Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/412 E. 2023/100 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/412 Esas
KARAR NO : 2023/100

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/06/2022
KARAR TARİHİ : 21/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasındaki ticari iş ilişkisi çerçevesinde düzenlenen faturalara konu borcun yaklaşık 3 yıl önce davalıca ödenmesi gerekirken bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, Ankara 31. İcra Müdürlüğünün 2022/6282 Esas sayılı dosyasıyla açık faturalara dayalı olarak bakiye 2.639,44 TL asıl alacak ve 503,74 TL işlemiş faiz toplamının tahsili amacıyla genel haciz yoluyla takip yapıldığını, davalının borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı tarafından borçlu olmadığından bahisle borca itiraz edilmişse de herhangi bir açıklama yapılmayıp delil sunulmadığını, davalının haksız ve dayanaksız itirazı neticesinde müvekkilinin zarara uğradığını belirterek itirazın iptali ile Ankara 31. İcra Dairesi’nin 2022/6282 sayılı üzerinden devamına, borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulune uygun tebliğ yapılmasına rağmen davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, fatura alacağına dayalı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflarca dayanılan deliller dosyaya kazandırılmış, Ankara 31. İcra Dairesi’nin 2022/6282 sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek taraflarca sunulan ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davanın dayanağı olan Ankara 31. İcra Dairesi’nin 2022/6282 sayılı takip dosyasının yapılan incelemesinde özetle; davacı tarafından faturaya dayalı olarak 2.639,44 TL asıl alacak, 503,74 TL işlemiş faiz olmak üzere 3.143,18 TL alacak üzerinden başlatılan ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulduğu görülmüştür.
Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması bakımından ticari defter ve kayıtlarını mahkememize sunmak üzere taraflara verilen süreyi takiben davacı tarafından gerekli bildirimler yapılmış ise de davalı tarafından bildirim yapılmamıştır. Buna göre; davalı tarafından ticari defter ve kayıtlarının ibrazından kaçınılmakla HMK’nın 222. maddesi gereği davacının usulüne uygun tutulan ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil teşkil edebileceği hukuki sonucuna ulaşılmıştır.
Mahkememizce davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi bakımından alınan bila tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup açılış ve kapanış tasdikinin zamanında yapılmış olduğu anlaşılmakla TTK’nın 64 vd. maddelerine göre kanuni şartları taşıdığı, takip tarihinde davacı şirketin takibe konu faturalardan dolayı davalı şirketten ( 4.138,44 — 1.500,00) 2.638,44 TL alacaklı olduğunu yönünde görüş bildirmiştir. Bilirkişi raporu usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiş; taraflarca bilirkişi raporuna süresinde itirazda bulunulmamıştır. HMK’nın 281/I. fıkrasında belirtilen bilirkişi raporuna itiraz süresi, hak düşürücü süre olup hak düşürücü süre içinde rapora itiraz edilmezse diğer taraf için usuli kazanılmış hak doğacaktır (Emsal: Yargıtay 22. HD., 28/03/2018 tarih ve 2015-2018/8095 sayılı ilamı). Buna göre, bilirkişi raporunda yapılan tespitler davacı ile birlikte davalı yönünden de kesinleşmiş olup gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporunun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davacının Ankara 31. İcra Dairesi’nin 2022/6282 sayılı takip konusu fatura alacağına dayalı olarak takip tarihinde davacıdan 2.638,44 TL alacağının bulunduğu ve davalı şirket tarafından ödenmediği sonucuna varılarak; davalının Ankara 31. İcra Dairesi’nin 2022/6282 sayılı takibe itirazının 2.638,44 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin aynı koşullarda devamına karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafından takipte işlemiş faiz de talep edilmiş ise de, 6098 sayılı TBK’nın 117. maddesi gereğince sözleşmeden doğan davalarda bir alacağa temerrüt faizi yürütülebilmesi için alacağın kararlaştırılan kesin vadede ödenmemiş ya da alacaklının usulüne uygun ihtarı ile borçlunun temerrüde düşürülmesi zorunludur. Somut olayda kararlaştırılan kesin vade olmadığı gibi davacı tarafından, takipten önce davalının TBK’nın 117. maddesi hükmüne uygun olarak miktar ve ödeme talebi içeren bir ihtarname ile temerrüde düşürüldüğünün iddia ve ispat olunmadığı, salt fatura tebliğinin de temerrüde neden olmayacağı gözetilerek (Emsal: Yargıtay 15. HD.’nin 10/07/2014 tarih ve 2013-6140/4870 sayılı ilamı), işlemiş faize yönelik davacı talebinin reddi gerekmiştir. Davacının icra inkar tazminatı istemine gelince; itirazın iptâli davasında İcra İflas Kanunu’nun 67/II maddesi hükmünce borçlunun icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için alacağın likit ve borçlunun itirazının da haksız olması gerekir. Mevcut hukuki durum karşısında davalının takibe itirazının haklı olmadığı ve takibe konu alacağın muayyen ve likit nitelikte bulunduğu değerlendirilmekle davacı lehine asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 527,69 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, son tahlilde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; Davalının Ankara 31. İcra Müdürlüğünün 2022/6282 sayılı takibe itirazının 2.638,44 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin aynı koşullarda devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20’si olan 527,69 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 214,71 TL harcın peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile 134,01 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvurma harcı,80,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.560,00 TL arabulucu ücretinin kabul ret oranına göre 1.309,49 TL’sinin davalıdan, 250,51 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 138 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.138,00 TL’nin davanın kabul red oranına göre 955,25 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden 2.638,44 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıranlara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
21/02/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