Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/331 E. 2022/723 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/331 Esas
KARAR NO : 2022/723

DAVA : Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2022
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı kooperatifin davacı aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davacının icra dosyasından banka hesaplarına haciz konulması ve hesaplarından işlem yapamaması sonucu haber olduğunu, takibe itiraz hakkının kullanılamadığını, davacının 12/04/2016 tarihinde kooperatif ortağı … adına kayıtlı 3 nolu bağımsız bölüm olan villayı satın aldığını, davacı tarafından kooperatife 12/04/2016 tarihinde villayı satın aldığını ve sadece kooperatife üye olmak istediğini belirten ve kaydının yapılmasını talep eden bir dilekçe verdiğini, davacıya kooperatif yönetim kurulu tarafından bu başvurunun sonucuna dair herhangi bir bildirim yapılmadığını, taşınmazın da yaklaşık iki yıl sonra satıldığını, gerek Kooperatifler Kanunu gerekse ana sözleşmede belirtildiği şekilde müvekkili tarafından kooperatife ortak olmak istediğini ve kooperatif ana sözleşmesi hükümlerini bütün hak ve ödevleriyle birlikte kabul ettiğini içerir yazılı bir başvuru olmadığını, davacının ortaklığa kabul edilişine dair herhangi bir yönetim kurulu kararının da davacıya tebliğ edilmediğini, her durumda davacının söz konusu gayrimenkulü sattıktan sonraki dönemde en fazla idari giderlerden sorumlu tutulabileceğini, diğer giderlerin müvekkilinden talebinin mümkün olmadığını, davacının usulüne uygun şekilde hiçbir genel kurula çağrılmadığını, genel kurul kararlarından haberdar edilmediğini, davacının davalı kooperatifin ortağı olmadığının ve davalıya borcunun bulunmadığının ve temerrüt koşulu oluşmadığından faizler yönünden borçlu olmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli yapılan icra takibi nedeniyle oluşan zarara binaen takip alacağının %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı kooperatife karşı açılacak her türlü davada davalının merkez adresinin bulunduğu Ankara Batı Mahkemelerinin görevli ve yetkili olduğunu, davacının kooperatif üyesi olduğunu bildiğini, 2016 yılındaki aidatları da davalı kooperatife ödediğini, dosya hakkında yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili Ankara Batı Mahkemeleri tevzi bürosuna gönderilmesini, usul ve esas hakkında yapılacak inceleme neticesinde haksız davanın reddini, davacının alacağının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kooperatif üyelik aidatına istinaden başlatılan icra takibine yönelik menfi tespit istemlidir.
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesi ile; kooperatif aidat ve yatırım giderlerine binaen Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin iptaline, davacının davalı kooperatif üyesi olmadığının tespitine, aksi halde ortaklıktan kaynaklı oluşan borcunun (sadece idari giderlerden sorumlu olduğunun ve buna dair miktarın) ve temerrüt koşulu oluşmadığından faizler yönünden iptaline, haksız ve kötü niyetli yapılan takip nedeniyle oluşan zarara binaen alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek tazminatın davalıdan tahsiline hükmedilmesi talep edilmiştir.
Dosya kapsamındaki kayıtlara ve taraf beyanlarına göre davalı kooperatifin merkezinin ”….” olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı kooperatif ile davalı arasında üyelik ilişkisinden kaynaklanmakta olup, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre çözülmesi gerekmektedir.
6100 sayılı HMK’nın 14/2 maddesine göre, kooperatifin ortaklarına yada ortakların bu sıfatla diğer ortaklar veya kooperatife açacağı davalarda kooperatif merkezinin bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir. Bu yetki kuralı, kamu düzenine ilişkin ve kesin nitelikli olduğundan davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen dikkate alınması gerekir.
Bu nedenle dava tarihi itibariyle kooperatifin muamelelerinin yürütüldüğü merkezinin bulunduğu yer Etimesgut/Ankara olduğundan mahkememizin yetkili olmadığı, uyuşmazlık bakımından Ankara Batı Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kesin yetkili olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, HMK’nın 114/1-ç ve 115. Maddelerine göre davanın dava şartı (kesin yetki) yokluğundan usulden reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Emsal: Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 17/12/2020 tarih ve 2018/1564 E., 2020/4397 K. sayılı ilamı, Ankara BAM 23. Hukuk Dairesi’nin 20/01/201 tarih ve 2021/1642 E., 2021/1508 K. sayılı ilamı).
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın dava şartı (kesin yetki) yokluğundan usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Ankara Batı Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin yetkili mahkeme tarafından karara bağlanmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı