Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/20 E. 2023/30 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/20 Esas – 2023/30
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/20 Esas
KARAR NO : 2023/30

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/04/2018
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 06/08/2017 tarihinde davalılardan …’a ait diğer davalı kişinin sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın yaya olarak karşıya geçmekte olun murisleri …’a çarpması neticesi vefat ettiğini, olayla ilgili ceza dava dosyası açıldığını,Adli Tıp İhtisas Dairesinden rapor alındığını, davacıların babası ve eşi olan müteveffanın ölümü nedeniyle maddi ve manevi zor durumda kaldıklarını bildirerek eş … için 100.000,00 TL manevi,şimdilik 300,00 TL maddi çocukları …..için 40.000,00’er TL manevi şimdilik 300,00 ‘er TL tazminatın kaza tarihi itibariyle işletilecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkillerine verilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
1-Davalılar ….. vekili cevap dilekçesinde özetle; Olayla ilgili ceza dava dosyası açıldığını, halen Adli Tıp raporunun alınamadığını, müteveffanın yaşı itibariyle emekli olup emekli maaşı aldığını ve maaşın eşine intikal ettiğini, herhangi bir maddi kaybın söz konusu olmadığını, manevi tazminat yönünden sürücü …’ın kusuru nispetinde manevi tazminata dair taleplerin fahiş olup davanın reddi gerektiğini, kaldı ki kaza neticesi …’a ait olan aracın büyük hasar gördüğünü, kasko sigortasından kaynaklı talep haklarını saklı tuttuklarını, bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2-Davalı … sigorta vekili cevap dilekçesinden özetle; zarardan poliçe kapsamında ve azami limite göre sorumluluğun kusur oranında ele alınabileceğini, kusur yönünden ATK raporunun alınmasını, davacıların destek tazminatı talep edip edemeyeceği hususunun resen araştırılmasını, TRH 2010 tablosunun dikkate alınarak teknik faizin 1.8 ele alınmasını, ve davanın reddine karar verilmesini manevi tazminat yönünden teminat kapsamı dışında kaldığını, faiz yönünden ise yasal faize hükmedilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacılar desteği olan yaya müteveffanın ölümü nedeniyle destek tazminatı ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Mahkememizin 29/01/2019 tarih ve 2018-310/38 sayılı, “davanın, davacılar desteği olan yaya müteveffanın ölümü nedeniyle destek tazminatı ve manevi tazminat isteğine ilişkin olduğu, ihbar olunan … sigorta A.Ş’nin her ne kadar davalı gerçek kişiler vekili tarafından dahili dava edilmesi ve … Sigorta’nın 10/05/2017 başlangıç tarihli sigortası nedeniyle sorumluluğunun olacağı açıklanarak talep edilmiş ise de ihbar olunan bu sigortanın zorunlu dava arkadaşlığının bulunmadığı halde hukukumuzda dahili dava müessesesi olmadığından ve ihbar olunan bu sigortanın yine davalılar yanında feri müdahil sıfatı oluşmadığından bu davalı hakkında hüküm tesis edilmediği ve sunduğu dilekçelerin dosyaya eklenmesiyle yetinildiği, Ankara 41. Asliye Ceza Mahkemesinde görülmekte olan taksirle ölüme sebebiyet atılı suçundan yapılan yargılamada alınan 02/08/2018 günlü ATK raporunda müteveffanın olayda asli kusurlu olduğu, sürücü …’ın ise tali kusurlu bulunduğunun açıklandığı, alınan aktüer bilirkişi raporunda davacılardan ……..’ın destek tazminatı talep edemeyecekleri, eş … ……’ın ise talep edebileceği destek tazminatının 21.202,53 TL bulunduğunun açıklandığı, birlikte düzenlenen kusur raporunda bilirkişi … tarafından kusur yönünden yapılan açıklamada araç sürücüsünün %40 oranında kusurlu bulunduğu, bu raporun ceza mahkemesi dava dosyasındaki araç sürücüsünün tali kusurlu olduğu yönündeki rapor sonucu ile de uyumlu bulunduğu, mahkemece tüm kanıtların birlikte değerlendirildiği, davacılar murisinin yaya iken davalılardan …’ın sürücüsü olduğu davalı … Sigorta AŞ’ye ZMMS ile sigortalı ve işleteni … olan … plakalı araç ile çarpışması neticesi vefat ettiği ve geriye kalan davacılardan eş … için 21.202,53 TL kusur oranı da dikkate alınarak destek tazminatı hesaplandığı anlaşılmış olup davacılardan E……n’ın yaş ve sosyal konumları itibariyle destek tazminatı talep edemeyecekleri de belirlenmekle maddi tazminat yönünden davacılar … … ve … …’ın maddi tazminat taleplerinin reddine, davacı … …’ın ıslah edilmiş destek tazminatı isteğinin kabulü ile 21.202,53 TL’nin davalılar … ile … …’dan kaza 06/08/2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle (davalılardan … Sigorta’dan 15/02/2018 tarihinden itibaren) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiği, bundan ayrı