Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/475 E. 2022/850 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/475 Esas – 2022/850
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/475 Esas
KARAR NO : 2022/850

DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/04/2015
KARAR TARİHİ : 19/01/2016
KR.YZL.TARİHİ : 03/02/2016

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili 29/12/2014 harç kayıtlı dilekçesi ile olay günü …’nin bakım ve gözetiminde olan … … ile birlikte parka gezmeye giderken meydana gelen trafik kazası sonucu müvekkilinin oğlu olan … … …’ın vefat ettiğini, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma nolu dosyasında sunulan bilirkişi raporu ile … …’nin tamemen kusursuz bulunduğunu, müvekkilinin evlat acısı yaşadığını,davalı sigorta şirketi, sürücü ve bakımevi bakıcısının maddi ve manevi tazminattan sorumlu bulunduğunu beyanla 25.000,00 TL maddi, 75.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilin çocuğu olan … … … 19/10/2014 tarihinde … plakalı aracın çarpması sonucunda vefat ettiğini, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Çocuk Koordinasyon Evlerinden Tenzile Bakım Evinde bulunan ve kalan … … …’a bakmakla sorumlu sözleşmeli bakıcı olarak bakım evinde çalışan davalı …; olay tarihinde bakmakla yükümlü olduğu, himayesinde bulunan … … … ve 4 çocukla birlikte daha önceden anlaştığı Koza Bakımevinde bakıcılık yapan dava dışı … ile onun himayesinde olan çocuklarla birlikte Altınpark’a gezmeye götürmek isterlerken … plakalı aracın çarpması nedeniyle kazanın meydana geldiğini, kaza sonucu … … …’ın vefat ettiğini, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının … nolu soruşturma sayılı dosyasında alınan raporda, … … …’ın trafik kurallarının bilincinde ve uygulayabilecek akıl yaşı olgunluğuna eriştemimş ve korunması gereken yaşta oluşu nedeniyle tamamen kusursuz olduğu, araç sürücüsü … … ise yukarıda açıklanan rapor ile tam/asli kusurlu bulunduğunu, kazaya sebep olan … plakalı aracın tescili sorumluluğu … … adına olup, aracın KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile davalı sigorta şirketine 81306630 nolu poliçe ile sigortalı olduğunu, trafik kazası sonucu açılacak maddi tazminat davalarında kusurlu arafa ait aracın ZMSS kapsamındaki trafik sigortası sigortalı ile birilte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, söz konusu kazada davalı sorumlu bakıcı … ikinci dereceden tali kusurlu bulunduğunu, …’nin Savcılık ve Kolluk ifadesinde işvereni olarak ifade etmiş olduğu Tenzile Bakım Evi’ne e Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na karşı Türk Borçlar Kanunun’da yer alan ” adam çalıştıranın kusursuz sorumluluğu” kapsamında sorumlu bulunmaları nedeni ile husumet yöneltme gereği duyulduğunu, bu nedenle davalı yanın dikkatsiz, özensiz ve trafik kurallarına uymaması nedeniyle çocuk yaşta bir insanın vefat ettiğini, , müvekkillerinin evlat acısı yaşamasına sebebiyet verildiğini, iş bu nedenlerle maddi ve manevi tazminat davası ikame etme gereği hasıl olduğunu, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 76. Maddesi gereğince, takdiren ve tedbiren 30.000,00 TL tazminatın davalılardan alanırak müvekkile verilmesine, ayrıca olaya karışan … plaka sayılı aracın 3. Kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına, baba … Ali … için şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın ( destekten yoksun kalma , ölüm) tüm davalılardan ( … Sigorta A.Ş. Bakımında poliçe limiti dahilinde ) müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilen karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin oluşan olayda herhangi bir kusurunun bulunmadığını, küçüğü her zamanki gibi parka götürmek isterken, elini bırakarak yola fırladığını, bakım evinde sorumlu olduğu 5 çocuk olup, bunların hepsinin elini tutabilmesinin fiziken mümkün olmadığını, müvekkilinin de bu duruma çok fazlasıyla üzüldüğünü belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesi ile kazaya karışan aracın zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olup, sigortalının kusuru oranında zararın tazmini gerektiğini, manevi tazminat talebinin ise poliçe teminatı dışında bulunduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, gerçek zararın bilirkişilerce belirlenmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile, üst geçidin kullanılmaması sonucu kazanın meydana geldiğini, ceza dosyasında müvekkilinin kusursuz olduğu şeklinde bilirkişi raporu düzenlendiğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olay ile ilgili olarak destekten yoksun kalma tazminat talebi için daha önce sigortalımız aleyhine anne tarafından Ankara 13 Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasıyla müvekkil şirket aleyihe dava açıldığını, dava dilekçesinde bahsi geçen … plaka sayılı araç müvekkil şirkete 11/04/2014-2015 tarihleri arasında ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalılarının kusuru oranında olmak üzere bedeni zararlarda azami 268.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, Teminat limitini bildirmemiz davayı kabul anlamında olmadığını, manevi tazminat talepleri poliçe temitı dışında kaldığını, ayrıca destekten yoksun kalma tazminatının mutlaka ödenmesi gereken sir taminat türü olmayıp, müteveffa hayattayken destek olduğunun veya ilerleyen dönemde olacağının ıspatı halinde ödenebilecek bir tazminat olduğunu, müteveffa … … … hayatta iken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı çocuk koordinasyon evinde yaşamakta olduğunu, bu nedenlerle öncelikle davanın Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesini, Adil Tıp Kurumu, Trafik İhtisas Dairesi tarafından tespit edilen kusur ve Aktüer bilirkişisi tarafından destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanmasına, müvekkil şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması ve ödeme yapmasına karar verilmesi durumunda sorumluluğunun azami yukarıda açıklandığımız çerçevede azami limit ile sınırlı olacağına, davanın kabulü halinde davacının kaza tarihinden itibaren faiz talebinin reddi ile dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, müvekkil şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediği için masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı cevap dilekçesinde özetle; davacının TBK madde 66. Hükmü gereğince Bakanlığın adam çalıştıranın sorumluluğu bulunduğunu belirterek bakanlığa dava açtığını, ancak ” Adam çalıştıran, çalışanını seçerken işiyle ilgili talimat verirken gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse sormul olmaz” şeklinde olduğunu, Bakanlığın …’yi işe alırken çocuk gelişimcisi kadrosuyla kurum personeli olarak göreve başlatılıdğını, çocuk gelişimi, eğitimine uygun olarak ilgili şahsı 5 çocuğun bakımı ile görevlendirdiklerini, …’nin bu konuda eğitim almış uzman personel olduğunu ve aldığı eğitime uygun bir işte çalıştırıldığını, bakım elemanı …’ye ait kendi alanına ilişkin iki adet sertifikası olduğnu, kurumca düzenlenmiş olan dört adet hizmet içi eğitime katılımı bulunduğunu, Bakanlığa bağlı …’un ilgili personeli seçerken gerekli dikkat ve özeni gösterdiklerini, genel uygulamada kurum dışında herhangi bir faaliyet için götürülen çocukların kurum dışına çıkartılmasına dair izinler; 14 Şubat 2011 tarihli Çocuk Evleri Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin uygulanması hakkındaki 2012/02 Sayılı Genelgenin 4. Maddesinin (c) bendinde “çocukların bağımsız ve refakatçi eşliğinde saatlik yada günübirlik ( kurs, arkadaş ziyareti, tiyatro, v.s.) gidebileceği yer ile görüşebileceği kişiler için (ailesi dışında) çocuk evi sorumlularından izin alınır” şeklinde düzenlenmiştir. Olay günü çocukların kurum dışına çıkarılmasına ilişkin, ev sorumlusu olan ve kuruluşta çoçuk geleşimcisi olarak görev yapan … …, … ..’ye yazılı olarak izin verilmitir. Evsorumlusunun çocukların sosyal gelişiminin sağlanması için alanında yetkin bir personel çocukların dışarı çıkarılması için izin verme yetkisi olduğunu ve bu yetki usulüne uygun olarak yazılı şekilde verildiğini, bakanlığın bağlı …’un ……’ye talimat verirken usul ve yasa hükümlerine uygun davrandığını, bu nedenle Bakanlığın TBK’nun 66/2 hükmü gereğince kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermiş bulunduğgundan adam çalıştıran olarak sorumluluğu mevcut bulunmadığından davanın tarafları açısından reddini talep etmiştir.
