Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/230 E. 2022/397 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/264 Esas
KARAR NO : 2022/343

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/08/2021
KARAR TARİHİ : 22/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının kardeş olduklarını ve birlikte “…” isimli bir dükkanı işlettiğini, davalının kendine ayrı olarak bir spor salonu açmak istediğini ve bunun için müvekkilinden yardım istediğini, yapılan anlaşmada …’nı müvekkilinin tek başına işleteceğini söz konusu işletmenin gelir ve gideri müvekkilin kendisine ait olacağını, müvekkilinin ise çekilen kredinin aylık ödemelerine yardım edeceğini, 150.000,00 TL’lik kredi çekildiğini ve …’nın bulunduğu taşınmazın ise ipotek edildiğini, müvekkilinin kredi sözleşmesinde kefil olarak yer aldığını, tarafların aralarının bozulması üzerine davalının kredi ödemelerini yapmamaya başladığını, müvekkilinin kredi ödemelerini tek başına yapmaya devam etmek zorunda kaldığını, Ankara …İcra Dairesinin … Esas nolu dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini, Ankara …İcra Dairesi … Esas nolu dosyasında borçlu/ davalı tarafından yapılan itirazın iptal edilerek takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli olması hasebiyle takip tutarı üzerinden davalı aleyhine %20′ den az olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından belirtilen “…” isimli işyeri, müvekkili ve davacı tarafından ortak olarak işletilen bir işletmeyken müvekkili tarafından “….” isimli işletme satın alındığını, iki işletme ayrılarak, demirbaşlar ve nakit paralar şahitler huzurunda taraflarca birbirine teslim edildiğini, Pursaklar Esanaf Kefalet Kooparatifinden çekilen kredinin ödemeleri, davacı ve müvekkil tarafından ortak bir şekilde yapılacağı kararlaştırılarak şahitler huzurunda sözleşme hazırlandığı ve taraflarca imzalandığını, … için kira kontratında belirtilen 1750 kira bedelinin davacı tarafında müvekkile ödenmesi de kararlaştırıldığını, davaya konu Kredi ödemeleri, 29/4/2020 tarihinde kadar taraflarca ortak bir şekilde ödendiğini, o tarihten sonra pandemiden dolayı alınan kararlar gereği kredi ödemelerinin ertelendiğini, daha sonra müvekkilinin davacının payına düşen kısmı da kendisi ödediğini, 29/07/2020, 29/08/2020, 29/09/2020 tarihli krediler müvekkili tarafından tek başına ödendiğini, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, haksız davanın reddine, davacı takibinde haksız ve kötü niyetli olduğundan takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında anlaşılan miktardan fazla yapıldığı ileri sürülen ödemenin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Dosya Asliye Hukuk Mahkemesine Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan ticari dava niteliğinde olduğuna dayanılarak görevsizlik ile mahkememize gönderilmiştir.
Davacı vekili birlikte işlettikleri dükkandan kardeşinin ayrılarak ayrı bir yer açtığını, çektiği kredi ödemesine yardım etmek için anlaştıklarını, yarı yarıya ödenecek krediyi husumet nedeniyle davalının ödememesi üzerine kendi işlettiği dükkan ipotek gösterilmesi nedeniyle kendisinin ödeme yaptığını aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak fazla ödendiği miktarın tahsili için eldeki davayı açtığını bildirmiştir.
Dava banka ile davalı arasındaki Genel Kredi Sözleşmesinden veya kefilin asıl borçluya rücusundan değil taraflar arasında haricen yapılan anlaşmaya aykırılıktan kaynaklanmakta olup aralarında ticari ilişki bulunmamaktadır. Dava mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığından HMK 114/1-c maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan dava şartı yokluğundan usulden reddine, bu konuda Asliye Hukuk Mahkemesince de görevsizlik kararı verilmiş olduğundan HMK 21-22 maddesi uyarınca kanun yoluna başvuruda bulunulmadan kesinleşmesi halinde görevli mahkemenin belirlenmesi için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Asliye Hukuk Mahkemesince de görevsizlik kararı verilmiş olduğundan HMK 21-22 maddesi uyarınca kanun yoluna başvuruda bulunulmadan kesinleşmesi halinde görevli mahkemenin belirlenmesi için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/04/2022

Katip …

Hakim …