davacıların manevi tazminat talebi hakkında, desteğin vefatının davacılarda yaratacağı manevi zararın maddi bir ölçümü tam olarak yapılamasa da bir nebze olsun yaşanılan manevi yoksunluğun sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak şekilde kusur oranı da dikkate alınarak yapılan değerlendirilmesi neticesinde, davacıların davalı işleten ve sürücüden aşağıdaki miktarlarda manevi tazminatı olay tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte talep edebilecekleri kanaatine varılmış olmakla davanın kısmen kabulü ile; davacılar … … ve … …’ın maddi tazminat taleplerinin reddine, davacı … …’ın ıslah edilmiş destek tazminatı isteğinin kabulü ile 21.202,53 TL’nin davalılar … ile … …’dan kaza 06/08/2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle (davalılardan … Sigorta’dan 15/02/2018 tarihinden itibaren) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacılardan eş … … için 40.000,00 TL, çocuklar … … için 25.000,00 TL, … … için 25.000,00 TL manevi tazminat miktarlarının davalılar … ile … …’dan 06/08/2017 kaza tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine” dair kararına karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi tarafından verilen 25/11/2021 tarih ve 2019-1525/2207 sayılı ilamı ile, “Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi makine mühendisi …’nın 06.09.2018 tarihli raporunda “Mahkemenin 10.07.2018 tarihli 2. nolu celsesindeki talebi üzerine; Taraflarınında iştiraki ile 04.09.2018 tarihinde olay yeri incelemesi yapıldı, olay yerinde 6 adet resim çekildi: Kaza Yenimahalle İvedik Caddesi 212 No.lu binanın önünde oluyor; Karşıdan, karşıya geçmeye çalışan … İvedik Caddesinde; Ostim yönünden gelen, Demetevler Yenimahalle yönünde gitmekte olan … plakalı araç sürücüsü … …’ın çarpması neticesinde ağır yaralanıyor, kaldırıldığı hastanede ölüyor, olay günü Polis Memurları … ve …’ın 06.08.2017 günü saat 12:40’da tuttukları raporda kaza oluş durumunu doğruluyor. İvedik Caddesi çift şerit gidiş, dönüşlü trafik akışı yoğun bir cadde kazanın olduğu mahallede yaya geçidi yok; kaza yerinde en yakın ışıklı yaya geçidi; Yenimahalle Belediyesi yönünden 86 metre mesafededir. … yayaların uyacakları kurallardan; K.T.K Madde 68 3.b. şıkkında b- taşıt yolunun karşı tarafına geçmek isteyen yayaların taşıt yolunu yaya ve okul geçidi ile kavşak giriş ve çıkışları dışında herhangi bir yerden geçmeleri yasaktır. Yayalar bu yerlerden geçerken ışıklı işaret veya yetkili kişilerin bulunmadığı geçitlerde veya kavşaklarda güvenlik açısından yaklaşan araçların uzaklık ve hızını göz önüne almak zorundadırlar. Ancak yüz metreye kadar mesafede yaya geçidi veya kavşak bulunmayan yerlerde yayalar taşıt trafiği için bir engel teşkil etmemek şartıyla ve yolu kontrol ederek kendi güvenlikleri sağladıktan sonra yolu en kısa doğrultuda ve en kısa zamanda taşıt yolunu geçebilirler … İvedik Caddesi kaza yerine 86 metre uzaklıkta bulunan ışıklı yaya yolunda, yolu karşıdan karşıya geçemeyerek, kendi güvenliği sağlamamış olup trafik kazasına zemin hazırlamıştır. (K.T.K Madde 68 3.b şartına uymamıştır.) …; asli kusurlu olup kusur oranı % 60’dır. … plakalı araç sürücüsü … …; araç kullanırken hız sınırına uymamıştır. İvedik Caddesi gidiş, dönüşlü çift şerit yerleşim yeri (şehir içi) yol olup. azami hız 50 km/h’dır. … …, aşırı hız yaparak, araç güvenliği ile yaya geçiş güvenliğini tehlike sokmuştur. Tali kusurlu olup kusur oranı %40 ‘dır. (Araçtaki hasar ile ölümlü trafik kazasında yaralanan …, vücudunda aldığı kırıklar ve otopsi raporu araç hız fazlalığını doğrulamaktadır” şeklinde görüş bildirdiği anlaşılmaktadır. Davalılar vekili anılan rapora itiraz etmiş, mahkemece davalıların itirazı değerlendirilmeden anılan kusur raporuna göre hüküm kurulmuştur. Mahkemece anılan raporun tek bilirkişi tarafından düzenlenmiş olması, davalı sürücü hakkındaki ceza dosyasının derdest olması, davalıların rapora itirazları da gözönüne alınarak Ankara 41.Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/771 Esas sayılı (kapatılan Ankara 4.Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/2022 Esas ) dava dosyası da eldeki dosyaya eklenmek suretiyle Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi, İTÜ ya da Karayolları Trafik Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kuruluna tevdi ile davalıların itirazlarının da değerlendirilmek suretiyle kusur raporu alınması ve ayrıca davacıların sosyal ekonomik durumları da araştırılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.” denilmek suretiyle mahkememiz kararının kaldırılması üzerine dosya yeniden ele alınmıştır.