Davalı … … usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
Davalı … usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
Davalı … … usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.

GEREKÇE:
Dava ve birleşen dava; trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminatın tahsili talebine ilişkindir.
Davacılar vekili; davacı anne yönünden 19.10.2014 tarihinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı çocuk koordinasyon evlerinden Tenzile bakım evinde bulunan … … …’ın bakıcıların gözetiminde diğer çocuklarla birlikte Altınpark ‘a gezmeye giderken yaya geçiti ve yaya üst geçiti kullanılmadan karşıdan karşıya geçerken 8 yaşında bulunan … … … ‘ın … plakalı aracın çarpması sonucu vefat ettiğini, Ankara …. Asliye Ceza Mahkemes…. sayılı dosyasında ölen çocuğun kusurunun olmadığı,sorumlu bakıcı …’nin tali,araç sürücüsü … … ‘in asli kusurlu olduğunu,sigorta şirketine yapılan başvuruya rağmen cevap alınamadığını ileri sürerek eldeki davayı açmış, birleşen davada davacı baba da aynı taleplerde bulunmuştur. Davalı … kazada kusurunun olmadığını,çocukların her zaman elele tutuşarak karşıya geçtiklerini, ancak ölen çocuğun tutanın elinden kurtularak yola çıktığını, davacı annenin ikinci kez evlenmesi nedeniyle ilk eşinden olan çocuğa gerekli ilgiyi göstermediğini ve yurda bıraktığını, davalı sigorta vekili davadan önce başvuruda bulunulduğunu ancak eksik evrak nedeniyle tazminat ödemesi yapılamadığını, kusur raporu alınması gerektiğini, sürücü … … kusurun ölen çocukta olduğunu,çocuğunu yuvaya terk eden annenin manevi tazminat istemesinin yasal olmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Davacı … vekilinin 12.12.2014 tarihinde başvuru dilekçesinin olduğu,18.12.2015 tarihinde tebliğ edildiğinin bildirildiği,ancak dosyaya sunulan tebliğ belgesinde sigortaya teslimle ilgili bir açıklamanın olmadığı görülmüş,celp edilen hasar dosyası içinde tebliğ belgesine rastlanmamıştır.Aracın trafik kaydı ile tarafların sosyal ekonomik durum araştırma sonuçları,nüfus kayıtları, hasar dosya ve poliçesi celp edilmiştir. Aracın hususi olduğu, malikinin davalı … … olduğu, vefat eden … … … ‘n 8.2.2006 doğumlu olup,anne ve babasının 2009 yılında boşanması nedeniyle 2013 yılında koruma kararı alınarak yurda kabul edildiği,davalı … ‘nin vefat eden çocuğun bakımından sorumlu bakım elemanı olarak kurumda çalıştığının bildirildiği, ceza mahkemesinden alınan kusur raporunun dosyaya celp edildiği,yayanın kusursuz,…’nin asli, sürücünün tali kusurlu olduğunun belirlendiği, ,mahkemece alınan ilk bilirkişi raporunda yayaya % 85,bakıcıya %10, sürücüye % 5 kusur verildiği,itiraz üzerine alınan ek raporda bu kez yayaya % 10, … ‘ye %85,sürücüye % 5kusur verilerek asgari ücret üzerinden murisin 22 yaşında üretici duruma geçeceği gözetilerek PMF 1931 yaşam tablosuna göre hesaplamanın yapıldığı, kusurla ilgili çelişkiler olması nedeni ile İstanbul Trafik İhtisas dairesinden rapor alındığı,sürücü … … ‘in yaya geçitlerinin olduğu mahalde yayaları fark edemeyecek hızda kontrolsüzce geçişi sürdürmesi nedeniyle % 70,bakıcı … ….’nin % 30 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, Ankara 8.Asliye ceza mahkemesi kararının da aynı mahiyette olduğu görülmüş,bilirkişiden yeniden rapor alınmış, davacıların ıslah talepleri gözetilmiştir. Her ne kadar dava öncesi … tarafından sigortaya başvuru nedeniyle başvuru tebliğinden 8 iş günü sonrası temerrüde düştüğü kabul edilerk hüküm kurulması gerekli ise de, dosya içeriğinden tam tebliğ tarihinin anlaşılamadığı görülmüş,davacıların boşanma sonrası acil koruma kararı ile yurda bırakılan çocuk için manevi tazminat talepleri çocuğa bakım ve koruma görevinin anne baba olarak gereği gibi yerine getirilmediği kanaatı hasıl olmuş ise de,çocuklarının ölümünden acı ve ızdırap duyacakları anne baba olarak manen talepte bulunabileceklerigözetilmiş, bakanlığa bağlı bakım evinde ölene bakmakla sorumlu olarak çalışan … ‘nin olayda hizmet kusurunun olduğu, yargılamanın idari yargının görev lanına girdiği gözetilerek karar verilmiş , hükmün asıl davada davacı …. vekili ile davalı … Sigorta A.