Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/528 E. 2023/578 K. 22.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/528 Esas – 2023/578
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2022/528 Esas
KARAR NO : 2023/578

HAKİM : …
KATİP :….

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. ….

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2022
KARAR TARİHİ : 22/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … şirketinin ZMM sigorta poliçesi ile sigortalısı bulunan kaza tarihinde dava dışı …’in maliki bulunduğu … plakalı aracın, … caddesini takiben kırmızı ışıkta bekleyen davalı şirkette kosko sigortalı bulunan dava dışı … A.Ş’ye ait … plakalı araca arkadan çarpması akabinde çarpmanın etkisi ile … plakalı aracın önündeki … plakalı araca çarpması sonucu meydana gelen kazada davalı şirket sigortalısına hasar bedeli ödendiğini ödemenin rücuen tazmin talebi ile 09.07.2021 tarihinde taraflarına ilamsız icra takibi başlatıldığını, kaza sonrası düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında davalı sigorta şirketi sigortalısının maliki bulunduğu … plakalı aracın olay yerini çarpma akabinde kaçtığının belirtildiğini, davacı şirket sigortalısı … plakalı araç sürücüsü ve dava dışı … ve diğer araç sürücüsü … plakalı araç sürücüsünün de şikayetçi olduklarını, kaza neticesinde sigortalı … plakalı araçta meydana gelen 8.060,92 TL davacı şirketçe karşılandığını, buna ilişkin olarak davalı sigorta şirketinin sigortalısı bulunan … plakalı aracın kaza tarihinde maliki …’e ve davalı sigorta şirketine … esas sayılı ilamsız icra dosyası ile 09.07.2021 tarihinde takip başlatıldığını, ilamsız icra takibine araç maliki tarafından itiraz edilmediğini, davalı tarafça ise borç ve borcun ferileri yönünden itiraz edildiğini neticede … A.Ş yönünden takibin durduğunu, diğer borçlu … yönünden devam edilmekte ise de herhangi bir tahsilat sağlanamadığını, davalarında kusura dayalı rücu şartlarının mevcut olup işbu dava tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ikame edildiğini, Arabuluculuk başvurusunun yapıldığını ancak anlaşamadıklarını beyanla itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin poliçe kapsamındaki sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları ile sınırlı olduğunu ve gerçek maddi zararın tespiti ve sigortalısının kusuru oranında olduğunu, davalı şirkete uygun başvuru yapılmadığından davanın dava şartı ve yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini, yeni düzenlemeye göre zarar görenlerin doğrudan dava açma hakkının ortadan kaldırıldığını, dava öncesinde sigorta kuruluşuna başvuru zorunluluğu getirildiğini, haliyle başvurunun tam yapılması gerektiğini, Davacı tarafların mahkeme dosyasına sunduğu delil ve belgeleri taraflarına tebliğ çıkartılmasından anılan tüm belgelere cevap ve itiraz haklarının saklı olduğunu, motorlu araç kazalarından doğan maddi tazminat taleplerine ilişkin olarak zamanaşımı konusunun 2918 sayılı K.T.K’nun 109. maddesinde düzenlenmiş olup anılan maddenin, ”Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar” denilmek suretiyle bu durumun açıklığa kavuşturulduğunu, dava konusu kaza zamanaşımı süreleri geçtikten çok sonra açılmış olduğundan zamanaşımı itirazları doğrultusunda davanın reddi gerektiğini, trafik kazası sonucu davalı şirket tarafından araç hasarına ilişkin sigortalının kusuru oranında karşı tarafa 6.028,05 TL rücuen ödeme yapıldığını, yapılan ödemeler neticesinde davalının sorumluluğunun kalmadığını bu nedenle haksız başvurunun reddi gerektiğini, davacı tarafça sunulmuş olan Ekspertiz raporunda belirtilen araç hasarı ve değer kaybına ilişkin tutarların son derece fahiş olup raporun kabulünün imkansız olduğunu, öncelikle araçta meydana gelen araç hasarı ücretinden davalı şirketin sorumluluğunun olmadığını, davalı şirket aleyhine tazminata hükmedilecek olması halinde söz konusu araç hasarının uzman sigorta Eksperi tarafından yargıtay içtihatları doğrultusunda belirlenmesi gerektiğini, dosyada kusur oranlarının tespiti için herhangi bir rapor alınmamış olduğundan en doğru ve geçerli tespitin yapılabilmesi için hem …. hem de … fen heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasını, Ekspertiz raporunda belirtilen araç hasarına ilişkin tutarların son derece fahiş olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek üzere mahkeme tarafından davanın haklılığına karar verilmesi halinde davalı şirketin poliçe teminatları kapsamında Ekspertiz ücretine ilişkin herhangi bir teminatı bulunmadığı gibi, herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, Fatura ibraz edilmeden aracın onarılacağı/onarıldığı KDV ödendiği dahil anlaşılamadığından KDV hariç hesaplama yapılması gerektiğini, başvuru sahibince sunulan fatura bulunmamakta olup afaki olarak talep edilen parça ve işçilik bedelinin gerek mevzuat hükümlerine ve gerekse sigorta prensiplerine aykırı olduğunu, karşı tarafça parça fiyatları üzerinden ıskontosuz