Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/353 E. 2022/440 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/353 Esas
KARAR NO : 2022/440

DAVA : Hakem Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 18/05/2022
KARAR TARİHİ : 30/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Hakem Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı … … vekili tarafından Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında başlatılan ilamsız takiplere ilişkin icra takibinde borçlular olarak Özbekistan’da yerleşik … ile müvekkili şirket olan … Araştırma Ltd. Şti.’nin yer aldığını, başlatılan takibe yasal süresi içerisinde itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, takiben yürütülen arabuluculuk sürecinde arabulucu tarafından husumet ve yetki itirazlarının değerlendirilmediğini, kanun gereği Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından karara bağlanması gerekirken yetki itirazının arabulucu tarafından karara bağlanarak sonuçlandırıldığını ve anlaşamama tutanağının düzenlendiğini, sonuç olarak emredici hukuk kurallarına aykırı olarak düzenlenen 2022/5984 başvuru nolu 2022/52477 arabuluculuk dosya numaralı son tutanağının iptaline karar verilmesini mahkememizden talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP: HMK’nın 30. maddesi kapsamımda usul ekonomisi gereğince davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, arabuluculuk anlaşamama son tutanağının iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1.h maddesi gereğince davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartları arasında sayılmıştır. HMK’nın 115. maddesi gereğince dava şartları her aşamada incelenip değerlendirilebileceğinden dava şartları bakımından karşı tarafa dava dilekçesi tebliğ edilmeden tensiple dahi karar verilmesi, HMK’nın 30. maddesi kapsamında usul ekonomisi de gözetilerek mümkün olduğundan (Emsal: Yargıtay HGK’nın 11/04/2019 tarih ve 2017/15-2141 Esas, 2019/442 Karar sayılı ilmaı), hukuki yarar ile ilgili dava şartı dosya üzerinden incelenmiştir.
HMK’nın 114/1.h hükmü anlamında hukuki yarardan maksat, davacının sübjektif hakkına hukuki koruma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hali hazırda hukuken korunmaya değer bir yararının bulunmasıdır. Bir başka ifadeyle, davacı hakkına kavuşmak için, hali hazırda mahkeme kararına muhtaç bir konumda değilse onun hukuki yararının bulunduğundan söz etmek mümkün değildir. Diğer bir ifadeyle bir mahkeme kararına ihtiyaç olmaksızın sonuç alınabilecek hallerde dava açılmasında hukuki yarar yoktur (Zeki Gözütok/Adem Albayrak, Medeni Usul El Kitabı, Ankara 2021, s.437).
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; davacı tarafından eldeki davaya konu edilen arabuluculuk son tutanağının, tarafların anlaşamaması üzerine düzenlendiği, bu nedenle 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18. maddesi kapsamında icra edilebilir niteliği haiz olmadığı, arabuluculuk tutanağının usulüne uygun tutulmadığı ile zorunlu arabuluculuk dava şartının gerçekleşmediğine yönelik itirazların ise davacı aleyhine açılacak bir davada ileri sürülmesi mümkün olduğu gibi HMK’nın 115. maddesi gereğince mahkemece resen değerlendirileceği tabii olup davacının arabuluculuk anlaşamama tutanağının iptalini ayrı bir davaya konu etmesinde hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile HMK’nın 114/1.h ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile HMK’nın 114/1.h ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile 26,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 30/05/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