Ş. vekili, davalılar … … ve … … vekillerince istinaf edilmesi sonucu, kararın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesinin …. asıl salıyı kararı ile “ asıl davada taraf olmayan Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığı hakkında hüküm kurulmuş olması ve davalı … yönünden idari yargıda ancak idari kuruluşun dava edilebileceği bu davalı yönünden de adli yargının görevli olduğu” gerekçesi ile kaldırılarak ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verildiği görülmüş, kaldırma kararına göre yeniden yargılama yapılacak bir durum olmadığından mahkemece istinaf kararı doğrultusunda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
1-Asıl davanın kısmen kabulüne, 34.404,04 TL maddi tazminat, 600 TL harcama gideri toplamı 35.004,04 TL’nin … … ve … …’ten 19.10.2014 olay tarihinden, … Sigorta A.Ş.’den 29.12.2014 dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline, davalı … yönünden 11.887,44 TL’nin 19.10.2014 olay tarihinden yasal faizi ile tahsiline,
25.000 TL manevi tazminatın … …, … … ve …’den 19.10.2014 tarihinden yasal faizi ile davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alınması gereken 4.098,87 TL harçtan peşin alınan 721,55 TL harcın düşümü ile eksik kalan 3.377,32 TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan toplam 880,75 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 9.600,65 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davacı tarafından yapılan kabule göre hesaplanan taktiren 874,25 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı … …tarafından yapılan redde göre hesaplanan 100,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan redde göre hesaplanan 100,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde artan avansın iadesine,

2-Birleşen Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin ..Esas sayılı dosyasında 19.411,20 TL maddi tazminatın … Sigorta A.Ş.’den 28.05.2015 dava tarihi, .. …, … …’den 19.10.2014 olay tarihinden yasal faizi ile tahsiline,
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı yönünden hizmet kusuru olduğu gözetilerek İdare Mahkemesinin görevli olması nedeni ile yargı yolu yönünden HMK 114/1-b ve 115 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine, maddi tazminata ilişkin talebin reddine, manevi tazminatın kısmen kabulü ile 15.000 TL’nin 19.10.2014 olay tarihinden … …, … … ve …’den yasal faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Maddi tazminat yönünden alınması gereken 1.325,97 TL harçtan peşin alınan 595,32 TL harcın düşümü ile eksik kalan 730,65 TL harcın … …, … … ve … Sigorta A.Ş.’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Manevi tazminat yönünden alınması gereken 1.024,65 TL harcın davalılar … … ve … …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 623,02 TL harcın davalılar … …, … …’den alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar kendisini vekille temsil ettiğinden maddi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davalılar kendisini vekille temsil ettiğinden manevi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 9.600,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davacı tarafından yapılan kabule göre hesaplanan taktiren 295,35 TL yargılama giderinin … …, … …, … Sigorta A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar tarafından yapılan masraf olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Karar kesinleştiğinde artan avansın iadesine,
Dair, davacı … … vekili Av. …. vekillerinin yüzlerine karşı, diğer vekillerin ve tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 30/11/2022