Mezkur kaldırma ilamı gereğince davacılar yönünden sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılmış, Ankara 41. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/771 Esas sayılı dosyası fiziken dosya kapsamına alınmış, takiben dosya Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne tevdi edilerek kök ve tarafların itirazlarının tetkik edilmesi bakımından ek raporlar alınmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 22/06/2022 tarihli kök ve 17/11/2022 tarihli ek raporlarda özetle; “Sürücü … …; sevk ve idaresindeki kamyonetle seyrini, olay öncesi yaya geçidinden de geçmesine rağmen mahal şartlarına uygun olmayan hızla sürdürdüğü yolun, bu geçit sonrasındaki kavşak yaklaşımı olan iki yaya geçidi arasındaki kesimi de sağ tarafta duraklayan minibüsün solundan dikkatsiz geçişi esnasında, minibüs önünden yola girip seyrettiği sol şeride gelen yaya …’a tedbirde gecikerek aracın sol ön köşesiyle çarptığı olayda, kusurludur. Yaya …; bölünmüş yolun olay yeri kesiminden karşıya geçişini, yola girdiği noktanın 50 metre ilerisi ile 150 metre gerisindeki geçiş hakkına sahip olduğu yaya geçitlerini kullanarak yapması gerekirken, bu yerler dışındaki geçiş hakkının araçlara ait olduğu kesimden de gelen araçların hızları ile kendisine olan mesafelerini gözetemeyecek şekilde yolun sağında duraklayan minibüsün önünden can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde kontrolsüzce yola girerek yapmak istemesiyle, geldiği yolun sol şeridinde , minibüsün solundan seyir halinde olan geçiş hakkına sahip sürücü … … idaresindeki kamyonetin sol ön köşesinden çarpıldığı olayda, kusurludur. … Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; sürücü … …’ın %40(yüzdekırk) oranında kusurlu, yaya …’ın %60(yüzdealtmış) oranında kusurlu olduğu” yönünde kanaat bildirilmiş olup davaya konu trafik kazasında tarafların kusur durumlarına yönelik olarak yapılan bu tespitin, kesinleşen Ankara 41. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/771 Esas sayılı ceza dosyası ve mahkememizin tüm dosya mündericatında yer alan teknik bulgular ile olayın örgüsüne uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, mahkememizce de benimsenmesine ve hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce kaldırma ilamından önce tarafların sunmuş olduğu tüm kanıtlar dosyaya eklenmiş hasar dosyası ve sigorta poliçeleri getirtilmiş olup davalı … Sigorta’nın ZMMS kapsamında … plakalı Volkswagen kamyonet cinsi aracın 04/05/2017-2018 tarihleri arasında ve olay tarihi 06/08/2017 günü davalı sigorta nezdinde sigortalı bulunduğu görülmüştür. Kaza tespit tutanağı ve kaza ile ilgili tüm belgeler dosyaya eklenmiş, gerek Ankara 41 Asliye Ceza Mahkemesi’nin kesinleşen 2018/771 esas sayılı dosyasından alınan 02/08/2018 günlü ATK raporu, gerek kaldırma ilamı öncesinde mahkememizce alınan 06/09/2018 tarihli bilirkişi raporu gereğince müteveffa yayanın asli, %60 kusurlu, araç sürücüsünün ise tali, %40 kusurlu olduğu yönündeki kabule göre tesis edilen hükmün kaldırılması üzerine mahkememizce dosyanın tevdi edildiği Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 22/06/2022 tarihli kök ve 17/11/2022 tarihli ek raporlarda da davacıların murisi, müteveffa yayanın %60 kusurlu, araç sürücüsünün %40 kusurlu olduğu yönünde kanaat bildirildiği anlaşılmış olup kusur durumuna yönelik bu tespitin, açıklandığı üzere mahkememizce de benimsenmesi uygun bulunmuştur.
