Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/431 E. 2023/167 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/431 Esas – 2023/167
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/431 Esas
KARAR NO : 2023/167

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
DAVALI :…
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2022
KARAR TARİHİ : 14/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından müvekkili şirketten mal ve hizmet satın alındığını, müvekkilinin de bu mal ve hizmet satımına ilişkin 26/10/2021 tarihinde fatura düzenlediğini, düzenlenen faturaya ilişkin olarak davalı şirkete 9.568,00 TL asıl alacak üzerinden… Müdürlüğü 2021/7055 Esas sayılı dosyası üzerinden 29/12/2021 tarihinde takip başlatıldığını, yetki itirazı üzerine dosyanın … Müdürlüğü’nün 2022/3306 esas sayılı dosyasına geldiğini, icra takibinin durdurulduğunu, borçlunun borca ilişkin itirazının haksız, yersiz ve mesnetsiz olduğundan iptali gerektiğini belirterek davanın kabulü ile itirazın iptaline, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş cevap verilmediği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, fatura alacağına dayalı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflarca dayanılan deliller dosyaya kazandırılmış, … Dairesi’nin 2022/3306 sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek taraflarca sunulan ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davanın dayanağı olan … Dairesi’nin 2022/3306 sayılı takip dosyasının yapılan incelemesinde özetle; davacı tarafından faturaya dayalı olarak 9.568,00 TL asıl alacak, 150,99 TL işlemiş faiz olmak üzere 9.718,99 TL alacak üzerinden başlatılan ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulduğu görülmüştür.
Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması bakımından ticari defter ve kayıtlarını mahkememize sunmak üzere taraflara verilen süreyi takiben davacı tarafından gerekli bildirimler yapılmış ise de davalı tarafından bildirim yapılmamıştır. Buna göre; davalı tarafından ticari defter ve kayıtlarının ibrazından kaçınılmakla HMK’nın 222/3. maddesi gereği davacının usulüne uygun tutulan ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil teşkil edebileceği hukuki sonucuna ulaşılmıştır.
Mahkememizce davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi bakımından … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’nden istinabe ile alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup açılış ve kapanış tasdikinin zamanında yapılmış olduğu anlaşılmakla TTK’nın 64 vd. maddelerine göre kanuni şartları taşıdığı, davalı taraf adına 2021 yılında 1 adet
32.568,00 TL tutarında satış faturası düzenlediği, davalı tarafça adına düzenlenen satış faturalarına
istinaden 2021 yılında kredi kartı ödemesi olarak 23.000,00 TL cari borç bakiyesi ödemesi yapıldığı, taraflara ait vergi dairelerinden sunulu … beyanname ayrıntılarına göre tarafların davacının resmi defterlerinde kayıtlı olan 32.568,00 TL tutarlı faturayı beyan ettikleri, incelenen belgeler kapsamında anılan fatura ile ilgili davalı tarafından yapılmış herhangi bir itiraz bulunmadığı, davacı tarafa ait incelenen resmi defterlerine yansıyan ticari işlem kayıtlarına göre, davacı tarafın,
davalı Özkan Mühendislik İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.’nden 29/12/2021 icra takip tarihi itibariyle
9.568,00 TL tutarında cari bakiye alacağı olduğu, davacının davalı tarafı usulüne uygun temerrüde düşürdüğü tarihin 29/12/2021 icra takip tarihi
olduğu, bu nedenle icra takibinde talep ettiği 150,99 TL işlemiş faizin yerinde olmadığı yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davacı tarafından mal satımına dayalı ödenmeyen 9.658,00 TL asıl alacak yönünden cari hesap bakiyesinin bulunduğu iddia edilmiş, davalı tarafından ise cevap dilekçesi sunulmayarak inkar edilmiştir.
Kanunda aksine bir düzenleme olmadıkça; taraflardan her birinin, hakkın dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olması (TMK 6), diğer bir ifadeyle, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafın ispat yükü altında olması (HMK 190) nedeniyle teslim olgusundan lehine hak çıkaracak taraf olan davacı taraf; akdi ilişkinin varlığı ile teslim olgusunu kanıtlama yükümü altındadır.
Somut olayda; dosyaya mübrez bilirkişi raporu ile de ortaya konulduğu üzere davacı tarafından takibe konu edilen cari hesap bakiyesinin dayanağı olan fatura, … formu ile davalı tarafından vergi dairesine bildirilmiş olup artık söz konusu faturalara konu malın davacı tarafından teslim edildiğinin kabulü gerekmektedir (Emsal: …’nin, 23/03/2017 tarih ve 2016-12244/2368 sayılı ilamı). Dolayısıyla davacı, teslim olgusunu kanıtlamıştır. Davalının ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmakla HMK’nın 222/3. maddesi hükmünce kendi lehine kesin delil niteliğini haiz davacının ticari defter ve kayıtlarına göre de davacının cari hesap bakiyesi dolayısıyla davalıdan takip tarihi itibariyle 9.658,00 TL alacağının bulunduğu ve davalı tarafından ödenmediği anlaşılmıştır. Sonuç olarak; tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporları birlikte değerlendirilerek; davalının … Müdürlüğü’nün 2020/3306 sayılı dosyasında takibe itirazının haklı olmadığı anlaşılmakla, takibin, 9.568,00 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynı koşullarda devamına karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafından icra takibinde işlemiş faiz de talep edilmiş, ancak davacı tarafından davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğü kanıtlanamamış, dava dilekçesinde de harca esas değer 9.568,00 TL olarak gösterilmiş ve bu miktar üzerinden harç yatırılmıştır. Harç yatırılan miktar takip talebindeki asıl alacağa karşılık geldiğinden ve sonradan harç ikmâli de yapılmadığından eldeki davanın takip talebindeki asıl alacakla sınırlı olarak açıldığının kabulü gerekmiştir (Emsal: …., 11/06/2014 tarih ve 2013-2014/4068 sayılı ilamı). Sonuç olarak davanın, davaya konu edilen 9.568,00 TL asıl alacak üzerinden kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davacının icra inkar tazminatı istemine gelince; itirazın iptâli davasında İİK’nın 67/2. maddesi hükmünce borçlunun icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için alacağın likit ve borçlunun itirazının da haksız olması gerekir. Mevcut hukuki durum karşısında davalının takibe itirazının haklı olmadığı ve takibe konu alacağın muayyen ve likit nitelikte bulunduğu değerlendirilmekle davacı lehine asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 1.913,60 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, son tahlilde davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının … Müdürlüğünün 2022/3306 sayılı takibe itirazının 9.568,00 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin aynı koşullarda devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20’si olan 1.913,60 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 653,59 TL harçtan peşin alınan 163,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 490,19 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve 163,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 244,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 574,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.574,50 TL olan yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği … tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.560,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
14/03/2023

Katip …
¸

Hakim ….
¸