Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/548 E. 2023/91 K. 17.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/548 Esas – 2023/91
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2022/548 Esas
KARAR NO : 2023/91

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/08/2022
KARAR TARİHİ : 17/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket görevlilerince davalının adresindeki elektrik sayacında yapılan kontrol sonucu davalının kaçak tüketimde bulunduğu tespit edildiğini, bunun üzerine davalı borçluya Ankara 20. İcra Müdürlüğü 2020/5168 esas (Eski Esas: 2013/18370) sayılı dosyası ile kaçak elektrik tüketim borcundan dolayı icra takibine girişilmiş olup borçlu tarafından yasal süresi içinde borcun tamamına itirazda bulunduğunu, sonrasında Arabuluculuk yoluna başvurulmuş 05.08.2022 tarihli, 2022/76925 Arabuluculuk numaralı son tutanakta da görüldüğü üzere taraflar arasında gerçekleşen görüşmeler neticesinde herhangi bir anlaşma sağlanamadığını belirterek Davalı borçlunun itirazının iptaline, Haksız ve kötüniyetli olarak itiraz eden davalıdan %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş cevap verilmediği anlaşılmıştır
DELİLLER VE GEREKÇE
Mahkememizce elektrik mühendisi bilirkişiden alınan 03.01.2023 tarihli raporunda özetle; “Davacı şirket tarafından Ankara 20. İcra Dairesi 2013/18370 (yeni esas 2020/5168) Esas Sayı ile 07.12.2013 tarihinde aşağıda gösterilen 1 adet asıl alacak, işlemiş faiz ve KDV üzerinden, davalı/ borçlu adına başlatılan İlamsız icra takibinin, Asıl Alacak (Kaçak Enerji Bedeli) = 10.472,77 TL, İşlemiş Faiz= 1.163,19 TL, KDV = 209,38 TL, KDV= 37,69 TL, Toplam = 11.883,03 TL olarak başlatıldığı, Dava dışı … adına kayıtlı ticarethane aboneliği olan Erciyes İşyeri……. adresinde, ……. no.lu tesisattaki 913464 seri no.lu sayaç için 04.06.2012 tarihinde düzenlenen mühürleme tutanağı ile sayaç son endeks toplamı 51.448,00 iken enerjinin kesildiği, tutanağın düzenlendiği 04.06.2012 tarihinden sonra 16.03.2013 tarihinde ……. seri numaralı 1 adet kaçak elektrik tespiti yapılarak tutanak düzenlendiği, Tutanakta kaçak elektrik kullanım şekli “06.10.2012 tarihinde şirket tarafından…. kesme endeksiyle kesilen enerjiyi yükümlülüklerini yerine getirmeden şirket bilgisi dışında açarak tüketim yapıldığı tespit edilmiş olup işbu tutanak yerinde düzenlenmiştir.” denilerek, son endeksler toplamı; T toplam= 73.244,00 olarak kaydedildiği, perakende satış sözleşmesi imzalamadan davalı tarafından kesilen elektriğin açılarak kullanıldığı, Yönetmeliğin md. 13/1-b hükmüne uygun olarak tespit edilen kaçak elektrik kullanımına ait tutanaklarının md. 13/2 hükmüne uygun olarak düzenlendiği, Gelir İdaresi Başkanlığı Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Ostim Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 18.11.2022 tarihli yazısında davalı …’in 01.08.2012-31.12.2015 tarihleri arasında faaliyette bulunduğu, bilanço esasına göre vergilendirildiğinin bildirildiği, Sayın Mahkeme tarafından davacının icra takibindeki alacağı hususunda; 1 adet kaçak elektrik tutanağı ve 04.06.2012 tarihinde düzenlenen mühürleme tutanağındaki son endekslerle KDV dahil asıl alacak tutarı için, son ödeme tarihi ile icra takip tarihi arasındaki süre için gecikme faizi hesaplanmış buna göre KDV Dahil toplam asıl alacak 11.531,88 TL ve gecikme faizi 1.302,33 TL olmak üzere, davacının toplam alacağı 12.834,21 TL olarak hesaplandığı, Davacının icra takibindeki KDV dahil asıl alacağın, gecikme faizine tekrar KDV eklenmiş olup, Mahkemeniz tarafından 3065 sayılı KDV Kanununun madde 1 hükmüne göre, gecikme zammının KDV’ye tabi işlemler arasında olduğuna ve gecikme faizine KDV eklenmesi takdir edilirse; Kaçak Elektrik Tüketim Tutarı (KDV Dahil) = 11.531,88 TL, Gecikme Zammı = 1.302,33 TL, Gecikme Zammı (KDV dahil) = 1.536,75 TL, TOPLAM = 13.068,63 TL olarak hesaplandığı, Dosya kapsamında bulunmayan ancak kaçak elektrik tespit tutanağı üzerinde kayıtlı olan 06.10.2012 tarihli kesme tutanağı ile 16.03.2013 tarihinde yapılan kaçak elektrik tespit tutanağındaki endekslerle KDV dahil asıl alacak tutarı için, son ödeme tarihi ile icra takip tarihi arasındaki süre için gecikme faizi hesaplanmış buna göre KDV Dahil toplam asıl alacak 6.904,43 TL ve gecikme faizi 779,74 TL olmak üzere, davacının toplam alacağı 7.684,17 TL olarak hesaplandığı, Davacının icra takibindeki KDV dahil asıl alacağın, gecikme faizine tekrar KDV eklenmiş olup, Mahkemeniz tarafından 3065 sayılı KDV Kanununun madde 1 hükmüne göre, gecikme zammının KDV’ye tabi işlemler arasında olduğuna ve gecikme faizine KDV eklenmesi takdir edilirse; Kaçak Elektrik Tüketim Tutarı (KDV Dahil) = 6.904,43 TL, Gecikme Zammı = 779,74 TL, Gecikme Zammı (KDV Dahil) = 920,09 TL, TOPLAM = 7.824,52 TL olarak hesaplandığı değerlendirilmektedir” şeklinde görüş bildirmiştir.
Dava haksız fiilden kaynaklanan zararın tazmini için başlatılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Ankara Ticaret Odası yazı cevabında, davalının tacir kaydına rastlanmadığı, Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, esnaf ve sanatkar kaydının olmadığı, Ankara Ostim Vergi Dairesi cevabında ise dava tarihi öncesinde 01.08.2012-31.12.2015 tarihleri arasında davalının faaliyette bulunduğu ve bilanço esasına göre vergilendirildiği yönünde yanıt verildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 2. Maddesinde asliye hukuk mahkemelerinin genel yetkili mahkeme olduğu belirtilmiş olup, 6102 sayılı TTK’nin 4/1. maddesinde “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı” düzenlemesine; TTK’nın 16/1. maddesinde “ticari şirketlerin tacir kabul edildiği” hükmüne, yer verilmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re’sen) dikkate alınmalıdır.
Eldeki dava dosyasında; iş bu davanın haksız fiilden kaynaklanan alacağın tahsil talebini içerdiği, mahkememizce resen yapılan araştırmada davalının tacir olmadığı anlaşılmış olup, haksız fiil temelindeki iş bu davanın tacirler arası olmayıp görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu anlaşılmakla mahkememizce davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniye dava dilekçesinin HMK 114/1-c,115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal 2 haftalık sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair e-duruşma sistemi üzerinden davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 17/02/2023

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.