Sonuç olarak tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile alınan bilirkişi raporları, taraflar yönünden oluşan usuli kazanılmış haklar da nazara alınarak birlikte değerlendirildiğinde; davacılar murisinin yaya iken davalılardan …’ın sürücüsü olduğu davalı … Sigorta AŞ’ye ZMMS ile sigortalı ve işleteni … olan … plakalı araç ile çarpışması neticesi vefat ettiği ve geriye kalan davacılardan eş … için 21.202,53 TL olmak üzere kaldırma ilamı sonrasında alınan bilirkişi raporunda olduğu gibi, davacıların murisinin %60, davalı araç sürücüsünün %40 kusur oranına göre destek tazminatının hesaplandığı anlaşılmış olup davacılardan … ve … …’ın yaş ve sosyal konumları itibariyle destek tazminatı talep edemeyecekleri de belirlenmekle, maddi tazminat yönünden davacılar … … ve … …’ın maddi tazminat taleplerinin reddine, davacı … …’ın ıslah edilmiş destek tazminatı isteğinin kabulü ile 21.202,53 TL’nin davalılar … ile … …’dan kaza 06/08/2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle (davalılardan … Sigorta’dan 15/02/2018 tarihinden itibaren) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Manevi tazminat istemi yönünden; her ne kadar alınan bilirkişi raporlarına göre davacıların murisinin davaya konusu trafik kazasının meydana gelmesinde asli kusurlu olduğu anlaşılmakta ise de, davacıların murisinin asli kusurlu olmasının manevi tazminatın verilmesine engel olmayıp, hükmedilecek miktarı etkileyecek bir unsur olduğunun kabulü ile (Emsal: Yargıtay 4. HD.’nin, 01/07/2004 tarih ve 1754/8644 sayılı ilamı) davacıların manevi tazminat istemleri değerlendirildiğinde, desteğin vefatının davacılarda yaratacağı manevi zararın maddi bir ölçümü tam olarak yapılamasa da bir nebze olsun yaşanılan manevi yoksunluğun sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak şekilde, tarafların kusur durumu ile sosyal ve ekonomik durumları da göz önüne alınarak yapılan değerlendirilme neticesinde, davacıların davalı işleten ve sürücüden aşağıdaki miktarlarda manevi tazminatı olay tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte talep edebilecekleri kanaatine varılmış ve aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar … … ile … … yönünden maddi tazminat taleplerinin reddine,
2-Davacı … … yönünden maddi tazminat isteminin kabulü ile; 21.202,53-TL destek tazminatının davalılar … ile … …’dan 06/08/2017 kaza tarihinden, davalı … Sigorta A.Ş.’den 15/02/2018 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile;
-Davacı … … için 40.000,00-TL,
-Davacı … … için 25.000,00-TL,
-Davacı … … için 25.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ile … …’dan 06/08/2017 kaza tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,
4-Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2019/7459 esas sayılı takip dosyasında yapılan tahsilatların icra müdürlüğünce infaz aşamasında nazara alınmasına,
5-Kabul edilen maddi tazminat yönünden alınması gereken 1.448,34 TL karar harcından peşin alınan 35,90 TL ile ıslah harcı 326,00 TL’nin toplamı olan 361,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.084,44 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
6-Reddedilen maddi tazminat yönünden 179,90 TL harcın davacı … …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Reddedilen maddi tazminat yönünden 179,90 TL harcın davacı … …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Kabul edilen maddi tazminat yönünden davacı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Reddedilen maddi tazminat yönünden davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 300,00 TL ücreti vekaletin davacılar … …’dan alınarak davalılara verilmesine,
10-Reddedilen maddi tazminat yönünden davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 300,00 TL ücreti vekaletin davacılar … …’dan alınarak davalılara verilmesine,
11-Kabul edilen maddi tazminat yönünden davacı … … tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 35,90 TL peşin harç, ıslah harcı 326,00 TL ve 1.845,48 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 2.243,28 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … …’a verilmesine,
12-Kabul edilen manevi tazminat yönünden alınması gereken 6.147,90 TL karar harcının davalılar … ile … …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
13-Kabul edilen manevi tazminat yönünden davacı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalılar … ile … …’dan alınarak davacı … …’a verilmesine,
14-Kabul edilen manevi tazminat yönünden davacı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalılar … ile … …’dan alınarak davacı … …’a verilmesine,
15-Kabul edilen manevi tazminat yönünden davacı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalılar … ile … …’dan alınarak davacı … …’a verilmesine,
16-Reddedilen manevi tazminat yönünden davalılar … ve … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı … …’dan alınarak davalılar … ve … …’a verilmesine,
17-Reddedilen manevi tazminat yönünden davalılar … ve … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı … …’dan alınarak davalılar … ve … …’a verilmesine,
18-Reddedilen manevi tazminat yönünden davalılar … ve … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı … …’dan alınarak davalılar … ve … …’a verilmesine,
19-Davalılar tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
20-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekilleri ve davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.17/01/2023