Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/248 E. 2022/854 K. 02.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/248 Esas – 2022/854
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2022/248 Esas
KARAR NO : 2022/854

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/05/2018
KARAR TARİHİ : 02/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30.12.2022

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin … Karar sayılı ilamı sonrasında, mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12/11/2017 tarihinde davalı …’ın kullandığı … plakalı araç ile dönüşe uygun olmayan yerde karşı yönden gelen aracın şeridine girerek dönüşe geçtiğini, karşı yönden gelen …’ın kullandığı … plakalı araca çarptığını, kaza neticesinde davacının eşi …’ün ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığını, 19/11/2017 tarihinde vefat ettiğini, kazada davacı murisinin kusuru bulunmadığını belirterek şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın davacılardan tahsiline, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza nedeniyle uzun süre kendisine gelemediğini, ceza dosyasında oluşan kazada tarafların kusur oranlarını belirlemek amacıyla dosyanın bilirkişiye tevdii edildiğini, delillerin incelenmesi neticesine kazaya asıl sebebiyet verenin …’ın sevk ve idaresindeki araç olduğunu, karşı taraftaki aracın aşırı süratli olduğunu, istenen manevi tazminatın son derece fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle: davaya konu kaza nedeniyle davalı şirket tarafından davacılara 215.608,00 TL tazminat ödemesi yapıldığını ve nedenle davanın reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile öncelikle kazada kusur oranlarının tespiti gerektiğini, davalı şirketin sigortalının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davacı tarafından sigortalının kusuru ile zarar arasındaki illiyet bağı bulunduğunu ispat edilmesi gerektiğini, zorunlu mali sorumluluk şartları kapsamında aktüeryal tazminatın hesaplanması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizce verilen 10.09.2019 tarih 2018/352 Esas, 2019/352 Karar sayılı ilam sonrasında davalılaradan … Sigorta Aş vekilince istinaf edilmesi üzerine istinaf davasını inceleyen Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin … Karar sayılı ilamı ile;
“…Yukarıda ki açıklamalar dikkate alındığında, davacının müterafik kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılabilmesi için zararın bu nedenle artması, zarar ile mağdurun eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir. Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde zarardan indirim yapılması gerekebilir. Müterafik kusur indiriminde her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılması gerekir.
Somut olayda davacılar murisinin davalı …ile birlikte alkol aldıkları iddia edildiğinden ceza dosyası içeriği de incelenerek, davalının savunması üzerinde durularak mahkemece zarar görenin müterafik kusurunun varlığı ve indirim yapılması gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, müterafik kusur oluşturduğunun kabul edilmesi halinde tazminattan %20 oranında indirim yapılması gerekirken, bu yönde bir araştırma ve inceleme yapılmadan eksik inceleme ile hüküm tesisi de isabetli görülmemiştir.
Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, TRH-2010 Yaşam Tablosu ile “muhtemel yaşam süresi” belirlendikten sonra “progresif Rant Yöntemi” uygulanarak “1/kn” formülüne göre %10 artırım, %10 indirim yapılmak suretiyle tazminat hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınması sonrasında davalının müterafik kusur ve hatır taşıması iddiasının değerlendirilmesi, istinaf edenin sıfatına göre usuli kazanılmış haklar korunarak sonucuna göre karar verilmesi için dosyasın mahal mahkemesine gönderilmesine, sair istinaf taleplerinin incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir…” şeklindeki ilam ile kaldırılmıştır.
Mahkememizce devam eden yargılamada Ankara …Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı ilamı UYAP sistemi üzerinden dosyaya kazandırılmıştır.
Aktüer Bilirkişi tarafından İstinaf Mahkemesi kararı sonrasında, karara uygun olarak 01.09.2022 tarihli rapor alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı Ankara …Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı ilamı ve bilirkişi raporları bir bütün halinde incelenmesinde; kaza tarihi olan 12.11.2017 tarihinde davacıların murisi ve desteği …’in içinde bulunduğu ve dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki ve davalı …. Sigorta AŞ tarafından 12.10.2017-2018 tarihleri arasında zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olan … plakalı aracın Ankara İli Çankaya İlçesi Birlik Mahallesi Ziyaur Rahman Caddesi üzerinde Turan Güneş Caddesi istikametinde seyir halinde iken Muhafız Alayı 3 nolu kapı önünde yolun sağından hareket ile U dönüşü yaptığı sırada karşı istikametten gelen dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile çarpışması sonucunda davacıların desteğinin içerisinde bulunduğu aracın asli kusurlu olduğu, araç sürücüsünün kaza esnasında 1,96 promil alkollü olduğu ve aracı emniyetli bir biçimde sevk ve idare edemeyecek durumda olduğu anlaşılmıştır.
Davalı sigorta şirketince dava öncesinde 05.04.2018 tarihinde 215.608,00 TL, davadan sorna 16.10.2018 tarihinde ise 12.130,00 TL ödendiği, destekten yoksun kalma tazminatının TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemi ile hesaplanması sonrasında ödeme tarihi olan 05.04.2018 tarihi itibariyle 269.580,58 TL olduğu anlaşılmıştır.
Hatır taşımasına ilişkin olarak; Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin … Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere “…Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nın 43. (6098 sayılı TBK’nın 51.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının söz konusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve tazminattan indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir. Ayrıca hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi, indirim yapacak ise de Dairemizin uygulamalarına göre %20 oranında hatır taşıması indirimi yapması gerekmektedir…” şeklindedir.
Müterafık kusura ilişkin olarak ise ; zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması ortak kusura ilişkin olarak indirim yapılması TBK’nın 52. maddesinde düzenlenmiştir zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise tazminat miktarı indirilebilir.
Buna göre Ankara …Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı ilamının incelenmesinde davacıların desteğinin içerisinde bulunduğu aracın sürücüsü …’ın 1,96 promil alkollü olarak aracı sevk ve idare edemeyecek şekilde araç kullandığı, davacıların murisinin de sürücünün alkollü olduğunu bildiğinin dosya kapsamından anlaşıldığı, yine davacıların desteğinin sürücnün bir menfaati olmaksızın araç içerisinde seyehat ettiği ve iş bu dava dosyasında hatır taşımacılığı indiriminin uygulanmasının gerektiği anlaşıldığından, her iki duruma yönelik olarak da bilirkişi tarafından hesaplanan tazminat miktarı olan 269.580,58 TL üzerinden ayrı ayrı %20 oranında müterafık kusur ve hatır taşımacılığı indirimi yapılması durumunda davalı sigorta şirketi yönünden bakiye tazminat alacağının mevcut bulunmadığı anlaşılmış ve sigorta şirketi yönünden davanın reddi yönünde hüküm kurulmuş, mahkememizce verilen 10.09.2019 tarihli hükmün sadece davalı … Sigorta AŞ tarafından istinaf edildiği, diğer davalı … tarafından ise istinaf edilmediği anlaşıldığından bu davalı yönünden karar kesinleşmekle karar verilmesine yer olmadığına hükmolunarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … yönünden mahkememizce verilen 14/05/2019 tarihli karar kesinleşmiş olmakla yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
2-Davalı … … Sigorta AŞ yönünden davanın reddine,
3–Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-Davalı … Sigorta AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı …’ın yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/12/2022