Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR
ESAS NO : 2022/208 Esas
KARAR NO : 2023/655
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
DAVALI : … (TC Kimlik No:…) – …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/03/2022
KARAR TARİHİ : 13/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının … vatandaşı olduğunu, …’de yatırım yapmak, ticaret yapmak istediğini, Bu nedenle davacı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’yi kurduğunu, Bu şirkete müdür olarak da dışarıdan bir şahıs tayin edildiğini, kuruluştan ve müdür tayin edildikten bir ay sonra da bu şahsın art niyetli davranışları yüzünden müdürlükten azil edildiğini, Bu kişinin düzenleyerek üçüncü şahıslara vermiş olduğu senetlerin hepsi de karşılıksız olduğunu, Tamamen karşılığı olmadan imzalayıp verdiğini, Şirket kayıtları incelendiğinde de davacının bu kişiye herhangi bir borcu olmadığı da ortaya çıkacağını, Ayrıca bu senet verilmiş olsa bile bu senet şartlı senet olduğu için ifa maksadıyla verilmediği ve kambiyo senedi de olmadığı da kayıtlar incelendiğinde ortaya çıkacağını, aradan yıllar geçtikten sonra davalı taraf davacıya mesajlar göndererek lehine 14.09.2018 tarihinde keşide edilmiş 02.03.2020 vadeli 180.000 TL miktarlı bir bono olduğundan bahisle bunun davacı şirket tarafından ödenmesini istediğini, davacının bu senet karşısında kendisinden yani davalıdan herhangi bir mal almadığını, Almış ise de bunun bedelini tamamen ödediğini, Ayrıca böyle bir senet verilmiş ise de bu senet şartlı senet olup kambiyo vasfı olmadığını, Bu nedenle kambiyo vasfı olmayan, şartlı senetten dolayı bono olarak davacıdan bedeli istemesinin mümkün olmadığını, bununla birlikte bu senet üzerindeki imza davacıyı temsil ve ilzam eden, borçlandıran kişilere ait olmadığını Bu konuda imza incelemesi yapıldığında da bu imzanın şirketi temsil ve ilzam eden, kambiyo senedi düzenleme yetkisi olan kişilere ait olmadığının ortaya çıkacağını, davalı alacaklı lehtar ile hukuki ilişki kurulmadığını, bu nedenle de kendisine borçlu kalınmadığını belirterek öncelikle dava konusu 02.03.2020 vadeli 14.09.2018 tanzim tarihli 180.000.,00-TL bedelli senedin ödenmesini engeller mahiyette ve muhtemel icra takiplerinin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesine, iş bu senedin geçerli olmadığına ve borçlu olunmadığının tespiti ile dava konusu senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının sahibi olduğu … parsel (eski parsel no ….) sayılı taşınmazı 14/09/2018 tarih ve … yevmiye numaralı işlem ile 500.000,00 TL bedelle davalı şirkete sattığını, Satış bedeli olan 500.000,00 TL bedelin 330.000,00 TL’lik kısmı davacı şirket tarafından davalının… Bankası hesabına 14/09/2018 tarihinde ödendiğini, kalan 170.000,00 TL’lik kısım için haricen yapılan 10.000,00 TL masrafları da içerir şekilde toplam 180.000,00 TL bedelli senet tanzim edilerek verildiğini, Söz konusu borç ödenmediği için de davalı tarafından davalı aleyhine icra takibine konu edildiğini, Şirket yetkilisi …. tarafından tapu müdürlüğünde imza işlemleri yapıldığını, Şirket yetkilisinin … olması hususunda taraflarca bir ihtilaf bulunmadığını, …. es sayılı dosyası ile 18/03/2022 tarihinde davacı aleyhine icra takibi başlatmış bulunduklarını iş bu davanın açılış tarihi 21/03/2022 olup icra takibinden sonra olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizce grafolog bilirkişi heyetinden alınan 13.04.2023 tarihli raporda özetle; “Tetkike konu borçlusu “… inş…”, alacaklısı … olarak düzenlenmiş 14.09.2018 düzeleme tarihli 02.03.2020 ödeme tarihli “180.000” TL’lik senet üzerinde “….” içerikli kaşe izi üzerinde atılı bulunan borçlu imzasının … elinden çıktığı kanaatine varılmıştır.” şeklinde görüş bildirmiştir.
Dava kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkin olup yargılama sırasında isitrdat talebine dönüşmüştür.
Davacı müvekkilinin … vatandaşı olduğunu davacı şirketi kurduğunu, şirkete müdür olarak getirilen şahsın 3. Şahıslara kambiyo senetleri düzenlediğini dava konusu 180.000,00 TL bedelli senet karşılığında mal alınmadığını, kambiyo senedi vasfında da olmadığını beyanla senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş, davalı cevabında, davalının davacıdan taşınmaz satışı nedeniyle alacaklı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davacı şirketin sicil özeti …’nden celp edilerek dosya içerisine alınmış olup, senedin keşide tarihi olan 14/09/2018 tarihi itibariyle yetkili temsilcilerin isimleri bildirilmiştir.
… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının dava dışı …, borçlunun ise davacı olduğu ve kambiyo senetlerine mahsus takip olup takibin dayanağının ise 14/09/2018 tarihli 02/03/2020 vadeli, keşidecisinin davacı … Ltd Şti, lehtarının ise … olan bono olduğu anlaşılmıştır.
Tüm delililler bir bütün halinde incelendiğinde, eldeki davada taraflar arasındaki uyuşmazlığın davaya konu kambiyo senedi nedeniyle davacının davalıya borçlu olup olmadığına ilişkin olup, mahkememizce şirket temsilcisinin başkaca kurum ve kuruluşlardan imza asılları dosya kapsamına celp edilmiş, imza örnekleri üzerinde ve mahkememiz huzurunda alınan imza örnekleri ve senet metni üzerinde grafoloji heyeti tarafından yapılan bilirkişi incelemesinde senet üzerindeki imzanın davacı temsilcisine ait olduğu anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinde davaya konu kambiyo senedinin ifa maksadıyla verilmediği, şartllı senet olduğu, taraflar arasında ticari ilişki olmadığı iddiası ileri sürülmüş ise de, davacı yan tarafından bu hususlar yazılı delil ile ispatlanamamıştır.
Dava dilekçesinde yemin deliline başvurulmuş olup yemin delilinin hatırlatılmasına rağmen davacı tarafından yemin deliline başvurulmamış olup davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Davalının İİK 72/4 maddesi gereğince tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gereken 269,85 TL harcın 3.073,95 TL peşin harç, 1.950,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 5.023,95 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 4.754,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 46.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair e-duruşma sistemi üzerinden davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile …. Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 13/10/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.