamında sayılan mutlak ticari davalardan sayıldığına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. O halde tarafların tacir olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla mahkememizce yazılan müzekkerelere cevaben Aksaray Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 02/09/2022 tarihli, Aksaray Ticaret Odasını’nın 02/09/2022 tarihli yazılarından davacının tacir niteliğini haiz olduğuna veya gelirinin tacir düzeyinde olduğuna dair bir kayda rastlanılmamıştır. Neticeten; davanın mutlak ticari nitelikte bulunmamasına ve davanın her iki tarafının da tacir sıfatını haiz olmadığından nispi ticari davanın varlığından bahsedilmesine de olanak bulunmamasına göre uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin HMK 114/1-c, 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin HMK 114/1-c, 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal 2 haftalık sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 20/12/2022