bir şekilde hesaplama yapılması isteminin haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizce kusur ve makine mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan 29.05.2023 tarihli raporda özetle; “… Plakalı aracın dava dışı firari sürücüsünün, olayın meydana gelmesinde tamamen % 100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, … Plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’nın, olayın meydana gelmesinde kural ihlali ve kusurunun bulunmadığı, … Plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’in, olayın meydana gelmesinde kural ihlali ve kusurunun bulunmadığı, Dava konusu … plakalı aracın toplam hasar bedelinin KDV dahil 8.060,92 TL olduğu, davacı sigorta şirketinin dava konusu aracın hasar bedelini ödemiş olmakla, davalılardan ödeme tarihinden itibaren sayın mahkemenin tayin edeceği faiz türü ile ve faizi ile birlikte talep hakkı olduğu,” şeklinde görüş bildirmiştir.
Dava TTK 1472. Madde gereğince davacı tarafından yapılan ödemenin davalıdan rücuen tahsiline yöneliktir.
Davacı, davalı tarafından ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan ve kaza tarihinde dava dışı …’in maliki bulunduğu … plakalı aracın davacı tarafından Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı araca çarpması neticesinde davacı tarafından sigortalı olan araçta hasar meydana geldiğinini ve TTK 1472. Madde gereğince davalı hakkında yapılan takibe haksız itiraz ediliğini beyanla itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalı ise usulüne uygun şekilde başvuru yapılmadığını alacağın zamanaşımına uğradığını, toplamda 6.028,05 TL ödeme yapıldığını, kusur tespiti için rapor alınması gerektiğini, araç hasarına ilişkin bedelin fahiş olduğunu beyan özetinde davanın reddini talep etmiştir.
… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı ve dava dışı … aleyhine 8.060,92 TL asıl alacak, 810,95 TL işlemiş faiz toplamı 8.871,87 TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığı davalı tarafından borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Kaza sonrasında düzenlenen Maddi HAsarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile … Caddesinde sürücü beyanına göre kırmızı ışıkta beklediği sırada gerisinden gelen … plakalı aracın kendi aracına çarpıp çarpmanın etkisi ile ilerisindeki … plakalı araca çarpıp daha sonra … plakalı aracın olay yerinden kaçtığını beyan etmesi üzerine tutanağın tanzim edildiği anlaşılmıştır.
Dava dışı … İnş. AŞ ile davacı sigorta şirketi arasında 11/09/2019-2020 vadesini içerir şekilde … plakalı ticari mahiyette olan kamyonetin Birleşik Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı anlaşılmıştır.
2918 Sayılı KTK’nun 109/4. maddesinde motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu haklarının, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrayacağı hüküm altına alınmış olup davacı tarafından yapılan ödemenin 22/06/2020 olduğu nazara alındığında davalının zamanaşımı defi yerinde görülmeyerek yargılamaya devam olunmuştur.
Tüm dosya kapsamı bir bütün halinde incelendiğinde; 6102 sayılı TTK’nun 1472. maddesinde halefiyet usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre sigortacının sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın tanzim edilen bedel kadar sigortacıya intikal edeceği belirtilmiş olup, kaza tarihinde …. İli … Caddesi üzerinde kırmızı ışıkta beklemekte olan … plakalı araç ile arkasındaki davacı tarafından sigortalı olan … plakalı aracın arka kısmına geriden gelen davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı olan … plakalı aracın çarptığı, kazada … plakalı aracın sürücüsünün olay yerini terk ettiği asli ve tam kusurlu olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre ise, davacı tarafından talep edilen hasar bedelini dosya kapsamı ve sunulan ekspertiz raporu ile uyumlu olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile takibin devamına karar verilmiş, alacak likit kabul edilerek davacı lehine inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile …. esas sayılı takip dosyasında davalı … AŞ’nin itirazın iptali ile tahsile tekerrüre yol açmamak koşulu ile takibin ön şartlar altında devamına
2-1.774,00 İcra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 606,04 TL harçtan peşin alınan 107,15 TL’nin mahsubu ile bakiye 498,89 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği …. tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.560,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 107,15 TL peşin harç olmak üzere toplam 187,85 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 119,00 TL tebligat ve müzekkeri 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.119,00 TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 8.871,87 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıranlara iadesine,
Dair e-duruşma sistemi üzerinden davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 22/09/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.